Hava Durumu

#İsrai̇l

Yeni Marmara Gazetesi - İsrai̇l haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İsrai̇l haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İsrail, Gazze'de 151 günde 13 bin 430 çocuğu öldürdü Haber

İsrail, Gazze'de 151 günde 13 bin 430 çocuğu öldürdü

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinden yapılan açıklamada, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye düzenlediği ve 151'inci gününe varan saldırılara ilişkin son bilgiler paylaşıldı. İsrail ordusunun 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde "savunmasız Filistin halkına, sivillere, çocuklara ve kadınlara" yönelik 2 bin 675 katliam gerçekleştirdiği belirtildi. Gazze Şeridi'nde 151 gündür düzenlenen saldırılarda 13 bin 430 çocuk ve 8 bin 900 kadının öldürüldüğü kaydedildi. Saldırıların 6. ayı Saldırıların beş ayı geride bırakarak altıncı aya girdiğine işaret edilen açıklamada, yüzde 70'i kadın ve çocuk olmak üzere 7 bin kişinin halen enkaz altında veya kayıp olduğu belirtilirken, hastanelere getirilen ölü sayısının 30 bin 534, yaralı sayısının ise 71 bin 920 olduğu öğrenildi. Sağlık sektörünü de hedef alan İsrail'in, Gazze'de 364 sağlık çalışanı ve 48 sivil savunma görevlisini öldürdüğü aktarıldı. Gazze'de 132 gazetecinin İsrail saldırılarında öldürüldüğüne dikkati çekildi. Abluka altındaki bölgede Filistinlilerin maruz bırakıldığı kıtlığa işaret edilen açıklamada, un, pirinç ve tahılın yanı sıra halkın yemek zorunda kaldığı hayvan yemlerinin de tükenmesinin ardından özellikle Kuzey Gazze ve Gazze'de kıtlığın daha da kötü bir hal aldığı uyarısında bulunuldu. İsrail'in zorla aç bırakma politikası ve yardımların hedef alınması İsrail'in gıda ve yardım malzemesi girişini engellediği, hatta bölgeye ulaşmaya çalışan yardım araçlarını hedef alarak çocuklarına ve ailelerine yiyecek arayan onlarca kişinin ölümüne yol açtığı ifade edilen açıklamada, aç bırakma politikası; sivillere, çocuklara ve kadınlara yönelik baskılar; gıda, su ve ilaç güvensizliği sonucu bu iki vilayette hayatını kaybeden 700 binden fazla kişinin sorumluluğunun İsrail ile başta ABD ve uluslararası toplum olmak üzere müttefiklerini sorumlu tuttuğu vurgulandı. İnsani yardımın havadan ulaştırılmasının en iyi yollardan biri olmadığı kaydedilen açıklamada, "tüm dünyanın da bildiği gibi" kara yoluyla günde 1000 yardım tırının Gazze Şeridi'nin kuzeyi başta olmak üzere tüm bölgeye ulaştırılmasının en kesin çözüm yolu olduğu ifade edildi. İsrail ordusunun, yaşanılan kıtlığın gölgesinde dağıtılan yardım malzemesi ve unu almak isteyen binlerce kişiye yönelik katliamlar gerçekleştirdiği belirtilen açıklamada, İsrail'in Gazze'de un almak için bekleyenleri hedef aldığı saldırıda 116 kişinin öldürüldüğü; 700'den fazla kişinin yaralandığı, ayrıca Deyr Belah'ta Kuveytli bir hayır kurumuna ait yardım aracının vurulması sonucu 8 kişinin öldürüldüğü; yine Gazze'deki Kuveyt Kavşağındaki saldırıda onlarca kişinin hayatını kaybettiği ve yaralandığı öğrenildi. İsrail'in ayrıca Filistinlilere karşı uluslararası hukuku ihlal eden 19 savaş suçu işlediği, bunların aynı zamanda Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılar sırasında işlediği soykırım suçunun unsurlarını da oluşturduğu aktarıldı. Birleşmiş Milletler'in, Gazze'nin kuzeyine yardım malzemelerinin teslimini durdurma kararının şaşkınlıkla karşılandığı kaydedilen açıklamada, bu kararın 700 bin insanın ölüme terk edilmesi ve insani koşulların katlanarak ağırlaştırılması anlamına geldiği ifade edildi. İsrail'in Nasır ve Emel hastanelerini tank ve insansız hava aracıyla yıktığı, sağlık personeline ve yerlerinden edilerek hastaneye sığınanlara ateş açtığı, çok sayıda Filistinliyi öldürerek hastaneyi toplu mezara ve kışlaya çevirdiği kaydedilen açıklamada bunun da açık şekilde bir savaş suçu olduğu, benzerlerinin bölgedeki 32 hastaneye de uygulandığı aktarıldı. Yerinden edilmiş 2 milyon insanın hâlâ yüzlerce barınma merkezinde çetin, zor ve trajik bir hayat yaşadığı kaydedilen açıklamada, yerinden edilenlerin yiyecek, su ve ilaç bulamadığı, yerinden edilmenin zorlu koşulları ve uluslararası kuruluşların mültecilere ve yerinden edilenlere tahsis ettiği hizmetlerin yokluğu nedeniyle 700 binden fazlasının bulaşıcı hastalıklara yakalandığı belirtildi. Saldırılar altıncı ayına girerken İsrail'in 1000'den fazla okulu, üniversiteyi, eğitim kurumunu, camiyi, kiliseyi ve hastaneyi hedef alarak yıktığı ifade edilen açıklamada, İsrail'in Filistin tarihini ve coğrafyasını haritadan silmek amacıyla yaklaşık 200 arkeolojik ve miras alanını yok ettiği ifade edilen açıklamada, ilk belirlemelere göre Gazze Şeridi'ndeki soykırım savaşının doğrudan verdiği zararın 15 milyar doları aştığı, dolaylı zararların ise bunun çok üzerinde olduğuna işaret edildi. İsrail'in Gazze Şeridi'nde sürdürdüğü soykırımdan ABD ve BM Güvenlik Konseyi ve uluslararası toplum da sorumlu Açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik sürdürdüğü soykırım savaşından ve bu savaşın durdurulamamasından "işgalcilerin ortağı" ABD yönetiminin yanı sıra BM Güvenlik Konseyi ve uluslararası toplum da sorumlu tutuldu. Ofisin açıklamasında, dünyanın tüm ülkelerine, tüm uluslararası kuruluşlara, tüm Arap ve İslam ülkelerine, Gazze Şeridi'nde sivillere, çocuklara ve kadınlara karşı yürüttüğü soykırım savaşını durdurması için İsrail'e baskı yapmaları ve işlediği korkunç suçlardan dolayı İsrail'i kınamaları ve tüm uluslararası mahkemelerde takipçisi olmaları çağrısında bulunuldu. Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatına, Refah Sınır Kapısının kalıcı olarak ve derhal açılması, her gün 24 saat boyunca kısıtlama olmaksızın açık bir insani koridor haline getirilmesi ve yüzbinlerce ton yardımın mülteciye ulaştırılması için azami çaba göstermeleri çağrısı yapılan açıklamada, Gazze'deki 11 bin yaralının tedavi için yurt dışına gönderilmesi ve Gazze Şeridi'ndeki hayati tesislerin yeniden çalıştırılması için Refah Sınır Kapısından yakıt girdirilmesi talep edildi. Tüm insani yardım ve uluslararası kuruluşlarına Gazze şehri ve kuzeyindeki çalışmalarına yeniden dönmeleri ve özellikle insani durumun kötüleşmesi ve çatışmaların derinleşmesiyle birlikte bu iki kentteki tüm vatandaşlara yardım, un, gıda dağıtmaları çağrısı yapılan açıklamada, diğer kentlerdeki çalışmaların güçlendirilmesi ve tüm vatandaşlara gıda sağlanması istendi. Açıklamada, Körfez İşbirliği Konseyi, İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap Birliği ve dünyanın tüm ülkelerine Gazze Şeridi'nin yeniden inşasına çözüm bulmak için derhal ve acilen bir araya gelmeleri çağrısında bulunuldu.

MSB: “Yıl içerisinde etkisiz hâle getirilen terörist sayısı 2 bin 120’ye ulaşmıştır" Haber

MSB: “Yıl içerisinde etkisiz hâle getirilen terörist sayısı 2 bin 120’ye ulaşmıştır"

Milli Savunma Bakanlığı tarafından basın bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Bakanlıkta gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşavirliği'nde görevli Tuğamiral Zeki Aktürk, Millî Savunma Bakanlığı'nın devletin bekası, ülkenin savunma ve güvenliği için üstlenmiş olduğu görevleri büyük bir azim, kararlılık ve başarıyla yerine getirmeye, daha büyük ve daha güçlü bir Türkiye için büyük bir şevk ve gayretle çalışmaya devam ettiğini belirtti. Türkiye, kritik bölge ve coğrafyalarda getirdiği çözüm önerileri ve istikrara sağladığı katkılarla müzakere süreçlerinin vazgeçilmez bir ülkesi olduğunu vurgulayan Tuğamiral Zeki Aktürk, “Devletimizin bekası, vatandaşlarımızın huzur ve güvenliği için gerekli her türlü tedbiri alan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz de, başta Kıbrıs olmak üzere Azerbaycan, Libya, Kosova, Bosna Hersek, Katar, Somali ve daha birçok coğrafyada başarıyla görev yapmakta; kardeş, dost ve müttefik ülkelerin haklı davalarına destek vermeyi sürdürmektedir. Bu vesileyle; 60 yıl önce bugün Kıbrıs Türk’ü kardeşlerimizin, Rum Terör örgütü EOKA tarafından acımasızca katledildiği Kanlı Noel’i bir kez daha kınıyor; barbarca ve vahşice cinayetlerle insanlık suçu işleyenleri lanetliyoruz” diye konuştu. Gazze ile ilgili ilk günden bu yana sergiledikleri insani ve adaletli tutumunu bugün de sürdürdüklerine dikkat çeken Aktürk, “Bu çerçevede; Filistin’de vahşete dönüşen şiddet eylemlerini ve İsrail'in uyguladığı mezalimi asla kabul etmediğimizi ve etmeyeceğimizi tekrar ifade ediyoruz. Türkiye olarak çağrımız; yapılan ateşkes ve barış çağrılarının dikkate alınması ve sivillere yönelik saldırı ve operasyonların derhâl durdurulmasıdır. En kısa zamanda kalıcı bir ateşkes ilan edilmesi temennisiyle Filistin meselesi adil bir sonuca kavuşturulmadan bölgemizde kalıcı bir barışın mümkün olmayacağını bir kez daha vurguluyoruz” şeklinde konuştu. Türkiye, insani yardım konusunda üzerine düşeni yapmaya devam ettiğinin altını çizen Aktürk, “Ülkemizin Gazze’ye yönelik insani yardımları kapsamında ilgili kurumlarla koordineli olarak; 18 Aralık’ta bir A400M ve bir C-130 uçağımız ile 3,5 ton tıbbi malzeme ve 21 sağlık personeli bölgeye ulaştırılmış; çoğunluğu acil tedaviye ihtiyaç duyan 101 hasta ve 106 refakatçiden oluşan toplam 207 Gazzeli kardeşimiz daha ülkemize getirilmiştir. Gazze için bugüne kadar Hava Kuvvetlerimize ait 15 uçakla 228 tondan fazla insani yardım malzemesi bölgeye sevk edilmiş, ülkemize getirilen Gazzeli kardeşlerimizin sayısı ise 524 olmuştur” ifadelerini kullandı. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in ziyaretlerini hatırlatan Aktürk, “15 Aralık’ta Kırgızistan’ın Ankara Büyükelçisi’ni kabul etmiş, aynı gün Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından, Hava ve Kara Kuvvetleri Komutanlığının ihtiyaçları kapsamında başlatılan ‘SİPER Ürün-1 ve HİSAR Projelerinin Seri Üretim Sözleşmeleri İmza Töreni’’ne katılım sağlamış, 18 Aralık’ta Sayın Cumhurbaşkanımızın Macaristan ziyaretine eşlik ederek Macaristan Savunma Bakanı ile bir araya gelmiş, 19 Aralık’ta Ankara’ya ziyaret gerçekleştiren Irak Savunma Bakanı ile ikili askerî ilişkilerin yanı sıra bölgesel savunma ve güvenlik konularında görüşmüş ve Türkiye ile Irak arasında Dışişleri Bakanlığımızda gerçekleştirilen heyetler arası görüşmeye iştirak etmiş, 20 Aralık’ta ise Sayın Genelkurmay Başkanımızın resmî davetlisi olarak Türkiye’ye gelen İtalya Genelkurmay Başkanı’nı makamında kabul etmiş; ayrıca kısa süre önce göreve başlayan Malezya Savunma Bakanı ile telefon görüşmesi gerçekleştirerek hem başarı dileğinde hem de savunma ve güvenlik konularında görüş alışverişinde bulunmuştur. Sayın Bakanımız; bugün de resmî davetlisi olarak Ankara’ya gelen Maldivler Savunma Bakanı ile ikili ve bölgesel savunma ve güvenlik konularının ele alınacağı bir görüşme gerçekleştirmektedir” ifadelerini kullandı. Türk Silahlı Kuvvetlerinin halihazırda yürüttüğü eğitim, tatbikat faaliyetleri, uluslararası görevlere değinen Aktürk, “Karada, denizde ve havadaki etkinlik ve caydırıcılığını daha da artırmak, personelinin niteliklerini çağın şartlarına ve muharebe ortamının değişken konseptine uygun olarak geliştirmek maksadıyla ulusal ve uluslararası eğitim ve tatbikat faaliyetlerini de aralıksız sürdürmektedir. Bu kapsamda; Poggio Dart-2023, Crossed Swords, Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan Doğal Afetler Arama Kurtarma tatbikatları ile Türkiye-Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti İkili SAT/Özel Harekât Timleri Müşterek Eğitimi, başarıyla icra edilmiştir. Ayrıca, 26 Aralık’ta Antalya Körfezinde TCG PREVEZE denizaltımız tarafından ilk millî torpidomuz Akya ile torpido atışının, 28-30 Aralık tarihleri arasında ise STEADFAST NUMBER I-II Tatbikatı’nın icra edilmesi planlanmaktadır. Diğer taraftan; Romanya Deniz Kuvvetlerine ait SUBLOCOTENENT ION GHICULESCU tarafından Çanakkale’ye, NATO Daimi Deniz Görev Grubu-2 görevi kapsamında Arnavutluk Deniz Kuvvetlerine ait ALS BUTRINTI gemisi tarafından İzmir’e liman ziyaretleri gerçekleştirilmiştir. Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Kuvveti görevi kapsamında Almanya Deniz Kuvvetlerine ait FGS BADEN WUERTTEMBERG gemisi ise Mersin’e liman ziyareti icra etmektedir. Ağustos ayında İsveç’te düzenlenen 67’nci Dünya Askerî Pentatlon Şampiyonası’nda birinci olan ve şampiyon ülkeden bir sonrakine devredilen kupayı “Toplamda beşinci kez şampiyon olan takıma daimî olarak verilir.” hükmü gereği Uluslararası Askerî Sporlar Konseyinden (CISM) kalıcı olarak ilk defa alan ve bizleri gururlandıran TSK Engelli Koşu Bayrak Takımımızı, 5’inci Gazi Yarı Maratonu'nda Türkiye Şampiyonu olan TSK Spor Gücü Kır Koşusu Takımımızı ve, 8-10 Aralık tarihleri arasında Türkiye Yüzme Federasyonu tarafından düzenlenen Uluslararası Masterlar Kısa Kulvar Kış Şampiyonasında başarı elde eden sporcularımızı bir kez daha kutluyoruz” şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde kapsamlı ve büyük adımların atıldığı yerli ve millî savunma sanayi ürünlerinin katkısıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkinliği ve caydırıcılığı her geçen gün daha da artmakta olduğunu vurgulayan Aktürk, “Kara Kuvvetleri Komutanlığımızca çeşitli miktarlarda ‘Mini Akıllı Mühimmat’, ‘Mini/Mikro İHA’lara Karşı Karıştırma ve İmha Sistemi’, ‘Küresel Konumlama Cihazı’ ve ‘Seyyar Havan Tespit Radarı’’nın muayene ve kabul faaliyetleri tamamlanmıştır. Operatif İHA Projesi kapsamında TUSAŞ tarafından üretimi tamamlanan son AKSUNGUR İHA, 15 Aralık’ta Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığında icra edilen törenle Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın envanterine alınmıştır. Ayrıca, Bakanlığımıza bağlı ASFAT ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü arasında imzalanan ‘8 adet Liman Kontrol Botu Projesi’ kapsamında, yerli ve millî asayiş ve emniyet botu ASBOT’un dördüncüsü 16 Aralık’ta teslim edilmiştir” ifadelerini kullandı. “Son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 346 şahıs yakalanmıştır” Hudut güvenliğine ilişkin konuşan Aktürk, teknolojik vasıtalarla desteklenmiş fiziki güvenlik tedbirleri ve tesis edilen çok katmanlı emniyet sistemi ile korunduğunu söyledi. Son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 346 şahıs yakalandığını açıklayan Aktürk, “Bu şahıslardan 5’i FETÖ, 3’ü PKK/YPG’li olmak üzere, 8’i terör örgütü mensubudur. Bin 70 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir. Böylece, yıl içerisinde hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 13 bin 502’ye yükselmiştir. Bu şahıslardan 415’i FETÖ mensubu olmak üzere toplam 598 terör örgütü mensubu kolluk kuvvetlerine teslim edilmiştir. Hududu geçemeden engellenen kişi sayısı da 203 bin 968 olmuştur” ifadelerine yer verdi. Aktürk, ‘Hudutlarımızı namusu bilen’ Mehmetçik, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hudutlarda büyük bir özveri ve başarıyla görevlerini yerine getireceğini belirtti. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin; PKK/KCK/PYD-YPG, DEAŞ ve FETÖ terör örgütleri başta olmak üzere her türlü tehdit ve tehlikeye karşı kesintisiz ve kararlı mücadelesi devam ettiğini ifade eden Aktürk, “Bu kapsamda Irak ve Suriye’nin kuzeyi dâhil; son bir haftada 45 terörist etkisiz hâle getirilmiş, böylece yıl içerisinde etkisiz hâle getirilen terörist sayısı 2 bin 120’ye ulaşmıştır. Ayrıca, Irak’ın kuzeyindeki Gara, Hakurk ve Kandil’de bulunan terör hedeflerine yönelik 20 Aralık’ta icra edilen hava harekâtlarıyla içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak ve depolardan oluşan toplam 14 hedef başarıyla imha edilmiştir. Hedeflerdeki etki kıymetlendirmesi devam etmektedir” dedi. Suriye’de istikrarın bir an önce tesis edilmesi, Suriyelilerin emniyetli bir ortama geri dönüşleri ve normalleşmenin sağlanmasına yönelik çalışmalara devam ettiğine dikkat çeken Aktürk, “Operasyon bölgelerindeki güvenlik ve huzur ortamının sürdürülmesi amacıyla gerekli tüm tedbirler alınmakta ve teröristlerin saldırılarına misliyle karşılık verilmektedir. Nitekim, yıl içerisinde birliklerimize yönelik gerçekleştirilen 488 taciz ve saldırıya gerekli karşılık verilerek 21’i son bir haftada olmak üzere bin 475 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Hâlihazırda üs bölgelerinde ve hudutlarımızda zorlu iklim ve arazi şartlarında kahramanlık ve fedakârlıkla görev yapan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, terörle mücadelesine; artan bir baskı ve yoğun bir tempoda, tüm terör inleri yok edilip tek bir terörist kalmayıncaya kadar azim ve kararlılıkla devam edecektir” şeklinde konuştu. Aktürk, 22 Aralık 1914’te Sarıkamış Harekâtı’na başlayan ve en zor şartlarda bile şehadete yürümekten asla tereddüt etmeyen şanlı ecdadımızı rahmet ve minnetle andı. Aktürk sözlerine şu şekilde devam etti: “Gücünü bağrından çıktığı asil Türk milletinin sevgisi ve güveninden alan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; Anayasa’ya ve kanunlara bağlı olarak, millî, manevi ve mesleki değerlerimiz çerçevesinde, Atatürk ilke ve inkılapları ile aklın ve bilimin rehberliğinde, Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri ile amir ve komutanların emirleri doğrultusunda, tüm paydaşlarla uyum, koordine ve istişare içerisinde, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kendisine tevdi edilen her türlü görevi başarıyla yerine getirecek ve asil milletimizin gurur kaynağı olmaya devam edecektir.” 

Gazze’de can kaybı 18 bin 608'e yükseldi Haber

Gazze’de can kaybı 18 bin 608'e yükseldi

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 68. günde devam ederken, can kaybı giderek artıyor. Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra yaptığı açıklamada, İsrail'in saldırıları sonucu son 24 saatte 196 kişinin hayatını kaybettiği, 499 kişinin yaralandığını duyurdu. El-Kudra, son can kayıplarıyla birlikte saldırıların başladığı 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde hayatını kaybedenlerin sayısının 18 bin 608'e, yaralananların sayısının ise 50 bin 594’e yükseldiğini belirtti. El-Kudra, İsrail askerlerinin günlerce kuşatma altında tutup saldırı gerçekleştirdiği ve baskın yaptığı Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı'nda yer alan Kamal Adwan Hastanesi'ndeki çok sayıda sağlık personelini gözaltına aldığını, bir kısmını sorguladıktan sonra serbest bıraktığını belirtti. El-Kudra, İsrail askerinin hastanede ateş açtığını, personellerin ve bazı sivillerin yaralandığını aktardı. El Kudra ayrıca, "İsrail güçleri El-Avda Hastanesi'ni kuşatıp hedef alıyor. Hastanedekilere su, gıda ve elektrik sağlamıyor, yaralı ve hastaların hastaneye ulaşmasını engelliyor. İsrail askerlerinin Kamal Adwan Hastanesi'nden sonra burayı da basmasından korkuyoruz" ifadelerini kullandı. El Kudra İsrail'in Gazze'nin kuzeyindeki hastaneleri hedef alarak sağlık hizmetini durdurmayı ve bölge sakinlerini göçe zorlamayı amaçladığını kaydetti. Gazze'nin güneyindeki hastanelerdeki sağlık durumunun kötü olduğunu bir kez daha dile getiren El Kudra, “Tedavi kapasitemizi kaybettik. Güneydeki hastanelere gelen çok sayıda kişi arasından kurtarılabilecek vakalar arasında seçim yapıyoruz. Uluslararası kuruluşlara ilaç, tıbbi malzeme, yakıt ve uzman ekip desteği sağlanması konusunda çağrıda bulunuyoruz” dedi. Çocuk aşıları tükendi Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada ise Gazze’de çocuklar için gerekli aşıların tamamen tükendiği duyuruldu. Bu durumun çocukların sağlığı üzerinde yıkıcı sonuçlara yol açacağı, özellikle aşırı kalabalık barınma merkezlerinde kalan yerinden edilmiş siviller arasında hastalıkların yayılmasına neden olacağı aktarıldı. Açıklamada, “Uluslararası kurumları gerekli aşıların tüm bölgelere sağlanması için hızlı bir şekilde harekete etmeye çağırıyoruz” ifadeleri kullanıldı. Salgın hastalıkların yayılması, bulaşıcı hastalıklar, yetersiz beslenme, içme suyu ve kişisel hijyen eksikliği nedeniyle barınma merkezlerindeki durumun felaket olduğu kaydedildi.

Gazze'deki Filistinliler gaz için saatlerce sıra bekliyor Haber

Gazze'deki Filistinliler gaz için saatlerce sıra bekliyor

İsrail'in saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde insani kriz derinleşti. Bölgeye kısıtlı bir şekilde tedarik edilen gazdan almak isteyen Filistinliler, boş tüplerini doldurmak için gaz dolum ve dağıtım istasyonları önünde sıraya giriyor. Boş tüpleriyle istasyonlarda gelen Filistinliler, uzun kuyrukta saatlerce sıra bekliyor. Bazıları ise gazın tükenmesiyle eli boş dönmek zorunda kalıyor. "İstasyonlarda gaz yok" Gazze Şeridi'nin merkezindeki Maghazi Mülteci Kampı'nda yaşayan Nabil Rami Maghari, “Sabah erkenden, saat 06.00'da babam ve ağabeyimle kahvaltı yapmadan akaryakıt istasyonuna gittim ve şu ana kadar hiçbir şey alamadık. İstasyonlarda gaz yok. Biz ne yapacağız? Birden fazla istasyona gittik, gaz olmadığını söylediler. Odun üzerinde yemek pişiriyoruz. Savaşın başından beri akaryakıt istasyonlarını dolaşıyoruz ama kalabalıktan dolayı bir şey alamıyoruz. Şimdi ne yapacağız?" ifadelerini kullandı. Günlük 400 bin litre yakıta ihtiyaç duyuluyor İsrail ile Hamas arasında çatışmaların durmasına, esir takasına ve Gazze'ye insani yardım girişine imkan tanıyan 4 günlük insani ara, 24 Kasım yerel saatle 07.00'de başlamış, bölgeye Mısır'dan akaryakıt tankerleri ve mutfak tüplerinde kullanılmak üzere gaz taşıyan tankerleri giriş yapmıştı. İnsani ara boyunca Gazze Şeridi'ne günde 130 bin litre yakıt ve 4 gaz tankerinin girişine izin verilmişti. İnsani ara, dün yerel saatle 07.00'de sona ermişti. Gazze Şeridi'nde normal şartlarda günlük 400 bin litre yakıta ihtiyaç duyuluyor.

ABD Başkanı Biden: “Bu sadece bir başlangıç ve şu ana kadar her şey yolunda gitti” Haber

ABD Başkanı Biden: “Bu sadece bir başlangıç ve şu ana kadar her şey yolunda gitti”

İsrail ve Hamas arasında anlaşmaya varılan insani aranın ardından bugün 13 İsrailli esir ile 39 Filistinli mahkum serbest bırakıldı. ABD Başkanı Joe Biden esir takasının ardından yaptığı açıklamada, insani aranın “Acil ihtiyaç duyulan gıda, ilaç, su ve yakıtın Gazze’deki sivillere ulaştırılması için kritik bir fırsat sunduğunu ve bu fırsatı bir dakika bile boşa harcamadıklarını” ifade etti. Biden, Refah Sınır Kapısı’ndan bugün 200’den fazla yardım tırının geçtiğini belirtirken, tırların yalnızca ilaç ve sağlık malzemesi taşımadığını ayrıca hastaneler ve fırınlar için yakıt da taşıdığını söyledi. Bugün gerçekleştirilen esir takasına değinen Biden, “Yapılan bu 4 günlük insani ara anlaşması 50’den fazla esirin serbest bırakılmasına olanak sağlayacak şekilde oluşturuldu. Hedefimiz bu” şeklinde konuştu. “Bu sadece başlangıç ve şu ana kadar her şey yolunda gitti” ifadelerini kullanan Biden, “Esir takasının ikinci kısmına yönelik önümüzdeki saatlerde yeni bilgiler öğreneceğiz. Yarın ve ondan sonraki günler daha fazla esirin serbest kalmasını bekliyoruz” dedi. Orta Doğu’daki şiddeti sona erdirmeleri gerektiğini belirten Biden, “İsraillilerin ve Filistinlilerin bir gün eşit ölçüde özgür ve onurlu bir şekilde yan yana yaşayabilecekleri iki devletli çözümü sürdürme kararlılığımızı yenilememiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Netanyahu'nun ofisi: Gazze'den bugün serbest bırakılacak İsrailli esirlerin listesini aldık Haber

Netanyahu'nun ofisi: Gazze'den bugün serbest bırakılacak İsrailli esirlerin listesini aldık

Netanyahu'nun ofisinin sosyal medya hesabından yapılan yazılı açıklamada, Mossad ve İsrail ordusunun bugün serbest bırakılacak İsrailli esirlerin listesini aldığı ifade edildi. Güvenlik güçlerinin listeyi incelediği belirtilen açıklamada, serbest bırakılacak İsrailli esirlerin ailelerine bilgi verildiği aktarıldı. İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberinde de bugün serbest bırakılması planlanan İsrailli esirlerin isimlerinin İsrail makamlarına ulaştığı ifade edilmişti. İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalara 4 gün insani ara verilmesine ilişkin uzlaşma dün saat 07.00'de (TSİ 08.00) uygulamaya girmişti. Dün akşam saatlerinde Hamas 13 İsrailli esiri, İsrail de işgal altındaki Batı Şeria'daki İsrail hapishanesi Ofer'de bulunan 24'ü kadın, 15'i çocuk 39 Filistinliyi serbest bırakmıştı. Uzlaşı kapsamında, Hamas'ın elindeki 50 İsrailli esire karşılık İsrail hapishanelerindeki 150 Filistinli serbest bırakılacak. Serbest kalacak esirler her iki taraftan kadın ve çocuklardan oluşuyor. DSÖ: İSRAİL TARAFINDAN GÖZALTINA ALINAN SAĞLIK ÇALIŞANLARININ DURUMU HAKKINDA BİLGİMIZ YOK DSÖ, İsrail ordusunun, 15 Kasım'da baskın düzenlediği Şifa Hastanesi'ndeki hastaların ortak Birleşmiş Milletler (BM) misyonu tarafından tahliyesine ilişkin yazılı açıklama yaptı. Şifa Hastanesi'nde durumu kritik hastaların yoğun çatışmaların yaşandığı tehlikeli bir ortamda tahliye edildiği belirtilen açıklamada, "22 Kasım'da Filistin Kızılayı ile işbirliği içinde olan DSÖ, Gazze'nin kuzeyindeki Şifa Hastanesi'nden 151 hasta, onların akrabaları ve sağlık çalışanlarını nakletmek üzere başka bir BM ortak misyonuna katıldı." ifadesi kullanıldı. Açıklamada, tahliyenin 20 saatte tamamlandığı, bu sürede İsrail ordusunun tahliye konvoyunu kontrol noktasında 6 saat durdurduğu ve arama yaptığı kaydedildi. Bu durumun, "konvoyun Şifa Hastanesi'nden çıkışta kontrolünün yapılacağı" yönündeki anlaşmaya rağmen gerçekleştiği belirtilen açıklamada, "Filistin Kızılayından 3 ve Sağlık Bakanlığından 3 olmak üzere 6 sağlık personeli gözaltına alındı. Güvenlik noktasında 6 saat bekleyen tahliye konvoyu, bazı hastaların durumunun ağırlaşması sonrasında yoluna devam etti. Hastalar gece geç saatlerde nihai varış noktalarına ulaştı. Hastaların çoğu Gazze'nin güneyindeki Gazze Avrupa Hastanesi'ne nakledilirken diyaliz hastaları Najjar Hastanesi'ne götürüldü." bilgisi verildi. Açıklamada DSÖ'nün, Şifa Hastanesi'nde kalan 100 kadar hasta ve sağlık çalışanının güvenliği konusunda son derece endişeli olduğu vurgulandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.