Hava Durumu

DÜNYA'NIN KANAYAN YARASI ÇOCUK İŞÇİLER

Yazının Giriş Tarihi: 06.02.2021 15:44
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.02.2021 15:44

Ayrıca İspanyollar tarafından yağmalanan Orta Amerika altınları, İspanyol gemilerini vuran, korsanları yağmalayan İngiliz gemileri, Avrupa’ya tonlarca altın taşıdılar. Bütün bunlar Dünya’yı 16. ve 17. yüzyıllarda, sanayi devrimine götüren süreçleri destekledi. Hindistan’da 23 Haziran 1753 tarihinde, Fransız birliklerini savaş alanında yenen İngilizler (Plessey Savaşı), Babür imparatorluğunun büyük hazinesine el koydular. Bu hazinenin İngiltere’ye taşınmasıyla, ülkenin ekonomisinde ortaya çıkan para ve finans imkanları, 1758-1791 tarihleri arasında dokuma ve buhar makineleriyle ilgili tüm teknik buluşların önünü açmış oldu.  Avrupa ülkeleri yeni koloniler oluşturarak buralardan getirdikleri malları sanayide kullanmaya başladılar, bu malları işleyip tekrar sömürgelere sattılar.

Makinelerin işleyiş ve mekanik özellikleri nedeniyle tekdüze ve basit olması kalifiye eleman olgusunu yok etti. 1763 yılında James Waat tarafından bulunan Buharlı Makine, Sanayi Devriminin dönüm noktası haline geldi. Buharlı sistem 1807 yılında Robert Fulton tarafından gemilere uyarlandı. 1844 yılında Samuel Morse, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ilk ticari telgraf servisini hizmete soktu. Tarım sektöründe meydana gelen gelişmelerde ise Almanya başı çekti. Şeker pancarından şeker üreterek, suni gübreyi imal etmeyi başardılar. 1834 yılında Amerikalı mühendisler biçerdöveri imal etti ve daha sonra konserve imalatını da gerçekleştirdiler. Sanayileşme ile birlikte İngiltere’de ortaya çıkan büyük çelik ve demir talebi bu hammaddeleri işleyebilmek için gerekli olan enerjinin sağlandığı kömür üretimini arttırdı. Sanayi Devrimi daha çok İngiltere’de kömür, kanal, inşaat ve demir yolu gibi gelişmeleri beraberinde getirdi. Makineleşme ile birlikte yeni bir işçi sınıfı oluştu.

Önce İngiltere’de ve ardından kıta Avrupası’nda başlayan sanayi devrimi hem ekonomik hem sosyal yaşamda köklü değişimlere neden oldu. 19. yüzyılda çocuk işçi çalıştırılması sıradan bir durum haline geldi. Buhar makinesinin bulunmasıyla geleneksel üretim tarzının değişip fabrikasyon üretimin egemen olduğu bir düzen ortaya çıktı. Sanayi devriminin gerçekleştiği ülke olan İngiltere’de durum tam bir trajediye dönüştü. Giderleri en düşük düzeye indirebilmek için, ucuz emek anlamına gelen çocuk iş gücü sonuna kadar sömürüldü. Çocuk işçiler için çalışma şartları o kadar kötüydü ki kömür madenlerinde istihdam edilmiş çocukların durumunu Emile Zola şöyle anlatıyordu:

"Aşağıda sıcaklık 35 dereceye kadar çıkıyor, hava akımı kesiliyor, soluk alıp vermek öldürücü bir durum alıyordu.  Daha iyi görebilmek için lambalarını başlarının yanındaki çiviye tutturmuşlardı. Lamba kafalarını kızdırıyor, kan beyinlerine çıkıyordu. Burunlarının dibindeki kayadan su sızıyor, iri ve sürekli damlalar inatla hep aynı noktaya düşüyordu. Yarım saat içinde tepeden tırnağa ıslanmışlar, terden sırılsıklam olmuşlardı. Her yönden ıslak kumaş kokusu yayılıyordu. Mesainin devamlı olduğu bazı fabrikalarda çeşitli ekipler aynı yataklarda yatırılıyor ve yatakların soğumasına fırsat kalmıyordu Çocuklara verilen yemek de siyah ekmek, bayat domuz yağı ve yulaf çorbasından ibaretti."

Kışla gibi binalara yerleştirilen çocukların sefaletinin gizli kalması için bunlar dış dünya ile temas ettirilmiyor, askeri bir disiplin içinde yaşıyorlardı. Çocukların en küçüğü 7 yaşındaydı19. yüzyılın ikinci yarısında, Amerika’da göçmen patlaması nüfusun artmasına ve dolayısıyla işgücü maliyetinin düşmesine sebep oldu. Ailelerin geçinebilmesi için de çocuklar çalıştırılmaya başlandı. İngiliz Parlamentosu için hazırlanan 1842 tarihli bir raporda belirtildiği üzere maden ocaklarında beş yaşındaki çocuklar dahi çalıştırılıyormuş. Almanya’da da durum hemen hemen aynıymış. Ren bölgesindeki sanayi havzasında işçi çocuklar, günde 14 saat çalışıyorlarmış. İtalya’daki işçi çocuklar ise Sicilya’daki kükürt madenlerinde ölüm tehlikesi altında bulunuyordu. Belçika’da fabrika sahiplerinin, çalıştırdıkları kız çocuklarına yönelik cinsel tasallutları, mahkeme kayıtlarına geçmişti.

1833’te kabul edilen bir yasa ile çocuk işçi çalıştırılmasına ilk kısıtlamalar getirildi. Bu yasa ile 18 yaşından küçük olanların gece çalışmalarını yasaklanıyor, 13 yaşından küçük olanlar için çalışma süresini 9 saat olarak sınırlandırılıyor, çocukların sabah 5.30’dan önce ve gece 8.30’dan sonra çalıştırılmaları da yasaklanıyordu.

Sanayi devriminden bu yana yüzyıllar geçmiş olsa da, çocuklar ücretsiz işçi ya da ucuz iş gücü olarak çalıştırılmaya devam ediliyor. BM'ye bağlı Uluslararası Çalışma Örgütü'nün raporuna göre Dünya’da 180 milyon çocuk işçi var bunun 2 milyonu Türkiye’de. Yani Dünya üzerindeki her 10 çocuktan biri işçi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.