Hava Durumu

#Kuraklık

Yeni Marmara Gazetesi - Kuraklık haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kuraklık haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Çiftçinin ekinleri kurumaya başladı Haber

Çiftçinin ekinleri kurumaya başladı

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin birçok ilinde olduğu gibi Şanlıurfa’da da yağmurların zamanında düşmemesi beraberinde kuraklığı getirdi. Hasat dönemi yaklaşmasına rağmen boyları 15 santimi geçmeyen ekinlerin bulunduğu tarlalar, hayvanların otlak alanı oldu.  Güneydoğu Anadolu Bölgesi bu yıl şiddetli kuraklıkla mücadele ediyor. Gaziantep, Kilis, Diyarbakır, Mardin ve Adıyaman’ın bir kısmında yağış yetersizliği, özellikle tahıl üreticilerini büyük bir çıkmaza soktu. Arpa, buğday ve mercimek gibi temel ürünlerin ekili olduğu alanlarda bitkilerin boyu sadece 10-15 santimetre arasında kaldı. Birçok bölgede ürünler başak dahi tutmadı. Hasat edilemeyecek haldeki zayıf ürünler, hayvanların otlak alanı oldu.  Birçok çiftçi ürünlerini hasat edemeyecek  Şanlıurfa’nın Haliliye ilçesine bağlı kırsal Koçak Mahallesi'nde çiftçilik yapan Ahmet Çifçi ve kardeşi Mehmet Çifçi, bu yıl ekinlerin tamamen kuruduğunu belirtti. Devletin kendilerine destek vermesini isteyen Ahmet Çiftçi, "Nasıl ektiysek öyle duruyor, ekinler kurudu. Hayvancılık öldü, bu yıl hayvana verecek saman bile yok. Göçüp gideceğiz, devletin el uzatmasını istiyoruz" dedi.  "Her şey borç, şimdi nasıl ödeyeceğiz"  Kırsal Sumaklı Mahallesi'nde çiftçilik yapan Ömer Dolap da hem tarımda hem hayvancılıkta kriz yaşadıklarını ifade ederek, "Bu yıl ürün olmadı. Mazot, gübre her şey borçla alındı. Şimdi nasıl ödeme yapacağız bilmiyoruz. Kuruyan ekinleri hayvanlar bile yemiyor" dedi.  "2 yıldır kuraklık var, hayvanlar aç"  Aynı mahallede çobanlık yapan İsa Demir, kuraklığın etkisinin 2 yıldır devam ettiğini söyleyerek, hayvancılığın da zor durumda olduğunu vurguladı. 

Son 10 Yılın Aralık Ayı En Düşük Seviyesi Haber

Son 10 Yılın Aralık Ayı En Düşük Seviyesi

Kurak bir sonbahar geçiren Bursa'da barajlardaki su oranları, endişelendirmeye devam ediyor. Şehrin içme suyu ihtiyacının karşılandığı Doğancı ve Nilüfer Barajlarındaki oranlar yağmurun yağmadığı her geçen gün daha da azalıyor.  Aralık ayına girdiğimiz günlerde Doğancı ve Nilüfer Barajlarındaki su oranları son 10 yılın en düşük seviyelerini gösteriyor. Geçen yıl 4 Aralık'ta Bursa'nın içme suyu ihtiyacını sağlayan Doğancı Barajı'nda doluluk oranı yüzde 71, Nilüfer Barajı'nda ise yüzde 38 ve ortalama doluluk oranı yüzde 54,5 olarak gösterirken, bugün iki barajın ortalama doluluk oranı yüzde 12.7'e kadar düştü. Yetkililer, su kullanımı konusunda vatandaşları tasarruflu olmaları konusunda uyardı.  Geçtiğimiz ay Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey yaptığı açıklamada, Doğancı ve Nilüfer barajlarında su seviyeleri kritik düzeylere yaklaştığını belirterek, su tasarrufuna özen göstermeye, kaynakları daha dikkatli kullanmaya davet etmişti. Bozbey, yaptığı açıklamada şu cümlelere yer vermişti;  "İklim değişikliği nedeniyle Bursa’nın içilebilir su ihtiyacını karşılayan Doğancı ve Nilüfer barajlarında su seviyesi kritik seviyelere yaklaştı. Geçtiğimiz kış aylarında yeterli yağmur ve kar yağmaması, iklim değişikliği ile küresel ısınmanın da etkisiyle Doğancı ve Nilüfer barajlarımızdaki su seviyeleri kritik düzeylere yaklaşmıştır. Her geçen gün yaşam alanlarımızı ve geleceğimizi tehdit eden bu zor şartlara karşı vatandaşlarımızın desteği çok önemli. Bu süreçte her damlanın değerini bilmek zorundayız. Duyarlı vatandaşlarımıza su tasarrufuna özen göstermeye, kaynaklarımızı daha dikkatli kullanmaya davet ediyorum.” 

Kuraklık Verimi Düşürdü Haber

Kuraklık Verimi Düşürdü

 Kırıkkale'de yağışların yetersiz kalması, şeker pancarı üretiminde verim kaybına sebep oldu. Çiftçiler, kuraklığın giderek daha büyük bir tehdit oluşturduğunu söyledi.   Kırıkkale'de yaşanan kuraklık, tarımsal üretimi de olumsuz etkiliyor. Su kaynaklarının tükenme noktasına gelmesi, özellikle şeker pancarı üretiminde verim kaybına sebep oldu. Keskin ilçesine bağlı Efendi köyünde başlayan şeker pancarı hasadında çiftçiler verim kaybı yaşıyor. İlçede şeker pancarı üretimi yapan çiftçiler, yüzde 30 verim kaybı yaşadıklarını söyledi.  "Yüzde 30 verim düştü"  Efendi köyü muhtarı Hasan Kargın, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, 40 yıllık çiftçilik hayatında böyle bir kuraklık görmediğini belirtti. Yetersiz yağış sebebiyle şeker pancarında verimin düştüğünü anlatan Kargın, "Bu çiftçiliği 40 senedir yapıyorum, 35 senedir de pancar ekiyoruz. Son zamanlarda hava çok sıcak gidiyor. Yağışlar da olmadığı için yüzde 30 verim düştü. Amelenin yevmiyesi 2 bin, 2 bin 500 lira arasında değişiyor. Ben kendi yevmiyemi çıkaramıyorum. Yapıyoruz ama şartlar bunu getirdi. Mesleğimiz şu an için devam ettiriyoruz" diye konuştu.  "Kuraklık bu sene daha fazla"  Kuraklığın bu yıl daha da arttığını ifade eden çiftçi Murat Kargın, "Geçen seneye göre bu seneki yağışlarımız çok az. Kuraklık bu sene daha fazla. Bunu her mahsulde hissettik. Arpa, buğday, ayçiçeği, özellikle de şeker pancarının canı su. Tabii ki kuraklıktan dolayı şeker pancarını dereden suluyoruz. Tarımsal sulamamız var. Bundan dolayı maliyet artıyor. Maliyet artınca da biz zor duruma düşüyoruz. Bu sene çok kuraklık oldu. Buradaki Öz Deresi'nde sular kesildi ve verimimiz çok düşük oldu. Dönümünde rahat bir 3 ton kaybımız oldu" şeklinde konuştu.  "Şeker pancarı zaten susuz olmuyor"  Her yıl kuraklığın arttığına dikkat çeken çiftçi Ramazan Oruk ise, "Yıldan yıla kuraklık artıyor. Her yıl geçen yılı arattırıyor. Şeker pancarı susuz olmuyor. Şeker pancarına ne kadar su verirsen verim o kadar artar. Her su da bir ton şeker pancarı demektir. Bu su yeterli değil. Derenin suyu geçen senelerdeki gibi akmıyor" dedi. 

Kuraklık incir ağaçlarını kuruttu Haber

Kuraklık incir ağaçlarını kuruttu

Türkiye'nin en verimli topraklarına sahip Aydın'da kuraklık ve susuzluk nedeniyle tarım sektörü alarm vermeye başladı. Küresel iklim krizinin en etkili hissedildiği bölgelerden biri olan ve dünyanın en fazla ve en kaliteli incirinin yetiştiği Aydın'da incir ağaçları henüz meyvelerini vermeden kurumaya başladı. Kurumanın düşük yağışlardan değil, artık bölgede kış soğuklarının yaşanmamasından kaynaklandığı belirtildi.   Türkiye'nin üretiminde dünyada lider olduğu ürünlerin başında yer alan ve Aydın'ın milli meyvesi olarak bilinen kuru incir küresel iklim krizine yenik düşmeye başladı. Evliya Çelebi'nin incir için ‘Ovalarından bal akan şehir' tabiri son yıllarda yaşanan kuraklıktan ötürü mazide kaldı. 2023-2024 yağış sezonunda Aydın'da metrekareye yaklaşık 700 kilogram yağış düşmesine rağmen nerdeyse kış mevsiminin hiç yaşanmadığı bölgede ağaçlar kuraklığa dayanamayarak kurumaya başladı. Geçen yıllarda sulanarak ayakta kalması sağlanan ağaçlar, bu yıl sulama kanallarında derelerde bir damla su olmaması nedeniyle sulanamadı. Sıkıntının her geçen gün artarak devam ettiğini belirten üreticiler, tek ümitlerinin yağmur olduğunu aksi takdirde önümüzdeki aylarda milyonlarca ağacın kurumasından endişe ettiklerini belirttiler.  Aydın'ın en önemli incir üretim merkezlerinden biri olan Köşk ilçesinde taban arazilerdeki pek çok ağaç, bu yıl meyvelerini olgunlaştıramadan kurumaya yüz tuttu. 44 yıllık hayatında bu kadar sıcak ve kurak bir dönem yaşamadığını belirten bölge çiftçilerinden Sadettin Kılınç, özellikle taban arazilerde incir ağaçlarının meyvelerinin ballanamadan aktığını mahsulden ziyade ağaçların durumunun çok kötü olduğunu belirtti.  Şu anda sulama kanallarından bir damla suyun akmadığı bölgede, dereler bile kurudu. İncir bahçelerinde ağaçların yapraklarını 4 ay önce dökmeye başladığını bunun kesinlikle normal bir durum olmadığını kaydeden Sadettin Kılınç, “İncirler iç yapamadı. Durum çok sıkıntılı” dedi.  “Yağışlar iyiydi, kış yaşanmadığı için fidanlar kuruyor”  Aydın'da 2023-2024 yağış döneminde metrekareye yaklaşık 700 kilogram yağış düştüğünü belirten bölge çiftçilerinden Cevdet Kılınç ise, tarım arazilerinde yaşanan kuraklığın yağış azlığından ziyade kış mevsiminin neredeyse yok olmasından kaynaklandığını ifade etti. Kılınç, 80 yıllık ömründe Aydın ve çevresinde böylesi kuraklığı 3. defa yaşadığını belirterek, “80 yaşındayım. Böyle kuraklık 1968 yılında, 1984 yılında ve bir de bu yıl yaşandı. Daha önce şahit olduğum 2 ayrı kuraklığın sebebi yağışların az olmasından kaynaklanıyordu. Ancak bu yıl durum bence biraz farklı. Kışın mevsimine uygun kış olur ve toprak don tutarsa yağışlar derine iner ve toprak da yağmura doyar. Ancak son yıllarda neredeyse hiç kış yaşanmadı. Eskiden kar yağardı, don olurdu. Artık kar ve don yok. Hal böyle olunca yıllık yağmur yağışı yeterli olsa bile toprak suya doymuyor. Sonuç olarak fidanlar bu şekilde kuruyor” diye konuştu. 

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.