2019 yılında izinsiz tırmanış yapan iki genç fırtına ve tipide hayatlarını kaybetmişti
Uludağ'ın zirvesine izin almadan çıkan profesyonel dağcıya Kabahatler Kanunu'na muhalefet suçundan iki kez işlem yapıldı.
5 bin 5 lira ceza kesilen Yüksel Esen, Uludağ'ın tüm noktalarını gözü kapalı bildiğini ve arama kurtarma faaliyetlerine katıldığını belirterek, "Ben Etna Yanardağı'na tırmanış gerçekleştiren ilk Türk'üm. Dağcılık sporundan emekli olduktan sonra faaliyetlere devam ediyorum. 2024 yılında 64 kez dağ tırmanışı gerçekleştirdim" dedi. Uludağ'a faaliyet yapmak isteyen amatör ya da profesyonel sporcuların jandarmadan izin alması, gerekli ekipmanlarının kontrol edilmesi ve koordinasyon sağlanması gerekiyor. 2019 yılında iki amatör dağcı tipi ve fırtınada yönlerini şaşırıp donarak ölmüştü.
Etna Yanardağı'na tırmanış gerçekleştiren ilk Türk olma özelliğini elinde bulunduran Bursalı profesyonel dağcı Yüksel Esen'e, Uludağ'a izinsiz çıktığı gerekçesiyle farklı zamanlarda Kabahatler Kanunu'na muhalefetten 5 bin 5 lira ceza kesildi. Kendisine herhangi bir uyarı gelmeden ceza kesildiğini söyleyen Esen, "Bu konuda tecrübeliyim, fakat benim antrenman saham olan Uludağ'da ceza yemem beni çok üzüyor" dedi.
Bursa'nın Orhaneli ilçesinde yaşayan Yüksel Esen (61), küçüklüğünden itibaren ilgi duyduğu dağcılık sporuna 2015 yılında emekli olduktan sonra da profesyonel olarak devam etti. Yurt içi ve yurt dışında birçok farklı dağa tırmanan Esen, 2024 yılında 64 kez dağ tırmanışı gerçekleştirdi.
Ayrıca Esen, İtalya'nın Sicilya adasında aktif olan Etna Yanardağı'na tırmanış yapan ilk Türk unvanına sahip.
"Uludağ bizim arka bahçemiz"
Bursa ve çevresinde meydana gelen kayıp ve mahsur kalma olaylarında arama ve kurtarma faaliyetlerinde de gönüllü olarak bulunan Yüksel Esen, 2 bin 543 metre ile Marmara Bölgesi'nin en yüksek noktası olan Uludağ'ın zirvesinde 2021 yılında yıpranan Türk bayrağını, yanında getirdiği bayrak ile değiştirerek Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yılın vatandaşlarından biri seçildi.
Çocukluğundan beri Uludağ'a çıktığını söyleyen Yüksel Esen, "Uludağ'ı hep arka bahçemiz olarak gördüm. Sürekli yürüyüş ve tırmanışlar yapıyorum. Fakat bana herhangi bir uyarı gelmeden şahsıma birçok ceza geldi. Bunlar beni çok üzdü. Zaten her gün Uludağ'dayım, benim yaşadığım yer Uludağ'da. Bu cezaları çok anlamsız buluyorum. Gönüllü olarak yöremizi tanıtıyorum. İlçemizin geleceği olan turizmi ön plana çıkarmak için elimden geleni yapıyorum. Ülkemizin birçok dağına tırmanış yaptım. Yurt dışında birçok başarı elde ettim. Antrenman yapmak için Uludağ'a tırmanıyorum. Uludağ benim evimin arka bahçesi" dedi.
Dağcılıkta yasakların olmaması gerektiğini belirten Esen, "Dağcılar sadece gerektiğinde yerini bildirmeli. Bölgeyi bildiğim için arama-kurtarma ekipleri yön konusunda bana danışıyor. Birçok arama faaliyetlerine gönüllü olarak katıldım. Bu bölgede gitmediğim köy ve mağara kalmadı. Gittiğim yerlerin tanıtımını yapıyorum. Orhaneli Belediyesi meclis kararı ile beni fahri vatandaş olarak ilan etti. Uludağ'da yıpranmış olan Türk bayrağını yenilediğim için Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yılın vatandaşı ilan edildim. Fakat Uludağ'a izinsiz girdiğim için kesilen cezalara layık değilim. Birçok dağa gittim Uludağ kadar yasaklı bir dağ görmedim. Yurt içi ve yurt dışında birçok dağa tırmandım. 2024 yılında 64 dağa tırmanış yaptım. İtalya Sicilya'nın doğu kıyısında aktif olan Etna Yanardağı'na tırmanış yapan ilk Türk oldum. Bu konuda tecrübeliyim fakat benim antrenman saham olan Uludağ'da ceza yemem beni çok üzüyor. Ben Uludağ'sız yapamam. Bana zirvede kesilen ceza noktası Uludağ Milli Parkı'nın başlangıç noktası. Zaten köylüler ve çobanlarla iç içeyim" şeklinde konuştu.
Uludağ'da dağcıların ya da sporcuların zirveye çıkması, tırmanış ve etkinlik yapmak için jandarmadan izin alması ve kontrollerin sağlanması gerekiyor. Jandarmanın etkinlik yapacak sporcuların ekipmanlarını denetlemesi, sürekli koordinasyonun sağlanması hayati önem taşıyor.
1 Aralık 2019 günü zirveye doğru tırmanan, tipi ve şiddetli yağış sebebiyle kaybolan Mert Alpaslan ve Efe Sarp'ın cansız bedenleri 20 gün sonra bulunabilmişti.
