Hava Durumu

#İmam

Yeni Marmara Gazetesi - İmam haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İmam haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

49 Yıllık İmama Veda Haber

49 Yıllık İmama Veda

Hatay'da 49 yıldır imamlık yapan Ali Tekeci, 49 yıl 3 ay 19 günlük hizmet süresini tamamlayarak emekliye ayıldı. Cemaatine son kez hizmet eden imam Tekeci’nin veda konuşması esnasında duygusal anlar yaşandı. İlk görev yeri olan Adana’nın Yağızlar Mahallesi’nde 1976 yılında göreve başlayan imam Ali Tekeci Dörtyol'da 49 yıl 3 ay 19 günlük hizmet süresini 65 yaşında tamamlayarak 46 yıl süre görev yaptığı Dörtyol’da emekliye ayrıldı. Geçtiğimiz gün son namazını kıldıran imam Tekeci’nin konuşması esnasında cami cemaatinde duygu dolu anlar yaşanırken, bazı vatandaşlar gözyaşlarına hakim olamadı. Veda programında cami kursu öğrencileri, emekliye ayrılan Ali Tekeci'ye karanfiller takdim ederek teşekkür etti. Dörtyol Kaymakamı Mehmet Keklik ise uzun yıllar boyunca sürdürdüğü fedakar hizmetlerinden dolayı Tekeci'ye başarı belgesi verdi. 49 yıl süren meslek hayatında Dörtyol halkına hizmet etmenin gurunu yaşadığını söyleyen Tekeci, "Bugün itibarıyla Merkez Nursan Camii'ndeki görevimden emekliye ayrılıyorum. 49 yıl boyunca Dörtyol halkına hizmet etmenin gururunu yaşıyorum. Cemaatimizin hem sevinçli hem üzüntülü günlerinde yanlarında oldum. Kaymakamımıza, Müftülüğümüze ve cemaatimize bu anlamlı veda için teşekkür ediyorum. Öğrencilerimizin bana çiçek takdim etmesi beni çok duygulandırdı. Allah herkese böyle bir veda nasip etsin" dedi.

Cami İmamı Kedilere Adeta Bebek Gibi Bakıyor Haber

Cami İmamı Kedilere Adeta Bebek Gibi Bakıyor

Erzurum’un Hınıs ilçesinde görev yapan imam hatip Yunus Çaykara, cami etrafındaki kedilere adeta bebek gibi bakıyor. Astsubay Ömer Halisdemir Camii İmam Hatibi Yunus Çaykara, cami etrafında yuvalanan yaklaşık 10 kediye adeta bebek gibi bakıyor. Kedilere mama ve su veren Çaykara, leğende yıkadığı kedilerin tarakla tüylerini de tarıyor. Çaykara’nın kedi sevgisi, cemaati ve diğer imam arkadaşlarını da etkiledi. Yunus Çaykara, "Tabii bizler camilerimizde, vaazlarımızda merhametten, sevgiden, hoşgörüden bahsediyoruz. Bunları tabii cemaatimiz insanlar üzerine anlıyorlar. Ama bizler diyoruz ki sadece insanların üzerine merhamet olmaz. Hayvanlara da merhamet, şefkat, sevgi lazım. Biz bunun farkındalığını oluşturmak adına camimizde yaklaşık 10 civarı kedinin bakımını üstleniyoruz. Onlara her vakit geldiğimiz zaman mama ve sularını temin ediyoruz. Tabii coğrafyamız biraz soğuk bir coğrafya, 30'ları dahi görebiliyor. Hayvanların o soğukta sıkıntı yaşamaması için bizler camilerimizin altında sığınak tarzı bir yer, sıcak bir bölge ayarladık. Kışın yemek bulmak da tabii zor oluyor hayvanlar için. Biz yine aynı şekilde her gün hayvanların yemlerini, mamalarını ve sularını temin ediyoruz. Bunun dışında hayvanlarda herhangi bir hastalık olduğu zaman en yakın veterinere gidip, orada onların mesul tedavisi varsa tedavilerini üstleniyoruz. Ve yine bakımlarını yapmaya devam ediyoruz" dedi. Çocuklara da hayvan sevgisi aşılamak için ödevler verdiğini söyleyen Çaykara, "Diyoruz ki bu senin ödevin, al bu mamayı sokakta gördüğün hayvanlara, köpeklere ver. Tabii ki güzel bir farkındalık oluştu. Çocuklarımız gayet merhametli ve sevgiyi almış bir şekilde hayvanlara merhamet gösteriyorlar. Öyle ki hayvanları sevdiğimiz zaman biz şunu görüyoruz. Hayvan gelip böyle mırıldıyor, biz onun barışını okşadığımız zaman gelip bacağımıza yatıyor. Bize kendini sürtüyor ki bir nevi bize teşekkür ediyor. Ve bizi çok mutlu ediyor bu. Tabii biz bunları herhangi bir maddi amaçla yapmıyoruz. Tamamıyla kendi imkanlarımızla karşılıyoruz bunları. Dolayısıyla cemaatimizden, halkımızdan da bu anlamda hayvanları sevmelerini, onlara merhamet etmelerini, onları itip kakmamalarını istiyoruz. Çünkü onlar da Allah'ın birer kuludur. Onlar hatta Allah'ın sessiz kullarıdır. Bu anlamda duyarlılık ve farkındalık olsun diye bizler böyle bir proje başlattık. Ve devam ettirmeye çalışacağız inşallah" diye konuştu.

5 Ayda 30 Kilo Verdi Haber

5 Ayda 30 Kilo Verdi

Samsun'un 19 Mayıs ilçesinde yaşayan 58 yaşındaki emekli imam Sadık Keskin, 5 ayda tam 30 kilo vererek hem sağlığına kavuştu hem de çevresine ilham oldu. 150 kiloya kadar çıkan Sadık Keskin, aşırı kiloları nedeniyle ayakta durmakta ve yürümekte zorlanmaya başladı. Sağlık sorunları da artınca yaşam kalitesi ciddi şekilde etkilendi. Ancak azimle başladığı yaşam tarzı değişikliği sayesinde, 5 ayda 30 kilo vererek hem kilo probleminden kurtuldu hem de sağlığına kavuştu. "Balığın da çok faydası var" Yıllarca imamlık yaptıktan sonra emekli olan Keskin, son 5 yıldır bir balıkçıda çalışıyor. Kilolarını vermesinde balık tüketiminin de etkili olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: "Aşırı kilolarım vardı. Azimle ve çalışmayla bu kilolardan kurtuldum. 3 gün önce tartıldığımda 30 kilo verdiğimi gördüm, çok sevindim. Hayatımdan ekmeği ve tüm tatlıları çıkardım. Spora devam ettim. Bu şekilde azimle ve sabırla zayıfladım. Şimdi kan değerlerim düzeldi, rahat yürüyebiliyor, koşabiliyorum." "Gece yemeyi bıraktım, su tüketimini artırdım" Günlük rutinini de anlatan Keskin, sabah egzersizleri yaptığını, kahvaltıda ekmek yemediğini, öğlenleri salata ve çorba ile beslendiğini belirtti. Akşamları ise iş çıkışında balık alarak genellikle ızgara şeklinde tükettiğini söyleyen Keskin, saat 18.00'den sonra hiçbir şey yemediğini ve bol bol su içtiğini ifade etti. Keskin, "Hayatıma bu şekilde devam etmek istiyorum. Bir daha kilo almamaya kararlıyım. Obeziteyle mücadele etmek isteyen herkese söylüyorum: Sabretmeden, çaba göstermeden ve azim olmadan hiçbir şey olmuyor. Herkes başarabilir."

Kur'an Kursu'nda araba kavgası! İmamı köy meydanında darbettiler Haber

Kur'an Kursu'nda araba kavgası! İmamı köy meydanında darbettiler

Isparta'nın merkeze bağlı Yazısöğüt Köyü'nde, Yaz Kur'an Kursu sırasında çocukların oyun oynadığı sırada çıkan otomobilin üzerine kola döktüğü gerekçesiyle başlayan gerginlik, iddiaya göre cami imamı ve ailesine yönelik saldırıya dönüştü. İmam, yaklaşık 10 kişilik bir grubun köy meydanında yolunu keserek çocuklarıyla birlikte kendisine saldırdığı gerekçesiyle şikayetçi oldu. Eşinin darp edilmesine tanık olan kadın ise, "Eşime yumruk atan şahıs, ‘Bu konuyu jandarmaya intikal ettirirseniz köyde yaşayabileceğinizi mi sanıyorsunuz?' ‘Sizi arabanın arkasına bağlayarak sürükleriz' diye tehdit etti" dedi. Kavgayı başlatan şahıs adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Olay, 31 Temmuz Perşembe günü Isparta merkeze bağlı Yazısöğüt Köyü'nde meydana geldi. İmam İsa Göktaş'ın iddiasına göre, Yaz Kur'an Kursu öğrencilerinden biri, oyun oynadığı sırada park halindeki bir araca kola döktü. Bunun üzerine araç sahibinin annesi, elindeki sopayla öğrenciyi cami bahçesinde darpetti. Olayı gören imam Göktaş, kadını uyararak sakinleştirdi ve aracın oradan kaldırılması gerektiğini belirterek köy muhtarına bildirdi. Ancak akşam saatlerinde Göktaş, çocuklarıyla birlikte evine dönerken aracın sahibi tarafından yolunun kesildiğini ve yaklaşık 8-10 kişilik bir grubun saldırısına uğradığını, çocuklarının da arbedeye karıştığını öne sürdü. Olayı duyan Göktaş'ın eşi, olay yerine gelerek çocukları kalabalığın içinden çıkardı. Yaklaşık yarım saat süren kavgayı köy meydanında toplanan çok sayıda kişi izledi, ancak kimsenin müdahale etmediği iddia edildi. Olay, jandarmanın müdahalesiyle sona erdi. "Gözümün önünde bir öğrenciye vurduğunu gördüm" Isparta merkeze bağlı Yazısöğüt Köyü'nde görev yapan imam hatip İsa Göktaş, 14 yıllık meslek hayatında ilk kez böyle bir olayla karşılaştığını belirtti. Olay anını anlatan Göktaş, "Öğrencilerim cami bahçesinde oyun oynuyordu. Bazıları caminin arka tarafına gitmişti. ‘Arkadaşınızı oradan alın' dediğim sırada, yaşlı bir kadın elindeki sopayla öğrencilerimi kovalayıp caminin önüne getirdi. Gözümün önünde bir öğrenciye vurduğunu gördüm. Doğal olarak sahip çıkmak istedim ve kadını uyardım: ‘Burada hocası varken neden müdahale ediyorsunuz?' dediğimde, kadının eşi gelip çocuklarla ilgilenmediğimi söyleyerek tepki gösterdi. Ancak büyüklerime saygımdan tartışmayı uzatmadım ve öğrencileri içeri aldım" diye konuştu. Çocuğun park halindeki araca kola döktüğü için darp edildi Kadının çocukların aracına kola döktüğünü iddia ettiğini, ancak öğrencilerinin böyle bir şey yapmadığını aktaran Göktaş, muhtarla görüşerek durumu büyütmemek için aracın bulunduğu yerden kaldırılması gerektiğini belirttiğini söyledi. Namaz sonrası öğrencinin ailesinin kendisini arayarak "Hocam benim çocuğumu neden dövdüler ve kim dövdü?" diye sorduğunu ve bu konuda ailesini sakinleştirdiğini aktardı. "Eve giderken aniden önümü kestiler, çocuklarımın yanında küfürler ederek beni darp ettiler" Ancak aynı gün akşam namazından sonra motosikletiyle çocuklarıyla yolda giderken, araç sahibinin önlerini keserek aniden kendisine saldırdığını belirten Göktaş, "Motosikletten indirildim, hakaretler, küfürler ve fiziki saldırı başladı. Sakinliğimi korumaya çalıştım ancak saldırganlar devam etti. Daha sonra akrabaları da gelerek kalabalık bir grupla üzerime yürüdü. Bu durum hem benim hem de çocuklarımın psikolojisini olumsuz etkiledi. Çocuklarım ağladı, büyük travma yaşadılar" dedi. 100 kişilik insan grubu kavgayı ayırmak yerine izlemeyi tercih etti Olay sırasında köyde 50-100 kişi civarında insan toplandığını ancak kimsenin müdahale etmediğini belirten Göktaş, jandarma ekiplerinin geldiğini, birlikte karakola giderek ifadelerini verdiklerini, hastanede darp raporu alarak tedavi olduklarını söyledi. Sürecin yargıya intikal ettiğini, savcılığın kararını beklediklerini ifade ederek, "Biz bu görevi Allah rızası için yapıyoruz. Devletimizi ve kanunlarımızı temsil ediyoruz. Kimsenin bize haksız müdahale etme hakkı yok. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Suçluların hem bu dünyada hem de ahirette cezalarını alacağına inanıyorum" dedi. "Olay yerine vardığımızda eşim darbediliyordu" İmamın eşi Fatma Göktaş, yaşananları şöyle anlattı: "Eşim, bir şahsın aracını önüne kırarak yolunu kestiğini ve çocukların kavganın ortasında kaldığını söyledi. Diğer çocuklarımla birlikte olay yerine vardığımızda eşim darbediliyordu ve hemen araya girerek çocuklarımı aldım ve komşuma teslim ettim" dedi. ‘Bu konuyu jandarmaya söylerseniz köyde yaşayabileceğini mi sanıyorsun?' Kavgaya yaklaşık 100 kişinin tanıklık ettiğini ancak kimsenin müdahale etmediğini belirten Fatma Göktaş, O sırada köy muhtarının da kalabalığı sakinleştirmeye çalıştığını ifade ederek, "Kimsenin olay yerinden ayrılmaması gerektiğini ve jandarmayı beklememiz gerektiğini söyledim. Ancak eşime yumruk atan şahıs bana dönerek, ‘Bu konuyu jandarmaya intikal ettirirsen köyde yaşayabileceğini mi sanıyorsun?' diye tehdit etti. Eşim tepki gösterince ‘Seni arabanın arkasına bağlayarak sürükleriz' dediler" diye konuştu. "Artık köye giremiyoruz. Çocuklarımızın psikolojisi bozuldu" Olay yerine jandarma ekipleri gelerek ifadelerini aldı. Fatma Göktaş, "Tedbir amaçlı köye girmiyoruz. Korkmuyoruz ama önlem alıyoruz. Çocuklarımın psikolojisi bozuldu, geceleri ‘Babam yanında mı?' diye soruyorlar. Darp raporlarını da aldık. Tehditleri çocuklar da duydu. En kısa sürede adaletin yerini bulmasını istiyoruz" dedi. Olayın yaşandığı yere dair görüntü kaydı bulunmadığını belirten aile, köyde kendi evlerine gitmekten korktuklarını ifade ederek, konunun bir an önce çözülmesi için emniyet güçlerinden yardım talep etti. Olayla ilgili soruşturmanın devam ettiği öğrenilirken, söz konusu kavgayı başlatan şahsın ifadesi alındıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı öğrenildi.

Kuyuya Düşen Çocuğu İmam Kurtardı Haber

Kuyuya Düşen Çocuğu İmam Kurtardı

Sivas'ta oyun oynarken yaklaşık 25 metre derinliğindeki su kuyusuna düşen 6 yaşındaki çocuğu kurtaran imam-hatip Süleyman İnce, o anları anlattı. Çocuğa seslendiklerini fakat bir ses alamamasına rağmen kuyuya girdiğini belirten İnce, saniyeler ile yarışarak çocuğu kurtardıklarını söyledi.   Olay geçtiğimiz günlerde Sivas'ın Gemerek ilçesine bağlı Sızır Beldesi'nde meydana gelmişti. Arkadaşları ile oyun oynayan 6 yaşındaki Yiğit Öztürk, 25 metre derinliğindeki su kuyusuna düşmüştü. Olayı duyar duymaz kuyunun başına giden imam-hatip Süleyman İnce, ip yardımıyla gerekli güvenlik önlemlerini alarak kuyuya inmiş ve küçük Yiğit'i yukarı çıkarmayı başarmıştı. Yaşananları anlatan imam-hatip İnce, haberi alınca hiç düşünmeden hareket ettiklerini söyleyerek, "Çocuğa seslendik fakat bir ses alamadık ama kuyunun içerisinde bir can olduğunu düşünerek kuyuya girdim. O an kuyunun derinliğini tam olarak bilmiyordum ama çevredeki vatandaşlar kuyunun 20-25 metre civarında olduğunu söylediler. Önlemlerimizi alarak kuyuya indik. Daha sonrasında ise çocuğu omzuma bağlayarak kuyudan çıkarttık. İlk kuyunun başına gittiğimizde çocuğa seslendik fakat bir yaşam belirtisi alamamıştık. Saniyeler ile yarışarak kuyuya indik ve çocuğu kurtardık" dedi.  "AFAD gönüllüsüyüm ve 6 Şubat depremlerinde görev almıştım"   Süleyman İnce, gerekli önlemleri alarak kuyuya girdiğini söyleyerek, "Biz olayın olduğu gün öğle namazından sonra cami avlusunda arkadaşlar ile sohbet ediyorduk. Sohbet ettiğimiz esnada çocuklar yanımıza gelerek, kuyuya bir çocuğun düştüğü söylediler. Bu haberi alınca hiç düşünmeden hareket ettik ve yanımıza lazım olur diye ip almıştık. Önlemlerimizi alarak kuyuya indik. Kuyunun içerisindeydi çocuğu gördüğümde göğüs hizasına kadar suyun içindeydi. Küçük çocuk, soğuk havadan dolayı hipotermi geçirecek durumda olduğunu ve kendinde olmadığını fark ettim. Daha sonrasında ise çocuğu omzuma bağlayarak kuyudan çıkarttık. Benim zaten Diyanet bünyesinde lisanslı izcilik belgem bulunuyor. Bunun dışında AFAD gönüllüsüyüm ve 6 Şubat depremlerinde görevler almıştık" ifadelerini kullandı.  "Çocuğumuzu bize teslim etti"  Kuyuya düşen küçük Yiğit'in babası Hakan Öztürk ise İnce'ye çok teşekkür ettiğini belirterek, "Çocuğumun kuyuya düştüğünü öğrendim ve hocam ile beraber olay yerin geçtim. O anda çok çaresiz kaldım. Hocam hiç düşünmeden kuyuya indi ve çocuğumuz bize teslim etti. Allah hocamızdan razı olsun. Hocamız köydeki herkesin yardımına koşar. Ona çok teşekkür ediyoruz" diye konuştu. 

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.