Kentimizde yaşayan kime sorarsanız sorun şehrin en önemli probleminin trafik yoğunluğu olduğunu söyleyecektir.
Aynı şekilde başımızı kaldırıp çevremize baktığımızda neredeyse her gördüğümüz otomobil içinde bir ya da iki kişinin seyahat ettiğine şahit oluyoruz.
Yani, kentin en önemli problemini de çözümünü de bildiğimiz halde gereğini yapmıyoruz.
Her vatandaşın olduğu kadar şehri yönetenlerin de yapması gerekenler var elbette.
Nedir bu gerekenler?
Öncelikli olarak zorunlu olmadıkça özel araçlarımızla trafiğe çıkmayıp toplu taşıma araçlarını kullanma alışkanlığı edinmemiz gerekir.
Bunun için de Büyükşehir Belediyesi fiyat tarifesini minimum seviyeye çekerken konforlu ulaşım imkanı sunmalıdır.
Ayrıca bu denli hızlı nüfus ve de trafiğe çıkan araç sayısı kentimizde arttığı sürece yapılan önlemler zaman içinde yetersiz kalmaktadır.
Tıpkı geçmişte olduğu gibi...
İşimiz gereği yurtdışına gittiğimiz pek çok şehirde de aynı sorunlarla karşılaşıyoruz.
Bunları neden aktardığımıza gelecek olursak.
Büyükşehir Belediyesi, şehirci trafiğinin adeta kilit noktası olan Acemler Kavşağı'ndaki trafik yükünü azaltmak için etap etap yapılıp uygulamaya alınan Oulu Tüp Geçidi, Acemler Aktarma Merkezi, Yeni Stadyum Caddesi, Sedat 3 Köprüsü ve Mudanya Kavşağı bağlantı kolları törenle hizmete açtı.
Son 30 yıldır belediye başkanlığı yapan her isimin bir şekilde dokunuş yaptığı Acemler Kavşağı'na Alinur Başkan da, geleneği bozmadı.
Ancak Aktaş'ın diğerlerinden farklı kılan çalışması, bundan sonra Acemler Kavşağı'na yapılabilecek başka bir dokunuş bırakmadığıdır.
Yapılabicek tüm seçenekler değerlendirilip araç trafiğine açılmıştır burası.
Bir de bu yapılanların mali boyutu var.
Sadece bu bölgede gerçekleştirilen yatırımların toplam maliyeti 750 milyon liradır.
Dolayısıyla şehir içi trafik yoğunluğu için bir şey yapılmıyor demek doğru bir söylem değildir.
Ayrıca şehrin trafik sorunu sadece Acemler Kavşağı'ndan ibaret olmadığı unutulmamalıdır.
Şehrin pek çok farklı noktalarında yoğun şekilde çalışmalara sürüyor.
Kentin batı bölgesinde çözüm odaklı çalışmalar devam ederken özellikle pik saatler dediğimiz sabah ve akşam saatlerinde kentin doğu bölgesinin trafik akışı durma noktasına geliyor.
Halbuki Kestel'e kadar Bursaray'ın ulaştırılması bu bölgede trafiğin rahatlaması amacı beklenilen ölçüde olmamıştır.
Çünkü hala bu istikamete yüzlerce minibüs, otobüs, servis araçları, özel halk ve sarı otobüslerince kullanılmasına müsaade edilmektedir.
Hal böyle olunca da yaşanan olumsuzluklar bir birini tetiklemek suretiyle sorun daha da büyüyerek karşımıza çıkmaktadır.
Beklenti şudur.
Bursaray'ın ulaştığı kentin doğu bölgesine istisnai hatlar haricinde (hastane-terminal vs.) dışında yolcu taşınması yasaklanmalıdır.
Bu konuda UKOME tarafından planlanmış çözüm olmasına rağmen uygulamaya konulmayıp bekletilmesi de yanlıştır.