Bazı haber ve gelişmeleri, genelde ekrandan, çoğu kez gazetelerden ve de arkadaşlardan dinlediğim de , sanki toplumda bir arıza var izlenimi doğuyor bende…Önce kendimi sorguluyorum ve genelde hak veriyorum bu garipliklere…Bir süre sonra daha benzerine rastlayınca bir kez daha hayret ediyorum. Tam bir kısır döngü içindeyim sanki…

Ünlü bir öykü ve roman yazarımız günümüzün çocukları üzerinde küçük saptamalar yapmış. Çünkü mesleği onlara öykü yazmak…Ve bir sonuca varmış. Günümüz çocukları her türlü gerçeği, yeniliği ve hayatı artık telefondan öğreniyor. Tabiatı, çiçeği böceği bilmiyor ve bir takım sözcüklerden bile haberleri yok demek istemiş bir söyleşide… İçlerinden en garip olanı da birkaç kelimenin, şimdiki kuşaklara göre ne anlama geldiğini sorgulamak için… örneğin Koç neye denir? diye sormuş ünlü yazar. Çocuktan ilginç bir yanıt almış;” Basket takımını yönetene…” Koyunun, atın yavrusuna nedir soruları da hep yanıtsız kalmış. Tabiatı bazı çiçek ve otların adını dahi bilmiyorlar kanısına varmış ve bunu yorumlamış. “Şimdi kullan at modeli oturdu. Bu durum, çocuklardaki yaratıcılığı öldürdü. Eskiden çocukların kendi ürettikleri, öğrendikleri bir çok oyun ve oyuncak olurdu. Bu günkü yetişme tarzı ve teknoloji adına yapılan tüketimler yaratıcılığı öldürdü.” Çok deneyimli yazarımız bunları saptamış…Başka sözüm yok!!!

Çocuklar bu durumda da, hem büyük, hem de yetkili makamlarda oturanlar çok mu farklı ? İşte taze örnek…Bir TV programı…Muhalif kanalda yayın yapıyor. Bir eski politikacı, MHP Lideri Bahçeli için bir cümle sarf ederek, “Bu söyledikleri için toplumda o kadar ciddiye alınır tartışılır mı bilmiyorum ?” diyecek olmuş, programın sunucusu hanım da bu cümleye “Alınır efendim, meşru bir ittifakın ortağı olduğu için söylediği şeyler bizi bağlıyor tabii…”

Bu sözlerinden sonra hafifçe gülümsemiş. Bu gülümseme, eleştiri yapan politikacıya destek olarak algılanmış ve RTÜK o kanala yüzde 3 idari para cezası vermişşşş…Cezanın açıklanmayan nedeni, gülümseme ile muhalif politikacıya destek!!! Bir gülümseme bakın ne kadar para ediyor günümüzde ? Bu konu o kadar önemli yani. Özellikle bir politikacı ile diyelim ki, karşılaştınız. Hele bu zat İktidar partisi mensubu ise, dikkatiniz iki katına çıkmalı. Farkında olmadan bir sözüne dudak büktünüz veya burun kıvırdınız, ya da yüzüne imalı baktınız, bundan dolayı suçlanıp ceza da alabilirsiniz. Hele bu tavrınız kameralar önünde falan olursa, hem o iletişim kanalı hem de siz önemli cezalara kurban gidebilirsiniz bu emsal sayılacak TV kanalı cezası ile…Gülsek mi düşünsek mi, ne dersiniz ? Biraz da gülmeyi bırakıp düşünelim derim ülkenin geleceğini…İşte çarpıcı örnek ve gerçekler…

Üniversite sınavında puanı tuttuğu halde öğrencilerin yüzde 40 (kırk) ı tercih yapmamış. Nedeni belli…Okumanın yüksek maliyeti… Sonuç da aşağı yukarı biliniyor. Noktayı İlber Ortaylı Hoca koymuş; “Yetişmemiş sınıflarla kalkınma olmaazzz…” Ağlanacak haline gülmeye çalışan bir vatandaş, kendince bir hat açmış ve demiş ki “ Alo 144 AÇIM…” Öte yandan benim favori bakanlığım Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı açıklamış.

Beş öğrenciden biri okula aç gidiyormuş. Ama deprem bölgesindeki ve taşımalı sistem ile okula giden çocuklara ÜCRETSİZ yemek veriliyormuş. Bunun yanı sıra tam 15 milyon Türk vatandaşı sosyal yardım ile hayatta kalabiliyormuş. Bakanlık kendi açıklaması ile ülkedeki yoksulluğu anlatıyor sanki. Geleciğimiz olan çocukların durumu da meydanda…Bizim ünlü öykü yazarımızın saptadığı ve çocukların haberi olmayan yiyecek, hayvan isimlerinden nereye geldik. Bu rakamlara bakınca çocukların yukarıda belirtilen eksikleri çok geride kaldı. Çocuklar hayvan etinin yenebileceğini de unuturlarsa ne yaparız ?

Bu düşündürücü makaleyi, eski ve çok ilginç sözleri ile tarihe mal olmuş politikacı Süleyman Demirel’in bir veciz sözleri kapatayım.Gazetecilerin ülke yönetimine dair soruları üzerine dönemin Başbakanı şu kısa cümleyi kurmuş;

“Ülkemizin gelişmesi tek kelime ile İYİ, iki kelime ile İYİ DEĞİL…

Tam bir zekâ ürünü ve ısırırken acıtmıyor.