Bir çok ressamın hayatı roman gibi; kimi resimlerin de çok güzel hikâyeleri var.

****************

Kendime yakın bulduğum; Marc Chagall, Pablo Picasso, Pieter Brueghel, Vincent Van Gogh, Paul Gauguin, Frida Kahlo, Francisco Goya, Osman Hamdi Bey gibi dehaların tablolarını hayranlıkla, imrenerek inceledim.

Renkler, desenler; ışıklar, gölgeler; manzaralar, natürmortlar, figürler, portreler beni aldı götürdü.

Duygularım coştu, düşüncelere daldım;  kâh hayaller kurdum, kâh anılara yolculuklar yaptım.

****************

Dedim ki içimden…

Picasso’nun “Soytarılar Ailesi’’;  Gogh’un “Yıldızlı Gece’’; Chagall’ın “Doğum Günü’’; Frida’nın “Frida ve Diego Rivera’’; Gauguin’in “Nereden Geliyoruz’’; Brueghhel’in “Karda Avcılar’’; Goya’nın “Çıplak Maya’’; Osman Hamdi Bey’in “Kaplumbağa Terbiyecisi’’…

Bütün bu harikulade tablolarla, bu sanat şaheserleriyle, insanın yaratıcı dehasının doruğu olan bu eserlerle…

Savaşlar, işkenceler, katliamlar, soykırımlar,  tecavüzler, cinayetler aynı anda şu mavi kürede nasıl yan yana olabiliyor.

İnsandaki yıkıcı yanlar mı yaratıcı yanlar mı ağır basacak? Dünyanın geleceğini bu sorunun yanıtı oluşturacak.

Ve tabi ressamları anlatan filmler izledim:

“Frida’’, “İnci Küpeli Kız’’, “Goya’nın Hayaletleri’’, “Van Gogh Sonsuzluğun Kapısında’’, “Picasso İle Yaşamak’’, “Modigliani’’  ve “Bay Turner’’…

Bizim sinemamızda ise bir ressamı anlatan film olmaması acı.

İMAMOĞLU VE  FATİH

İyiye, doğruya, güzele..

İyidir doğrudur güzeldir demek çok mu zor.

****************

Parti aidiyetleri; ideolojik kimlikler;  inançlar; yaşam tarzları bir kapan mı ki içine kişiliğimizi kıstıralım.

Gönül ve zihin dünyamız bu kadar bulanıklaşmış,hoyratlaşmış olabilir mi?

****************

Fatih; resim sanatını sever, resmini yaptırır, kendi de resim yapardı.

Venedikli ressam Gentile Bellini'ye ait olduğu bilinen üç Fatih Sultan Mehmet portresinden, özel koleksiyondaki tek örneği, İstanbul Büyükşehir Belediyesininsatın alması..

Fatih Sultan Mehmet’i oğlu şehzade Cem Sultan’la birlikte resmeden, tarihi değeri çok büyük olan bu tablonun ait oluğu yere, İstanbul’a getirilmesi..

İyi, doğru, güzel bir iş değil mi?

Bunu kabullenmeyi bir politik yenilgi olarak mı göreceğiz; yoksa bu sanat, kültür,tarih hamlesiyle gurur mu duyacağız.?

****************

“Bizim mahalle ne yaparsa doğrudur; karşı mahalle ne yaparsa yanlıştır’’ kalıbı çıkmaz sokaktır; demokrasiye barikat kurmaktır.

Ve aslında hepimiz aynı mahalledeyiz.

****************

Ekrem İmamoğlu’nu alkışlıyorum.