Hava Durumu

#Boşanma

Yeni Marmara Gazetesi - Boşanma haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Boşanma haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Yargıtay'dan boşanma davaları ile ilgili emsal karar Haber

Yargıtay'dan boşanma davaları ile ilgili emsal karar

İçtihat Bülteni'nden edinilen bilgiye göre, İlk Derece Mahkemesi; müşahhas olayda, kadının ortak konutu erkeğin ilk evliliğinden olan çocuklarıyla paylaştığı konusunda ihtilaf olmadığı, evlilik birliğinde bağımsız hanenin olmasının gereken bir unsur olduğu, kadın eş ile çocukların aynı ikametgahta kalma konusunda anlaşmazlık yaşadıkları, erkek eşin çocuklarının kadına yönelik kötü davranma ve tehdit eyleminin ispatlanamadığı, bu durumun erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, tarafların düğün için Bafra'ya geldiklerinde İstanbul'a dönerken erkeğin kadını yanına almadan ailesinin yanına bırakmak suretiyle eşine karşı duygusal şiddet uyguladığı, sonrasında eşinin eve dönmesi hususunda ihtar çektiği, bu nedenle 2014 yılından önce kadının kendisine yaptığını iddia ettiği davranışların affedilmiş sayılacağı, bu nedenlerle boşanmaya sebep olan olaylarda kadın eşin kusursuz; erkek eşin ise tam kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın eş yararına 25 bin TL maddi tazminat ile 500 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, kadın eşin manevi tazminat talebi ile karşı davanın reddine karar verdi. İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunuldu. Bölge Adliye Mahkemesi istinaf talebini kabul edip kadın eş lehine manevi tazminata hükmetti. Bölge Adliye Mahkemesi, erkeğin tespit edilen kusurlu davranışının (kadını ailesinin yanına bırakması) kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken reddinin isabetli bulunmadığı gerekçesiyle erkeğin tüm istinaf taleplerinin reddine, kadının ise istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile kadın eş yararına 25 bin TL manevi tazminata karar verdi. Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulundu. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, manevi tazminat talebinin reddi yönünde bozma tesis etti. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 05.04.2022 tarihli kararı ile, "Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için tazminat talep eden tarafın kusursuz veya az kusurlu olması yanında, boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı teşkil eder nitelikte olması gerekir (TMK m. 174/2). Boşanmaya sebep olan olaylar bu nitelikte değilse manevi tazminata hükmedilemez. Davalı-karşı davacı erkeğin boşanmaya neden olan kusurlu davranışları davacı-karşı davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir. Öyleyse, davacı-karşı davalı kadının manevi tazminat talebinin reddi gerekir. Bu husus nazara alınmadan davacı-karşı davalı kadın yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir" gerekçesiyle kararı bozdu. Bölge Adliye Mahkemesi kararında direndi Bölge Adliye Mahkemesi; önceki karar gerekçesi genişletilmek suretiyle direnme kararı verdi. Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulundu ve dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu gündemine taşındı. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu: "Erkek eşin bağımsız konut sağlamaması ve kadın eşi ailesinin yanında bırakması kadının kişilik haklarına saldırı teşkil etmez" Dosyanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, bozma ilâmında şu ifadelere yer verdi: "Müşahhas olaya gelince; tarafların 18.11.2010 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten ortak çocuklarının bulunmadığı, kadın eşin erkeğin önceki evliliğinden olan çocuklarıyla birlikte ortak konutta oturdukları, erkek eşin kadını ailesinin yanına bıraktığı ve bir daha geri almadığı, kadının erkeğin kendisine kötü davrandığını ispat edemediği, erkeğin kadına eve dönmesi için ihtar çektiği, dolayısıyla kadına yönelik kusurlu davranışların affedilmiş sayılacağı, boşanmaya neden olan olaylarda erkek eşin tam kusurlu olduğu hususunda Bölge Adliye Mahkemesi ile Özel Daire arasında ihtilaf olmadığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; boşanmaya sebep olan olaylardan erkek eşin bağımsız konut sağlamaması ve kadın eşi ailesinin yanına bırakması eylemlerinin kadının kişilik haklarına saldırı teşkil etmediğinden manevi tazminatın reddi gerekir. Hal böyle olunca kadın eş yararına manevi tazminat talebinin kabul edilmesine karar verilmesi açıklanan yasal düzenleme ve ilkelere uygun değildir." Kararı değerlendiren İstanbul Barosu üyesi Avukat Fatih Karamercan şunları söyledi: "Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, erkek eşin bağımsız konut sağlamaması ve kadın eşi ailesinin yanına bırakması eylemlerinin kadın eşin kişilik haklarına saldırı teşkil etmeyeceği dolayısıyla kadın eş lehine manevî tazminat şartlarının oluşmadığı yönündeki 05 Nisan 2022 tarihli Yargıtay 2. Hukuk Dairesi kararını hukukî anlamda yerinde bulmuştur. Ancak, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin, erkek eşin, kadın eşin geçici süreli geldiği babaevine eşyalarını toplayarak kargo ile yollamasını, kadın eşin kişilik haklarına saldırı teşkil etmesinden dolayı kadın eş lehine manevî tazminat verilmesi noktasında 12 Nisan 2021 tarihli bozma ilâmı da bulunmaktadır."

Yargıtay: Başka erkeğe mesaj attı, nafakadan oldu Haber

Yargıtay: Başka erkeğe mesaj attı, nafakadan oldu

Yüksek Mahkeme, Bölge Adliye Mahkemesi'nin kadın yararına verdiği nafaka kararının da yasaya aykırı olduğuna hükmetti. Şiddetli geçimsizlik yaşayan çift, karşılıklı olarak boşanma davası açtı. Aile Mahkemesi, sadakatsizlikle suçlanan her iki tarafı da eşit kusurlu buldu. Mahkeme; kadının nafaka ve dtazminat talebini geri çevirdi. Kararı davalı - karşı davacı kadın istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, erkeğin daha kusurlu olduğuna hükmederek, kadın yararına bir miktar nafaka ve tazminat ödenmesine karar verdi. Davacı - karşı davalı koca kararı temyiz edince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikteki kararda, kadının, evli olduğu sürede başyka bir erkeğe mesaj atmasının sadakatsizliği ispatladığı hatırlatıldı. Kararda şöyle denildi: "Dosya kapsamındaki delillerden ve tanık ifadelerinden taraflar arasındaki fiili ayrılığa neden olan olayın davalı-davacı kadının telefonundan başka bir erkeğe gönderilen ve kadının sadakatsizliğini gösteren mesaj olduğu sabittir. Davacı-davalı erkeğin de kadının birleşen boşanma davası öncesinde başka bir kadınla otel kaydı bulunmaktadır. Tanıklardan davalı-davacı kadının annesi, tarafların bir yıl nişanlı kaldığını, kızının yaşayacağı ortamı gördüğünü ve aile apartmanında yaşayacağını bilerek evlendiğini beyan etmiştir. Taraflar arasındaki fiili ayrılığına neden olan olay kadının telefonundan başka bir erkeğe gönderilen mesaj olup, kadının annesinin ifadesi ile birlikte değerlendirildiğinde, davacı-davalı erkeğe bölge adliye mahkemesince 'Manevi olarak bağımsız konut temin etmediği ve aile müdahalesine sesiz kaldığı' kusurlarının eklenmesi yerinde olmamıştır. Bu sebeple tarafların gerçekleşen diğer kusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekir. Yanılgılı değerlendirme sonucu erkeğin ağır kusurlu olarak kabulü doğru olmamıştır. Boşanma sonucu maddi ve manevi tazminata hükmedilebilmesi için tazminat yükümlüsünün kusurlu, tazminat talep eden eşin ise kusursuz veya diğerine göre daha az kusurlu olması gerekir. Bölge adliye mahkemesince davacı-davalı erkeğin, davalı-davacı kadına nazaran ağır kusurlu olduğunun kabulü ve bu hatalı kusur belirlemesine göre kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir."

Yargıtay'dan boşanma davalarını ilgilendiren önemli zina kararı Haber

Yargıtay'dan boşanma davalarını ilgilendiren önemli zina kararı

İçtihat Bülteni'nden edinilen bilgiye göre, davacı-karşı davalı kadın vekili, erkeğin, aşırı kıskanç olduğunu, kadına ve ortak çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını, yatağını ayırdığını, baskıcı olduğunu, birlik görevini ihmal ettiğini, küçük düşürücü sözler söylediğini, ailesi ile görüşmesine izin vermediğini, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığını, hakaret ettiğini, ilgisiz olduğunu, karşı davada dayanılan vakaların gerçeği yansıtmadığını, tarafların boşanmalarına ve karşı davanın reddine karar verilmesini talep etti. Davalı-karşı davacı erkek vekili, asıl davada dayanılan vakaların gerçeği yansıtmadığını, kadının, birden fazla kez sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, birlik görevini ihmal ettiğini, ortak konutu terk ettiğini, sık sık telefon hattını değiştirdiğini, gizli telefon kullandığını, sosyal medyada değişik isimlerle hesaplar açtığını iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunu'nun 161 inci ve 163 üncü maddeleri hükümleri gereği boşanmalarına, asıl davanın reddine karar verilmesini talep etti. İlk Derece Mahkemesi tarafları eşit kusurlu sayıp boşanmaya karar verdi İlk derece mahkemesi, erkeğin, kadının üzerine kapıyı kilitlediği, giyimine müdahale ettiği, hakaret ettiği, aşırı kıskanç olduğu, fiziksel şiddet uyguladığı, kadının ise telefonda başka erkeklerle görüştüğü, cinsel içerikli fotoğraflar paylaştığı, kendisini sosyal medyada bekar ve farklı isimlerle hesap açtığı, bu hususun tüm dosya bütününde sabit olduğu gerekçesiyle boşanmaya karar verdi. Belirtilen karara karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf isteminde bulunuldu. Bölge adliye mahkemesi, eksik hususlar sebebi ile dosyayı ilk derece mahkemesine gönderdi. İlk Derece Mahkemesi bir kez daha tarafların boşanmasına karar verdi. Bu karara karşı da süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulundu. Bölge Adliye Mahkemesi istinaf istemini esastan reddetti. Bölge Adliye Mahkemesinin bu kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulundu. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nden sanal alem kararı Dosyayı temyiz aşamasında ele alan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yaptığı inceleme neticesinde bozma ilâmında şu ifadelere yer verdi: "Taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda İlk Derece Mahkemesince; kadına, sürekli başka erkeklerle görüştüğü, kendisini sosyal medyada Zeynep ismi ile bekar olarak tanıttığı, farklı erkeklerin evine girip çıktığı, sosyal medyada bu erkeklerle görüşüp mesajlaşmak suretiyle cinsel içerikli fotoğraflar paylaştığı ve farklı isimlerle hesaplar açtığı, sık sık ortak konuttan gittiği, erkeğe ise evden çıkarken kadının üzerine kapıyı kilitlediği, giyimine karıştığı, aşırı kıskanç olduğu, yaşam tarzına müdahale ettiği, camdan dışarı bakmasına dahi izin vermediği, kadına hakaret ettiği vakaları kusur olarak yüklenmiş ve boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek asıl davanın evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak karşı davanın ise haysiyetsiz hayat sürme hukuki sebebine dayalı olarak kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir. Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından asıl davanın kabulü, 4721 sayılı Kanunu'nun 161 inci ve 162 inci maddeleri hükümleri uyarınca açtığı karşı davasının reddi, kusur belirmesi, tazminat taleplerinin reddi, tedbir nafakası, yetki itirazının reddi yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesince, davalı-karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan delillere ve İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre kadının zina eyleminin ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının, erkeğe nazaran ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. O halde, erkek tarafından zina hukuki sebebine dayalı olarak açılan davanın da kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi doğru olmamıştır."

EŞE ’ALTINA KAÇIRIYOR’ DEMEK BOŞANMA SEBEBİ Haber

EŞE ’ALTINA KAÇIRIYOR’ DEMEK BOŞANMA SEBEBİ

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, hasta eşe, ’Bıktım senin pisliklerini temizlemekten, bu adam altına kaçırıyor’ demeyi boşanma sebebi saydı.İHA muhabirinin içtihat bülteninden edindiği bilgiye göre, Y.N.İ., bir süredir geçimsizlik yaşadığı H.N.T.’den boşanmak için Aile Mahkemesi’nde dava açtı. Davacı Y.N.İ., davalı eşin şeref ve haysiyetine yönelik ağır derecede onur kırıcı davranışlarda bulunduğunu, kıskanç, aşırı fevrî, saygısız tutum ve davranışlarının olduğunu öne sürdü. Sadece kendisine değil ilk evliliğinden olma çocukları A. ve M.İ.’ye karşı da olumsuz davranışlar sergilediğini, çocuklarına bağırıp hakaret ettiği gibi zaman zaman onların üstüne yürümekten dahi çekinmediğini dile getirdi. Davalının davacıyı otel personelinin ve müşterilerin yanında ve onların rahatsız olacağı şekilde ’Eski eşine geri dön de seni tekrar boynuzlasın’ şeklinde sözler söyleyerek aşağıladığını belirterek, tarafların boşanmalarına ve davacı lehine 200 bin lira maddî ve manevî tazminata hükmedilmesini talep etti. Davalı kadın H.N.T., davacının bütün iddialarının gerçek dışı olduğunu,eşinden kesinlikle boşanmak istemediğini, davacıya ameliyatları sonrası bizzat baktığını ve davacının iyi ve kötü günlerinde hep yanında olduğunu belirterek, tarafına ayda 5 bin TL tedbir nafakası ve 1 milyon 200 bin lira maddî ve manevî tazminat ödenmesini talep etti.Mahkeme, davalının kusurlu olmadığına hükmetti. Karar temyiz edildi. Yargıtay 2. Hukuk Dâiresi’nin bozma kararının ardından dava dosyası yeniden mahkemeye gönderildi. Aile Mahkemesi, ilk kararında direnince devreye bu kez Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi. Davalı kadının eşine sürekli hakaret ettiğine dikkat çekilen kararda, 'Şahitlerce de ifade edildiği üzere, davalı kadının eşine aynı zamanda ’Bıktım senden, senin pisliklerini temizlemekten’ ve tanıklara da ’Bu adamla uğraşıyorum, altına kaçırıyor’ dediği de sabittir. Açıklanan sebeplerle davalı kadın tarafından Yargıtay 2. Hukuk Dâiresi’nin bozma kararında yer aldığı üzere davacı erkeğe hakaret edildiği sâbit olmakla beraber bu vâkıaya yönelik olarak esas alınan şahit ifadelerinin gerçeğe aykırı olduğu konusunda da ciddi ve inandırıcı delil bulunmamaktadır. Mahkemenin kararının bozulmasına, davalı kadının kusurlu sayılmasına oy çokluğu ile karar verilmiştir' denildi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.