Hava Durumu

#Atom

Yeni Marmara Gazetesi - Atom haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Atom haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Sarı Seruma Dikkat! Haber

Sarı Seruma Dikkat!

Acil Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Erdinç Şengüldür, "Sarı serum çoğu zaman iki bardak su ve bir takım vitaminlerden ibarettir. Hastaya ani bir şifa sağlamaz, tedaviyi hızlandırmaz, halkımızın tabiri ile anında ayağa kaldırmaz" dedi.  Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Erdinç Şengüldür, serumu hakkında bilgilendirmede bulunarak, hekim izni ve gözetimi olmadan kullanılmaması gerektiğinin altını çizdi. Serumu; "Hekimler ve diğer bilim insanları; kanın pıhtılaşması sonrasında geriye kalan sıvıyı serum olarak adlandırır" şeklinde tanımlayarak sözlerine başlayan Dr. Erdinç Şengüldür, "Bu sıvı hücreleri ve pıhtılaşma faktörlerini içermez, içeriğinde elektrolitler, proteinler (özellikle albümin ve immünoglobulinler), hormonlar, enzimler, antikorlar ve metabolik atıklar yer alır. Halk arasında kullanılan ismiyle serum; hastaya damar yolu ile verilen her türlü sıvı ve ilaç tedavisi olarak tanımlanabilir" ifadelerinde bulundu.  Hastaya serum verilmesine hekimlerin karar verdiğinin altını çizen Şengüldür, "Her ilaç gibi serum da tıbbi gereklilik halinde kullanıldığında fayda sağlayacaktır. Serum tedavisine hastanın isteği ile değil hekimin endikasyon dahilindeki kararı ile başvurulur." diyerek hekimin kararı ve gözetimi olmadan serumun kullanılmaması gerektiğini vurguladı.  "Yasal yaptırımlarla karşılaşabilirler"  Serum olarak nitelendirilen sıvıların pek çok farklı çeşidinin olduğunu söyleyen Dr. Şengüldür, "İçerdikleri elektrolit ve diğer bileşenlerin yoğunluğundaki farklılıklar nedeniyle her serum her hastada kullanılamaz. Ayrıca bu serumların içine konulan her türlü ilacın alerjik reaksiyonlara neden olma riski vardır. Oluşabilecek yan etkiler ve alerjik reaksiyonlar gerekli müdahale yapılmaz ise ölümcül seyredebilir. Bu nedenle sağlık kurumları dışında, hekim gözetimi olmaksızın serum tedavisi yapılması uygun değildir. Hekim gözetiminde olsa bile istenmeyen etkiler ortaya çıktığında gerekli müdahalenin yapılmasının mümkün olmadığı alanlarda serum tedavisi uygulanması uygun değildir. Gerekli önlemleri almaksızın bu tedavileri uygulayan hekim veya sağlık personelleri de yasal yaptırımlarla karşılaşabilirler" dedi.  Hangi durumlarda serum kullanılıyor  Damar yolu ile verilen sıvı tedavilerinin her türlü yaralanmadan kanser tedavilerine kadar uzanan geniş bir yelpazedeki hastalar için uzun yıllardır kullanıldığını ifade eden Şengüldür, hastanede yatan hastalarda ve acil servislerde ilk müdahalesi yapılan hastalarda kullanılan çok sayıda serumun hekimlerin ve hastaların hizmetine sunulduğunu söyledi. Ayrıca bu serumların tamamı tıbbi gereklilik durumunda ve hekim kararı ile gerekli önlemler alındıktan sonra uygulandığını vurguladı.  "Hastaya ani bir şifa sağlamaz, tedaviyi hızlandırmaz"  Sarı serum ya da atom olarak tanımlanan sıvı hakkında da bilgi veren Şengüldür, "Çeşitli kişiler tarafından farklı şekillerde hazırlanabilen, genel olarak vitamin, ağrı kesici, antihistaminik gibi ilaçları içeren çözeltilere halk arasında bu isimler verilmektedir. Bu vitamin ve ilaçlar genelde iki bardak su ile eş hacimdeki 500 cc’lik sıvılar ile hastalara verilir. Sarı serum çoğu zaman iki bardak su ve bir takım vitaminlerden ibarettir. Hastaya ani bir şifa sağlamaz, tedaviyi hızlandırmaz, halkımızın tabiri ile anında ayağa kaldırmaz" şeklinde konuştu.  İşlevi ve adı her ne olursa olsun, tüm ilaçların alerji ve anafilaksi riskine sahip olduğunu hatırlatan Erdinç Şengüldür, "Anafilaksi alerjik reaksiyonun solunum durması ve ölümle seyredebilen en şiddetli formudur. Hekim önerisi olmadan sağlık tesisleri dışında yapılan serum tedavileri nedeniyle ölümler genellikle anafilaksi nedeni ile olmaktadır. Atom olarak tabir edilen serumların içine konulan ve sarı rengi veren B vitamini ilaçları özellikle alerjik reaksiyona yol açma riski yüksek ilaçlardır. B vitaminleri dışında ‘Atom’ serumlarına konulan pek çok ilaç da bu reaksiyonlara yol açabilir. Basit alerjik reaksiyonlardan anafilaksiye ve ölüme kadar gidebilen tablolar gelişebilir. İlaçlar uygun zamanda ve uygun dozda kullanıldıklarında tedavi edicidirler; ancak yanlış dozda ve yanlış hastada ölümcül zehirlere dönüşebilirler. Hekim önerisi dışında serum ya da diğer bir ilaç kullanımı hastaya faydadan çok zarar verme potansiyeli taşır. Hastalarımızdan hekim tarafından önerilmeyen tedaviler konusunda ısrarcı olmamalarını ve farklı yollardan bu tedavilere ulaşmaya çalışmamalarını rica ediyoruz" şeklinde açıklamasını sonlandırdı. 

Sarı Seruma Dikkat! Haber

Sarı Seruma Dikkat!

 Van'da uzmanlar, halk arasında 'sarı serum' ve 'atom' diye bilinen serumlar hakkında vatandaşlara uyarılarda bulundu.   Grip ve üst solunum yolu enfeksiyonlarının arttığı kış aylarında uzmanlar, halk arasında 'sarı serum' olarak bilinen serum uygulamalarına dikkat çekti. Bilinçsiz kullanımın ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurgulayan uzmanlar, doktor önerisi olmadan herhangi bir serum veya ilaç kullanılmaması gerektiğini söyledi.  Konuyla ilgili İHA muhabirine açıklamada bulunan Lokman Hekim Van Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. İbrahim Aydın, son zamanlarda sarı serumla ilgili ölümle sonuçlanan vakaların yaşandığına dikkat çekerek, "Sarı serum dediğimiz aslında serumun içine bemiks dediğimiz bir vitamin iğnesinin konulmasıdır. Normalde biz grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonu gibi durumlarda hastaya ilaç kullansan da kullanmasan da bir haftada düzelirsin diye anlatırız. Çünkü serumlar genelde sıvı kaybı olanlarda, yeme içme bozukluğu olanlarda verilen şeylerdir. Düz serumun içeriği ya tuzlu su, ya şekerli sudur. Ama gribal sentomu olan hastalarda; bazen antibiyotik, nefes açıcı, burun açıcı şeyleri de seruma katabiliriz. Ateşi yüksek olanlarda özellikle yeme içmesi de iyi değilse serum verebiliyoruz. Ama sarı serum dediğimiz şeyin içindeki o bemiksi çok mecbur olmadıkça biz de uygulamıyoruz. Kendi hastalarıma da çok mecbur kalmadıkça verdiğim bir şey değil" dedi.  "Kesinlikle evde kullanılmaması gereken bir ilaçtır"  Sarı serumun hangi durumlarda verilmesi gerektiğine de değinen Aydın, "Hani hasta açlık grevindedir, çok uzun süre bir şeyler yememiştir. Biz o tür hastaları beslemeye başladığımızda mutlaka vitamin desteği altında başlıyoruz. Normal grip gibi ateşli durumlarda verilmesi gereken bir ilaç değil. Çok ciddi vitamin eksikliği olanlarda verdiğimiz bir şeydir. Yatan hastalarda, hastanenin şartları iyiyse, acil durumlarda hastaya müdahale edilebilecekse verilecek bir serumdur. Kesinlikle evde kullanılmaması gereken bir ilaçtır. Hatta sağlık ocağı şartlarında, hastaya acil müdahale imkanı yoksa uygulanmaması gereken bir ilaçtır. Acil şartlarının iyi olduğu, anafilaksiye müdahale yetkinliği olan birinin olduğu bir yerde yapılması ve bir hekimin gözetiminde olması lazım" ifadelerini kullandı.  "Enfeksiyonu düzelten bir serum değil"  Açıklamalarında vatandaşlara tavsiyelerde de bulunan Dr. Aydın, "Tavsiyem çok yeme içme bozukluğu yoksa, hasta ağızdan alabiliyorsa serumda ısrar etmemeleri, özellikle sarı serumda hiç ısrar etmemeleri lazım. Çünkü enfeksiyonu düzelten bir serum değil, sadece hastayı o an için rahatlayıcı bir şeydir. O riske değmez" diye konuştu. 

Sarı Serum Risk! Haber

Sarı Serum Risk!

İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Kutlu, son yıllarda özellikle sosyal medyada ‘sarı serum’ adı verilen tedavinin doktor onayı olmadan kullanılmasının sağlığı tehdit ettiğine dikkat çekerek, "Her tıbbi uygulama kişiye özel olmalıdır ve ‘sarı serum’ herkeste aynı etkiyi göstermeyebilir" dedi.  Halk arasında sarı serum olarak adlandırılan uygulamanın genellikle C ve B vitaminleri, magnezyum, çinko gibi bazı vitamin ve mineralleri içeren serumlardan oluştuğunu belirten Medical Park Ordu Hastanesi’nden İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Kutlu, "Sarı serumun içeriği sabit olmayıp, kişinin sağlık durumuna ve doktorun önerisine göre farklı bileşenler eklenebilir. Bu serumlar genellikle bağışıklık sistemini desteklemek, yorgunluğu azaltmak, kronik hastalıklara karşı direnci artırmak amacıyla uygulanmaktadır. Ancak bilinmelidir ki, bu tür takviye tedaviler tıbbi bir gereklilik durumunda ve doktor kontrolünde yapılmalıdır" diye konuştu.  "Bilinçsizce uygulanan serum tedavileri risk oluşturabilir"  Bu serumların her hastada aynı etkiyi göstermediğini, her bireyin bağışıklık sistemi ve metabolizmasının farklı olduğu için bazı kişilerde yan etkilere yol açabildiğinin altını çizen Prof. Dr. Ali Kutlu, şunları söyledi:  "Bu serumun özellikle alerjik bünyeye sahip olanlar, kronik hastalıkları olanlar (şeker hastalığı, böbrek yetmezliği, karaciğer hastalıkları), hamileler ve emziren anneler için doktor önerisi olmadan kullanılması sakıncalı olabilir. Bazı kişilerde tansiyon düşüklüğü, mide bulantısı, baş dönmesi gibi yan etkiler görülebilir. Ayrıca, böbrek ve karaciğer üzerine ek yük getirebileceği için dikkatli olunmalıdır. Unutulmaması gereken en önemli nokta, her bireyin bağışıklık sistemi ve metabolizmasının farklı olduğudur. Bir kişiye iyi gelen bir uygulama, diğer bir kişide alerjik reaksiyonlara, tansiyon değişikliklerine ya da böbrek ve karaciğer üzerinde ek yük oluşturarak sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu yüzden bağışıklık güçlendirme amacıyla bilinçsizce uygulanan serum tedavileri risk oluşturabilir".  "Doktora danışmadan ısrarcı olmayın, sarı serum, her bünyeye iyi gelecek sihirli bir formül değil"  Bazı hastaların doktorlarına "Bana sarı serum verin, bağışıklığım güçlensin" şeklinde baskı yapabildiğini söyleyen Prof. Dr. Ali Kutlu, bu konuda ısrarcı olunmaması gerektiğine dikkat çekerek, "Sarı serum, her bünyeye iyi gelecek sihirli bir formül değildir. Eksikliği tespit edilmemiş vitamin ve minerallerin gereksiz yere alınması vücuda zarar verebilir. Sağlıklı bir bağışıklık sistemine sahip olmanın en önemli yolu dengeli beslenme, düzenli uyku, egzersiz ve stresten uzak durmaktır. Vitamin veya mineral eksikliği varsa, bu eksikliğin tespit edilerek kişiye özel tedavi planlanması gerekmektedir. Her bireyin bağışıklık sistemi farklı çalışır ve uygulanacak tedaviler de kişiye özel olmalıdır. Doktorunuza güvenin, bilinçsiz tedavi taleplerinden kaçının ve sağlığınızı riske atmayın. Bu yüzden hastaların doktora danışmadan talepkar olmamaları, bilinçsiz uygulamalardan kaçınmaları önemlidir" ifadelerini kullandı.  "Birden fazla ilacın aynı anda kullanılması da tehlike oluşturabilir"  Herhangi bir ilaç kullanımı sırasında da bazı alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabildiğini ifade eden Prof. Dr. Ali Kutlu, şunları söyledi:  "Özellikle çoklu ilaç alerjisi ve ağrı kesici alerjisi olan hastalarda serum ya da enjeksiyon yoluyla verilen ilaçlarda bu risk daha fazladır. İlaçlara bağlı alerjik reaksiyonlar hafif deri döküntülerinden, kaşıntı ve şişlik gibi belirtilerden başlayarak, hayatı tehdit edebilen anafilaktik şoka kadar ilerleyebilir. Anafilaksi, ani gelişen ve acil müdahale gerektiren ciddi bir alerjik reaksiyondur. Deride kaşıntı, kızarıklık, kabarıklık, gözlerde ve dudakta şişme, dil ve boğazda şişlik, ses kısıklığı, nefes almada ve yutkunmada zorluk, göğüste hırıltı ve baskı hissi, fenalaşma, mide bulantısı, kusma, şiddetli karın ağrısı, tansiyon düşmesi, bayılma, bilinç kaybı, şok ve hatta ölümle sonuçlanabilecek durumlara neden olabilir. Birden fazla ilacın aynı anda kullanılması, özellikle serum içerisinde karıştırılarak verilmesi, anafilaksi riskini artırabilir. Ayrıca, seruma eklenen ve alerjik reaksiyonları önlediği düşünülen bazı ilaçların aslında anafilaksi gelişimini tamamen engelleyemeyeceği unutulmamalıdır." 

Sarı Seruma Dikkat! Haber

Sarı Seruma Dikkat!

Sarı serumun iyileştirici bir tedavi olmadığını ifade eden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, "Sarı serum, gerçek anlamda ciddi yan etkileri olan, zararları olan bir tedavi şeklidir. Yaklaşık 100 bin uygulamada 5-6 kişide alerjik reaksiyon yapıyor ve bunun yarısında da ölümle sonuçlanıyor" dedi.  Son zamanlarda sarı serum uygulanan kişilerde yaşanan ölüm vakaları kişileri tedirgin ediyor. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, sarı serumun ciddi alerjik reaksiyon yaptığını bunun sonucunda ölümle sonuçlanana vakalarının olabileceğini söyledi. Prof. Dr. Şevket Özkaya, " Son günlerde ülkemizde sarı serum tartışması başladı. Bu sarı serumun etkileri nelerdir? Zararları nelerdir? Herkes merak ediyor. Bildiğiniz basit bir serumun içine B vitamini kompleksinin koyulmasıyla serumun renk değiştirmesi sonucu adına sarı serum deniyor. Sarı serum, insanların soğuk algınlığı, grip, kırgınlık hissettikleri durumunda yapılan bir karışım tedavisidir. Gerçek anlamda ciddi yan etkileri olan, zararları olan bir tedavi şeklidir. Bu tedavi edici bir serum değil sadece anlık rahatlatan bir serumdur. Anlık rahatladığınız için uygun tedaviyi alamıyorsunuz. Hastalığınız uzuyor ve ciddi zatürreye kadar sonuçlar doğuruyor. Asıl Türkiye'deki tartışma ölümle sonuçlanan yan etkileridir. Özellikle anafilaksi dediğimiz beklenmedik, ani oluşan alerjik reaksiyonlarla beraber ölümle sonuçlanıyor. Bu sadece sarı serumda değil, uygunsuz alınan bütün serumlarda ve ilaçlarda geçerlidir" dedi.  "Hem hastalığınızı iyileştirmiyor, hem iyileştirmenizi uzatıyor"  Prof. Dr. Şevket Özkaya şunları söyledi: "İnsanlar bağışıklık sistemimiz mi değişti yoksa daha mı hassas hale geldik diye merak ediyor. Sebebi şu; Toplumda ciddi bir virüs salgını var. Birkaç virüs birden şikâyetlerinizi uzatıyor. Çok fazla sayıda acil servise başvuru var. Çok fazla sayıda hızlı rahatlatıcı talebi var. Sarı serum dediğimiz bu vitamin kompleksi yaklaşık 100 bin uygulamada 5-6 kişide alerjik reaksiyon yapıyor ve bunun yarısında da ölümle sonuçlanıyor. Bu şu demektir; Günde 100 bin serum takılan bir toplumda 3 kişi bu seruma bağlı olarak ölecek demektir. İnsanlar hızlı rahatlamak için sarı seruma başvuruyor. Baş vurdukça ölen sayısı artıyor. Sarı serum tedavi edici bir serum değildir. Rengi nedeniyle psikolojik olarak rahatlatıyor. Serum beyaz olduğunda insanlar ilaç almadığını sanıyor. Gerçek anlamda bakıldığında hem hastalığınızı iyileştirmiyor, hem iyileştirmenizi uzatıyor, hem de zatürre başta olmak üzere çok ciddi sonuçları var. Asıl sorun bu B vitamini kompleksinin ve beraberinde verilen ağrı kesicilerin ciddi anlamda alerjik reaksiyonlara götürüyor ve ölümle sonuçlanıyor" diye konuştu. 

Sarı Seruma Dikkat! Haber

Sarı Seruma Dikkat!

Halk arasında "sarı serum" olarak bilinen, vitamin ve ilaç içeren serum ilaçları bağışıklığı güçlendirmek amacıyla kullanılsa da, uzmanlar alkol komasında kullanılmak için ortaya çıkmış bu tedavinin muhtemel tehlikeli sonuçları ile ilgili uyarıyor.  Afyonkarahisar'da özel bir kliniğe grip şikayetiyle başvuran ve "sarı serum" tedavisi uygulanan Mehmet Gündoğan'ın hayatını kaybetmesinin ardından, bu tedavinin tehlikesi bir kez daha ortaya çıktı. İçerisindeki B vitamininden dolayı sarı renk alan serumun, alkol komasında kullanılmak üzere ortaya çıkmış bir tedavi olduğunu, üst solunum yolu enfeksiyonlarında kanıtlanmış bir tedavisi olmadığını belirten uzmanlar, doktor tavsiyesi olmadan herkesin kendi kafasına göre bu tarz tedaviler kullanmasının kesinlikle yanlış olduğunu belirtiyor.  "Sarı serumun üst solunum yolu enfeksiyonlarında aslında kanıtlanmış bir tedavisi yok"  Halk arasında sarı serum diye bilinen tedavinin aslında alkol komasında içinde B vitamini olduğu için “Wernicke ensefalopatisi” denilen bir hastalığı önlemek için ortaya çıktığını belirten Necmettin Erbakan Üniversitesi Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kadir Küçükceran, “Bu tedavinin yapılan çalışmalarda grip dediğimiz üst solunum yolu enfeksiyonlarında aslında kanıtlanmış bir tedavisi yok. Bir de böyle bir tedavinin kanıtı olsa dahi damardan verilen bu serum ilaçlarının doktor tavsiyesi olmadan kullanılması ciddi yan etkilere sebebiyet verebilir. Özellikle alerjik durumlar, ondan sonra bu ilaçların yan etkileri ve alerjik bir ilacın da ani kalp durması gibi sebepler olabileceğinden kesinlikle doktor tavsiyesi olmadan kullanılmamalı ve ayrıca yapılan çalışmalarda da bu tedavinin herhangi bir etkinliği aslında bulunmamış. Peki toplumda neden bir faydası olduğu söyleniyor veya kendini iyi hissettiğini zannediyorlar. Yapılan çalışmalarda herhangi bir ilaç olmayan plasebo etkisiyle verilen serumlarda dahi kişilerin kendinin iyileştiğini, daha iyi tedavi olduğunu zanneden çalışmalar mevcut, bu biraz da psikolojik. Bu serum tedavisini alsalar da almasalar da grip hastalarında ortalama 4-5 gün kişiden kişiye değişerek tedavi ve iyileşme süreci meydana gelebiliyor. Ayrıca ağızdan alınan grip ilaçları da doktor tavsiyesi olmadan kendi kafamıza göre kullanılmamalı. Bunların içinde psödoefedrin dediğimiz özellikle tansiyon ve kalp hastalarında kullanılması sakıncalı olan durumlar olabilir. Yani doktor tavsiyesi olmadan kendi kafamıza göre bu tarz tedavilerin kullanılması kesinlikle yanlış. Daha önce alerjisi olmasa bile bir ilacı 9 defa kullansak belki de 90 defa kullansak 91'ncisinde yine alerjik durum gelişebileceğini bilmemiz gerekiyor. O yüzden bunu kesinlikle tavsiye etmiyorum. Sarı serum diye verilen tedavinin gribe, üst solunum yolu enfeksiyonuna bir faydası olmadığını da belirtmek istiyorum” dedi.  “Çocuklarda da erişkinlere göre daha tehlikeli olabilir”  Yan etkilerle ilgili bilgi veren Doç. Dr. Kadir Küçükceran, "Eğer alerjik bir durum varsa erken ve geç alerjik reaksiyonlar olduğu zaman kaşıntı, döküntü, boğazda şişkinlik, nefes darlığı gibi semptomlar olabilir. Bu sadece serum değil, herhangi bir yabancı madde vücuda girdiği zaman alerjik bir durum geliştiğinde bunlar olabilir. Hastalara böyle bir durumda hemen bir sağlık kurumuna başvurmasını tavsiye ediyorum. Doktor tavsiyesi olmadan kullanılmaması gerekir. Çocuk yaşlarda erişkinlerden daha fazla olabilir. Özellikle grip ilaçları çocuklarda çok kullanılması zaten tavsiye edilmiyor. Bu ağrı kesicinin yanında ekstra ikinci üçüncü ilaçlar çocuklarda çok yan etkisi olabilir. Belli bir yaşın üstünde burun tıkanıklığını engelleyecek etkisi olan ilaçlar çocuk yaşlarda çok tavsiye edilmiyor. Çocuklarda da erişkinlere göre daha tehlikeli olabilir” diye konuştu. 

Sıcak Hava 'Bici Bici'ye Talebi Artırdı Haber

Sıcak Hava 'Bici Bici'ye Talebi Artırdı

Mersin'de son günlerde nemin de artmasıyla hissedilen sıcak hava yaşamı olumsuz etkiliyor. Kent merkezinde meteorolojiye göre sıcaklık 30 dereceye kadar çıkarken, nem dolayısıyla hissedilen sıcaklığın daha yüksek olduğu belirtildi. Sıcak havadan bunalan kimi vatandaşlar park ve bahçelerde ağaç gölgelerine sığınarak güneşten korunmaya çalıştı, kimileri de denize girerek serinlemeye çalıştı. Kimi vatandaşlar ise serinlemek için soğuk içeceklerin yanı sıra muhallebi, buz püresi, nişasta, gül suyu ve şerbet ile yapılan geleneksel lezzetlerden 'bici bici' yemeyi tercih etti. "Bazen müşteriyi oturtacak masa bulamıyoruz" Son iki haftadır aşırı yoğunluk olduğunu belirten esnaf Ramazan Ak, "İki hafta öncesine kadar herhangi bir yoğunluk yoktu. Sıcakların başlamasıyla beraber iki haftadan beri aşırı yoğunluk var. Öğlen saat 12.00'de başlayan yoğunluk gece saat 04.00'e kadar devam ediyor. Bazen müşteriyi oturtacak masa bulamıyoruz. Müşteri yoğunluğundan dolayı paket servisi yapmaya başladık. İçeceklerimiz soğuk ve doğal olduğundan dolayı aşırı bir talep var. En meşhur içeceğimiz atom; donmuş süt ve meyve karışımı ile yapıyoruz. Atom ve bici biciye aşırı bir talep var. Havanın sıcak olmasından dolayı bunalan insanlar soğuk içecek istiyor. Şu an en çok talep edilen ise bici bici oldu" dedi. Sıcak havadan bunaldığını belirten müşterilerden İslim Cihaner de "Sıcak havadan bunaldık, kızımla bici bici yemeye geldik" diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.