Cemal KIRGIZ/HABER
Şehreküstü Meydanında düzenlenen etkinlikte kamu emekçileri insanca yaşayacak ücret ve vergide adalet talep ettiler. Bursa 29 Ekim Kadınları Derneğinin de desteklediği etkinlikte konuşan Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Bursa İl Başkanı Özkan Rona, açıklanan enflasyon oranları ölçeğinde TÜİK’i eleştirdi. Sahte olarak nitelendirdiği TÜİK Aralık ayı enflasyon rakamlarının Birleşik kamu İş Konfederasyonunun yaptığı araştırılmalarla çürütüldüğünü anlatan Özkan Rona, “Dört kişilik bir ailenin gıda enflasyonu yüzde 77,87, genel enflasyonu ise yüzde 64,2 olarak açıklarken, konfederasyonumuz yıllık gıda enflasyonunun yüzde 150,5 olduğunu halkın enflasyonu araştırmalarıyla ortaya koymuştur” dedi.
“Sefalete teslim olmayacağız”, “İnsanca Yaşam Demokratik Türkiye”, “Emekçiyiz Haklıyız Kazanacağız” ve “Yandaşa değil emekçiye bütçe” sloganları ve alkışlı protesto eşliğinde açıklamasını sürdüren Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Başkanı Özkan Rona, “ Şimdi de ülkenin içine sokulduğu ekonomik buhrana karşı halkın gösterdiği haklı tepkileri dindirmek için seçim şekerleri dağıtmaya başlayan iktidar, ufacık iyileştirmeleri devasa reformlar gibi ambalajlamaya devam etmektedir” dedi. Konuşmasını vergi dilimlerindeki adaletsizliğe dikkat çekerek sürdüren Rona, “Bunun en çarpıcı örneği ise müjde nidalarıyla açıklanan yeni gelir vergisi dilimleridir. Vergi dilimi tutarlarının Yeniden Değerleme Oranının (YDO) altında artırılması nedeniyle kamu emekçilerinin yılın başında ceplerine giren ücret birkaç ay içinde yine azalmaya başlayacaktır. Bu değişiklikle kamu emekçisinin maaşının sadece birkaç ay daha geç erimesi sağlanmış; yani soygun baki kalmış, oranı değiştirilmiştir. Müjde adı altında biz eğitim emekçilerine dayatılan şudur: Bizler zaten açlık sınırının sadece biraz üstünde, yoksulluk sınırının yarısından bile az ücretler alırken, Yüzde 90’ımız kredi kartı borcumuzu ödemekte, yüzde 91’imiz çocuklarımızın eğitim giderlerini karşılamakta zorlanırken, Yüzde 62’mizin geliri, giderimizden az iken ve yüzde 92’imiz geçinmek için ek işler arıyorken, Durdurulamayan döviz kuru, asgari ücret zammının piyasalara yansıması gibi etkenler nedeniyle tüm mal ve hizmetlerin fiyatının günaşırı artacağı ortadayken Kalantor iş insanlarının, yandaş müteahhitlerin, ihale vurguncularının vergi borçları düzenli olarak silinip, kamu bankaları onlar için seferber ediliyorken, Yöneticiler, bizlere ‘’gel senin şu gelirinden dilim dilim gelir vergisi alalım. Ama korkma, zaten senin bir üst dilime geçecek kadar para kazanmana müsaade etmeyeceğim için senin dilimin bu’’ demektedir. Sözde yetkili sarı sendikaların memnuniyet ve pişkinlikle karşıladıkları vergi adaletsizliğinin iç yüzü budur. Yeni vergi diliminde müjde değil ölçeği düşürülmüş soygun vardır! Bu soygunu kabul etmiyoruz. Tüm kamu çalışanları için vergi dilimi yüzde 15’te acilen sabitlenmelidir” diye konuştu.
Eğitim İş Sendikası Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy’da, haklarını alana kadar meydanları doldurmaya devam edeceklerini ifade ederek, “Emeğin onuru, emekçinin hakkı için mücadele eden Eğitim-İş olarak; İnsanca yaşamak için tüm eğitim emekçilerinin maaşlarına yüzde yüz zam, vergide adalet istiyoruz.
İnsanca çalışma koşulları ve insanlık onuruna yakışır ücret haktır. Memuru, işçiyi, emekliyi açlığa sefalete mahkûm eden AKP iktidarını ve yandaşlarını uyarıyoruz! Halkın yoksullaştığı, iktidar ve yandaşlarının zenginleştiği düzene sessiz kalmayacağız.
Biz emekçiler, halkı kandıranları, halkın sofrasındaki ekmeği, zeytini çalanları, halkın ulaşım hakkını, çocuklarının eğitim hakkını, sağlık hakkını gasp edenleri, iktidar borazancılığından tetikçiliğinden öteye geçmeyenleri asla unutmayacağız. Kamu emekçilerini ve yurttaşları açlığa, sefalete mahkûm eden enflasyon oranını ve yüzde 25 zammı kabul etmiyoruz. Kamu çalışanlarını, yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkûm eden AKP iktidarının uyguladığı emek karşıtı politikalar karşısında, tüm emek örgütlerinin mücadele alanını genişleterek ortak tavır almaya çağırıyoruz. Ekmeğimizi AKP ve TÜİK değil mücadelemiz belirleyecek” dedi.