Bir yandan koronavirüsüyle mücadele edilirken diğer yandan karantina süreci uzadıkça kaygı verici hale gelen ekonomik durağanlık can sıkıcı duruma geldi.
Dünya bir sınavdan geçiyor.
Sınavı başarıyla geçen ülkelerin geleceği ekonomiden sağlığa her konuda diğerlerine daha önde olacak.
Bu sınavı ülke olarak geçebilmemiz biz yurttaşların elinde.
Bunun için yapılması gereken şey koronavirüsüyle mücadele de yapılan uyarıları yerine getirmemiz gerekiyor
Aksi halde hem süreç uzayacak hem de salgının yayılma riski artacaktır.
Koronavirüsünün şu an tedavisi yok.
Bu yüzden önce kendi sağlığımızı ardından çevremizdekilerin sağlığı düşünerek uyarıları ciddiye alarak uygulamak zorundayız.
Endişe verici şeyler yazarak zaten sıkkın olan canınızı daha fazla sıkmak istemiyorum.
Adeta dünyayı tehdit eden bu yaşanılan olumsuzluğu bir de bardağın dolu tarafından bakmak, düşünmek gelecek adına hepimiz için önemlidir.

Daha doğrusu dünyanın virüsle savaşında yaşadığımız süreç bize aile kavramını, doğa ile daha fazla zaman geçirmemiz gerekliliğini öğretir mi?
Dünya değerlerine daha fazla özen göstermemizi sağlar mı?
Savaşlar, kavgalar, daha fazlasına sahip olma hırsının anlamsızlığını bize anlatabilir mi?
Tüketim ekonomisine dayalı, kapitalist düzeni tüketmek için daha fazla üretmek bunun için daha fazla zaman çalışmak ve daha fazla mutsuz toplum olmak, insan olmak gerçeğini anlatabilir mi?
Hayatın kısa bir süreçten ibaret olduğunu bu dönemde daha mutlu, daha dingin, daha azla yetinen daha basit yaşanacak dünyalı olmamız gerçeğini gösterir mi?
Dünyayı eve hapseden bu virüs insanlığa yeni bir global sağlık sistemi kurdurabilir mi?
Ya da dünya düzeninin yanlışlarını bizlere gösterebilir mi?
İnsanlığın gözle görülemeyecek kadar küçük bir virüse bile yenilebileceğini gösterir mi?