Hava Durumu

#Eşini Öldürdü

Yeni Marmara Gazetesi - Eşini Öldürdü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Eşini Öldürdü haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Sokak Ortasında Karısını Öldürmüştü... Haber

Sokak Ortasında Karısını Öldürmüştü...

Samsun'un Canik ilçesinde boşanma aşamasındaki eşini sokak ortasında öldüren ve daha önce de kardeşini öldürüp cezaevinden çıktığı öğrenilen şahıs, polisin operasyonuyla saklandığı samanlıkta yakalandı.  Olay, Canik Karşıyaka Mahallesi Ok Sokak'ta 15 Nisan saat 22.15'te meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, tır sürücüsü Emrah Akpınar (38), boşanma aşamasında olduğu, hakkında uzaklaştırma kararı bulunan 3 çocuk annesi eşi Emine Akpınar'a (36) sokak ortasında tabancayla kurşun yağdırdı. Silah sesleri üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Emine Akpınar'ın hayatını kaybettiğini belirlenirken, polis olaydan sonra kaçan Emrah Akpınar'ı yakalamak için çalışma başlattı. Olayla ilgili Emrah Akpınar'ın kız kardeşinin oğlu A.Ö. (25), cinayet bürosu ekiplerince gözaltına alındı ve çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.  Kayıplara karışan Emrah Akpınar'ın 2016 yılında İlkadım ilçesi Liman Mahallesi'nde tartıştığı ağabeyi İdris Akpınar'ı (33) da bıçaklayarak öldürdüğü ve yargılandığı mahkemece 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılıp yaklaşık 5 yıl önce cezaevinden tahliye edildiği öğrenildi. Sürekli yer değiştirdiği tespit edilen Akpınar'ın dün gece Atakum ilçesinin Cami Mahallesi'nde olduğu tespit edildi. Polis, termal ve kızıl ötesi kameraları da kullanarak Emrah Akpınar'ı saklandığı bir evin samanlık kısmında yakaladı. Gözaltına alınan Akpınar, Cinayet Büro Amirliğindeki sorgusunun ardından Samsun Adliyesine sevk edildi. 

Boşanma Aşamasındaki Eşini Öldürmüştü... Haber

Boşanma Aşamasındaki Eşini Öldürmüştü...

 Kastamonu'da boşanma aşamasındaki eşini beylik tabancasıyla vurarak evde öldüren polis memuru, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.   Olay, 15 Ekim 2024 tarihinde Saraçlar Mahallesi Ankara Caddesi'nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Ender Telli, boşanma aşamasındaki eşi Burçin Sevgi Telli'yi evinde çıkan tartışma sırasında beylik tabancasıyla öldürdükten sonra polise teslim oldu. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Ender Telli hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde "kadına ve üstsoy veya altsoydan eşe karşı kasten öldürme" suçundan dava açıldı.  Davanın görülen karar duruşmasında son kez savunmalar dinledi.  "Affedildikten sonra ilk sadakatsizliği yapan kişi sanığın kendisidir"  Mütalaa doğrultusunda sanığın cezalandırılmasını talep eden Sevgi Telli'nin avukatı, "Affedilmiş bir konuda tahrik hükümleri uygulanmaz. Bu yüzden affedildikten önceki olguları yargılamamızda dikkate alamayız. Affedildikten sonrasını ancak dikkate alabiliriz. Sanığın sadakatsizliğini bir önceki celselerde telefon incelemelerinde ve yazışmalarında gördük. Birçok kadınla fiziksel müdahalede bulunmuş, hatta ilişki yaşamış. Biz şu anda burada karı koca davasına bakıyoruz. Bu yüzden öncelikli eylem kimden gelmiş, kimden gelmemiş buna bakmıyoruz. Daha önceki duruşmalarda sanığın maktule karşı ekonomik şiddet uyguladığını, fiziksel şiddet uyguladığını, sadakatsizlik yaptığını belirttik. 2024 yılının Mayıs ayında boşanma davaları var. Bu boşanma davasının, sanığın maktulün mesnetsiz davranışları sebebiyle açıldığını ileri sürüyor ama ondan sonra affettiğini söylüyor. O zaman müvekkilimizin 2024 yılının Mayıs ayından öncesi için herhangi bir şekilde haksız tahrik verilemeyeceğini belirten Yargıtay kararları mevcuttur. Bu yüzden Mayıs ayından önceki olayları dikkate almanın imkanı yoktur. Peki, sonrasında ne olmuştur. Sonrasında da affedildikten 2 ay sonra yani birlikte yaşamaya başladıktan sonra Fadime isimli bir kadınla birden fazla kez cinsel birleşme yapıp hatta onun hamileyim demesine inanacak kadar birliktelik yaşadıkları görülüyor. Sonrasında Fadime, sanıktan ayrılmak istemiş diğer taraftan da maktüleyi evine döndürmek için ikna etmeye çalışarak, bir taraftan maktuleyi evine döndürmeye çalışırken diğer taraftan aynı kadına yeniden birlikte olmayı teklif etmiştir. Bu konuyla ilgili sosyal medya paylaşımları bulunuyor. Yani affedildikten sonra ilk sadakatsizliği yapan kişi sanığın kendisidir. Bu gerekçelerle mütalaa doğrultusunda hiçbir indirim yapılmadan tahrik hükümleri uygulanmadan sanığın cezalandırılmasını talep ediyoruz" dedi.  Sevgi Burçin Telli'nin annesi Y.E. de mütalaa doğrultusunda sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti.  "Keşke olmasaydı demekten başka bir şey elimden gelmiyor"  Duruşmada kendisini savunan Ender Telli, mütalaaya katılmadığını ve suçlamaları kabul etmediğini ifade ederek, "İddia makamının üzerime attığı suçlamalarla ilgili konulara cevap vermeyeceğim. Yaşadığım olayı yani işlediğim suça gelecek olursak ben bu suçu iddia edildiği gibi kesinlikle planlayarak ya da tasarlayarak veyahutta bu konu hakkında fikir sahibi olarak gerçekleştirmedim. Tamamen Ömer Faruk denilen şahsın evdeyken aramızda gerçekleşen telefon görüşmesinden birkaç dakika sonrasında anlık bir daha önce yaşadığımız travmalarla anlık bir patlama sonucu gerçekleşmiştir. Olaydan sonra bireysel olarak pişmanlığımı yaşadım, kurtarmaya çalıştım. 112'yi aradım. Ardından herhangi bir şekilde kaçma ya da delil saklama, karartma gibi bir durumda da bulunmadım. Kolluk kuvvetlerini arayarak teslim oldum. İddia makamının ileri sürdüğü gibi ben kesinlikle planlama, tasarlama, delilleri yok etme tarzında hiçbir eylemim gerçekleşmedi. İşlediğim suç dışında üzerime atılan diğer hiçbir suçlamaları kabul etmiyorum. Ben burada şu anda ne kadar pişmanım desem de, karşı tarafından gönlünde ve nezdinde hiçbir anlam ifade etmeyecek. Ama ben bu pişmanlığı iliklerime kadar yaşadım. Keşke olmasaydı demekten başka bir şey elimden gelmiyor. Keşke olmasaydı, pişmanım. Lehime olan hükümleri uygularsanız sevinirim, adaletinize sığınıyorum. Başka da diyebileceğim bir şeyim yok" diye konuştu.  Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı  Savunmaların dinlenmesinin ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Ender Telli'nin 'nitelikli olarak eşe karşı kasten öldürme' suçundan hiçbir tahrik hükümlerini ve diğer indirimleri uygulamadan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.  Görülen davanın ardından taraflar arasında kavga çıktı. Adliye önünde yaşanan kavgayı polis ekipleri büyümeden ayırdı. 

Polis Memuru Boşanma Aşamasındaki Eşini Öldürmüştü! Haber

Polis Memuru Boşanma Aşamasındaki Eşini Öldürmüştü!

 Kastamonu’da boşanma aşamasındaki eşini beylik tabancasıyla öldüren polis memurunun yargılanmasına başlandı. Duruşmada savunma yapan sanık, eşinin kendisini defalarca aldatmasından ötürü bu olayın yaşandığını belirterek, pişman olduğunu söyledi.  Olay, 15 Ekim'de Saraçlar Mahallesi Ankara Caddesi’nde meydana geldi. Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü görevli polis memuru E.T., boşanma aşamasındaki eşi Burçin Sevgi Telli’yi çıkan tartışma sırasında beylik tabancasıyla öldürdükten sonra polise teslim oldu. Çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklanan polis memuru E.T. hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde “kadına ve üstsoy veya altsoydan eşe karşı kasten öldürme” suçundan dava açıldı.  “Annesinden özür dilerim”  Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başlayan davada sanık ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada kendisini savunan E.T., “Özür dilerim. Hakkınızı helal edin. Eşimle 2019 yılında tanıştım, severek evlendik. Evlendikten sonra 2,5 yıl kayınvalidemin apartmanında kaldık. Kavgamız, tartışmamız hiç olmadı. Çocuğum o evde doğdu, o evde büyüdü. Ardından yeni bir yere taşındık. Hakkari’ye tayinimiz çıktı. Eşim de yalnız kalmasın diye annesinin yanına taşındı. Annesine taşındıktan sonra her şey kötüye gitmeye başladı. Depremden dolayı Malatya’ya göreve gittim. Eşim beni aradı, 'hemen gel, evden ayrılacağız' dedi. Malatya’dan dönünce, ev bakmaya başladık. Bu sırada kayınvalidem, 'evden çıkmayın, ben zaten gideceğim, burada oturursunuz' dedi. Kayınvalidem evden ayrıldı. Kayınvalidem taşınırken evden eşyalarını da alıp gitti. Biz de eşya almak zorunda kaldık. Borca girdik. Babam, çiftçi kredisi çekip bana 200 bin lira gönderdi. Zamanla borcumuzu ödedik ve her şey iyiye gitmeye başladı. Bu sırada araç almıştım. Aldığım aracın bazı parçaları değişmesi gerekiyordu. İnternetten sipariş vermiştim. Eşimin telefonundan bunlara bakarken sosyal medyadan mesajlar geldi. Cinsel içerikli mesajlar geliyordu. Mesajı atanı araştırdığımda evli ve cinsel istismar suçundan ceza aldığını öğrendim. Evden ayrılmak istedim, çocuğumu bana vermediler. Boşanmak istedim. Sonra bir kafede buluştuk ve konuşup barıştık. Ben de eve geri döndüm” dedi.  "Yine barıştık"  Eşininin kendisini aldatmaya devam ettiğini belirten E.T., “Eşime hediye aldım, Anneler Gününü kutladım. Bu sebeple eşimin telefonuna baktım. Yine sosyal medyadan mesajlar geliyordu. Askeri personel, bankacı, emlakçı falan vardı. Kayınvalidemi arayıp 'gelin, kızınızı alın' dedim. Kavga ettik, ben de 10-15 gün meslektaşımın evinde kaldım. Sonra bu şahıslara ulaşıp konuştum. Eşim kendisini hemşire olarak tanıtıp bunlarla birliktelikleri olmuş. Boşanma davası açtım. Eşim beni bilinmeyen bir numaradan aradı ve görüşmek istediğini, boşanmak istemediğini söyledi. Yine barıştık. Eşimi alıp eve döndüm. Kavgalarımız oldu ama adli bir olayımız olmadı” diye konuştu.  “Eve imam getirip okuttuk”  Eşinin bir anda kendisini telefonla arayıp adliyenin önüne çağırdığını anlatan E.T., “'Anlaşmalı boşanalım' dedi, evrak verdi. Ben de ‘lanet olsun’ diyerek imzaladım. Birkaç gün görüşmedik. Arayıp 'çocuğumu özledim, görmek istiyorum' dedim. Çocuğumu alıp ekip otosunda sevip annesine geri veriyordum. Boşanma davası sebebiyle dilekçe vererek şehir değiştirmek istedim. Kayınvalidemi da arayıp sitemde bulundum, 'kavgamız yokken niye böyle oluyor' dedim. Kayınvalidem de 'ben de anlamadım, bir şey sorduğumuzda ters cevap veriyor, sanki büyü yapmışlar' dedi. Bunun üzerine biz de bir imamla görüşüp eve getirdik. Okudu, 'bu kıza muska yapılmış, 26 yaşında bu kıza musallat olmuş, muska yazacağım' dedi. Sonra aramız düzeldi. Hiçbir problemimiz yoktu. Her şey iyiye gidiyordu” şeklinde konuştu.  “Pişmanım, keşke bu olay yaşanmasaydı”  Olay gününe kadar hiçbir problemlerinin olmadığını söyleyen E.T., “Eşim sınava girmişti, sonuçlar açıklanacaktı, 'gel, beraber bakalım' dedi, tercih yapacaktık. Şubat ayında tayinimizin çıkmasını bekliyorduk, o yüzden 'doğu illerini yazalım' dedik. Sonra babam aradı, 'sana iyi bir araba alalım' dedi. Araba ilanlarına bakarken parmağımdaki yüzüğü boşanma davası için satmıştım, 'yeni bir yüzük alalım' dedi. Telefonu şarjdaydı. O sırada görüntülü bir arama geldi. Sonra Burçin’e, 'kim bu' diye sordum. 'Tanımıyorum, arayıp sor' dedi. Ardından görüntülü aradım, 'eşimi neden aradın' diye sordum. Telefonda 10 dakika görüşmemiz oldu. Bana ‘sen ne biçim adamsın’ diyerek eşimle birliktelik yaşadığını anlattı. Evimde birlikte olmuşlar, otelde birlikte olmuşlar. Erkekliğime, adamlığıma laf etti. Çocuğumu alıp komşumuza bıraktım. Benden sonra Burçin adamla konuşuyordu. 'Neden anlattın, beni öldürecek' diyordu. Gözümden yaş gelerek silahı doğrulttum, 'bize bunu niye yaptım' dedim. 'Özür dilerim' dedi, sonra kaç el ateş ettiğimi bilmiyorum. O sırada kafama sıkacaktım. Çocuk yanıma geldi. Elimden tutunca yapamadım. Sonra ambulansı aradım, kapı çalındı. Çocuğumu komşuya teslim edip 'ben teslim olmaya gidiyorum' dedim. Ben eşimi öldürmek istemedim, canını yakmak gibi bir düşüncem olmadı” ifadelerini kullandı.  “Kızım, her barışmasında kızının babasız büyümesini istemediği için eşini afetti”  Maktul Burçin Sevgi Telli’nin annesi Y.E. ise, “Benim kızımın aldattığını söylüyor, neden her seferinde kendisi gelip barışmak istiyordu, kızımı alıp götürüyordu. Kızıma tekme attı, evimin tüm kapıları kırık. Kızıma şiddet uyguladı. Kızım dava açtı her seferinde evime gelip sulh oluyorlardı. 3,5 yıllık evliler. Doğru düzgün yaşam tarzları olmadı. Kızıma sürekli hakaret ediyordu. El kaldırdı, darp etti. Kızımı sürekli tehdit ediyordu, 'çocuğu alırım, göstermem' diyordu. Aldatma olayından sonra kızım mecbur evine geri gitti. En son kızımı darp ettiğinde silahla vurmuş. Dayısı araya girmiş. Kızım şikayetçi oldu. Borçları vardı, borç yüzünden sürekli kavga ediyorlardı. Kızımın altınlarını sattı. Her seferinde kızımı kandırıyordu. T.E. kendi de aldattı. Kızım da bunları yapmış, aldatmış, kızıma sürekli hakaret ediyordu. Şiddet meyilli birisi. Son 1 senedir kızıma yaptığı şiddet arttı. İstemiyorsa kızımla boşanacaktı, hakkımı helal etmiyorum” dedi.  Maktul Burçin Sevgi Telli’nin babası T.Y. de kızı öldüğü için iftira atıldığını, asıl kızının aldatıldığını ve sanıktan davacı olduğunu belirterek, cezalandırılmasını istedi.  Mahkeme heyeti, sanık, tanık, şahit ve avukatları da dinleyerek, yaklaşık 7 saat süren yargılamanın ardından duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Mahkeme heyeti, E.T.’nin tutukluluğunun devamına karar verdi. 

Eşini Doğum Gününde Öldürmüştü... Haber

Eşini Doğum Gününde Öldürmüştü...

Adana'da eşini doğum gününde öldürdüğü ve iki kayınbiraderini silahla tehdit ettiği iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet ve 30 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan koca mahkemede “Eşimle sorunumuz yoktu” dedi.   Sarıçam ilçesine bağlı Yavuz Sultan Selim Mahallesi'nde oturan 2 çocuk annesi Burcu Cöddü, iddiaya göre, hasarlı araç işi yapan eşi Uğur Cöddü ile yaşadığı geçimsizlik nedeniyle sık sık çocuklarını da alıp babasının evine gitti. Her seferinde aile büyüklerinin araya girmesi üzerine Burcu Cöddü çocukları ile birlikte eşi Uğur'un yanına döndü. Uğur Cöddü'nün yine iddiaya göre, eşinin üzerine kredi çekmesi ve son olarak da eşini mevlide göndermemesi üzerine araları yeniden bozuldu. Burcu Cöddü babası Metin Şimşek'i telefonla arayarak kendisini alıp evlerine götürmesini istedi. Baba Metin ve anne Medine Şimşek 15 Mayıs 2023'te kızlarını ve 2 torununu alıp evlerine götürdü.  Burcu Cöddü, kardeşleri Süleyman ve Harun ile yengeleriyle birlikte doğum günü olan 15 Mayıs 2023'te çocuklarının kitapları ve okul kıyafetlerini almak için eşi Uğur Cöddü'nün kaldığı eve gitti. İddiaya göre, Uğur Cöddü, çocuklarının kıyafetlerini vermeyince tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonucu Uğur Cöddü silahla eşi Burcu'yu öldürdü, kayınbiraderleri Harun ve Süleyman'ı da yaraladı.  Olaydan sonra yakalanıp tutuklanan Uğur Cöddü hakkında Adana 11.Ağır Ceza Mahkemesi'nde ‘Eşe ve Kadına Karşı Kasten Öldürme, Kasten Öldürmeye Teşebbüs' suçlarından, ölümlü olayda çıkan kavgaya karıştıkları iddia edilen sanık Uğur Cöddü'nün babası Osman Cöddü, kardeşi Ünal Cöddü ile öldürülen Burcu Cöddü'nün kardeşleri Harun ve Süleyman Şimşek, babası Metin ve annesi Medine hakkında da ‘Kasten Yaralama, Silahla Basit Yaralama' suçlarından açılan davaya devam edildi.  “Eşime ev alacaktım”  Duruşmaya tutuklu sanık Uğur Cöddü ile avukatı katıldı. Uğur Cöddü, daha önceki savunmalarını tekrarladı. Öldürdüğü eşi ile aralarında herhangi bir sorun olmadığını, kavga ve tartışma dahi yaşamadıklarını yineleyen Cöddü, “O gün eşimin doğum günüydü. Eşime sürpriz yapacaktım. Doğum günü için yaş pastasına kadar her şeyi almıştım. Ben evimize gittiğimde, eşim ve yengeleri çocuklarımın okul kıyafetlerini ve eşyalarını topluyordu. Çocuklarımın eşyalarını almalarına izin vermedim. Çıkan arbede sırasında kafama darbe aldığım için nereye ateş ettiğimi hatırlamıyorum. Burcu'yu görmedim. Önümde olup olmadığını da hatırlamıyorum. Rastgele ateş ettim. Kimi vurduğumu bilmiyorum. Eşimi öldürdüğümü Cinayet Amirliğinde öğrendim o anda yıkıldım. Çok pişmanım. Eşime hediye olarak ev almayı bile düşünüyordum, almak için satılık evlere bakıyordum” dedi.  Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Uğur Cöddü'nün tutukluluk halinin devamına karar verip duruşmayı eksikliklerin tamamlanması için ileri bir tarihe erteledi. 

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.