Hava Durumu

#Ciğer

Yeni Marmara Gazetesi - Ciğer haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ciğer haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Yüzde 80 Zam Alan Kuzu Ciğeri Pirzolayı Solladı Haber

Yüzde 80 Zam Alan Kuzu Ciğeri Pirzolayı Solladı

Canlı hayvan kesiminin azalmasıyla birlikte tezgahlarda yaşanan ciğer sıkıntısı fiyatlara yansıdı. Yüzde 80 oranında zam gelen kuzu ciğerinin kilosu 800 lirayı bulurken ürün adeta karaborsaya düştü.   Büyük ve küçükbaş hayvan kesiminin azalmasıyla birlikte birçok sakatat ürününde olduğu gibi ciğer fiyatlarında da artış yaşandı. Yüzde 80 oranında zam gelen kuzu ciğerinin kilosu ortalama 800, dana ciğerin ise 450-500 liraya ulaştı. Artan fiyatlardan dolayı adeta karaborsaya düşen ciğer, pirzolayı geride bıraktı. Ciğer bulmakta sıkıntı çekildiğini belirten esnaf, sorunun çözümü için yetkililerden yardım bekliyor.  Ciğer pirzolayı solladı  Kuzu ciğerinin kilosunun pirzolayı geçtiğini belirten restoran sahibi Ali Koçak, "Sonbaharın gelmesiyle fiyatlar her sene olduğu gibi bu sene de arttı. Ama bu sene biraz daha fazla arttı. Yüzde 20-30 beklerken yüzde 80 bandına çıktı. Ciğer 480 liradan, 750-800 liraya yükseldi. 1 kilo kuzu ciğeri, 1 kilo pirzoladan pahalı. Ciğer çok değerli olmaya başladı, tüketiciler bunun bilincinde olsun ve ne yediklerine dikkat etsin. Dana ciğeri 450-480 lira, kuzu ciğeri ise 750-780 lira civarında. Dana ve kuzu ciğerini ayıran en önemli nokta etin sertliği. Dana ciğeri biraz sert olurken, kuzu ciğeri pamuk gibi ağızda dağılır. Taze ciğer parlar kendini gösterir. İthalat olmadığı için geçen ay 480-500 liradan aldığımız kuzu ciğeri, bu ay 750-800 lira. Kesim de olmayınca ciğer bulmak neredeyse imkansız, karaborsa satılıyor. Bunu her sene yaşıyoruz fakat bu sene biraz fazla oldu" diye konuştu.  Et fiyatlarının sabit kalmasına rağmen sakatat fiyatlarına astronomik zam geldiğini söyleyen Tuzpazarı kasaplarından Burhan Sincar, "Kuzu ciğeri 400, dana ciğeri ise 350 lira civarındaydı. Etin fiyatı olduğu yerde dururken sakatat her hafta zamlandı. Kuzu ciğeri 750 - 800 liralara çıktı. Semtine göre fiyatlar değişiyor. Kuzu ciğerinden kebap ve ızgara oluyor. Dana ciğerini lokantalar kullanıyor. Evde yemek için dana ciğeri tercih ediliyor. Dana ciğerinden sote ve ızgara olmaz, ama kuzudan her şey olur" dedi. 

Diyarbakır'da Ciğer İçin Sıraya Girdiler Haber

Diyarbakır'da Ciğer İçin Sıraya Girdiler

 Diyarbakır'da 12 Ekim'de başlayan festivalle kentin tescilli "ciğer" ve "kadayıf"ında satışlar ikiye katlandı.   12 Ekim'de başlayıp 20 Ekim'e kadar gerçekleştirilecek festival kapsamında şehrin dört bir yanında 100'den fazla mekanda 500'ü aşkın etkinlik düzenlenecek. Festivalle birlikte yoğun ziyaretçi ağırlanan kentte tescilli ciğer ve kadayıfta da satışlar ikiye katlandı.  Ciğer ustası Onur Erdin, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine, festivalin gelişiyle yoğunluk oluştuğunu, festival için şehir dışından gelenler olduğunu söyledi. Her geçen güne göre müşterilerin daha çok arttığını belirten Erdin, “İki kat arttı, artık resmen ciğer festivali başladı. Her gelen festivale gelmişken ciğerimizi de yiyelim diyor. Tüm Diyarbakır festival sayesinde şu an iki kat iş yapıyor. Festivalin kalabalığıyla birlikte ciğerin bereketi ve bolluğu arttı. Diyarbakır değil, bizimki artık 'ciğerbakır.' Çünkü tescili bizde” dedi.  Müşterilerden Ferhat Genç ise Artvin'den Mersin'e doğru gittiklerini, burayı da internetten sürekli takip ettiklerini ifade ederek, “Arkadaşlar da öneriyordu. Bugün yol üstü geldik. Tam saymadım ama ustanın dediğine göre 9 şiş yemişim, boş yeseydim 15-20 şiş yerdim. Lavaşla yediğim için 9 tane yedim” diye konuştu.  Müşteri Alper Koru ise, Antalya'dan geldiklerini, daha önce de geldiğini kaydetti. Koru, “Diyarbakır, sevdiğim bir yer. Her zaman olduğu gibi şu sofraya da oturmadan dönmüyoruz. Ciğer, buradan daha iyi bir yerde yiyemeyeceğimizi iyi biliyoruz. Gelince de fırsatı değerlendiriyoruz, ondan sonra dönüyoruz” şeklinde konuştu.  Ciğer ustası Ömer Ziyadanoğlu da, şehir dışından gelenlerle Diyarbakır'ın nüfusunun da arttığını söyleyerek, “Yabancı nüfus da dışarıda yemek zorundadır. Gelip ciğerin tadına bakıyorlar. Diyarbakır'ın ciğeri tescillidir. Tescilli olan ciğeri her gelen yabancı bir şiş de olsa tadına bakıyor” dedi.  “Burma kadayıfa da rağbet çok fazla. Müşteriler sıraya giriyor, yetiştiremiyoruz”  Meşhur Kadayıfçı Sıtkı Usta işletmecilerinden Mehmet Altunbay, Diyarbakır'ın daha önce coğrafi işaretini aldığı burma kadayıfı, şu an festivalle de taçlandırdığını değerlendirdi.  Şehir dışından gelen misafirlerin, turistlerin burma kadayıfı tatmadan gitmek istemediğini aktaran Altunbay, “Festival, şehrin tanıtımı için çok güzel oldu. Diyarbakır, kötü şeylerle anılıyordu. Böyle tatlı, güzel şeylerle anılması çok güzel oldu. Burma kadayıfa da rağbet çok fazla. Müşteriler sıraya giriyor, yetiştiremiyoruz. İş yoğunluğu özelikle turist akınının olduğu Sur içi ve festival alanının olduğu şubemizde oldu. Satışlarımızı ikiye katladı” ifadelerini kullandı.  Müşterilerden Baki Duy ise Eskişehir'den konferans sunmak üzere geldiğini, buranın sadece tarihi bir yer değil, lezzet diyarı olduğunu belirtti.  Gitmeden önce bu lezzet diyarından sevdiklerine bir şeyler götürmek için geldiğini ifade eden Duy, “Baharatlar aldık, şimdi de tatlı alıyoruz. Alışık olduğumuz meşhur Diyarbakır kadayıfının lezzeti var. Buraya ilk gelişim değil, beşinci gelişim. Her geldiğimde yeni şeyler görüyorum. Diyarbakır'ı her zaman görmekten keyif alıyorum. Özelikle Sur bölgesini” dedi. 

Sokak hayvanlarına özel ciğer kebap Haber

Sokak hayvanlarına özel ciğer kebap

25 yıldır Bursa’da yaşayan ve ciğercilik yapan Ali Koçak, pandeminin ilk günlerinde edindiği alışkanlığı sürdürüyor. Şehirden uzak noktalarda yaşayan ve yiyecek bulmakta zorlanan başta köpekler olmak üzere sokak hayvanlarını düzenli olarak kendi hazırladığı ciğer ile besleyen Koçak’ın aracını gören köpekler yolunu keserek aracının önüne atlıyor. Farklı noktalardan temin ettiği akciğerleri ve kemikleri önce kaynatan ve aracına dolduran Koçak, özellikle sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günleri seçerek hayvanların aç kalmaması için büyük gayret sarf ediyor. Sokak hayvanlarını beslemenin kendisine mutluluk verdiğini anlatan Ali Koçak, “Pandeminin ilk günlerinde sokağa çıkma kısıtlamalarında bir iki kez hayvanlara yiyecek verdik. Sonra bu bizde alışkanlık yaptı. Hayvanlarla aramızda bir bağ oluştu. Hayvanlara yiyecek vermek kadar güzel bir maneviyatın olmadığını düşünüyorum. Ben bunu herkese tavsiye ediyorum. İnsanlar strese girdiklerinde, bunaldıklarında bir parça yiyecek ile hayvanlara verebilirler. Ev artıklarını çöpe atmayarak hayvanları doyurabiliriz” dedi. Sokağa çıkma kısıtlamaları olduğu günleri özellikle tercih ettiklerinin altını çizen Koçak, “Kısıtlamalarda insanlar pikniğe gitmiyor ve şehirden uzak yaşayan hayvanlar aç kalıyor. Bizim anlaştığımız kasaplardan akciğerleri alıyoruz ve haşlayarak hayvanlara veriyoruz. Kesinlikle çiğ et vermeyin. Biz 5-6 noktada düzenli beslemeler yapıyoruz. Onların dışına çıkamıyoruz. Çıktığımız zaman yetişmemizin imkanı yok. Kısıtlamaların olduğu her gün beslemeleri yapıyoruz. Belirlenen noktalarda 600-700’e yakın beslediğimiz hayvanımız vardır” ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.