Hava Durumu

#Ev

Yeni Marmara Gazetesi - Ev haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ev haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Müstakil evde yangın faciası: Yaşlı kadın öldü Haber

Müstakil evde yangın faciası: Yaşlı kadın öldü

Yangın gece saat 23.00 sıralarında Aksaray’ın Gülağaç ilçesine bağlı Osmanlı köyünde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, oğlu Kenan Şahin (66) ve gelini Sevgi Şahin (64) ile birlikte köyde müstakil bir evde yaşayan Meryem Şahin’in (85) evinde sobadan çıkan kıvılcım nedeniyle yangın çıktı. Bir süre fark edilmeyen yangın kısa sürede halı ve ardından kanepeyi tutuşturdu. Yangına uykusunda yakalanan ve dumandan etkilenerek uyanıp güçlükle kalkan Sevgi Şahin kayınvalidesini uyandırmak istedi. Yaşlı kadını kaldıramayan gelin Sevgi Şahin güçlükle alevlerin arasından dışarı çıkarak komşularında yardım istedi. Yangının kısa sürede tüm odayı sarmasının ardından vatandaşlar içeriye giremezken durum 112 Acil Çağrı Merkezine bildirildi. İhbar üzerine olay yerine jandarma ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Aksaray Belediyesi ve Gülağaç Belediyesi itfaiye ekipleri yangına müdahale etti. Yangın 2 saat süren çalıma sonucu tamamen söndürülebilirken yaşlı kadının yanmış cesedi itfaiye ekiplerince çıkarıldı. Kısmen çöküntülerin yaşandığı müstakil ev tamamen kullanılmaz hale geldi. Dumanlardan zehirlenerek baygınlık geçiren Sevgi Şahin olay yerine gelen ambulansla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Gülağaç İlçe Kaymakamı Muhammet Fatih Aydın’ın olay yerinde incelemeler yaptığı yangınla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılırken Kenan Şahin’in işi gereği şehir dışında olduğu öğrenildi.

Ev ve iş yerlerini su bastı, mahsur kalanları zabıta kurtardı Haber

Ev ve iş yerlerini su bastı, mahsur kalanları zabıta kurtardı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından İzmir ve çevresi için yapılan sarı kodlu uyarının ardından beklenen fırtına gece saatlerinde etkili oldu. Çeşme ilçesinde meydana gelen deniz taşmasının ardından Karşıyaka ilçesinde fırtına sebebiyle taşkınlar meydana geldi. Karşıyaka Yalı Caddesi ve Mavişehir bölgesi denizden gelen fırtınayla birlikte su taşkınları görüldü. Mavişehir bölgesinde taşkınların ardından vatandaşlar siren sesleriyle uyarıldı. Siren sesleriyle sokaklara çıkan vatandaşlar otoparklara koşarak araçlarını bölgeden uzaklaştırmaya çalıştı. Yaşanan taşkınlarda birçok motorlu kuryede zor anlar yaşadı. Lüks araçlar sular altında kaldı Yaşanan şiddetli fırtınayla birlikte Yalı Caddesi’nde bulunan bir rezidansın kapalı otoparkını su bastı. Otoparkta bulunan çok sayıda lüks araç sular altında kaldı. Araç sahipleri itfaiye ekipleriyle beraber araçlarını sular altından kurtarmaya çalıştı. Mahsur kalan vatandaşlar zabıta kamyonetiyle kurtuldu Öte yandan Karşıyaka ilçesinin yanı sıra Alsancak ve Kordon’da da deniz taştı. Bir çok iş yeri ve evi su basarken, Kıbrıs Şehitleri Caddesi de sular altında kaldı. Sokakta mahsur kalan vatandaşlar ise İzmir Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı ekipleri tarafından kurtarıldı. Zabıtanın kamyonetinin kasasına binen vatandaşlar, tehlikeli olmayan noktalara taşındı. Taşkınların ardından bölgeye gelen belediye ekiplerinin çalışmaları ise devam ediyor.

Havadan görüntüsüyle dikkat çeken ’Örnek Evler’, 100 aileye yuva oldu Haber

Havadan görüntüsüyle dikkat çeken ’Örnek Evler’, 100 aileye yuva oldu

Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Hatay’da depremin yaraları sarılmaya devam ediyor. Hatay Büyükşehir Belediyesi ve hayırsever vatandaşların iş birliğinde Kuzeytepe Mahallesi’nde depremzedeler için 66 dönüm arazide 100 ahşap evden oluşan ‘Örnek Evler Yaşam Merkezi’ kuruldu. Yuvarlak bir görünümle tasarlanan yaşam merkezi, 100 ev ve 30 sosyal alandan oluşuyor. Geçici yaşam merkezinde yapımı tamamlanan ahşap evler, 100 depremzede aileye teslim edildi. Evlerin dağıtımında öncelikli; eşini kaybetmiş çocuklu ailelere, hamile veya yeni doğum yapan ailelere, yaşlılara, engellilere verildi. “Bu köyün sürdürülebilir olması gerekiyor” Örnek Evler Yaşam Merkezi’nde 100 evin tesliminin yapıldığını söyleyen iç mimar Ayşe Zülal Çakıcı, “Şu an 70’ten fazla aile yaşamakta. Bazı aileler şehir dışında tedavi gördükleri için sonradan gelecekler. Biz bu projeyi öncelikli olarak eşini kaybetmiş çocuklu kadınlara, hamile veya yeni doğan, yaşlılar, engelliler ve işi gücü yerinde ama evini kaybetmiş aileler için yaptık. Bunun sebebi de bu köyün sürdürülebilir olması gerekiyor” dedi. “Bu evler sayesinde deprem sürecini atlatıyoruz” Deprem sürecini ahşap evler sayesinde atlattıklarını ifade eden Songül Abaroğlu, “Gerçekten çok mutluyuz. Çok acı ve zor bir süreç geçirdik ama yeni evimizde mutluyuz. İçerde de kalsam gözüm arkada kalmıyor. Çünkü çocuklarımın rahat oynayacağı bir alan var” şeklinde konuştu.

Ev sahibi ve kiracılar arasında yaşanan sorunlarda anlaşma oranı arttı! Haber

Ev sahibi ve kiracılar arasında yaşanan sorunlarda anlaşma oranı arttı!

 75 günlük süre içerisinde açılan toplam dava 9 bin. Bu daha önce 63 bin seviyesindeydi. Arabuluculukla birlikte bu sayı 9 bine geriledi. Arabuluculuk 53 bin davayı engellemiş oldu. Yapılan başvuru sayısı 62 bin 348. Bunun 17 bin 200 ünde anlaşma var. 9 bininde anlaşmama var. Her 3 başvurudan ikisinde anlaşma olduğunu görüyoruz. Daha önce yaptığım açıklamalar sırasında arabuluculuk ile anlaşma oranı %50 düzeyindeydi ve bu oranın yukarı çıkacağını öngörmekteydim. Şu an %70 e varan bir anlaşma oranı var. Özellikle kiraya verirken ev sahibi kirayı güven içerisinde almak istiyor. Bu nedenle gelirinden şüphe duymadığı birini kefil almak istiyor. Bu bazen eşin kefil olması oluyor, bazen kişinin abisi, yakını, iş arkadaşı olabiliyor. Geçmişten gelen alışkanlıklarla birlikte bu kişilerin memur olması da istenebiliyor. 'KEFİLİN ARABULUCULUKTA BULUNMASI İHTİYAÇ' Bu çok olağan bir şey. Bu tür kefillere ilişkin uyuşmazlıklar başıma geldi. Kiracının abisi kefil olmuştu. Arabuluculuk görüşmelerinde bulunmak zorunda kaldı. Kira bedeli tartışması kefilin de bir ödeme yükümü olup olmayacağını ortaya çıkarabiliyor. Kira alacağı meselesinde kefilin arabuluculuk görüşmesinde bulunması ihtiyaç. Burada başvuran tarafın iradesine de bağlı. Mülk sahibi başvurduysa kefile ilişkin başvuruya gerek olmayabilir. Eğer kefil başvurursa da taraf olarak kiracının yanında yer alır. KİRA ÖDENMEZSE SORUMLULUK KEFİLE Mİ AİT? Burada sorumluluk iki kişiye ait. Hem kefile hem kiracıya aittir. Mülk sahibi icra takibi başlatılabilir. Kiracı ve kefili taraf olarak gösterebilir. Arabuluculuk görüşmelerinde mülk sahibi hem kefili hem kiracıyı taraf olarak gösterip alacağını talep edebilir. KİRA SÖZLEŞMESİNDE KEFALET DETAYI: EL YAZISIYLA VERİLMELİ Kefalet bağımsız yazılı bir şekilde verilebilir. Kira sözleşmesinin altına el yazısı olmak şartıyla verilebilir. Borçlar kanunundaki değişiklikten sonra artık kefaletin el yazısı ile olması gerekiyor. Kira sözleşmesinde yazılacak bir hükümle kefalet olmaz ayrı bir kağıt üzerinde beyanla ya da kira sözleşmesinin alt tarafında kefaletin niteliği yazılarak borcu kefil olarak üstleniyorum demesi gerekir. Selçuk Bayraktar paylaştı! Bayraktar TB3'ten heyecanlandıran yeni gelişmeHaberi Görüntüle ARABULUCULUK ÖRNEĞİ: KİRADA ANLAŞARAK TAHLİYE Arabuluculukla ilgili çok farklı ilginç olaylar bize intikal ediyor. Bir tanesi de şu: Mülk sahibi kiracısına karşı tepkiliydi, gerçekten bir ihtiyacı vardı. Evladının ihtiyacı olduğunu söylüyordu. Evladı yurt dışında eğitim alıp ülkeye dönmüştü ve bir eve ihtiyacı vardı. Evin niteliği ve konumu da çocuklarının yaşayacağı bölgeye yakındı. Kiracı bu talebi karşılayamayınca aralarında sertleşme oldu. Kiracı kendi kiracısını çıkartmakla ilgili bir süreç yürütüyor. Burada arabuluculukla taraflar birbirini anlar hale geldi. Mülk sahibi elindeki tahliye taahhüdünü işleme koymuştu. Taraflar arasında şöyle bir anlaşma noktasındayız. Yeni tahliye taahhüdü verilecek. Kira bedeli bir miktar düzenlenecek. Taraflar birbirlerine karşı jest yapmak adına kirada ara artış yaparak bir anlaşmaya doğru ilerliyorlar. İŞ YERİ ÖRNEĞİ: 'DÜKKANI KÜÇÜLT, KİRAYI ZAMSIZ ÖDE' Diğer bir arabuluculuk örneği de şu: İş yeri ile ilgili bir uyuşmazlıkta bir caddede geniş bir mağazayı düşünün. Kira bedeli konusunda taraflar arasında uyuşmazlık çıkmıştı. Mülk sahibi ve kiracı yan yana iki dükkan işletiyordu. Mülk sahibi de bir işletme sahibiydi ve fazla alana ihtiyacı vardı. Mülk sahibinin kullandığı alanın genişletilmesi, kiracının ise kirasını artırmaksızın alanının daraltılması gibi bir çözüm üretildi. Bu tür uyuşmazlıklar mahkemede üretilemez. Arabuluculuğun en güzel yanı çok farklı alternatiflerle anlaşmaya imkan vermesidir."

Vurgun yapan müteahhit ortada yok Haber

Vurgun yapan müteahhit ortada yok

Bornova ilçesi Doğanlar Mahallesi’nde, bir binadan farklı daireler satın alan 5 kişi, satın aldıkları dairelerin aynı zamanda başka kişilere de satıldığını öğrenmesinin ardından soluğu savcılıkta aldı. İddiaya göre evleri yapan müteahhit B.C.S., bu süreçte ev sahipleriyle anlaşamadığını belirterek, binlerce lira parasını aldığı çok sayıda kişiyi oyaladıkça oyaladı ve tapuları teslim etmedi. Evlerin farklı kişilere satıldığı öğrenen vatandaşların dünyası ise başına yıkıldı. Şu ana kadar 5 kişi, müteahhit B.C.S. hakkında avukatı aracılığıyla şikayette bulunurken, milyonluk vurgun yapan müteahhit ortadan kayboldu. Vatandaşlar, bu sayının artabileceğini belirtirken, mağdurlar parasını ödedikleri dairede şu an başkalarının oturmasına üzüldüklerini söyledi. Vurgun yapan müteahhit ortada yok, daireler ilanda Öte yandan, binadaki dairelerin emlakçılar vasıtasıyla internette ilanda olduğu ortaya çıktı. "Bornova Doğanlar Mahallesi’nde satılık 2+1 daire" olarak verilen ilanda, dairenin 2 milyon 350 bin TL’den satışta olduğu ifade edilirken, yatırıma uygun olduğu, içerisinde 13 bin TL aylık ödeme yapan kiracısının da bulunduğuna dair bilgi verildiği gözlemlendi. “Kendi dairemin başkasına satıldığını tesadüfen öğrendim” Bornova’da 2022 yılında inşaat halindeki apartmandan ev alan sanayi esnafı Aydın Ünal, müteahhide 300 bin TL para ödedi. Aradan birkaç ay geçmesinin ardından Ünal, evin çevresinde aynı daireyi satın alan bir başka kişiyle tesadüfen karşılaştı ve ortaya aynı daireyi alan ikinci bir kişi daha çıktı. Aydın Ünal, “2022’nin başlarında ev almaya karar verdik. 2022 yılının nisan ayında arkadaşım vasıtasıyla müteahhitle tanıştık. 6 numaralı daireyi almak için anlaştık. Dairenin fiyatı 615 bin TL idi. 300 bin TL nakit olarak verdim. Bir kısmını da kendi arabamı vererek ilk ödemeyi gerçekleştirdim. İnşaat süreci önce yavaş ilerledi” dedi. Satın aldığı dairenin başkasına da satıldığını tesadüfen öğrendiğini aktaran Ünal, “Satın aldığım dairenin çevresinde dolaşırken, tesadüfen benim aldığım daireyi satın alan arkadaşla tanıştım. Benim satın aldığım dairenin kendisine de satıldığını söyledi. Çok şaşırdım. Daha sonra bu durumu müteahhide söyledik ve ortada bir yanlış anlaşılma olduğunu, aynı daireyi bir başkasına satanın kendisi olmadığını, bina sahibinin sattığını belirtti. Durumun halledilmesi için müteahhide zaman verdik; ama herhangi bir düzenleme olmadı. Sonra aynı binanın Osman diye bir arkadaşımıza da satıldığını öğrendik. Çok şaşkındım. Bu sorunun çözülmesini istedik; fakat sorun çözülmedi. Ardından müteahhitten paramızın geri verilmesini istedik; ancak ödemelerimizi geri alamadık. Hem dairemiz gitti hem de paramız gitti. Çok mağduruz. Bu konuda gereğinin yapılmasını istiyoruz. Benim gibi satın aldığı dairenin başkasına da satılmasıyla mağdur olan ve ödedikleri ücretleri geri alamayan arkadaşlarım daha var. Bu müteahhidin araştırılmasını istiyorum. Biz gerekli yerlere başvurduk, şikayette bulunduk” şeklinde konuştu. “Ben evin bulunduğu sokaktan geçemiyorum” Yaşadığı üzüntüden dolayı evin bulunduğu sokaktan geçemediğini ifade eden Ünal, sözlerine şöyle devam etti: "Bu daireyi satın almak istedik; ancak alamadığımız için psikolojik bir travma yaşıyoruz. Ben bu sokaktan geçemiyorum, yolumu değiştiriyorum. Yaşamış olduklarımı tarif etmemin anlamı yok. Bunu yaşayan bilir. Hayatımız tam anlamıyla cehenneme döndü diyebilirim.” 4 milyona yakın masraf ettiği dairelerin tapusunu alamadı Satın aldığı binalara 4 milyona yakın masraf yapan, binanın inşaat işlerini üstlenen ve tapusunu alamayan mağdur Ozan Dilbaz da, “Buradan 3 arkadaşımız ile birlikte 5 adet daire satın aldık. Ben inşaat işleriyle uğraşıyorum. Aynı zamanda dairenin tadilat işlerini yapmak için müteahhit ile anlaştık ve işleri biz üstlendik. Ben bu binaya 4 milyona yakın para verdim. Biz parasını verdiğimiz binalarımızın tapusunu alamadık. Bunun üstüne savcılığa şikayette bulunduk. Bize ‘bu binayı bitirelim tapularınızı vereceğiz’ dediler. Tapularımızı hala alamadık. Daha sonra müteahhit bizi Evka 3’teki yaptığı başka bir daireye götürdü. Bize ‘buradaki binalar bitsin size buranın tapusunu vereceğimi, mahkemelik olduğumuz için diğer dairenin tapusunu veremiyoruz’ dedi. Mecburen kabul etmek zorunda kaldık. Oradaki dairenin de inşaat işlerini üstlendik ve daireye para yatırdık. O daireyi bitirdik ve Bornova’da bulunan başka bir dairenin işlerini üstlendik. Artık tüm dairelerin işlerini hallettik diye düşündük; ancak ona rağmen tapularımızı yine alamadık. Bu mağduriyetlerin çözülmesini istiyoruz. Bu binanın çoğu inşaat işlerini ben yaptım. Biz tapularımızı alamadık; ama bina bu süreçte başkalarına satıldı” ifadelerine yer verildi. "Dolandırıcılık suçunu oluşturmaktadır" Olayla ilgili dava sürecinin devam ettiğini belirten Avukat Yunus Söyleyici da, “Mağdurlar ofisimize müracaat ettiklerinde, şüpheli şahsın daire satma vaadiyle kendilerinden değişen yüklü miktarlarda nakit para tahsil ettiğini ve dairelerin 2022 yılı mayıs ayında kendilerine teslim edileceğini vaat edildiğini; ancak parayı verdikten sonra bu şahsa ulaşamadıklarını ve dairelerin de tamamlanmadığını, konuyla alakalı mağdur olduklarını ifade ettiler. Biz konuyla alakalı gerekli tahkikatı kendi ofisimizde yaptıktan sonra şüpheli şahıs hakkında İzmir İcra Müdürlüğü’ne başvurumuzu yaptık. İcra takibi açtık. Takibimiz kesinleşti. Ayrıca İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına da müracaat ederek şüpheli şahıs ve şirket hakkında suç duyurusunda bulunduk. Şu anda savcılık soruşturma aşaması devam etmekte. Bizim kanaatimizce ortadaki bulunan bu olay Türk Ceza Kanunu’nun 157 ve 158. maddeleri kapsamında dolandırıcılık suçunu oluşturmaktadır. Bu konuyla alakalı savcılık müracaatımız şu anda aktif bir şekilde ilerletilmektedir. Biz de bu sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Biz de bu sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz” açıklamalarına yer verdi. "Onlarca farklı icra dosyalarının olduğunu, borca batık iflas etmiş halde olduğunu gördük" Avukat Söyleyici sözlerine şöyle devam etti: “Müvekkilimiz hukuk büromuzu müracaat ettikten bir süre sonra yine başka bir arkadaşının daha bu şahıs ve şirket tarafından dolandırıldığını bize söyledi. O şahıs da yine bizim müvekkilimiz oldu. Onun yönünden de aynı işlemleri başlattık. Akabinde bu şahıs hakkındaki icra dosyalarını sorguladığımızda hakkında onlarca farklı icra dosyalarının olduğunu, şahsın borca batık iflas etmiş halde olduğunu gördük. Şahıs adına kayıtlı herhangi bir gayrimenkulün olmadığını tespit ettik. Süreç Cumhuriyet Savcılığında devam etmektedir.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.