Hava Durumu

#Mesai

Yeni Marmara Gazetesi - Mesai haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mesai haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Gazeteci Yaman Kaya’ya saldıran o şüpheliler gözaltında Haber

Gazeteci Yaman Kaya’ya saldıran o şüpheliler gözaltında

Edinilen bilgiye göre, geçtiğimiz hafta salı akşamı mesai bitimi Nilüfer ilçesi Fatih Sultan Mehmet Bulvarı üzerindeki iş yerinden ayrılıp 34 GPT 098 plakalı otomobiliyle evine seyir halinde olan Yaman Kaya (37), silahlı saldırıya uğradı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Silahlı saldırıyı yara almadan atlatan Kaya'nın otomobilinde, maddi hasar meydana geldi. Kaya, emniyette verdiği ifadesinde, “Tam köşeyi döneceğim sırada silah sesiyle birlikte camın patladığını gördüm. Önce vurulduğumu düşündüm. Sonra bende bir şey olmadığını fark ettim. Görgü tanıklarının ifadesine göre, bu saldırıyı yapan kişi burada yaklaşık yarım saat benim çıkmamı beklemiş. Ben suç çetelerini yazan biriyim. Bu saldırının arkasında bunlardan biri olduğunu düşünüyorum. Emniyet Müdürümüz, sağ olsun bu konunun üzerine düştü. Biz artık yetkililerden, gazetecilere yapılan saldırılar için önlemler alınmasını istiyoruz. Cezaların artırılmasını istiyoruz. Tehditlere rağmen biz işimizin başında olmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla çok yönlü soruşturma başlatan Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro ekipleri olayla ilgisi bulunan 3 kişiyi tespit etti şüpheli şahıslardan Z.B. ve S.M. olayın ardından çok geçmeden gözaltına alındı. Daha önce savcılık tarafından tutuklanma talebiyle sevk edildikleri mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakılan iki şüpheli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı üzerine Nöbetçi 3. Asliye Ceza Mahkemesince tutuklandı. Olayla ilgisi bulunduğu belirlenen 3. kişi C.B. de polis ekiplerince gözaltına alındı. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturmanın titizlikle yürütüldüğü, soruşturmanın safahatı ve sonucu hakkında bilgi verileceği bildirildi.

Fazla mesai, hafta tatili, prim, ikramiye… Tüm çalışanları ilgilendiriyor! Yargıtay son noktayı koydu Haber

Fazla mesai, hafta tatili, prim, ikramiye… Tüm çalışanları ilgilendiriyor! Yargıtay son noktayı koydu

Bir akaryakıt istasyonunda pompacı olarak çalışan genç, fazla mesai ücretini alamadığı gerekçesiyle noter kanalıyla istifa etti. Tüm görüşmelerine rağmen alacağını alamayan işçi, soluğu İş Mahkemesi'nde aldı. Davalı iş yerinde pompacı olarak çalıştığını, işe alınırken davacıya boş senet imzalatıldığını, fazla mesai alacaklarını talep etmesi üzerinde hakarete uğradığını öne sürdü. Fazla mesai alacaklarının ödenmesi için ihtarname gönderdiğini ve müvekkilinin iş akdini haklı nedenle sonlandırdığını beyanla kıdem tazminatı, yol ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti taleplerinin davalıdan tahsilini talep etti. Mahkeme, davanın reddine karar verdi. Davacı kararı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, itirazı reddetti. Davacı bu kararı da temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikteki kararda; işçilerin herhangi bir alacaklarının alamamasının haklı fesih sayılacağı vurgulandı. Kararda, "4857 sayılı İş Kanunu 24/II-e maddesi uyarınca işveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse işçi iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir. 4857 sayılı Kanun'un 24/II-e bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların da ödenmemesi işçiye haklı fesih imkanı verir. Yukarıda açıklandığı üzere davacının fazla mesai ücreti alacağı bulunup bulunmadığı tespit edildikten sonra davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshedip etmediği konusunda değerlendirme yapılmalıdır. Mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir" denildi.

Bursa'da zeytinyağı için yağhanelerde mesai başladı Haber

Bursa'da zeytinyağı için yağhanelerde mesai başladı

Son yıllarda sayıları artan zeytinyağı fabrikaları yağlık zeytin alımı ve sıkımlarına başladı. 2021 yılı zeytin hasadının başlaması ile birlikte zeytin üreticilerinde hummalı bir çalışma devam ediyor. Orhangazi bölgesinde kaliteli sofralık zeytin üretiminin haricinde yağlık zeytin üretimi de son yıllarda arttı. İlçe genelinde son yıllarda zeytinyağı fabrikalarının sayısı her geçen gün artıyor. Zeytinyağı fabrikalarının en eskilerinden birisi de Çakırlı Mahallesinde yer alan ve 3. nesil tarafından işletmeciliği yapılan Nergis Zeytinyağı Fabrikası. Serkan Hava tarafından işletmeciliği sürdürülen fabrikada zeytin hasat dönemi ile birlikte üretim de artmaya başladı. Zeytinin buruşması bekleniyor Fabrikanın yeni teknoloji cihazlarla üretim yaptığını belirten işletme sahibi Serkan Hava, zeytinyağı üretiminde yoğun bir döneme girdiklerini belirtti. Serkan Hava, hasadın ilk günlerinde yağlık zeytinlerde 6 kilodan bir kilo zeytinyağı elde edildiğini söyleyerek, "Soğukların başlaması, zeytinin buruşması ile birlikte artık 4 kilo zeytinden 1 litre yağ üretebiliyoruz. Şu anda zeytinyağının litresinin 35 TL’den verildiğini belirterek, depolamalarımızın ardından zeytinyağını İzmir’deki zeytinyağı borsasına ulaştırıyoruz. Son yıllarda zeytinyağı üretiminin artmasının yanı sıra Türkiye genelinde zeytinyağı ihracatı da artıyor. Bu artış Orhangazi’deki zeytinyağı üretimini de yeni tesis sayısını da artırıyor" dedi.

Yargıtay'dan Cumartesi mesai kararı Haber

Yargıtay'dan Cumartesi mesai kararı

İş Mahkemesi’ne başvuran işçi, fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etti. Davalı, davanın reddini talep etti. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne hükmetti. Taraflar kararı istinafa götürünce devreye Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi girdi. Daire, taraf avukatlarının itirazlarını reddetti. Bu kez davacı kararı temyiz etti. Dava dosyasını yeniden değerlendiren Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda; davalı işyerinde haftanın 5 gününün iş günü olduğu ve Cumartesi ve Pazar günleri çalışıldığında bu çalışmanın hafta tatili çalışması olduğu kabul edilerek hesaplama yapıldığı vurgulandı. İşyerinde normalde cumartesi günleri çalışılması veya çalışılmaması işverenin yönetim hakkından kaynaklandığının altı çizildi. Yargıtay kararında şöyle denildi: “Eğer bireysel veya toplu iş sözleşmesinde cumartesi gününün açıkça hafta tatili (akdi tatil) olduğu düzenlenmemiş ise o gününün işgünü sayılması gerektiği, davalı işyerinde ise haftanın 6 gününün iş günü, 1 gününün hafta tatili olduğunun kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle Mahkemece cumartesi ve pazar gününün hafta tatili olarak kabul edilmesi hatalıdır. Yine, bu hesaplama yöntemine göre fazla çalışma ücretinin davacı yararına değişmesi halinde, davacının fazla çalışmalarının hafta tatili olarak hesaplandığı dikkate alınarak bu yönden davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşmayacağı kabul edilmeli. Temyiz olunan İş Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına, dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine oy birliği ile karar verilmiştir.”

Mesai arkadaşını öptü işinden oldu Haber

Mesai arkadaşını öptü işinden oldu

Bir mağazada satış temsilcisi olarak çalışan delikanlının, iddiaya göre duygusal ilişki yaşadığı mesai arkadaşı genç kızı işyerindeyken öpmeye kalkışması güvenlik kameralarına takıldı. Kısa sürede çalışanlar arasında dedikoduya sebep olan aşk kaçamağı müdürün kulağına gitti. Mağaza müdürünün raporu doğrultusunda delikanlı, işveren tarafından ahlaka mugayir davranışları gerekçe gösterilerek tazminat ödenmeden kovuldu. İş Mahkemesi’nin yolunu tutan genç, tam 12 sene çalıştığı işinden hiçbir haklı neden ve gerekçe göstermeksizin kovulduğunu belirterek, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının fesih tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etti. Mahkemede savunma yapan işveren ise davacının çalıştığı mağazada birlikte çalıştığı kadın ile aralarında gönül ilişkisi ve ahlaka mugayir davranışları olduğunu öne sürdü. Olayın işyerinde dedikodulara sebebiyet verdiğini anlatan davalı, yapılan inceleme ve kamera incelemelerinde davacı ile kadın arkadaşının olumsuz davranışlarının saptandığını, bunun üzerine çalışanlardan savunma istendiğini dile getirdi. Davacının, sevdiği bayanı öpmeye kalkışmasının kamera görüntülerine de yansıdığına dikkat çeken davalı patron, davacının iş akdinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeniyle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etti. İş Mahkemesi, davanın kısmen kabulüne hükmetti. Kararı davalı işveren temyiz erince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Mağaza içi özel hayatı kapsamaz Davacının işyerindeki bir bayanla gönül ilişkisi yaşadığına dikkat çekilen Yargıtay kararında, davacı satış temsilcisinin kadın çalışanı iş yerinde öpmeye çalıştığı hatırlatıldı. Geçtiğimiz günlerde açıklanan kararda şöyle denildi: “Davacının, mesai arkadaşını öpmeye çalıştığına dair girişimi güvenlik kameraları tarafından kaydedilmiştir. Olaya güvenlik kameralarının kaydı nedeni ile vakıf olan davalı işverenin davacı işçiyi bu fiili nedeniyle işten çıkarttığı anlaşılmaktadır. Özel hayat ve özel hayatın gizliliği kuralı iş yerinde ve başka bir çalışana karşı alenen yapılan fiili kapsamaz. Feshe konu edilen davranış kadın işçi tarafından da savunma tutanağında kabul edilmişken, davacı işçinin iş yeri ortamında başka bir çalışan ile yukarıda açıklanan şekilde bir olay yaşaması iş yeri kurallarına ve genel ahlak kurallara aykırı olduğundan davalı işveren feshi haklıdır. Açıklanan nedenle Mahkemece kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup kararın bozulmasını gerektirmiştir” Öte yandan emsal nitelikteki kararla birlikte, işyerinde benzer davranış sergileyenlerin tazminatsız şekilde kovulmasının önü açılmış oldu.

Mesai arkadaşına ‘terbiyesiz’ dedi işten kovuldu Haber

Mesai arkadaşına ‘terbiyesiz’ dedi işten kovuldu

Çalıştığı işyerindeki mesai arkadaşıyla tartışan genç, iddiaya göre Y. İsimli işçinin üzerine yürüyerek ‘terbiyesiz’ dedi. Yaşanılanlara şahitlik eden patron, mesai arkadaşına ‘terbiyesiz’ diyerek sataşan işçiyi İş Kanunu’nun 25/2-d maddesi gereğince tazminatsız şekilde işten çıkardı. İş Mahkemesi’nin yolunu tutan kovulan işçi, 4 sene boyunca çalıştığı işyerinden haksız şekilde çıkarıldığını belirterek, davalı şirket tarafından tüm hak ve alacaklarını talep ettiğini, davalının herhangi bir ödeme yapmadığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarını istedi. Mahkemede savunma yapan davalı işyeri sahibi ise davacının iş akdinin İş Kanunu'nun 25/II-d maddesi uyarınca; ‘işçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması’ nedeniyle haklı olarak feshedildiğini öne sürdü. Davacının iş akdinin haklı nedenle feshine sebep olan şirket prosedür ve kurallarına aykırı fiil ve eylemi aynı mağazada görev yapan personellerin vermiş olduğu savunmalar ve tutanaklar ile de doğrulandığını dile getirdi. Davalı patron; şirket ile davacı arasındaki güven ilişkisi ortadan kalkmış olup davacının eylemi ile mağazanın çalışma ortamını ve huzurunu onarılmayacak ölçüde zedelediğini, davacının dava dilekçesinde işten haksız olarak çıkarıldığı yönündeki iddiasının gerçek dışı olduğunu, bu iddialarına ilişkin herhangi bir dayanak göstermediğini savunarak, davanın reddini istedi. Davacının iş akdinin davalı işverenlikçe feshedilmesinin haklı sebeple gerçekleşmediği, iş akdinin feshinin geçerli geçerli nedenlere dayandığına dikkat çeken İş Mahkemesi, davacının kıdem ve ihbar tazminatı almaya hak kazanacağı kanaatine vararak davanın kısmen kabulüne karar verdi. Kararı davalı vekili temyiz etti. Dava dosyasını inceleyen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda şu ifadelere yer verildi: “Dosya içeriğinde bulunan fesih yazısı,tutanak içeriği ile tanık beyanlarına göre davacının iş sebebiyle anlaşmazlık içinde bulunduğu diğer çalışan Y.’in üzerine yürüdüğü ‘terbiyesiz’ kelimesini kullandığı sabittir. Olayların gelişimi bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının eylemi sataşma niteliğinde olup; 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/2-d bendi uyarınca sözü edilen eylem haklı feshi niteliğindedir. Davalı işverenin feshi yasal süresi içinde gerçekleşmekle, ihbar ve kıdem tazminatı istemelerinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne dair hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.