Hava Durumu

TARIMDA KENDİ KENDİMİZE YETMİYOR MUYUZ?

Yazının Giriş Tarihi: 30.09.2021 16:27
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.09.2021 16:27

Hemen herkesin dilinde dolaşan bir cümle vardır tarım konusunda;

Eskiden dünya’da kendine yeten 7 ülkeden biriydik, şimdi birçok ürünü dışarıdan alır olduk.

Doğru mudur bu?

Eğer doğruysa ne oldu da bugünlere geldik, neden tarım ürünlerinin bir kısmını dışarıdan alan bir ülke olduk?

Üniversite sayımız artarken, okur yazar oranımız yükselirken, ziraat, veteriner ve ilgili fakülteler yurdun her köşesine yayılırken, tarımda bilgi birikimi ve bilgi üretimi dünya ile rekabet eder hale gelmişken, tarımda teknoloji kullanımında önemli gelişmeler yaşanırken kendi kendimize neden yetemiyoruz?

Üretim mi azaldı yoksa nüfusumuz mu arttı?

Kuşkusuz nüfusumuz çoğaldı...

Birim alandan alınan ürün miktarı teknoloji ve tohum ıslahlarıyla artsa bile bunun bir sınırı var.

Ama nüfus hızla artıyor...

85 milyona bir de artan turist sayımızı eklediğimizde durum açığa çıkıyor?

Pandemi öncesi ülkemize gelen turist sayısının 50 milyonlara yaklaştığını unutmayalım.

Yani 130-140 milyon insanı doyuruyoruz...

* * *

Dünyanın tarım alanında gelişmiş ülkelerine bakıldığında, tarımsal üretim ve gelişim ana parametre olarak alınmış olup, tarımsal faaliyetler ve tarımla uğraşanlar devletler tarafından desteklendiği görülür.

Bizim ülkemizde de olduğu gibi...

Çünkü tarımın sübvanse edilmeden rekabet edebilmesi günümüz teknolojisinde mümkün değildir.

Türkiye tarım ürünü alır ve satar da dünyaya.

Tarım ürünü dış satımımız aldığımızın üzerindedir.

Türkiye, geçen yıl tarım, gıda ve içecekte 20,7 milyar dolarlık dış satıma, 16,1 milyar dolar da dış alıma imza attı.

Aynı dönemde Türkiye'nin tarım, gıda ve içecekte, 2019'a göre dış satım birim değeri ton başına yüzde 3,7 artışla 1.019 dolara, dış alım birim değeri ise yüzde 5,7'lik bir artışla 498 dolara ulaştı.

Buna göre, 2020 yılında tarım, gıda ve içecek sektörü 20,7 milyar dolarlık dış satım, 16,1 milyar dolarlık dış alım gerçekleştirdi.

2020 yılında sektörün dış ticaret dengesi, önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 12 artarken, Aralık 2020'de dış alımdaki önemli artış dikkati çekti.

Verilere göre, dış satım 2020 yılında önceki yıla göre yüzde 5, dış alım yüzde 3,1 arttı.

Neymiş, ülkemiz kendini doyurduğu gibi dışarıya da fazladan tarım ürünü satıyormuş...

* * *

Peki, öyleyse birileri neden ‘Türk tarımı öldü’ gibi safsatalar yayıyorlar?

Türkiye bir sanayi ülkesi olduğu kadar aynı zamanda bir tarım ülkesidir.

Türkiye değil 130, 230 milyona bakabilecek potansiyele ve bilgi birikimine sahiptir.

Saman alıyoruz, mercimek alıyoruz’ gibi safsatalar bir yana Türkiye un ihracatında dünyada 1'inci, makarnada 2'nci sıradadır...

Dünya nüfusunun yüzde 90'ının yaşadığı bütün ülkelere Türk unu satıyoruz.

İlk yarıda Irak, Suriye ve Angola gibi ülkeler un dış satımımızda öne çıkmaktadır.

Dünyanın ikinci un dış satımcısı ülkesi Kazakistan'a bile satış yapıyoruz.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, Türkiye'nin tarımda kendi kendine yeten ülke konumundan her şeyi dışarıdan alan bir ülke haline getirildiği yönündeki söylemi gerçeği yansıtmamaktadır.  

Gerçekler ortadayken, tarım sektörümüzün siyasi tartışmalara konu edilmesi her şeyden önce emek veren, alın teri döken çiftçilerimize haksızlık değil midir?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.