Hava Durumu

YOKLUKLAR – ZORLUKLAR – İTİRAFLAR

Yazının Giriş Tarihi: 20.11.2021 17:45
Yazının Güncellenme Tarihi: 20.11.2021 17:45

Merhum Başbakan Demirel ve yine Merhum Cumhurbaşkanı ve Başbakanlarımızdan Mustafa İsmet İnönü'nün Kıbrıs meselesi ile sızlanmalarını yazmışız 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nı Milli Görüş Zaviye’sinden kitabımızın 120. sahifesindeki yazımızla huzurunuzdayım.

Muhterem okurlarım. Kara Kuvvetleri komutanın isteklerini, havacılara lâzım olan paraşüt miktarının 150 adet olması araç ve gereç bakımından lâzım gelenin ne
kadar uzağında olduğumuzu ortaya koyarken, ben de İsmet Paşa’nın
tereddütlerine daha İstiklâl Harbimizde Garb Cephesi komutanı iken, büyük taarruz hazırlıklarında hayli zaman uzatmasının sebebinin eksiklikleriymiş teşhisine vardım. Paşa; benim bir atımlık barutum var. Onu bir seferde attığımda hedefe vurmalıyım, gayeye ermeliyim arkamızda cephane ve silah fabrikalarımız yok, bunun için temin
edebileceğimiz en iyi imkânlarla büyük taarruzu yapmalıyız demekte idi ki buna da temkinlilik denir.

Neyse biz ordumuzu ve ne yaptıklarını Gazeteci Hulusi Turgut' a Başbakan Demirel'in anlatımını, 16 Kasım 1967'de, Rumların Kıbrıs'ta yeniden katliama başladığı ve 24 kardeşimizi şehit ettiği, TBMM hükümetin müdahale kararını, 18 saat tartıştıktan sonra yaptığı oylamada 431 çıkarma yapılsın, 2 adet boş ve 1'de hayır oyu ile harekâtın yapılmasına tasviplerini sunduğunu ifadeden sonra Sayın Mütercimlerin kitabının 127. sayfasından nakle cesaret edelim:

"Kara kuvvetleri şunu yapacak, Deniz kuvvetleri bunu yapacak diye kendi aralarında görev taksimi yaptılar ve o günden itibaren Türkiye'nin çeşitli hava meydanlarından, limanlarına kadar bir (G )gününün, (S) saatinde çıkarma hazırlıklarına girişildi ve bu arada tabii diplomatik faaliyetler başladı. Bu çıkarmanın başarılı olabilmesi için bir kolordu asker çıkartmak lâzımdı. Kolordu çıkarmakta kolay değil. Sonra baktık ki; çıkarmayı ne ile yapacaksınız? Şileplerle.çıkarma gemimiz yok! Tank çıkaracaksınız, ne ile çıkaracaksınız? Tank çıkarmadan bu işin yapılamayacağını daha sonraki askerlerde söyledi. Tank çıkaracak gemi lâzım. Yok! Paraşütle asker indireceksiniz. Paraşüt yok! Nakliye uçağı yok! Helikopter yok!"(..)" Ama biz artık ok yaydan
çıkmıştır. Ne pahasına olursa olsun bunu yapacağız."

Muhterem okurlarım; Süleyman Demirel'in bu sözleri feci manzarayı ortaya koyarken, biz bunu söyleyenin aslında çare makamında olduğunu hatırladık. Kıbrıs meselesi daha Başbakanın talebeliğinde başlamış bir mesele, o zamanlar pek kıymetli sayılan üniversite talebesi ülkenin her derdi hakkında bilgi sahibi olan insandı. Beri yandan, bu konuşmayı yaptığı gazeteci nedense, Sayın Başbakan'a: Siz şikâyet makamı
değilsiniz, bu ihtiyaçları karşılayıp, var yapması gereken makamın sahibisiniz.” demiyor. Halbuki 1965 Şubat sonundan, Ekim 1965 seçimlerine kadar süren meclis dışı olmasına rağmen Başbakan yardımcılığı, Ekim seçimleri sonrasında da, mülakatı verdiği tarih olan 1967 Aralık ayına kadar tek parti iktidarının Başbakanı ve Kıbrıs olayları münferit vakalar veya organize hadiseler olarak devam ediyor. Demirel en az iki bütçe yapmış ve bu bütçeye muhtemel Kıbrıs çıkarması için, TSK ile oturup eksikleri tespit ve gidermek vazifesi de ruh de edeceğine, gazeteciye olmayanların şikâyetini yapıyor ve TSK'yı da üstü kapalı tarzda töhmet altına atıyor. Halbuki bütün
bunları yaşayan merhum Demirel, 1973 seçimleriyle TBMM'ye gelen Erbakan ve 48 arkadaşını getirmek istedikleri milli harp sanayi, ağır sanayi hamlesi gibi hususlara bir sevgiliye sarılır gibi sarıp, siz neredesiniz? Yıllardan beri sizi bekliyorum. Harp sanayini tesis edecek fikri siz taşıyorsunuz demesi gerekirken, hangi parayla yapacaklar diye karşı koyuyor, sonra da ortaklıkları esnasında sanayi bakanlığının bu bâb da isteklerini, Maliye bakanına talimat vermek suretiyle bütçede ayırdığı tahsisatı vermiyor veya tehir ederek her zaman yaptığı macun metodunu uyguluyordu. Gelecek hafta devam edelim der bu fakir-i pür taksir. Fiemanillah.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.