Ruh sağlığımızı bozan stresle yaşayan bir toplum haline geldik.
Sadece kendimizde ya da ülkemizde değil, dünya bununla mücadele ediyor.

Günlük yaşamımızı tehdit eden stres ve kaygı bozukluğuyla mücadelemizde etkisiz kaldığımızda bu kez de fiziksel sorunlara yol açabiliyor.

İşte bu yüzden ruh sağlığımız önemli.

Stresle barışık yaşayanların hayatta mutlu olduklarına tanık oluyoruz.

Her gün bu sütunlardan siyasi ve yerel gelişmeleri sizlerle paylaşırken “bu konuda nereden çıktı” diyebilirsiniz.

İlginizi çekeceğini düşünerek aktarmak istedim.

Her yıl 10 Ekim tarihinde Dünya Ruh Sağlığı Günü olarak kutlanıyor.
Kentimizde de bu günün önemine dikkat çekebilmek adına geçtiğimiz hafta boyunca farklı etkinlikler düzenlendi.

Bunlardan biri de Osmangazi Belediyesi Kent Konseyi’nin 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nü kutlamak için düzenlediği “Stresli Dünyada Kaygıyı Yönetmek” konulu seminer olmuş.

Prof. Dr. Alp Gurbet’in moderatörlüğünü yaptığı etkinlikte, Psikolog Selin Çelen ve Psikolog Begüm Ece Çalışkan stresli bir dünyada kaygı ve stresle başa çıkma yöntemleri hakkında katılımcılara önemli bilgiler aktarmışlar.

Vatandaşların yoğun ilgi gösterdikleri etkinlikte ruh sağlığının önemi ve herkesin ortak problemlerinden olan kaygı bozukluğunun insanlarda oluşturduğu mutsuzluk, şu günlerde en çok maruz kalıp hissettiğimiz konulardan biri haline gelmiş durumdadır.

“Stresli bir dünyada kaygıyı nasıl yönetebiliriz, stresle nasıl baş edebiliriz?” konularının tartışıldığı etkinlikte, stresin günlük hayatımızda bizleri tehdit eden normal bir duygu olduğu vurgulanmış.

Dünyada son yıllarda stres seviyesinin herkeste arttığı bilinen bir gerçek. Yapılan bir araştırmaya göre, zamanının büyük bir çoğunluğunu kazanmak üzere geçiren kişilerde stres çok daha fazla görülüyormuş.

Dışarı atılmayan, baş edilemeyen duygular zamanla da fiziksel sorunlara yol açıyormuş. Yani, çok daha fazla para kazanma hırsı peşinde olanlar daha çok strese maruz kalıyorlarmış.

Diğer yandan stresin iyi yönetildiğinde faydalı yanları da varmış.

Fiziksel sağlığın önemli olduğu kadar ruh sağlığının da önemine dikkati çeken Uzman Klinik Psikolog Selin Çelen, “Kaygılar çeşitli fiziksel hastalıklara sebebiyet verebilir ama sağlıklı yanları da var. Bunlar performansımızı sağlayan bir şey. Örneğin sınav stresi bizim başarılı olmamıza da sebep olabilir. Ya da hedeflediğiniz bir şeyi bir şekilde kaygılı olduğumuzda ona daha kolaylıkla ulaşabilmemizi sağlar. İşlevsellik dışına çıktığımızda, onu gölgelediği vakitte bu noktada kaygı daha tehlikeli bir boyuta dönüşüyor ve başarıyı gölgeliyor.” dedi.

Demek ki, ruh sağlığı sadece bireysel değil, toplumumuzu da ilgilendiren önemli bir konudur. Bu da şu anlama geliyor: Birey olarak ne kadar mutlu olursak, toplumumuza o kadar faydalı oluruz.

Sağlıklı bir insanın, zihinsel ve duygusal dengesinin korunması ile mümkün olduğunu unutmamalıyız.

Ruh sağlığı ve ruh hastalıklarının toplumda farkındalığını ve anlaşılırlığını artırmak amacıyla, 1992 yılından bu yana her yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü olarak kutlanmaktadır.