5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 18. maddesinde, belediye meclisinin görev ve yetkileri madde madde belirtilmiştir.
Kısaca, belediye hizmetlerinin yönetimine katkıda bulunmak, belediye başkanını denetlemek, yerel yönetim politikalarını belirlemek ve vatandaşların çıkarlarını temsil etmektir.
Her fırsatta dile getiriyoruz.
Büyükşehir Belediye Meclisi, kentin sorunlarının çözümü noktasında en önemli makamdır. Burada alınan ya da alınmayan kararlar, Bursa’da yaşayan 3.3 milyon yurttaşı direkt olarak ilgilendirmektedir.
Hatta tüm canlıları...
Bu nedenle, sorumluluk ve ciddiyet gerektiren kutsal bir görevdir.Ne yazıktır ki, Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi toplantıları şu sıralar muhalefet ile iktidar partilerinin siyasi hesaplaşma yerine dönmüş durumda.
Meclis toplantılarında yaşananlar, temsil edilen makamlara hiç yakışmıyor.
Önceki gün yapılan Büyükşehir Belediye Meclis Toplantısı’nda grubu bulunan AKP, CHP, MHP, İYİ Parti ve BBP üyelerinin su kesintisi tartışması, toplantının asıl amacının önüne geçmiştir.
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yurt dışında olması nedeniyle, Meclis Başkanvekili Orkun Gazioğlu’nun başkanlık ettiği toplantının gündem maddelerine geçileceği sırada AK Parti Grup Sözcüsü İsmail Şenol söz aldı.
Şenol’un, bir önceki meclis toplantısında CHP Grup Sözcüsü Yücel Akbulut’un su kesintilerinin önceki dönem yönetiminin öngörüsüzlüğünden kaynaklandığını iddia ederek gösterdiği belgeye cevap vermek istemesiyle başlayan tartışma, karşılıklı söz düellosuna dönüştü. Kimin sesi diğerinden daha çok çıkarsa onun haklı olacakmış gibi karşılıklı bağrışmalarıyla tartışma uzadıkça uzadı.
Meclis Başkanvekili Orkun Gazioğlu’nun ikazlarını dikkate almayan grup sözcülerinin tartışmasına bu kez diğer bazı meclis üyeleri de dâhil olunca, hiç de hoş olmayan görüntüler ortaya çıktı.
Halbuki meclis üyelerinin tartıştıkları konu, vatandaşı daha fazla susuz bırakmamakadına bir an önce ne yapılması gerektiği değildi. “Bursa’yı siz susuz bıraktınız, hayır, siz bıraktınız.” şeklinde birbirlerini suçlayan söylemlerden ibaretti.
Her canlının yaşam hakkı olan sudan insanları kısıtladıkları için mahcubiyet duyup özür dileyeceklerine, su üzerinden siyaset yapmak Bursalılar’a haksızlıktır.
Peki sonuç?
Gecenin bir vakti evinde musluğunu açmış, suyun akmasını bekleyen vatandaşın ahı boynunuzda.
Bursalılar, seçtikleri meclis üyelerinin çözüm üretmek yerine birbirlerini suçlayarak kendilerini unutanları hiçbir zaman unutmayacaklardır. Hele ki bilimsel tüm uyarılara rağmen önlem almayarak susuz bırakılmalarının zamanı geldiğinde mutlaka hesabını soracaklardır.
Tıpkı, “Kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmazmış.” sözünde olduğu gibi...
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ERSEL PEKER
Büyükşehir Meclisi’nde laf çok, su yok
5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 18. maddesinde, belediye meclisinin görev ve yetkileri madde madde belirtilmiştir.
Kısaca, belediye hizmetlerinin yönetimine katkıda bulunmak, belediye başkanını denetlemek, yerel yönetim politikalarını belirlemek ve vatandaşların çıkarlarını temsil etmektir.
Her fırsatta dile getiriyoruz.
Büyükşehir Belediye Meclisi, kentin sorunlarının çözümü noktasında en önemli makamdır. Burada alınan ya da alınmayan kararlar, Bursa’da yaşayan 3.3 milyon yurttaşı direkt olarak ilgilendirmektedir.
Hatta tüm canlıları...
Bu nedenle, sorumluluk ve ciddiyet gerektiren kutsal bir görevdir.Ne yazıktır ki, Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi toplantıları şu sıralar muhalefet ile iktidar partilerinin siyasi hesaplaşma yerine dönmüş durumda.
Meclis toplantılarında yaşananlar, temsil edilen makamlara hiç yakışmıyor.
Önceki gün yapılan Büyükşehir Belediye Meclis Toplantısı’nda grubu bulunan AKP, CHP, MHP, İYİ Parti ve BBP üyelerinin su kesintisi tartışması, toplantının asıl amacının önüne geçmiştir.
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yurt dışında olması nedeniyle, Meclis Başkanvekili Orkun Gazioğlu’nun başkanlık ettiği toplantının gündem maddelerine geçileceği sırada AK Parti Grup Sözcüsü İsmail Şenol söz aldı.
Şenol’un, bir önceki meclis toplantısında CHP Grup Sözcüsü Yücel Akbulut’un su kesintilerinin önceki dönem yönetiminin öngörüsüzlüğünden kaynaklandığını iddia ederek gösterdiği belgeye cevap vermek istemesiyle başlayan tartışma, karşılıklı söz düellosuna dönüştü. Kimin sesi diğerinden daha çok çıkarsa onun haklı olacakmış gibi karşılıklı bağrışmalarıyla tartışma uzadıkça uzadı.
Meclis Başkanvekili Orkun Gazioğlu’nun ikazlarını dikkate almayan grup sözcülerinin tartışmasına bu kez diğer bazı meclis üyeleri de dâhil olunca, hiç de hoş olmayan görüntüler ortaya çıktı.
Halbuki meclis üyelerinin tartıştıkları konu, vatandaşı daha fazla susuz bırakmamak adına bir an önce ne yapılması gerektiği değildi. “Bursa’yı siz susuz bıraktınız, hayır, siz bıraktınız.” şeklinde birbirlerini suçlayan söylemlerden ibaretti.
Her canlının yaşam hakkı olan sudan insanları kısıtladıkları için mahcubiyet duyup özür dileyeceklerine, su üzerinden siyaset yapmak Bursalılar’a haksızlıktır.
Peki sonuç?
Gecenin bir vakti evinde musluğunu açmış, suyun akmasını bekleyen vatandaşın ahı boynunuzda.
Bursalılar, seçtikleri meclis üyelerinin çözüm üretmek yerine birbirlerini suçlayarak kendilerini unutanları hiçbir zaman unutmayacaklardır. Hele ki bilimsel tüm uyarılara rağmen önlem almayarak susuz bırakılmalarının zamanı geldiğinde mutlaka hesabını soracaklardır.
Tıpkı, “Kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmazmış.” sözünde olduğu gibi...