Hava Durumu

#Kalp

Yeni Marmara Gazetesi - Kalp haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kalp haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

BUÜ, sektör temsilcileriyle işbirliğine odaklandı Haber

BUÜ, sektör temsilcileriyle işbirliğine odaklandı

Yer aldığı Araştırma Üniversiteleri kategorisinde daha üst sıralara tırmanabilmek amacıyla üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesini hedefleyen Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), farklı sektör temsilcileriyle akademik ve bilimsel ortaklık protokolleri imzalamaya devam ediyor. Bursa Uludağ Üniversitesi, sektörün öncü kuruluşlarından olan Akteknik Kalıp İmalatı A.Ş. ile işbirliğinin kapılarını araladı. Ortak proje faaliyetleri, akademik ve bilimsel danışmanlık, staj ve uygulama destekleri başlıklarında hazırlanan protokole BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ve Akteknik Kalıp İmalatı A.Ş. Genel Müdürü Bülent Göral imza attı. ANA HEDEF PROJE ÇIKTILARININ VERİYE DÖNÜŞMESİ Tören öncesi kısa bir konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, 2021 yılından itibaren YÖK’ün belirlediği Araştırma Üniversiteleri kategorisinde yer aldıklarını hatırlattı. Bu kapsamda araştırma, geliştirme ve proje niteliğinin yükseltilmesi noktasında ciddi bir çaba gösterdiklerini belirten Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Yer aldığımız kategoride Ar-Ge yapılması, proje üretilmesi ve bu projelerin veriye dönüştürülerek akademik gelişmeye katkı sağlanması hedefleniyor. Üniversitemiz de 2 yıldır bu amaç doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor. Akademik ve bilimsel altyapımızı yenilemeye, üniversite-sanayi işbirliğini geliştirmeye ve hep birlikte ortak projeler üretmeye gayret ediyoruz. Bugün imzalayacağımız protokol de bu amaca hizmet edecek değerli bir girişim olacak. İki tarafa da fayda getireceğine inanıyorum. Hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. ÜNİVERSİTE İLE İŞBİRLİĞİ KATKI SAĞLAYACAK Akteknik Kalıp İmalatı A.Ş. Genel Müdürü Bülent Göral ise firma olarak nitelikli üretime odaklandıklarının altını çizdi. Yenilik ve teknolojik gelişim noktasında akademik desteğe ihtiyaç duyduklarını belirten Bülent Göral; “Üretim süreçlerimizde firma olarak pratik deneyimin yanı sıra teorik bilgiye de ihtiyaç duyuyoruz. Bu kapsamda Bursa Uludağ Üniversitesi ve onun değerli akademisyenleriyle işbirliği içerisinde olmanın bizlere önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz. Proje birlikteliği, staj desteği ve ortak çalışma kültürü konularında işbirliği yapacağımız için mutluyuz” dedi. Protokol imza töreninde BUÜ Teknoloji Transfer Ofisi Genel Müdür Yardımcısı Öğr. Gör. Nihal Sağlam ve firma yöneticileri de hazır bulundu.

Kalp sağlığına dikkat Haber

Kalp sağlığına dikkat

Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, kalp ve damar hastalıkları konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla belirlenen Kalp Sağlığı Haftası kapsamında açıklamalarda bulundu. Kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin artarak, 2030 yılında 22,2 milyona ulaşacağının öngörüldüğü bilgisini veren Dr. Yavuzyılmaz, “Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2012 yılında tüm dünyada bulaşıcı olmayan hastalıklara bağlı ölümlerin yüzde 46,2’si (17,5 milyon) kalp ve damar hastalıkları nedeniyledir. Ülkemizde 2013 yılında ölen her 5 kişiden ikisinin kalp-damar hastalığına bağlı nedenlerden öldüğü görülmektedir. Kardiyovasküler hastalıkların çoğu risk faktörleriyle mücadele edilerek engellenebilir. Risk faktörlerinin kontrolü ile kalp ve damar hastalığı görülme sıklığı yarıya indirilebilmektedir” şeklinde konuştu. Risk faktörleri bilinmeli Risk faktörleri arasında; sağlıksız beslenme ve yetersiz fiziksel aktivitenin de etkisiyle kişide kan basıncında yükselme, kan şekeri yüksekliği, kan lipidlerinde yükselme, fazla kilo veya obezitenin görülebileceğini vurgulayan Dr. Yavuzyılmaz, toplumun yaşlanması, stres ve sosyoekonomik faktörlerin de kardiyovasküler hastalıkların diğer nedenleri arasında olduğunu belirtti. 40 yaş üstü dikkat 40 yaş üstü her birey için kardiyovasküler riskin hesaplanması gerektiğini dile getiren Dr. Yavuzyılmaz, “Ayrıca her bireyin kalp ve damar hastalıklarına yol açan davranışsal risk faktörleri ile ilgili farkındalığının artırılması ve hasta olmamak için riskli davranışlarını olumlu davranışlara değiştirmesi teşvik edilmelidir. Bunun için her birey sağlıklı beslenmeli ve düzenli fiziksel aktivite yapmalıdır” diye konuştu. Bu önemli hafta vesilesi ile sık sık vurguladığımız konuları tekrar hatırlatıyor, halkımızı farkında olmaya, bu farkındalığı da eyleme geçirmeye davet ediyoruz.

GÖĞÜSTEN KALBE DOĞRU YAYILAN AĞRILAR: KALP AĞRISI Haber

GÖĞÜSTEN KALBE DOĞRU YAYILAN AĞRILAR: KALP AĞRISI

Bu ağrıları yaşayan kişiler kardiyovasküler sistem rahatsızlıklarından veya ani gelişen kalp krizinden birini yaşadıklarını düşünebilmektedir. Kalp ağrısı olarak geçen bu durum yalnızca kalp hastalıklarının sonucunda değil göğüs kafesinde yer alan herhangi bir organın veya dokunun da ortaya çıkarabildiği bir durumdur. Kalp ağrıları göğüs kafesinin solunda başlayan ve göğüs kemiklerinden sol kola doğru yayılabilen ağrılardır. Bu ağrılar yaygın olarak kaburga kemiklerinin arasında hissedilmektedir. Kalp ağrıları zaman zaman çene ve boyuna da yayılabilmektedir. Kalp ağrılarının nasıl hissedildiği tamamen altta yatan nedene bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Birçok şekilde hissedilen kalp ağrıları yaygın olarak baskılayıcı, yanıcı, kesici veya batıcı tarzda hissedilmektedir. Bu ağrıların şekli aynı zamanda tanıyı da kolaylaştırmaktadır. Örnek verecek olursak hasta göğüsten başlayıp sol kola ve sırta doğru yayılan ve baskı uygulayan bir ağrıdan bahsediyorsa akla hemen kalp krizi gelir ve ona uygun olarak taramalar yapılır. Ağrının şekli ile beraber ne kadar sürdüğü veya neyin tetiklediği de tanı koyma da yardım olan faktörler arasındadır. Örneğin aşırı aktivite ile başlayan ve istirahat ile ortadan kaybolan ağrılarda koroner arter tıkanıklığı düşünülebilir.   Akciğer hastalıklarına bağlı olarak gelişen kalp ağrılarında solunum güçlüğü, öksürük ve hızlı solunum ağrıyla beraber görülebilmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken husus akciğer hastalıkları ve kalp hastalıklarının belirtileri benzerlik gösterdiği için kesin tanının iyi yapılması gerekmektedir. Bu problemleri yanı sıra üşütme ve vücudun başka bir yerinde meydana gelen enfeksiyon gibi sebeplerle de kalp ağrıları oluşabilmektedir. Bu nedenle www.uzmandoktor.net görüşüne göre tanıların iyi konulması ve belirtilerin iyi gözlemlenmesi gerekmektedir. Kalp Ağrısının Nedenleri Nelerdir ? Kalp ağrısı yaşayan kişilerin birçoğu herhangi bir kardiyovasküler sistem hastalığının buna neden olduğunu düşünse de aslında kalp dışı birçok etmen kalp ağrısına neden olabilmektedir. Kalp zarı, mide, akciğer ve akciğer zarı, kaburga kemikleri, yemek borusu, kas ve safra kesesi gibi birçok organ ve doku herhangi bir hastalık sonucunda yaygın olarak kalp ağrısına neden olabilmektedir. Hatta günümüzde yaygın olarak görülen hastalık takıntıları, anksiyete ve panik atak gibi psikiyatrik hastalıklar da kalp ağrısına neden olabilmektedir. Kalbin sebep olduğu kalp ağrılarında başlıca sebep koroner arter hastalığı olarak gösterilmektedir. Kalp krizinin de bu grupta olduğunu varsayarsak yaygın olarak görülmektedir. Koroner damarlar kalbi beslenmesini sağlayan atardamarlardır. Herhangi bir pıhtı veya doku parçası nedeniyle bu damarlarda tıkanıklık görülebilmektedir. Bunun sonucunda da kalp krizi ve anjinapektoris adı verilen göğüs ağrıları oluşur. Bu ağrılar istirahat haline ve efora bağlı olarak artıp azalabilmektedir.MI yani kalp krizi kalp ağrısı yaşandığında akla gelen ilk bulgulardan biridir ve kişiyi oldukça korkutabilmektedir. Günümüzde tüm dünyada ölümlerin başlıca sebeplerinden biri olan bu hastalık kalp ağrısıyla beraber solunum güçlüğü ve sırttan kola doğru yayılan uyuşma ile birlikte ağrılar da görülmektedir. Kalp krizi esnasında yaşanan kalp ağrıları hiçbir şekilde geçmez ve acilen tedavi edilmesi gerekmektedir. Kalp kası ve kalp zarları kalbin ana dokularındandır. Bu iki dokuda meydana gelen enfeksiyonlar kalp ağrısına neden olabilmektedir. Bu dokuların enfeksiyonu sonucunda kalp ağrısının yanı sıra çarpıntı, nefes darlığı, kalp yetmezliği ve hipertansiyon gibi bulgular da görülebilmektedir. İnsan vücudundaki en büyük damar aort atardamarıdır. Burada meydana gelen yırtılmalar ve diğer hasarlar kalp ağrısına neden olabilmektedir. Buna bağlı kalp ağrılarında göğüsten başlayan ve sırta doğru yayılan ağrılar meydana gelmektedir. En kısa sürede tedavi edilmesi gereken bu durum müdahale edilmediğinde hastanın hayatını kaybetmesine neden olabilmektedir. Bu problemlerin yanı sıra akciğer enfeksiyonu, verem, kaburga hastalıkları, viral enfeksiyonlar, stres ve psikolojik hastalıklar da kalp ağrısına yaygın bir şekilde neden olmaktadır. Kalp Ağrısının Tedavisi Nasıldır ? Kalp ağrısının tedavi edilebilmesi için altta yatan nedenin bulunması ve buna uygun tedavinin seçilmesi gerekmektedir. Öncelikle elektrokardiyografi, fiziki muayene, kan tahlilleri, efor testleri, eko testi, anjiyografi görüntülenmesi, akciğer grafisi, göğüs tomografisi ve ultrason gibi tarama yöntemleriyle kesin tanının konulması gerekmektedir. Kalp ağrıları yukarıdaki tarama programlarıyla beraber teşhis edildikten sonra altta yatan nedene göre tedavi planlanır. Kalp krizine bağlı olarak gelişen kalp ağrılarının tedavi edilmesi için acil bir şekilde kalp krizinin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Öncelikle pıhtılaşma önleyici ilaçlar kullanılır ve anjiyo yardımıyla pıhtı damardan çıkarılır. Kardiyoloji hastaneleri doktorları tarafından yapılan bu işlem sonrasında kalp krizi ortadan kalktığı için kalp ağrısı da sona erer. Kişi tekrar bu durumla karşılaşmamak için yaşam tarzında değişikliklere gitmelidir. Eğer dokuda meydana gelen bir enfeksiyon sonucu kalp ağrıları meydana gelmiş ise antibiyotik tedavisine başlanırsa sorun ortadan kaldırılır ve kalp ağrıları sona erer. Psikiyatrik hastalıkların neden olduğu kalp ağrılarında antidepresanların ve anti anksiyete ilaçlarının kullanılması da kalp ağrısını ortadan kaldırmada etkili olacaktır.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.