Hava Durumu

#Grip

Yeni Marmara Gazetesi - Grip haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Grip haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

"Grip virüsü soğuk havalarda daha dayanıklı hale geliyor" Haber

"Grip virüsü soğuk havalarda daha dayanıklı hale geliyor"

Kar yağışı ve soğuk havanın, bazı mikropların yayılmasını yavaşlatabileceğini ancak tamamen ortadan kaldırmayacağına dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Huri Özkan Yılmaz, "Kış aylarında insanlar daha çok kapalı ve havalandırması yetersiz ortamlarda bulunuyor. Bu da virüslerin ve bakterilerin yayılmasını kolaylaştırıyor. Kar yağışı ve soğuk hava tek başına mikropları öldürmez, ancak açık havada bulaş riskini azaltabilir" dedi.  Kış aylarının gelmesiyle birlikte soğuk hava ve kar yağışı, birçok kişinin aklına ‘Mikroplar kırılır mı, hastalıklar azalır mı?' Sorularını getiriyor. Medical Park Ordu Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Huri Özkan Yılmaz, konu hakkında açıklamalarda bulundu. Kar yağışı ve soğuk havanın, bazı mikropların yayılmasını yavaşlatabileceğini ancak tamamen ortadan kaldırmayacağına dikkat çeken Uzm. Dr. Yılmaz, "Özellikle kış aylarında artış gösteren grip, nezle ve Covid-19 gibi solunum yolu hastalıklarına neden olan virüsler, soğuk havada daha uzun süre canlı kalabilir. Ancak dış ortamda, açık havada bulunan bazı bakteri ve virüsler, düşük sıcaklıklarda etkisiz hale gelebilir" diye konuştu.  "Virüslerin artmasının sebebi kapalı ortamlarda daha sık vakit geçirmek"  Kış aylarında hastalıkların artmasının nedeninin aslında soğuk havanın olmadığını, kapalı alanlarda daha fazla vakit geçirilmesi olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Yılmaz, "Kış aylarında insanlar daha çok kapalı ve havalandırması yetersiz ortamlarda bulunuyor. Bu da virüslerin ve bakterilerin yayılmasını kolaylaştırıyor. Kar yağışı ve soğuk hava tek başına mikropları öldürmez, ancak açık havada bulaş riskini azaltabilir" ifadelerine yer verdi.  "Grip virüsü soğuk havalarda daha dayanıklı hale geliyor"  Özellikle influenza (grip) virüsünün düşük sıcaklıklarda daha dayanıklı hale geldiğine değinen Uzm. Dr. Yılmaz, "Soğuk havada burun mukozamız kurur ve bağışıklık sistemimiz zayıflayabilir. Bu durum, solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskini artırır" şeklinde konuştu.  "Bağışıklığı güçlendirmek önemli"  Uzm. Dr. Huri Özkan Yılmaz, hastalıklardan korunmak için bağışıklık sisteminin güçlü tutulması gerektiğine dikkat çekerek, "Sağlıklı ve dengeli beslenme, düzenli uyku ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerekiyor. Ayrıca kapalı ortamların sık sık havalandırılması ve kalabalık alanlardan mümkün olduğunca kaçınılması da önemlidir. Sonuç olarak, kar yağışının mikropları tamamen öldürdüğüne dair yaygın inanış doğru değil. Ancak açık havada vakit geçirmek ve hijyen kurallarına dikkat etmek, hastalıklardan korunmada önemli bir rol oynar" açıklamasında bulundu. 

Domuz Gribinde Erken Müdahale Önem Taşıyor Haber

Domuz Gribinde Erken Müdahale Önem Taşıyor

Son zamanlarda başta grip olmak üzere solunum yolu enfeksiyonlarına yakalananların sayısında artış olduğunun önemine değinen Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Reşit Mıstık, özellikle 50 yaş altındaki bireylerde, gebe kadınlarda ve kronik hastalıkları olanlarda daha ölümcül sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.   Bir çok hastanın, 'Zor iyileştim', 'Öksürüğüm geçmedi', 'Hala halsizim' şikâyetlerinin devam ettiğini belirten Medicana Bursa Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Reşit Mıstık, bu virüsün insana bulaşarak ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği bu sebeple de semptomların görüldüğü an müdahale edilmesi gerektiğini söyledi. Meksika'da başlayıp dünya üzerinde 2009 yılından beri hızla yayılan H1N1 virüsünün, domuzlarda bulunan grip virüsleri ile insan grip virüslerinin genetik alışverişi yaparak yeni bir yapı kazandığını söyleyen Prof. Dr. Reşit Mıstık, Türkiye'de şu an grip mevsimi içinde olunduğunu ve Sağlık Bakanlığı verilerine göre grip vakalarında hafif bir artış gözlemlendiğini belirtti. Prof. Dr. Reşit Mıstık, domuz gribi (H1N1) virüsünün, H3N2 ve B gibi diğer grip virüslerine göre daha fazla pnömoni (zatürre) yapma eğiliminde olduğunu ve özellikle 50 yaş altındaki bireylerde, gebe kadınlarda ve kronik hastalıkları olanlarda daha ölümcül sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.  Kapı kolları gibi yüzeyler riskli olabiliyor  Domuz gribinin yüksek ateş, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, vücut ağrıları, yorgunluk, üşüme-titreme, burun akıntısı ve gözlerde kızarıklık gibi belirtileri olduğuna değinen Prof. Dr. Reşit Mıstık, "Oldukça bulaşıcı bir hastalık olan domuz gribi, öksürük ve hapşırıkla havaya yayılan damlacıklar yoluyla kişiden kişiye geçer. Bu damlacıklar herhangi bir yüzeye, örneğin kapı kolu veya musluk gibi bir yere de düştüyse farklı kişilere de bulaşa sebep olur. Domuz gribi olan bir kişinin dokunduğu yere dokunulduğunda bu hastalığa yakalanma ihtimali doğar" dedi.  Erken müdahale önemli  Domuz gribinin tedavisinin, virüsün bulaştığı ilk 48 saat içinde başlanması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Reşit Mıstık, "Erken müdahale ile semptomların hafifletilebilir ancak hastalığın oluşturduğu yan etkiler önlenemez. Bu nedenle de grip ve benzeri hastalıklarla ilgili herhangi bir semptom görüldüğünde, sağlık kuruluşlarına başvurulması ve uzman bir hekimden yardım alınması önem taşımaktadır. Hekimler, grip ve benzeri hastalıklarda uygun tedavileri önermektedir. Bunun yanında hastaların istirahat etmeleri, beslenmelerine dikkat etmeleri önem taşımaktadır" şeklinde konuştu.  Influenza A'nın ilaç tedavisi olup diğer B, C ve D tip grip (influenza) virüsünü öldüren ilaç olmadığını belirten Mıstık, "Ancak tüm grip virüs tedavisinde destek tedavileri verilmektedir. Grip tanısının doğru şekilde doktorun muayene ve laboratuvar belirtileriyle konduğunu hatırlatmakta fayda vardır. Çünkü grip virüsleri bazen gribe bağlı zatürre veya grip sonrası bakterilere bağlı zatürre yapabildiği ve bu tanıyı ancak doktorun koyabildiğini hatırlamak gerekir. Destek ve diğer ilaç tedavilerinin doktorun kontrolü altında yapılması ve izlenmesi gerekir. Grip veya diğer solunum yollarının enfeksiyonlarında istirahat bol sulu gıda , ıhlamur açık çay çorbalar ve C vitamininden zengin beslenme hastalığın nekahat sürecini ve oluşabilecek yan etkilerini azaltabilir. Unutmamak gerekir ki grip ve etkileri 2-3 haftadan daha uzun sürebilir. Bu süreci doktor kontrolü altında kısaltmak mümkün olabilir. Özellikle kırılgan yaş ( altta başka bir hastalığı olanlar ve yaşlılar) için doktor kontrolü ayrıca çok önemlidir" dedi.  Gribin yayılmasını engellemek için en önemli önlemin aşı olduğunu belirten Prof. Dr. Reşit Mıstık, "Domuz gribi virüsünün de yer aldığı dörtlü grip aşısının, her yıl grip mevsimi başında, özellikle Ekim ve Kasım aylarında yapılması önemlidir. Ancak salgın devam ediyorsa kış sonunda veya ilkbahar başında ikinci aşı yapılması da faydalı olabilmektedir. Aşı dışında kişisel hijyen önlemleri de koruyuculuk sağlamaktadır. Kalabalık yerlerde maske takmak, elleri sık sık yıkamak gibi önlemlerle grip ve soğuk algınlığından korunmanın yollarındandır. Ayrıca, gripten korunma konusunda kalabalık ortamlardan ve hasta kişilerle temastan kaçınmak gerekir" şeklinde uyardı. 

Grip belirtileri ve çözümü! Haber

Grip belirtileri ve çözümü!

Büyük Anadolu Hastaneleri KBB Hastalıkları ve Baş-Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Eyibilen, son günlerde acil servis ve polikliniklerde yoğunluğa neden olan ‘influenza’ yani halk arasındaki adıyla ‘grip’ hastalığı konusunda uyarılarda bulunarak tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Doç. Dr. Ahmet Eyibilen, "Halk arasında yaygın adıyla grip hastalığı olarak bilinen influenza, akut üst solunum enfeksiyonu olup antibiyotiklerin fayda etmediği tek bir mikrop grubuna aittir. Grip, öksürük ve hapşırma sonucu, içerisinde hastalığa neden olan canlı virüsleri taşıyan damlacıkların çevreye saçılması ile yayılır. Hastalığın belirtileri birden başlamakta ve uzun sürebilmektedir. Özellikle akciğerde komplikasyonlar oluşabilmektedir. Hastada, ateş, baş ağrısı, yorgunluk hissi, kuru öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı ve gibi yakınmalar baş göstermektedir. Grip tedavisinde antibiyotiklerin başlangıçta hiçbir faydası olmadığını bilmemiz gerekir. Verilen ilaçlar hastalığın daha konforlu geçirebilmesini yöneliktir. En iyi tedavi de öncelikle istirahat, sağlıklı beslenme ve bulguların iyileşmesine yönelik ilaç tedavisidir. Gribe yönelik antiviral ilaç başlanması kararı doktor tarafından verilmelidir. Grip her hastada aynı şiddetle görünmeyebilir. Bu nedenle hastalığın ağır orta ve hafif derecede değerlendirilmesi gerekir ve ona göre tedavi yöntemi izlenmelidir. Kendinizde grip belirtileri varsa en yakın zamanda bir hekime başvurabilirsiniz" dedi.

Okul gibi kalabalık alanlarda grip virüsü çok hızlı yayılıyor Haber

Okul gibi kalabalık alanlarda grip virüsü çok hızlı yayılıyor

Acıbadem Bursa Hastanesi Acıbadem Bursa Hastanesi Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Mevlüt Salim, sonbahar ve kış aylarında mevsimsel salgınlar şeklinde ortaya çıkan ve halk arasında domuz gribi olarak bilinen grip (influenza) enfeksiyonlarına son zamanlarda çocuklar arasında oldukça sık rastlanmasıyla ilgili olarak anne babaları uyardı. Hastalığa sebep olan influenza virüsünün A, B ve C tipleri arasından daha çok A ve B tiplerinin salgınlara yol açtığını belirten Dr. Salim, bilhassa okulların açılmasının ardından kapalı alanlarda daha fazla vakit geçirilmesiyle influenza vakalarında artış gözlendiğini söyledi. Dr. Salim, influenzanın 'ani başlayan ateş, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, yaygın kas ağrıları, yorgunluk, halsizlik, iştahsızlık, bulantı ve kusma' yakınmalarıyla kendini gösterdiğini ifade etti. Bu hastalıkta değişen derecelerde solunum yolu tutulumlarına bağlı bronşit, zatürre gibi sorunlar da görülebildiğine değinen Dr. Salim, özellikle küçük bebekler ve kronik hastalığı olan çocuklarda hastane yatışlarına ve hayatı tehdit eden ciddi klinik tablolara yol açabildiğini dile getirdi. “Burundan alınan sürüntü örneğiyle teşhis koyulabilir” İnfluenza mevsiminde sebebi net olarak ortaya konulmamış ateş, öksürük, boğaz ağrısı yakınmaları olan çocuklarda gripten şüphelenmek gerektiğini vurgulayan Dr. Salim, burundan alınan bir sürüntü örneğiyle hızlı şekilde teşhis konulabildiğini ifade etti. Dr. Salim, çocukları influenza enfeksiyonundan korumak için yapılabilecekleri şöyle anlattı: “Grip mevsiminde kalabalık ortamlardan mümkün olduğunca uzak tutulması çok önemlidir. Hasta bireylerin çocukları sevmesi, öpmesi engellenmelidir. Ellerini yıkayabilecek yaşta ise çocuğa etkin bir el yıkama öğretilmeli ve uygulanmalıdır. Küçük bebeklerin bakımını yapanların sık sık ellerini yıkamaları da çok önemlidir. İnfluenza damlacık yoluyla bulaşan bir enfeksiyon olduğundan kapalı ortamlar sık sık havalandırılmalıdır. Bağışıklık sisteminin güçlü tutulması için iyi bir uyku, yeterli ve dengeli beslenme, bol sıvı tüketilmesi de oldukça önemli hususlardır.” Tüm bu önlemlere dikkat edilmesinin yanında çocukların yetişkinlere oranla hastalığı daha çok bulaştırdıklarına dikkat çeken Dr. Salim, "Çocuklar yetişkinlere oranla çok daha fazla kişi ve objeyle temas ederler, özellikle küçükler ellerini daha az yıkarlar, pek çok nesneyi ağızlarına götürürler ya da el hijyenine dikkat etmeyebilirler. Bu da, solunum yolunda elverişli ortam bulan virüsün hızlıca ve daha çok kişiye bulaşmasına zemin hazırlar. Bu sebeple grip salgınlarını önlemek için öncelikle çocuklarımızın önlem almasını sağlamalı, gerekli bilgileri onlara aktarmalıyız" dedi. “6 aydan büyük çocuklar aşılanmalı” Gribin, şikayetlerin daha ağır seyrettiği ilk 3-4 gün boyunca daha bulaşıcı olduğuna işaret eden Dr. Salim, bünyeden bünyeye değişmekle birlikte 10 gün ila 2 haftada geçtiğini söyledi. Bu sürenin mümkün olduğunca evde istirahat ederek, bol sıvı tüketerek geçirilmesinin hem iyileşmeyi sağlayacağı hem de enfeksiyonun başkalarına bulaşmasını önleyeceğini sözlerine ekledi. Bununla birlikte her yıl grip mevsiminin başlangıcında 6 aydan büyük bütün çocukların mutlaka influenzaya karşı aşılanmasını tavsiye eden Dr. Salim, “Her yıl aşılanma gereği olmasının nedeni, aşının sağladığı bağışıklığın bir sonraki yıl azalmasıdır. Çocukların aşılanması yetişkinleri de hastalıktan koruyacaktır. İnfluenza aşıları, her yıl bir sonraki influenza mevsiminde dolaşımda olacağı öngörülen virüs tiplerinden üçünü içerecek şekilde tekrar hazırlanmaktadır” diye konuştu.

Grip vakalarındaki artış endişelendiriyor Haber

Grip vakalarındaki artış endişelendiriyor

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve pandemi dönemi Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, mevsim itibariyle solunum yolu hastalıklarındaki artışın beklenen bir durum olduğunu ve yaşanan grip salgınının Covid ile birlikte artış gösterdiğini söyledi. Özlü, “Hastalığın artışına bağlı olarak serviste yada yoğun bakımda takip ettiğimiz hasta sayısında bir artış var” dedi. "Şuan birbirinden farklı çok sayıda virüs dolaşımda" Toplumda bu sıralar çok yaygın bir şekilde solunum yolu viral enfeksiyon vakalarında artış yaşandığına dikkat çeken Özlü, “Hemen her evde bu tür rahatsızlığı olan çok sayıda hasta var. Asıl olarak çocuklarla başlıyor. Kreşler, ana okulları, ilkokullar özellikle çocuklar arasında çok kolay bulaşıyor. Sonrasında çocuklar eve geliyor evde de büyükler enfekte oluyor ve bu şekilde toplumda yayılmaya devam ediyor. Üst üste enfeksiyonlar yaşanıyor. Biri düzeliyor, aradan 3-5 gün 10-15 gün geçiyor diğer aile ferdi yakalanıyor. Çünkü birbirinden farklı çok sayıda virüs var şuanda dolaşımda. Bunlar bir kısmı grip yani İnfluenza. İnfluenza dışında parainfluenza var, Rhino virüs var RSV, Covid ve Covid dışı diğer korona virüsler var, Adeno virüs var, Human Boca virüsler var. Bunlar şuanda bizde görülen Sağlık Bakanlığı’nın paylaştığı veriler Türkiye’de" şeklinde konuştu. "Mevsim itibariyle bu tür hastalıkların artışı beklenen bir durum ama Covid’te bunlarla beraber şu anda görülüyor" diyen Özlü "Hastalığın artışına bağlı olarak da bizim serviste ya da yoğun bakımda takip ettiğimiz hasta sayısında bir artış var. Daha önceki yıllarda da bildiğimiz gibi bu artışlar beklenen bir durum öngörülmeyen bir durum yok çok, anormal bir durum yok. Genel itibariyle bu tür hastalıklar gençlerde sağlıklı kişilerde çok sorun olmayabiliyor ayakta genelde atlatılıyor 3-5 gün istirahatle geçiyor. Yaşlılarda kronik hastalığı olanlarda bağışıklık sistemi baskılanmış olanlarda bazen bebeklerde ağır seyredebiliyor. Hastane yatışlarına neden olabiliyor. Yoğun bakım yatışları da gerektirebiliyor. Onun için risk grubundaki kişilerin dikkatli olması lazım. En önemlisi bu konuda yapılması gereken hasta kişilerin topluma karışmaması çocukların hasta olduğunda okula gönderilmemesi. Çünkü çocuk okula gittiğinde kendisi çok ağır hasta olmayabilir. Genel durumu iyi olabilir ama diğer arkadaşlarına bulaştırabiliyor. Eve götürdüğü zaman evde babası annesi, ninesi, dedesi onlara bulaştırabiliyor. O bakımdan hasta çocukların okula gitmemesi hasta erişkinlerin de mümkünse evde bir hafta istirahat etmeleri, bulaşmayı engellemek için en fazla yapılması gereken şey. ’İşim var işe gitmek zorundayım’ derseniz o zaman da maske kullanmanız lazım. Hasta olan kişilerin maske kullanması çok önemli topluma bulaştırmamak açısından çok önemli” ifadelerini kullandı. Grip aşısı şimdi de yapılabilir Grip aşısı yaptırmayan riskli grupların aşısını şimdi de yaptırabileceğini kaydeden Özlü, “Özellikle risk gruplarında grip aşısının yapılmış olması gerekiyor yapılmamışsa halen yapılabilir. Yapıldıktan sonra 15 gün içinde aşı yeterli koruyuculuğa ulaşıyor. Önümüzde daha Ocak, Şubat ayı belki Mart ayında da bu enfeksiyonlar devam edecek öyle gözüküyor. Onun için şimdi de yapılabilir geç kalınmış olsa da yapılabilir. Kalabalıklara iyi havalandırılmayan alanlara çok girmemek lazım mümkün olduğu kadar. El hijyeni önemli çünkü elle bulaşıyor bu. Elimizi temas ettiriyoruz, oradan ağzımıza, burnumuza temas ettirince kendi kendimize enfekte ediyoruz” diye konuştu.

Grip nasıl bulaşır? Gripten korunma yolları nelerdir? Haber

Grip nasıl bulaşır? Gripten korunma yolları nelerdir?

Grip, viral bir enfeksiyon olan ve genellikle solunum sistemini etkileyen bir hastalıktır. Grip, grip virüsünün neden olduğu bir hastalıktır. Enfekte kişinin hapşırması veya öksürmesi sonucu virüsün havaya yayılmasıyla kolayca bulaşabilir. Grip belirtileri arasında ateş, baş ağrısı, öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, burun akıntısı ve vücut ağrıları yer alabilir. Genellikle 1-2 hafta içinde iyileşme gösterirken, bazı vakalarda komplikasyonlara neden olabilir. Grip, genellikle dinlenme, sıvı alımı, ateş düşürücü ilaçlar ve semptomları hafifletmeye yönelik tedavilerle yönetilir. Ayrıca, grip aşısı, enfeksiyon riskini azaltmak için yıllık olarak yapılabilir. Gribe yakalandıktan sonra yapılması gereken bazı önlemler şunlardır: 1. Dinlenin: Vücudunuzun enfeksiyonla mücadele etmesine yardımcı olmak için yeterli dinlenmeye ihtiyacınız vardır. Bolca uyuyun ve yeterli uyku alın. 2. Sıvı alımını artırın: Gribin neden olduğu ateş ve terleme nedeniyle vücut sıvı kaybeder. Bu nedenle bol su içmek ve sıvı alımını artırmak önemlidir. Aynı zamanda bitki çayları, taze meyve suları ve çorba gibi sıvı gıdalar da tüketebilirsiniz. 3. İlaç kullanın: Doktorunuzun veya eczacınızın önerdiği grip ilaçlarını düzenli olarak kullanın. Bu ilaçlar semptomları hafifletmeye ve iyileşme sürecini hızlandırmaya yardımcı olabilir. Ancak, ilaç kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız. 4. Isınma önlemleri alın: Griple birlikte yaygın olan ateş, titreme ve terleme gibi semptomlarınızı hafifletmek için uygun giysiler giyin ve yatak odanızın sıcaklığını ayarlayın. 5. Beslenmeye dikkat edin: Dengeli ve sağlıklı bir beslenme düzenine özen gösterin. C vitamini gibi bağışıklık sistemini güçlendiren vitaminleri içeren meyve ve sebzeleri tüketin. Protein açısından zengin besinlerle (örneğin, tavuk, balık, yoğurt gibi) beslenmeye çalışın. 6. El hijyenine dikkat edin: Ellerinizi sık sık yıkayarak enfeksiyonun yayılmasını önleyebilirsiniz. Sabun ve su veya alkol bazlı el dezenfektanları kullanarak ellerinizi temiz tutun. 7. Diğer kişilerle teması sınırlayın: Gribi başkalarına bulaştırmamak için diğer insanlarla teması en aza indirmeye çalışın. Mümkünse evde kalın ve hasta olduğunuz sürece işe veya okula gitmeyin. 8. Doktora danışın: Semptomlarınız kötüleşirse veya 7 günden uzun süre devam ederse mutlaka bir doktora başvurun. Doktorunuz size uygun tedaviyi önerecektir ve komplikasyon riskini azaltacaktır. Grip, bulaşıcı bir hastalık olduğu için korunmanın en etkili yolu, bu virüsle teması en aza indirmektir. Gripten korunmanın yolları: 1. Ellerinizi sık sık ve düzenli bir şekilde yıkayın. En az 20 saniye boyunca sabun ve suyla ellerinizi ovalayın. Özellikle tuvaletten sonra, hasta insanlarla temas ettikten sonra ve yemek hazırlarken ellerinizi yıkamayı ihmal etmeyin. 2. Ellerinizi mümkün olduğunca yüzünüzden uzak tutun. Gözlerinizi, burnunuzu ve ağzınızı ellerinizle temas etmeden önce yıkayın. 3. Hapşırırken veya öksürürken ağzınızı ve burnunuzu tek kullanımlık bir mendille veya dirseğinizin iç kısmıyla kapatın. Mendil veya dirseğinizi kullanımdan sonra çöpe atın ve ellerinizi yıkayın. 4. Hasta insanlardan uzak durun. Griple enfekte olan bir kişiyle temas ettikten sonra ellerinizi yıkayın ve mümkün olduğunca hasta kişinin uzaklaşmasını sağlamaya çalışın. 5. Hasta olduğunuzda evde kalın ve istirahat edin. Gripten korunmanın en etkili yolu, gripli kişilerle teması azaltmaktır. Hasta hissediyorsanız, işe veya okula gitmek yerine, dinlenmeyi tercih edin. 6. İmmün sistemini güçlendirmek için sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürün. Dengeli beslenme, düzenli egzersiz yapma, yeterli uyku almak, stresi azaltmak ve sigara içmemek, bağışıklık sisteminizi güçlendirerek grip virüsüne karşı direncinizi artırabilir. 7. Grip aşısı yaptırın. Grip aşısı, grip virüsünün belirli tiplerine karşı bağışıklık kazanmanızı sağlar. Her yıl grip mevsimi geldiğinde aşı olmak, grip enfeksiyonundan korunmanın en etkili yoludur. Bu önlemler ile gripten korunma şansınızı artırabilirsiniz. Ancak unutmayın ki grip, bulaşıcı bir hastalık olduğu için tamamen engellemek mümkün olmayabilir. Serbest dolaşan grip virüsleri ile temas halinde olmak mümkündür. Grip zamanında dengeli bir beslenme planı takip etmek önemlidir. Grip zamanında yenmesi önerilen bazı gıda ve içecekler: - C vitamini açısından zengin meyve ve sebzeler: Portakal, mandalina, greyfurt, limon, çilek, kivi, brokoli, lahana gibi C vitamini içeren gıdalar bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olabilir. - Zencefil: Anti-enflamatuar ve antiviral özellikleri nedeniyle grip belirtilerini hafifletmeye yardımcı olabilir. - Sarımsak: Antibakteriyel ve antiviral özellikleri vardır ve bağışıklık sistemini destekler. - Bal: Yatıştırıcı etkisi olan bal, boğaz ağrısını hafifletebilir. - Baharatlar: Çeşitli baharatlar (örneğin; zerdeçal, biberiye, tarçın) vücudun enfeksiyonla mücadele etmesine yardımcı olabilir. - Sıcak sıvılar: Sıcak su, bitki çayları, tavuk suyu gibi içecekler, boğaz ağrısını hafifletmeye ve burun tıkanıklığını rahatlatmaya yardımcı olabilir. Bunlar genel önerilerdir ancak bireysel sağlık durumu ve diyet tercihleri göz önünde bulundurulmalıdır. Doktor veya diyetisyen ile danışmak her zaman en iyisidir.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Yeni Marmara Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.