Önce İnegöl siyasetinde önceki gün yaşanan tarihi gelişmeye vurgu yapmak istiyorum.
Milli görüşün siyasi oluşumlarına ev sahipliği yapmakla her döneme damga vurmuş hatta büyükşehir belediye başkanlığı seçim sonuçlarına etki eden seçmen yapısına sahip, şehir yönetiminde söz sahibi olmuş siyasetçiler çıkaran bir ilçemiz İnegöl.

Milli görüş karşıtı partilerin siyasi görüş yapısını aşamadığı İnegöl’ü Bursa’dan ayırıp ‘il’ olması için dönemin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu TBMM’ye soru önergesi vermişti.

Tüm bu siyasi manevraların sebebi Bursa Büyükşehir Belediye yönetiminin CHP tarafından kazanılmasının önünü açacak yapıyı yıkmaktı.

Son yapılan yerel seçimlerde, seçim değil geçim derdine düşen yurttaşın hükümete tepki gösteren tercihiyle CHP, Mustafa Bozbey ile Büyükşehir Belediyesini kazanmıştı.

Şöyle ki, Bursa Büyükşehir Belediyesini kazanma yönündeki girişimlerinden sonuç alamayan CHP’ye en büyük desteği hayat şartlarıyla paralel yükselen enflasyon omuz vermiştir!

Dolayısıyla bugüne gelecek olursak İnegöl siyasi tarihinde bir ilk yaşandı ve CHP’li Bursa Büyükşehir Belediye yönetimini ağırladı.

Bilmem anlatabildim mi?

Zira, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Başkan Bozbey Burada” projesi kapsamında vatandaşlarla buluşup talep ve önerilerini dinleyip sorunları yerinde tespit edip çözümler ürettiği ilçe ziyaretlerinin bu haftaki adresi İnegöl oldu.

Başkan Bozbey’in ziyaretinin detaylarını dün gazetemizde geniş yel aldığı için ayrıntıya girmeden gözlemlediğimiz bir iki hususu sizlerle paylaşmak istiyorum.

Başkan Bozbey’e iletilen şikayetlerin başında daha önce de gündeme gelen devam eden altyapı çalışmalarına ilişkindi.

Özellikle muhtarların dile getirdiği sorunun giderilmesi için sabır isteyen Bozbey’in, “İnegöl’de yaşayanların sağlığı tehlikede”

sözleri dikkat çekiciydi.

Göreve geldiği dokuz aylık sürede on kez geldiği ilçenin İnegöl olduğunu hatırlatan Bozbey şunları söyledi:

“İnegöllüler’e yıllardır asbestli borulardan geçen kanserojen salgılayan içme suları kullandırılarak yaşamları tehlikeye düşürülmüştür. Şuan da yenilemeye çalıştığımız içme suyu hatlarının değişimi yıllar önce yapılması gerekiyordu. Bugüne kadar beklenmesi ilçe halkının sağlığı düşünülmediğini gösteriyor. İnegöl halkının sağlıklı suya kavuşması öncelikli hizmetlerimizin başında geliyor”

Başkan Bozbey’in, İnegöl’e gelirken karşılaştığı hava kirliliğinin kendisini son derece üzdüğünü ifade ederek, İnegöl halkının risk altında olduğunu ilçenin hem yer altı hem de yer üstünün sağlıksız olduğuna değindi.

Başkan Bozbey’in ziyaret ettiği kurumlardan biri de İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası (İTSO) oldu.

Başkan Yavuz Uğurdağ ve yönetimiyle bir araya gelen Başkan Bozbey, evsel atıklar için arıtma tesisi olmadığı için OSB’nin arıtmasının kullanıldığını bunun da yetersiz kaldığını ifade ederek arıtma tesisi yapımım çalışmasına başlandığını söyledi.

İTSO Başkanı Yavuz Uğurdağ, Başkan Bozbey’den sanayiciler olarak tarım ve ova koruma alanlarına hassasiyet gösterdiklerini aynı hassasiyeti yerel yönetimlerin de kendilerine göstermesini isteyerek şunları söyledi:

"Yeni kent alanlarının planlanmasını istiyoruz. Altyapı planlaması olmadığı için hala foseptik çukurlarıyla karşı karşıyayız. Gerek sanayi gerekse konut alanlarının planlanırken önce alt yapısı yapılarak arsaların satılmasını istiyoruz”

Başkan Yavuz Uğurdağ, İnegöl özelinde çok önemli bir sorunu gündeme getirerek şu serzenişte bulundu:

“Yaklaşık 80-100 bin kişinin ziyaret ettiği yılda iki fuar organize ediyoruz. 110 ülkeye de ihracat yapıyoruz. Yurt dışından gelen misafirlerimizi gezdirirken utanıyoruz. Altyapı yok. Üst yapı yok. Patika yolları kullanarak firmalarımıza ulaşmaya çalışıyoruz. İlçede sosyal alanlara ihtiyaç var. Sanayici olarak bu eksiklikler bizi mahcup ediyor”

İlçedeki hava kirliliğine sebeplerin başında mobilya üretimi yapan firmaların gösterilmesine de tepki gösteren Uğurdağ, “4 bin mobilya üreticimiz var. Yetkililer bizlerden doğalgaz kullanmamızı istiyorlar. Biz de onlardan sanayi alanlarımızın yerel yönetimlerce modernize edilmesini istiyoruz. Bizim taleplerimizin ciddiye alınmasını bekliyoruz”

Gelişmeler gösteriyor ki, her geçen yıl nüfusu 6-7 bin artış gösteren ilçenin bu minvalde sorunlarının da arttığıdır.