Çin Haberleri - Son Dakika Çin Haber Güncel Gelişmeler

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanghay İşbirliği Örgütünün 25’nci Devlet Başkanları Konseyi Zirvesi nedeniyle geldiği Çin'in Tianjin şehrinde ikili temasları kapsamında Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile görüştü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanghay İşbirliği Örgütünün 25’inci Devlet Başkanları Konseyi Zirvesi nedeniyle geldiği Çin’in Tianjin şehrindeki temaslarını sürdürmeye devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, temasları kapsamında Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile görüştü. Liderlerin görüşmesinde, bölgesel ve küresel gelişmelerin yanı sıra Türkiye-Çin arasındaki ekonomik iş birliği ile iki ülke arasındaki ilişkiler ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilerleyen saatlerde diğer ülkelerin devlet başkanları ile de ikili görüşmeler gerçekleştirmesi ve sonrasında Çin Devlet Başkanı ve eşinin, zirve katılımcıları onuruna vereceği akşam yemeğine katılması bekleniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Çin ziyaretinde eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Ömer Bolat eşlik ediyor.

Çin-Nepal Sınırında Şiddetli Yağışlar Sonrası Sel Felaketi

Çin ile Nepal arasındaki Himalaya dağlarındaki bir vadide şiddetli yağışların yol açtığı sellerde 1 kişi hayatını kaybetti, 28 kişi kayboldu. Çin-Nepal sınırında etkili olan yoğun yağışın ardından iki ülke arasındaki Bhote Koshi Nehri taştı. Ülkeleri birbirine bağlayan Dostluk Köprüsü yıkıldı. Bazı evler ve gümrük kontrolleri için sınırda park halinde bulunan çok sayıda araç sel suyunda sürüklendi. Nepal Ulusal Afet Riskini Azaltma ve Yönetim Kurumundan yapılan açıklamada, iki ülke arasındaki Himalaya vadisinde meydana gelen sel sonucu Nepal'de 1 kişinin hayatını kaybettiği, 11'i Nepalli, 6'sı Çinli olmak üzere 17 kişinin ise kayıp durumda olduğu ifade edildi. Çin devlet televizyonu ise Çin tarafında 11 kişinin kaybolduğunu aktardı. Bölgede başlatılan arama-kurtarma çalışmaları sürüyor. Haziran'dan Eylül'e kadar etkili olan muson mevsiminde Güney Asya'da ölümcül seller ve toprak kaymaları meydana geliyor. Ancak uzmanlar iklim değişikliğinin mevcut

Evlat Vahşeti! Annesini Boğarak Öldürdü! İfadesi Şoke Etti

Hatay'ın İskenderun ilçesinde psikolojisi bozuk 20 yaşındaki şahıs, 53 yaşındaki annesini boğarak öldürdü. Cinayet zanlısının ifadesinde, annesini içindeki şeytanı çıkarmak için öldürdüğünü söylediği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre olay, İskenderun ilçesi Denizciler Mahallesi'nde yaşandı. Mahallede yaşayan 20 yaşındaki yabancı uyruklu Hasan Habraş isimli genç, 53 yaşındaki annesi Hüsne Habraş'ı boğarak öldürdü. Kadın cenaze işlemlerinin ardından defnedilirken, 20 yaşındaki cinayet zanlısı evlat çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Psikolojisinin bozuk olduğu öğrenilen Hasan Habraş'ın annesini içerisindeki şeytanı çıkarmak için öldürdüğünü söylediği ve ağabeyini arayıp "Annemiz öldü başımız sağ olsun" diyerek telefonu kapattığı öğrenildi. Öte yandan mahallede yaşayan komşuları, cinayet zanlısı gencin evin perdelerini siyah perdeyle değiştirdiğini ifade ettiler.

Cin Çıkararak 300 Milyon Tl Kazandılar!

Batman merkezli 7 ilde cin çıkarma bahanesi ile dolandırıcılık yaparak MASAK raporları doğrultusunda vatandaşlardan 300 milyon TL kazanç sağladıkları belirlenen 15 kişi tutuklandı. İl Emniyet Müdürlüğünce alınan istihbari bilgi doğrultusunda Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce çalışma başlatıldı. Ekipler tarafından yürütülen çalışmalarda; sözde sahip oldukları ilahi güçleri sayesinde yaptıkları büyü ile ruhsal bunalımda olan ve sağlık sorunu bulunan şahıslara şifa dağıttığını, özel hayatlarındaki sorunları çözdüğünü, melekler ve cinler sayesinde her şeyi bildiğini, bu insanların gelecekteki yaşamları ile ilgili bilgiler verdiğini iddia eden anne-kız tespit edildi. Anne-kızın birlikte çalıştıkları kişilerin aracılık yapması ile büyü yapmak için gerekli masraflar adı altında kendilerine şifa bulmak için gelenlerden para talep ettikleri belirlenmiş, sorgularında verdikleri ifadelerinde ve MASAK raporları doğrultusunda yaklaşık 300 Milyon TL maddi kazanç sağladıkları belirlendi. Anne-kızın birlikte çalıştıkları aracı şahıslar vasıtasıyla çevreden edindikleri bilgileri güven kazanmak amacıyla kendilerine şifa bulmak amacıyla gelen şahıslara karşı kullandıkları da belirlendi. Anne-kız dolandırdıkları şahıslardan birini Almanya'dan Türkiye'ye akabinde Batman'a çağırıp kendi evlerinde misafir etti. Anne-kız, evlerinde misafir ettikleri şahsa, üzeri el yazısıyla yazılmış bir tişört vererek bunu dört gün boyunca giymesini sağlayarak böylece kötülüklerden kurtulacağı vaadinde bulundukları da ortaya çıktı. "Dini İnanç ve Duyguların İstismar Edilmesi Suretiyle Nitelikli Dolandırıcılık" suçu kapsamında, Batman merkezli 7 eş zamanlı operasyon başlatıldı. Operasyon sonucunda 29 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin evlerinde yapılan aramalarında büyü yapmakta kullanıldığı değerlendirilen not kağıtları, defter, kitaplar ele geçirildi. Emniyetteki sorgularının ardından adli makamlara sevk edilen şüphelilerden 11'i savcılıkça serbest bırakılırken, 3 şüpheli Adli Kontrol şartıyla serbest bırakıldı, 15 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Dünya bu yıl tahılda stoklardan yiyecek, Çin ithalatı yüzde 40 düşecek

Uluslararası Hububat Konseyine (IGC) göre, Haziran 2024 / Temmuz 2025 döneminde dünya hububat stoklarının 30 milyon ton azalışla 573 milyon tona gerileyeceği öngörülüyor. IGC'nin ocak tarihli raporuna göre, neredeyse tamamen mısır için yapılan ayarlamalar nedeniyle, 2024/25 dünya tahıl (buğday ve iri taneli tahıllar) üretiminin, aralık raporuna göre 7 milyon ton, 2023-2024 dönemine göre ise 4 milyon ton azalışla 2 milyar 305 milyon tona gerilemesi bekleniyor. Küresel tüketimin daha yüksek bir endüstriyel (etanol) ve gıda kullanımı nedeniyle 2 milyar 335 milyon tona çıkacağı öngörülürken, dönem sonu stoklarının 30 milyon ton azalışla 573 milyon tona düşeceği tahmin ediliyor. Rekor talep ve mütevazı bir arz daralması ortasında, küresel stokların yüzde 5 düşerek son 10 yılın en düşük seviyesi olan 573 milyon tona gerilemesi, 3 yıldır üst üste gelen azalmanın bir sonucu olarak dikkati çekiyor. Tahıl ticaretinin de yıllık bazda yüzde 8 azalarak 420 milyon tona düşmesi ve Çin'in ithalatının yüzde 40 azalması bekleniyor. Bu azalmaların mısır kaynaklı olduğu belirtiliyor. Rapora göre, dünya mısır üretimi Haziran 2024 / Temmuz 2025 döneminde geçen sezona göre 12 milyon ton azalırken, tüketiminin ise 13 milyon ton artacağı tahmin ediliyor. Buğdayda ise üretim ve tüketim açısından geçen sezonla hemen hemen paralel bir seyir bekleniyor.

İznik Belediyesinin Kardeş Şehri Jingdezhen Ziyaret

İznik Belediyesi'nin Çin de bulunan seramik üretimiyle ünlü kardeş şehri Jingdezhen'den gelen heyet Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta ile bir araya geldi. 2 Milyon nüfusuyla Çin'in ünlü seramik şehri Jingdezhen ile geçtiğimiz yıllarda kardeş şehir protokolü imzalanmasının ardından karşılıklı iş birlikleri sürüyor. Bu çerçevede İznik'i ziyaret eden Jingdezhen Belediye Başkan Yardımcısı Cui Suxiang, daire müdürleri Liu Xingbing, Tu Zhongyong ve tercümanları Jiang Qiqi, İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta ile bir araya geldi. İznik Belediye Meclis Salonunda meclis üyeleri ve daire müdürlerinin de katıldığı toplantıda açılış konuşmasını Başkan Kağan Mehmet Usta yaptı. Usta konuşmasında “Misafir ve dost belediyemizin değerli yöneticileri öncelikle İznik'e hoş geldiniz. Böylesine güzel bir günde, siz değerli misafirlerimizi ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. İznik dünyada eşine az rastlanan binlerce yıllık tarihi geçmişiyle adeta bir açık hava müzesi kimliğiyle bugün misafirlerini ağırlamaya devam ediyor. Cittaslow Sakin Şehir ünvanı almış, bir çok medeniyete başkentlik yapmış nadir yerlerden biri. İznik'te Çini üretimi 14. yüzyılın ortasında başlamış, 16. ve 17. yüzyılda altın dönemini yaşamıştır. 17. yüzyılda İznik'i ziyaret eden Evliya Çelebi, Seyahatname adlı kitabında, ilçede 300'den fazla çini fırınının bulunduğuna yer vermiştir. Osmanlı mimarisinde İznik çinisi önemli bir dekoratif unsur olarak kullanılmış ve büyük bir gelişme göstermiştir. Çini; cami, mescit, medrese, imaret, hamam, saray, köşk, gibi çeşitli eserlerde geniş bir kullanma sahası bulmuştur. Türk mimarisinde ve süsleme sanatlarında çininin yeri büyüktür. UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Listesinde de bulunan 'Çini Ustalığı' günümüzde de ülkemizin en büyük tanıtım araçlarından biridir. Çin de Seramik deyince akla dost şehrimiz Jingdezhen gelir, Türkiye de Çini deyince akla İznik gelir. Sizlerin de belirttiği gibi tarihte önemli ticaret noktalarından biri olan İznik İpekyolu aracılığıyla Çin ile sık sık iletişim halinde bulunmuştur. Ateşte açan çiçekler olarak nitelendirdiğimiz İznik Çinileri ile Jingdezhen Seramiğindeki desenler adeta bizlerin dostluğunu simgelemektedir. Bizler İznik Belediyesi olarak bu sanatın ülke ve dünya genelinde gelişmesi için siz değerli dostlarımız ile çalışıyoruz. Bu Ekim ayında gerçekleşecek Jingdezhen Uluslar arası Seramik Fuarı'na davetiniz için şimdiden teşekkür ediyoruz. İznik Belediyesi olarak bu önemli organizasyonda yer almayı umut ediyoruz. Bu vesileyle değerli ziyaretinizin her iki şehrimizin tanıtımı ve işbirliği için hayırlı olmasını temenni ediyor, tekrar hoş geldiniz diyorum” dedi. Jingdezhen Belediye Başkan Yardımcısı Cui Suxiang'te selamlama ve şehrin tanıtımı üzerine bir konuşma gerçekleştirdi. Her iki başkan şehirlerini simgeleyen hediyeleri birbirlerine takdim ederken toplantının ardından İznik'in tarihi ve kültürel mekanları ziyaret edildi.

TBMM Heyeti, Çin’in Teknoloji Üssü Shenzhen’de İncelemelerde Bulundu

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Sanayi Komisyonu, Çin’in teknoloji üssü Shenzhen’de incelemelerde bulundu. TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu üyeleri, Çin’in daveti üzerine gerçekleştirdikleri ziyaretin son gününde dünyanın öne çıkan teknoloji şirketlerinden Huawei’nin Ar-Ge ve üretim tesislerinde incelemelerde bulundu ve şirketin üst düzey yöneticileriyle bir araya geldi. Ziyareti değerlendiren Komisyon Başkanı Mustafa Varank, “Otonom sürüş, elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji ve depolama teknolojileri konusunda Türkiye ve Çin’in önümüzdeki dönemde yapabileceği iş birlikleri var. Bunların artırılmasını istiyoruz. Önümüzdeki dönemde Çinli şirketlerin Türkiye’ye daha fazla ilgi göstereceğini göreceğiz” ifadelerini kullandı. Enerji ve teknoloji odakta Komisyon Başkanı Mustafa Varank, Başkanvekili Şahin Tin, Komisyon Sözcüsü Cevahir Uzkurt, Üyeler Adem Çalkın, Arslan Tatar, Yusuf Ziya Aldatmaz, Mehmet Eyüp Özkeçeci, Müzeyyen Şevkin, Ednan Arslan, Şeref Arpacı, Ömer Öcalan ve Rıdvan Uz’dan oluşan TBMM heyeti, Shenzhen ve Dongguan kentlerindeki enerji ve teknoloji tesislerine ziyaretler gerçekleştirdi. Otonom aracı test ettiler Komisyon, ziyaretin son gününde dünyanın önde gelen teknoloji şirketleri arasında bulunan Huawei’nin üst düzey yöneticileriyle Shenzhen’deki teknoloji üssünde toplantı yaptı. Toplantıda, Huawei’in küresel teknoloji stratejileri, yeşil enerji, dijital dönüşüm ve 5G teknolojileri çalışmaları hakkında bilgi alışverişinde bulunuldu. Milletvekilleri, Huawei’nin geliştirdiği otonom araçları da test etti. Çin temaslarına ilişkin gazetecilerin sorularını cevaplayan TBMM Sanayi Komisyonu Başkanı Mustafa Varank, Çin’in davetlisi olarak komisyon üyesi olan tüm partilerden milletvekillerinin katılımı ile bu ziyareti gerçekleştirdiklerini söyledi. Çin’in silikon vadisi Shenzhen’in teknoloji ve üretim anlamında dünyadaki örnek şehirlerden biri olduğunu kaydeden Komisyon Başkanı Varank, “Bu bölgeye Çin’in Silikon Vadisi deniyor. Burası hem sanayi üretimi hem de teknoloji geliştirme anlamında dünyanın en önemli yerlerinden bir tanesi. Burada farklı şirketleri ve farklı alanlarda çalışan firmaları ziyaret ettik. Aynı zamanda Shenzhen bölgesinin yönetimiyle de temaslarımızı sürdürdük. Onlar da Türkiye ile iş birliğini geliştirmek için gerekli adımları atmak üzere ülkemize bir ziyaret gerçekleştirecekler” dedi. Teknoloji transferi Komisyon Başkanı Varank, ülkeler arası ekonomik iş birliklerine önem verdiklerini belirterek, “Bir yandan şirketleri doğrudan yatırımlarla Türkiye’ye davet ederken diğer yandan ortak teknoloji geliştirme ve teknoloji transferiyle iş birliği yapmaya çalışıyoruz. Komisyon olarak hükümetimize ve ilgili bakanlıklarımıza burada edindiğimiz tecrübeleri, yaptığımız görüşmeleri aktaracağız” ifadelerini kullandı. Otonom teknolojiler Huawei’nin Ar-Ge ve üretim tesislerini ziyaretlerinde otonom sürüş, elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji ve depolama teknolojileri hakkında bilgiler aldıklarını Varank, sözlerine şöyle devam etti: "Huawei, Türkiye’de 22 yıldır faaliyet gösteren bir firma. Bin 500 çalışanıyla bin 300’ün üzerinde mühendisiyle, Türkiye’de Türk mühendislerle çözümler geliştirip bu ürünleri dünyaya pazarlayan bir şirket. Burada bizlere, otonom sürüş noktasında geldikleri noktaları tanıtmaya çalıştılar. Otonom sürüş, elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji ve depolama teknolojileri konusunda Türkiye ve Çin’in önümüzdeki dönemde yapabileceği iş birlikleri var. Bunların artırılmasını istiyoruz. Önümüzdeki dönemde Çinli şirketlerin Türkiye’ye daha fazla ilgi göstereceğini göreceğiz. Komisyonumuzun temaslarının buna önemli katkıları olacağına inanıyorum." Küresel merkez Huawei Global Başkan Yardımcısı ve Huawei Dijital Enerji İş Grubu Yönetim Kurulu Direktörü Mark Xue ise Türkiye'nin kültürel çeşitliliği ve kapsayıcılığının yanı sıra stratejik coğrafi konumunun, ülkeyi küresel bir üretim, lojistik ve ticaret merkezi haline getirdiğini vurguladı. Huawei'nin Türkiye'deki bilişim yeteneklerini geliştirme konusunda da aktif rol aldığını belirten Xue, 28 üniversite ile iş birliği yaparak her yıl bin 500'den fazla ICT uzmanı yetiştirdiklerini söyledi. İş birliği sürecek Türkiye'nin dijital dönüşüm ve yeşil enerji stratejilerine destek vermeye devam edeceklerini kaydeden Xue, iki ülke arasında teknolojik bir köprü olmayı hedeflediklerini ifade etti. Mark Xue, Türkiye'nin dijital dönüşüm ve yeşil enerji stratejilerinin, Huawei'nin 30 yılı aşkın bir süredir biriktirdiği yeteneklerle uyumlu olduğunu ve bu alanlarda Türkiye ile iş birliğini sürdürmek istediklerini de söyledi.

Çin Ve İznik'in Seramik Kardeşliği Çin Devlet Televizyonunda Geniş Yer Buldu

İznik Belediyesi’nin kardeş şehri olan Çin’in seramik şehri Jingdezhen ile İznik’in seramik kardeşliği Çin Devlet Televizyonu ve Çin basınında geniş yer buldu. Çin’in seramik şehri Jingdezhen ile Türkiye de Çini’nin başkenti İznik arasında kurulan bağlar her geçen gün meyvelerini vermeye devam ediyor. Bu kapsamda İznik’e gelen Çin Devlet Televizyonu ve basın mensupları ilçe genelinde çini üzerine çekimler yaparken, geçtiğimiz yıl Jingdezhen’e İznik Belediyesi adına davetli olarak giden Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Kaya ile de röportaj gerçekleştirdi. Gerçekleşen röportajda ikili ilişkilere değinen Başkan Yardımcısı Ahmet Kaya “Öncelikle herkesi Belediye Başkanımız Sayın Kağan Mehmet Usta adına selamlıyorum. İznik Belediyemizin kardeş şehri olan Jingdezhen’i seramik fuarı vesilesiyle Uludağ Üniversitesi İznik Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Mehmet Aras hocamız ile ziyaret ederek Seramik Fuarı’na davetli olarak katıldık. İznik ile Jingdezhen arasında ortaya çıkan seramik kardeşliğini yerinde görmek, yaşamak ve hissetmek için heyecanlı bir süreç oldu bizler için. İki şehrin ortak noktası olarak gördüğümüz seramik bizleri bir çok noktada da buluşturdu. Çin Porseleninin yüzlerce yıl önce Türkiye’ye ipek yolu aracılığıyla girmesi bizlerin tarihten gelen kültürel bağlarımız olduğunu ortaya koyuyor. Muhakkak ki her iki ülkede birbirinden bu anlamda etkilenmiştir. Bugün de gerek üretim teknikleri gerek gerek kullanım amaçlarıyla iki şehir arasında etkileşim hala devam etmekte. İznik ve Jingdezhen’in seramikten doğan kardeşliği bugün ikili ilişkilerimiz ile güzel bir şekilde devam etmekte. Bu kardeşliği gerek pazarlama, kültürel ziyaretler, şehirlerin ve ürünlerin tanıtımı alanlarında devam ettirmeyi planlıyoruz. İznik Çinisi’nin gerek tanıtımı, gerek üretimi ve bu alanda çalışan sanatkârlarımıza katkı sağlamak için bir çok çalışmamız var. İznik Çinisi Coğrafi İşareti belediyemize ait. Bu alanda İznik Çinisi’nin geliştirmek amacıyla belediyemizin “İznik Çini Mükemmeliyet Merkezi” projesi bulunmakta. Bu merkez ile İznik Çinisi’nin günümüz standartlarını belirleyerek, alt yapı üretimi, tanıtımı gibi çalışmaları gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Ayrıca vatandaşlarımıza bu alanda eğitimler veriyoruz. Sempozyumlarla bu alandaki akademisyenlerin çalışmalarını topluyoruz. Ulusal ve uluslararası fuarlarda İznik Çinisi’nin tanıtımını sağlıyoruz” diye belirtti. Xinhua Haber Ajansı tarafından hazırlanan haber ve klipte İznik Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Kaya’nın yanı sıra Uludağ Üniversitesi İznik Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Mehmet Aras’a ve İznikli Çini Sanatçısı Adil Can Güven’e de yer verilirken İznik’in tanıtımına katkı sunacak görüntüler de yer aldı.

Güven: ''Genç elemanlar yetişmesi için araştırma enstitüsü kurulması gerekiyor'' dedi

15. yüzyılda Çin'den gelen mavi ve beyaz seramiklerden etkilenerek ortaya çıkan İznik çinisinin yapımında herhangi bir kriter bulunmuyor. İznik'te yaşayan çini ve seramik sanatçısı Adil Can Güven, herkesin kendine has bir formülü olduğunu, kimisinin yarı endüstriyel, kimisinin ise otantik malzemelerle yaptığını söyledi. Güven, genç elemanlar yetişmesi ve usta çırak geleneğinin devam etmesi için araştırma enstitüsü veya uygulama atölyesi kurulması gerektiğini belirtti. İznik çinisi 15. yüzyılda Çin'den gelen mavi ve beyaz seramiklerden ortaya çıktı. 18. yüzyıldan itibaren yok kaybolmaya yüz tutan çinicilik, 1990'lı yıllardan itibaren yeniden hayat buldu. Osmanlı mimarisinde önemli bir dekoratif malzemesi olarak kullanılan İznik çinisinde, lale, sümbül, nar, karanfil gibi çiçek motifleri sıkça kullanılırken, mavi, firuze, yeşil ve kırmızı en çok kullanılan renklerden. 15-17. yüzyıllar arasında cami, mescit, medrese, imaret, hamam, saray, köşk, sebil, kütüphane gibi çeşitli yerlerde kullanılan çini, günümüzde ise evde süs olarak kullanılıyor. Sarı rengi hariç bütün renk skalalarının İznik çinilerinde mevcut olduğunu belirten çini ve seramik sanatçısı Adil Can Güven, "İznik çinisi dünyanın tanınan markalardan birisi. İlk önce Bizans seramikleri, ardından Beylikler seramikleri, Selçuk seramikleri ve ondan sonra da Selçuk seramiklerine benzer buna fağful yapın demeyle beraber İznik çinicilerinin ortaklaşa yaptıkları bir eser. Şimdiye kadar hamurunun içinde bir nevi cam tozu olan bir seramik. Sadece Selçuklu ve Orta Asya'da yapılmış. O yüzden İznik çinileri hamuruna cam tozu, sırça dediğimiz olay girdi ve düşük derecede porselen gibi yapıldı. Düşük derecede olduğu için kırmızı rengin burada kullanılması gayet güzel olmuş. Çin porselenleri 1380 derecede kullanılıyor ama kırmızı koyulmuyor. Sarı rengi hariç bütün renk skalaları İznik çinilerinde mevcut. Hepsi pırıl pırıl parlaklık ortaya çıkarmış renkler. Hepsi bir araya geldiği zamanda saraya yakışan seramikler. Bu yüzden önem atfediyor. Bu 500 yıl önce yapılmış bir seramik. 500 yıl sonra yakın zamanda yapılmaya yine başlamış. Ama henüz daha o duruma erişememiş" diye konuştu. İznik'e araştırma enstitüsü veya bir uygulama atölyesi kurulması gerektiğini ifade eden Güven, "Çalışan genç elemanlar, usta çırak geleneği ile oradan mezun olup ustalık belgesi alabilir. Endüstri gelişti, ona göre ekipmanları da değişti. Fırınlar elektrikli fırınlara döndü. Ona rağmen İznik çinisinin çok benzerleri atölyelerde yapılıyor" dedi. Geçmiş dönemde İznik çinilerinin bir kısmı tarihi yerlerden alınıp, kaçak yollarla Avrupa'ya götürüldüğü söyleyen Adil Can Güven, "Ortada eski İznik çinileri bulunmadığından yeni yapılan İznik çinileri de o değeri buluyor. O dönemde kaçak yapılan İznik çinileri tüccarlar arasında satılıyor. Tüccarlar bunu Avrupa'da satıyor. Bir kısmı da savaş zamanlarında toplanmış. İznik çinilerinin bir kısmı da cami, han, hamam ve medreselerden alınıp, kaçak yollarla Avrupa'ya götürülmüş. Buranın yerli insanı Gülbenkyan önemli seramikler toplamış. Savaş zamanı bu topraklardan gitmiş. Ailecek aldıkları bütün ürünleri ve eserleri de götürmüş. Daha sonra Gülbenkyan, 'Burada bir müze açmak istiyorum ama ismini Gülbenkyan koyarsanız açarım' diye istekte bulunmuş. Maalesef kabul görmemiş ve müze Lizbon'da açılmış. Gülbenkyan Müzesi İznik çinilerinin en güzel sergilendiği yerlerden bir tanesi" ifadelerini kullandı. Güven sözlerini şöyle tamamladı: "İznik çinisini kriterleri henüz konmadı. Malzemesi pek bilinmiyor. Hangi atölyeye sorsanız sorun, İznik çinisi yapıyorum dediği zaman arkasında bir kriter ve bir malzeme yok. O yüzden herkesin kendine has bir formülü var. Kimisi yarı endüstriyel, kimisi daha otantik malzemelerle yapıyor. Çok güzel yapanlar var. Benzerini yapanlar var. Henüz daha klasiğe geçmiş değiliz. Ama en kısa zamanda da bunun en güzel şeklini yaparak, gelecek nesillere bu böyle yapılmış diye bırakmamız lazım".

#Çin