Edebiyat Haberleri - Son Dakika Edebiyat Haber Güncel Gelişmeler

ALİ BİLGİÇ’E ŞİİR DOLU VEFA TOPLANTISI

Nilüfer AtaevlerAdranos Otelinde yapılan şiir organizasyonu yoğun ilgi gördü. Birçok şair, edebiyatçı ve Ali Bilgiç’i sevenlerini bir araya getiren organizasyonda 79 yaşındaki usta gazeteci ve şair Ali Bilgiç’e plaket ve çiçek takdim edildi. Adranos şiir dinletilerinin 2016 yılında başladığını ancak pandemi süreci nedeniyle birkaç yıl ara verdiklerini hazırlatan edebiyatçı Muhsine Arda, ilk şiir kitabının Ali Bilgiç’in desteğiyle yayınlanmasının hikâyesini anlattı. Değer bilirlik ve dostluğa bağlılığın vefa göstergesi olduğunu vurgulayan Muhsine Arda, “Ne mutlu bize ki, Ali Bilgiç gibi gazeteci, şair ve edebiyatçıyı tanıdık” diye konuştu. Gazeteci Yazar Binay Kazan’da, “Duyguları olmayanların değil, duyguları ölmeyenlerin gününe hoş geldiniz” diyerek başladığı konuşmasında, gazetecilik ve yazarlık serüveninde ilk yazılarının, haberlerinin ve öykülerinin Ali Bilgiç’in Yenişehir Gazetesinde yayımlandığını anımsattı. İlk şiirlerinin Hürriyet Gazetesinde Ümit Yaşar Oğuzcan şiir sayfasında yayımlandığına dikkat çeken Binay Kazan, şairliğe başlamasında Ali Bilgiç’in 1970 yılında yayınlanan ‘Kırık Senfoni’ isimli şiir kitabının büyük etkisi olduğunu vurguladı. Günümüz dünyasında yapay zekâ ve edebiyat konusundaki gelişmelere de değinen Binay Kazan, “Yapay zekâ makaleler yazıyor, şiirler çıkarıyor, hatta Japonya’da kitap bile yazdı. Peki, duygu nerede, duygu yok. Şimdi burada Ali Bilgiç’in şiir kitaplarından şiirler okuyacağız. Orada edebiyat var, dostluk var, aşk var, emek var, sınıf arkadaşlığı, insan olmak var. Bu şiirlerde duygu var, edebiyat var” dedi. 62 yıldır aralıksız olarak Yenişehir Gazetesini yayınlayan, gazetecilik dışında şair yönü de bulunan ve yayınlanmış iki şiir kitabının yanı sıra bestelenmiş 11 eseri de bulunan Ali Bilgiç şiirleri, şair dostlarıyla beraber Muhsine Arda ve Binay Kazan tarafından okundu. Eşi Hatice Bilgiç’in de yer aldığı vefa dolu şiir dinletisi gününde oğlu Ataner Bilgiç’te babasının şiirlerinden bestelediği üç şarkıyı gitar eşliğinde seslendirdi.

Edebiyat tutkunlarından “Kum Tanecikleri Anlatıcısı''na yoğun ilgi

Edebiyat tutkunlarının yoğun ilgi gösterdiği sempozyumun açılışında, yılın yazarı projesiyle 10 yılda yaklaşık 600 etkinlik yapıp, 160 bine yakın kitap dağıttıklarını ifade eden Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, bu etkinliklerin kentte okuma kültürüne önemli katkılar sağladığını vurguladı. “Yılın Yazarı” etkinlikleri çerçevesinde 2023 yılını Tomris Uyar’a adayan Nilüfer Belediyesi, “Kum Tanecikleri Anlatıcısı: Tomris Uyar Sempozyumu”nda çok sayıda yazar, akademisyen ve edebiyat tutkununu bir araya getirdi. Nâzım Hikmet Kültürevi’nde yapılan ve iki gün sürecek olan sempozyumun açılışı yoğun katılımla gerçekleşti. Açılışa eşi Zeynep Terzioğlu Erdem ile birlikte katılan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Nilüfer’de her yılı bir yazara adayarak, kentte okuma kültürünü geliştiren çok değerli bir etkinliğe imza attıklarını söyledi. Proje sayesinde toplumun farklı kesimlerini, o yazarın edebi kimliği ve eserleriyle buluşturduklarını vurgulayan Başkan Turgay Erdem, “10 yıl önce Sabahattin Ali ile başlayan ve birbirinden kıymetli yazarları ağırladığımız bu yolculuk, bu yıl Tomris Uyar ile devam etti. Kentte bir edebiyat gündemi oluşturarak daha çok insanı kitapla-edebiyatla buluşturmak adına başlatılan bu etkinlikler çerçevesinde, 10 yılda yaklaşık 600 etkinlik yaparak, 150 bini aşkın vatandaşımıza ulaşmışız. Bu etkinlikler kapsamında her yıl seçilen yazarın kitaplarını kısmen kendimiz basarak ve büyük bölümünü de satın alarak, bu kitapları vatandaşlarımıza dağıtıyoruz. Sadece bu projeyle 10 yılda toplam 160 bine yakın kitap dağıtmışız. 30’u aşkın yeni kitap basmışız. Geriye dönüp baktığımızda bu organizasyonun kent kültürüne sağladığı katkının her geçen yıl katlanarak büyüdüğünü gurur duyarak izliyoruz” dedi. Sadece yılın yazarı etkinlikleri değil, çocuklara ve kadınlara okuma kültürünü kazandırmak için çok sayıda etkinlik yaptıklarını ifade eden Başkan Erdem, “Bu çabalar bize çok sayıda ödül de getirdi. En son Türkiye Yayıncılar Birliği, Nilüfer Belediyesi’ne, kentteki okuma kültürüne katkısı nedeniyle “Yayıncılık Özel Ödülü” verdi. O nedenle ben öncelikle Kütüphane Müdürlüğü’müze, bu organizasyonlara emek veren tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Okumak ufkumuzu açar. Kütüphaneler ve kitaplar bizi bilgiyle buluşturan hazinelerimizdir. Bu hazineleri çoğaltmak ve daha çok insanı kitapla buluşturmak için çabalarımız artarak devam edecek” şeklinde konuştu. Yazarın ailesi adına açılışa katılan Tomris Uyar’ın oğlu Hayri Turgut Uyar ise, yazarı edebi yönüyle her açıdan ele alan bu proje için Nilüfer Belediyesi’ne teşekkür ederek, etkinliğin edebiyat dünyası adına örnek olması gerektiğine vurgu yaptı. Tomris Uyar’ın özel hayatıyla çok fazla gündeme geldiğini ve bunun zamanla rahatsız edici hale geldiğini kaydeden Uyar, Tomris Uyar’ın bir kadın yazar olarak zaman zaman çok zorluk çektiğini ve edebiyatta cinsiyet farkı olmaması gerektiğini ifade etti. Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürü Şafak Baba Pala’nın da Tomris Uyar’ın edebiyat dünyasındaki yerine dair bir konuşma yaptığı açılışta, Proje Danışmanı Behçet Çelik de Tomris Uyar’ın Türk edebiyatında özgün bir yeri olduğuna değindi. Tomris Uyar’ın her kitabında yenilikçi bir dil ve teknik geliştirdiğine vurgu yapan Çelik, “40 yıla yakın edebiyat yaşamında çok fazla çeşitliliği görmek onun kalitesi ve yazım gücüne tanıklık etmemizi sağlıyor. Bu sempozyumla Tomris Uyar’ı her yönden bir kez daha ele alacağız. Onun yazıları, söyleşileri ve diğer çalışmalarına bakıldığında edebiyatın geneli hakkında düşünmeyi, akıl yürütmeyi, araştırmayı hiç bırakmadığını görürüz. Bu projeyle Tomris Uyar’ı tüm yönleriyle ele almamıza katkı sunan ve emeği geçen herkese teşekkür ederim” şeklinde konuştu. Sempozyumun açılış konuşmasını ise, yazar Sema Kaygusuz yaptı. Tomris Uyar ile geçirdiği zaman ve gözlemlerini aktaran Kaygusuz, ona her zaman saygı ve hayranlık duyduğunu belirtti. Onun birçok özelliğine tanıklık ettiğini ifade eden Sema Kaygusuz, onu hep usta olarak gördüğünü söyledi. Tomris Uyar’ın hep edebiyatın içinde olduğunu söyleyen Kaygusuz, “O geçmiş hayat hikayelerini çok güzel kurguyla edebiyata sunmuştur. Tomris Uyar kendi varlığını ömrü boyunca edebiyata yatırmış bir yazardır. Bu yazarı hakkıyla sırtlanamadık. Kadın ve erkek arasındaki fark bu coğrafyada her zaman var olmuştur. Tomris Uyar bu bakış açısından zaman zaman zorluklarla karşılaşmıştır. Ama o yaşadığı zorluklara karşı her zaman dik durarak bu kadar güçlü olmuştur” diye konuştu. Konuşmaların ardından sempozyum için özel olarak hazırlanan ve Berfin Zenderlioğlu tarafından yönetilen “Artık Korkmuyorum: Altı Kere Yedi Kırk Dokuz Edebilir” isimli müzikli okuma tiyatrosu sahnelendi. Şenay Tanrıvermiş’in derlemesini yaptığı gösteride Tomris Uyar’ın eserlerine, oyuncular Deniz Celiloğlu, Nazan Kesal ve Pervin Bağdat hayat verirken, Dicle Doğan dansı ve Devrim Ilgaz Karaahmet de müzikleriyle sahne aldı. Tomris Uyar eserlerinin yankılandığı tiyatral okuma gösterisi izleyenlerden büyük alkış aldı. Sempozyumun ikinci gününde, “Yaratıcılığın İzinde ”, “Tomris Uyar’ın Öykücülüğü ve Eleştiri Yazarlığı”, “Öykücülerin Gözünden Tomris Uyar Öykücülüğü”, “Tomris Uyar’ın Metinlerinde Edebiyat, Gündelik Hayat ve Güncellik” ve “Tanıklıkların Işığında Tomris Uyar-Tomris Uyar’ın Arkadaşları” başlıklı oturumlar gerçekleştirilecek. Yazar Yekta Kopan’ın kapanış konuşması ile tamamlanacak olan sempozyumun finalinde ise, Yılın Yazarı Öykü Ödülü törenle sahiplerine verilecek.

Hilye-i Şerif ve İsm-i Nebi özel sergisi açıldı

Bursa’dan altyapıdan spora kadar birçok alanda çalışmalarını aralıksız sürdüren Bursa Büyükşehir Belediyesi, şehrin kültürel ve sanatsal hayatına katkı sunmaya da devam ediyor. Adeta bir halk üniversitesine dönüşen BUSMEK marifetiyle ücretsiz sanat ve meslek eğitimlerinin yanı sıra hüsnühat, tezhip, ebru ve minyatür gibi Türk İslam El Sanatlarına da gereken önemi veren Büyükşehir Belediyesi, geleneksel Türk-İslam El Sanatlarını yaşatma vizyonuyla düzenlediğimiz faaliyetlere ‘Hilye-i Şerif ve İsm-i Nebi Sergisi’ni de ekledi. BUSMEK sanatçıları tarafından büyük emekle hazırlanan 31 nadide eserden oluşan sergi, 13-18 Kasım tarihleri arasında Tayyare Kültür Merkezi’nde ziyaret edilebilecek. Sergi öncesinde Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nden Öğretim Görevlisi Asiye Kafalıer Dönmez ve Marmara Üniversitesi’nden Hattat Prof. Dr. Fatih Özkara’nın katılımıyla düzenlenen panele de sanatseverler büyük ilgi gösterdi. Panelin sonunda konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Hilye-i şerifin özellikle sanat ve edebiyat alanında yüksek dini duygularla işlenmiş konulardan biri olduğunu söyledi. Hat sanatında da Peygamberimizin görünüşünü anlatan hadis-i şerif ile dört halifenin isimlerinin yer aldığı güzel hatlarla yazılmış levhaları ihtiva eden eserlere ‘hilye-i saâdet’ veya ‘hilye-i şerîfe’ denildiğini anlatan Başkan Aktaş, “Hattatlar arasında Hazreti Ali'nin tarifinin hilye şeklinde yazılması bir gelenek halini almıştır. İsm-i nebî de Peygamber Efendimizin mübarek isimleri anlamına gelmektedir. Bu mübarek isimler genelde övgü anlamı taşımaktadır. Hilye-i şerif ve İsm-i nebi, İslam kültür ve sanatının önemli birer parçalarıdır. BUSMEK, açıldığı günden bu yana düzenlediği ücretsiz eğitimlerle, halkımızın takdirini toplamaya devam ediyor. Bu merkezlerimiz, ücretsiz sanat ve meslek eğitimlerinin yanı sıra hüsnühat, tezhip, ebru ve minyatür gibi Türk İslam el sanatlarına da büyük önem veriyor. Türk-İslam el sanatlarını yaşatma vizyonuyla düzenledikleri faaliyetlere Hilye-i şerif ve İsm-i nebi sergilerini de ekleyerek çalışmalarını zenginleştiriyorlar. Sergiyi tüm Bursalıların görmesini temenni ediyorum. Emeği geçen sanatçılarımızı kutluyorum. Sergimiz hayırlı olsun” dedi. Konuşmaların ardından Başkan Aktaş tarafından panelistlere çiçek takdim edildi. Daha sonra Başkan Aktaş ve beraberindekiler tarafından açılış kurdelesinin kesimiyle sergi ziyarete açıldı.

Mevlana sevgisini gençlere aşılanacak! Mevlana Şiir Yarışması başladı

Osmangazi Belediyesi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlediği Liselerarası Mevlana Şiir Yarışması ile eşairyeni eserler ve şairler kazandırıyor. Türkiye genelindeki tüm lise öğrencilerinin katılabileceği yarışmanın son başvuru tarihinin 15 Aralık 2023 olduğu belirtildi. Bu yılki konusu Mevlana’nın düşüncesi ve felsefesi bağlamında serbest olarak belirlenen yarışmaya katılan şiirlerin değerlendirmesi Metin Önal Mengüşoğlu, Prof. Dr. Nesrin Karaca, Doç. Dr. Saadettin Eğri, Mustafa Başpınar ve Ercan Yılmaz’dan oluşan jüri tarafından yapılacak. Liselerarası Mevlana Şiir Yarışması’na katılan gençlerin yeteneklerini keşfetme imkânı bulduğunu ifade eden Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Bizlere farklı gönül pencereleri açan büyük âlimlerimiz, düşünürlerimiz eserleri ve felsefeleri ile bize emanettir. Onlara sahip çıktığımız, miraslarını yaşattığımız sürece maneviyatı korunmuş güçlü bir toplum olarak ayakta kalabiliriz. Bu kapsamda çocuklarımıza Mevlana sevgisini aşılamak ve gönüllerindeki Mevlana’yı bulmak adına bu yarışmayı 13 yıldır düzenlemekteyiz. Yarışmaya başvurular, 15 Aralık 2023 Cuma günü mesai bitimine kadar mevlanasiiryarismasi@osmangazi.bel.tr adresine yapılabilecek. Yarışma sonunda birinciye 8 bin TL, ikinciye 7 bin TL, üçüncüye 6 bin TL ve 3 adet 3 bin liralık mansiyon ödülü verilecek. İnşallah, bu yıl da kütüphanelerimize yeni eserler kazandıracağız. Yarışmamıza katılacak tüm gençlerimize başarılar diliyorum” dedi.

Şiir dolu gecede ödülün sahibi o isim oldu

Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü'nün Türkçe yayımlanmış şiir eleştirilerinin önemine dikkat çekmek amacıyla düzenlediği Mehmet H. Doğan Ödülü, sahibini buldu. Asuman Susam, Gültekin Emre, Haydar Ergülen, Metin Celâl, Nilay Özer, Orhan Alkaya, Orhan Tekelioğlu’nun oluşturduğu seçici kurulun değerlendirmesi sonucu, bu yıl 7’ncisi gerçekleştirilen Mehmet H. Doğan Ödülü’ne “Modern Türk Şiirinde Hayvan İmgesi” isimli çalışmasıyla Fatih Özdemir değer görüldü. Mehmet H. Doğan Ödülü, düzenlenen gecede sahibine verildi. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ile eşi Zeynep Terzioğlu Erdem ve şiire gönül verenlerin katıldığı ödül töreni, Nâzım Hikmet Kültürevi’nde gerçekleşti. Ödül töreninin ardından Fatih Özdemir'in katılımıyla, keyifli bir söyleşi gerçekleşti. Şiir dolu gecenin finali, 9 şairin kendi şiirlerini okuduğu Sesli Şiir Antolojisi ile yapıldı. Törenin açılışında konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, “Şiir, edebiyatın en naif ve güzel, ilgi isteyen ve desteklenmesi gereken alanlarından biri” dedi. Nilüfer Belediyesi olarak bu alanda Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek, 2012 yılında Şiir Kütüphanesi’ni açtıklarını hatırlatan Başkan Turgay Erdem, şiire dair her türlü belge ve bilginin burada korunarak, geleceğe aktarıldığına dikkat çekti. Türk şiirine katkı sunmak, çağdaş Türk şiirinin önemli eleştirmenlerinden Mehmet H. Doğan’ın anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen yarışmanın ödülünü kazanan Fatih Özdemir’i kutlayan Başkan Turgay Erdem, seçici kurul üyelerine de teşekkür etti. Başkan Erdem, Türk şiirinin belleğine anı ola rak bırakmak adına düzenlenen Sesli Şiir Antolojisi’nde okunan şiirlerin kayıtlarının, Şiir Kütüphanesi’ndeki yerini alacağını söyledi. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, konuşmasının ardından Fatih Özdemir’e Mehmet H. Doğan Ödülü’nü verdi. Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürü Şafak Baba Pala da, yarışmanın seçici kurul üyesi Asuman Susam’a katkılarından dolayı teşekkür etti. Törenin ardından Asuman Susam’ın sorularıyla gerçekleşen söyleşide Fatih Özdemir, “Modern Türk Şiirinde Hayvan İmgesi” kitabı üzerine açıklamalarda bulundu. Kitabın çıkış noktası ve yazım sürecini paylaşan Fatih Özdemir, “İnsan yaşamının her anında hayvanların olduğunu, Türk kültür ve edebiyatında bu alanda az çalışma yapıldığını fark ettim. Kitabımın bir başlangıç olmasını temenni ediyorum. ‘Hayvanlar, şiirin neresinde’ sorusu kafamı meşgul etmeye başladı. Bunu, doçentlik tezi yapmayı düşündüm” dedi. Modern öncesi şiirlerde kalıplaşmış hayvan imgelerinin olduğunu, günümüze yaklaştığımızda ise imgelerin anlamlarının şairden şaire değiştiğini söyleyen Özdemir, kitabında akademi dışı kaynakları, şairleri, akademinin fazla değinmediği konuları gündeme getirmek istediğini belirtti. Özdemir, “Genellikle hayvanları dışlayan sözler, hikayeler, romanlarda karşımıza çıkıyor. Günümüzdeki hayvan sorununa bakışımızla 100 yıl önceki bakış, aynı değildi. Şiir açısına geldiğinizde şairlerin, hayvanları anlayıp anlatmada günümüze daha yakın düşünceleri varmış diyebilirim” şeklinde konuştu. Söyleşinin ardından, Sesli Şiir Antolojisi’ne geçildi. Trio Lotus’un müzikleriyle eşlik ettiği Sesli Şiir Antolojisi’nde, Muhsine Arda, Gökhan Arslan, Petek Sinem Dulun, Erdal Demirbel, Elif Burcu Özkan, Mehmet Erte, Selcan Peksan ve Devrim Horlu, kendi şiirlerini okudu. Nilüfer Belediyesi Göl Yazıevi’nde çalışmalarını sürdüren Estonyalı ödüllü şair Juri Talvet de, Sesli Şiir Antolojisi’ne konuk olarak, şiirlerini seslendirdi.

Şadırvanlı Han’da dil ve edebiyat söyleşileri

Prof. Dr. Hatice Şahin yürütücülüğünde Osmangazi Belediyesi Şadırvanlı Han Eğitim Akademisi’nde gerçekleştirilen dil ve edebiyat söyleşilerinin dördüncü konuğu olan Prof. Dr. İsmet Emre, “Hayat edebiyatın neresinde?” başlıklı konuşmasıyla edebiyatın insana insan olma niteliğini kazandıran asli bir unsur olduğuna dikkat çekti. Özellikle üniversite öğrencilerinin büyük ilgi gösterdiği programda Prof. Dr. Emre, hayatın en basit anlamıyla bir zaman ile mekan karşılaşmasının ürünü olduğunu, insan ruhunun zamanı, bedeninin ise mekanı karşıladığını söyleyerek şöyle devam etti: “İnsan doğduğunda neredeyse nesnenin aynısıdır. Belki de bu yüzden beden için cisim kökünden türeyen cismaniyet yakıştırması yapılır ancak bu cismaniyete zaman şöyle bir dokunur ve ışığın tohumla buluşup onu çatlatması benzeri bir filizlenme kendisini gösterir, insani vasıflar gelişmeye başlar. Bu bir yönüyle fizyolojinin tahkimi, öteki yönüyle de bir karakter oluşumudur. Bununla birlikte bu karakterin tam anlamıyla tamamlanabilmesi için insanın birtakım değerlerle buluşması gerekir.” Yarım kalmışlığın öze aykırı olduğunu söyleyen Emre, doğumdan ölüme dek süren insan yaşamındaki olgunlaşma sürecini tohumun filizlenip ağaca dönüşmesine ancak ondan sonra meyve vermesine benzeterek, olgunlaşmanın önemi üzerinde durdu. “Sanatla ve edebiyatla buluşmayan hiç kimse ‘insan’ aşamasına geçmiş olamaz” diyen Emre, “İnsanı bitkilerden ve hayvanlardan farklı kılan en temel noktalardan biri kendini ve doğayı tanıma özelliğidir. Tanıdığınız şeyin düşmanı olmazsınız” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. İsmet Emre, edebiyatın yakından bakmayı sağladığının altını çizerek, şiddetten uzak bir dünyaya edebiyatla ulaşabileceğimizi de sözlerine ekledi. Programın sonunda fizyonomi hakkında da bilgiler veren Prof. Dr. Emre’nin hayata dair zengin içerikli konuşması, lisans ve lisansüstü öğrencileri başta olmak üzere Bursalılar tarafından büyük ilgi gördü.

Kritik edebiyat sohbetleri devam ediyor

Yıldırım Belediyesi tarafından düzenlenen ve Öykü Yazarı Mustafa Başpınar’ın gözetiminde 2 haftada bir yapılan “Kritik Edebiyat Sohbetleri” programıyla gençler, birçok yazarı ve eserlerini yakından tanıma imkânı buluyor. Bu kapsamda Kritik Edebiyat Sohbetleri’nde bu hafta Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ında katılımıyla Zeyniler Çalıkuşu Kadınlar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nde Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu kitabı tahlil edildi. Gençlerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Hacı Bayram Veli diyor ki; ‘Gönlü taş olanın şehri taş, gönlü aşk ile dolu olanın şehri gülistan olur.’ Bizler de Yıldırım Belediyesi olarak yaptığımız mekânları gönüllere ulaşmak için inşa ediyoruz. Bugün Zeyniler’deyiz. Burası, Çalıkuşu’na, Reşat Nuri Güntekin’e ilham olan bir mekân. Bursa’nın ve ilçemizin önemli bir değeri. Bizler de bu değeri gençlerimize göstermek istedik. Güntekin’in eserini ilham aldığı mekânın havasını soluyarak gençlerimizle konuşmak, kitabı tahlil etmek, bizim için çok değerli. Ben ilgileri için, teveccühleri için gençlerimize ve gençlerimiz ile bir araya gelerek bizim kültürümüzün yazarlarını analiz ettiği için hocamız Mustafa Başpınar’a teşekkür ediyorum. Gençlerimizden bu konularda talep geldiği sürece eğitimlerimizi sürdüreceğiz” dedi. Kritik Edebiyat Sohbetleri katılımcılarından Kerem Şen, “Bizler öncesinde okuduğumuz kitapları sonrasında hep birlikte tekrar yorumladığımızda, aslında o kitabı yeniden yazmış oluyoruz. Bu ekip ile tekrardan bir kitap yazış serüvenine dahil oldum. Tahlillerimiz çok güzel geçiyor. Kütüphaneleri ve bunun yanında insanı inşa etmek için vermiş olduğu gayretten ötürü Başkanımız Oktay Yılmaz’a teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. ‘Zeyniler Çalıkuşu Kadınlar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ Yönetim Kurulu Başkanı Mahinur Makar, “Zeyniler’i, Zeyniler kadınlarını, Çalıkuşu hikâyesinin geçtiği yerin atmosferini soluduğunuz için siz gençlere ve bu etkinliği düzenlediği için Yıldırım Belediye Başkanımız Oktay Yılmaz’a ve Kültür Müdürlüğü ekibine teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

#Edebiyat