Dün, Pazar günü Öğretmenler Günüydü... Öğretmenler Günü, eğitimde büyük emeği olan öğretmenlerimize minnet-
tarlığımızı göstermek için özel bir gündü, bugün de onları minnetle andık...
Onları anımsamanın ve onurlandırmanın en anlamlı gününde onları sevgiyle kucakladık, şükranlarımızı sunduk.

Öğretmenler, bireylerin yaşamlarına bilgi ve bilgelik katan, onların hem akademik başarılarını hem de kişisel gelişimlerini destekleyen ve hem de ahlaki değerler kazandıran bir mesleğin sahipleridirler...
Bu nedenle, öğretmenlere duyulan saygı ve minnet, salt öğrencilerden değil, toplumun her kesiminden gelmektedir.

Bu nedenle öğretmenler gününün anlamı büyüktür...

Öğretmenler Günü, pek çok ülkede 1994’den beri UNESCO’nun da önerisi ile 5 Ekim tarihinde kutlansa da Türkiye’de 24 Kasım tarihinde kutlanmaktadır.
Kasım ayının en özel günlerinden biri olan Öğretmenler Günü, bu mesleğe yaşamını adayan, öğrencilerini evlatları gibi gören bütün öğretmenlere teşekkür edilen, minnet duyulan gündür ve farklı ülkeler, bu özel gün için kendilerince anlamlı olan başka tarihleri uygun görmüşlerdir.
Bugün dünyada Öğretmenler Günü olarak kutlanan en az 10 ayrı tarih vardır. Öğretmenler Günü bazı ülkeler için resmi tatil olarak kabul edilmişse de ne ki ülkemizde resmi tatil kapsamında değildir.

Bu anlamlı günde okullarda törenler ve çeşitli kutlamalar yapılmış, mesajlar yayınlanmıştır o kadar.

Oysa Öğretmenlerimizin değerini yaşamımızın her anında bilmemiz, anmamız gerekir.

Sorunlarını da dile getirmek, çözümüne yönelik duyarlılık geliştirmek görevimizdir.

Evet, Türkiye’de Öğretmenler Günü kutlanmaya başlanması UNESCO’nun önerisinden daha öncelere dayanmaktadır.

Öğretmenlerin haklarını ve yükümlülüklerine kapsamlı şekilde yer veren, Öğretmenlerin Statüsü Hükümetlerarası Özel

Konferansı’nın yıldönümü olan 5 Ekim tarihini öneren UNESCO’dan tam 13 yıl önce

Türkiye’de Öğretmenler Günü kutlanmaya başlanmıştır. Atatürk’ün doğumunun 100. yılı olan 1981 yılında Türkiye’de ilk kez kutlanan Öğret-
menler Günü için bu tarihin belirlenmesinin nedeni de Başöğretmen Mustafa Kemal

Atatürk’ün Millet Mektepleri’nin Başöğretmenliği görevini kabul ettiği tarihin 24 Kasım 1928 oluşudur.

Öğretmenlik mesleğini seçenler bu görevin zorluğunun ve öneminin farkındadır.

Öğretmenlik, hem eğitimi hem de öğretimi kapsar. Çünkü bilmek öğrenmekle olur...
Öğretmenler, öğrencilerinin dertlerini dert edinip mutluluklarına sevinmenin bu mesleğin bir gereği olduğunu bilirler.

Bu asla zorlama değildir, içten gelir. Zorlamayla olacak iş değildir yani Öğretmelik... Sevecenlik öğretmenliğin doğasında vardır...

Öğretmenler Günü, onlara minnettarlığımızın en yüksek seviyede gösterebileceğimiz bir gündür.

Öğrenme ve öğretmede, uygarlıkların ilerlemesi ve yükselmesinin en önemli aktörleri hep öğretmenler olmuştur.

Öğretmen, insan yetiştiren bir sanatkârdır...

Bu sanatın adı, davranışları değiştirme sanatıdır...

Kişide olumlu, yararlı davranışların yerleşmesi, olumsuz davranışların sonlandırılması amacıyla sürdürülen, insanı insan yapan bir
süreçtir bu.

Yaşamımızın her alanında bizlere, insanlığa örnek olan, aynı zamanda insanlığın Başöğretmeni Sevgili Peygamberimiz (SAV)’i, Türkiye’nin kurucusu Başöğretmen M.

Kemal Atatürk’ü rahmet ve minnetle anıyor, yüreklerini eğitime adanmış tüm Öğretmenlerimizin bu anlamlı günlerini kutluyoruz...