Hava Durumu

#Mide Kanseri

Yeni Marmara Gazetesi - Mide Kanseri haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mide Kanseri haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Op. Dr. Baysal: "Sigara, etli yemekler, kızartmalı yemekler ve kebaplar mide kanseri riskini arttırır" Haber

Op. Dr. Baysal: "Sigara, etli yemekler, kızartmalı yemekler ve kebaplar mide kanseri riskini arttırır"

Mide kanserinde çevresel faktörlerin aile faktörlerinden daha ön planda olduğunu belirten Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Feridun Baysal, mide kanserinin kadınlara nazaran erkeklerde daha sık gözüken bir hastalık olduğunu belirtti. Elazığ Medilines Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Feridun Baysal, mide kanseri hakkında değerlendirmelerde bulunarak, mide kanserinde çevresel faktörlerin aile faktörlerinden daha ön planda olduğunu ifade etti. Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Feridun Baysal, "Mide kanseri özellikle erkek hastalarda daha sık gözüken bir kanserdir. En sık 60-70 yaş aralığında gözükür. A grubu kan sahibi olanlarda biraz daha sık görülür. Mide kanserinde çevresel faktörler aile faktörlerinden daha ön plandadır. Tuzlu beslenmek, kırmızı etle yoğun beslenmek bunlar mide kanserine yakalanma riskini arttıran faktörlerdir. Mide kanseri riski, toplumda çok sık gözükmesine rağmen takibi açısından endoskopi erken teşhiste bizim için oldukça önemlidir. O nedenle 40 yaşını aşmış bireylerde bir gün dahi mideleri ağrısa, mutlaka endoskopi öneririz. 40 yaş altındaki bireylerde ise ailelerinde mide kanseri yoksa bir ilaç tedavisi düzenleriz. 30 gün kullanırlar mide ağrıları geçmezse o zaman endoskopi ile teşhis koyarız. Yaşa bakmaksızın reflü varsa eğer endoskopiyi hastalarımıza öneririz. Endoskopi mide kanseri tanısında en önemli tanı aracımızdır. Endoskopide midede görülecek olan poliplerden ve kitlelerden alınan biyopsilerle mide kanseri teşhisi konulmaktadır. Helikobakter pilori dediğimiz bir bakteri midenin içerisinde yaşayabilir. Bu bakteri geçmeyen gastritler, ülserler ve mide kanserine yatkınlığı arttıran bir bakteridir. Bu tür mide ağrıları olanların midelerinde endoskopi yapımında Helikobakter pilori midelerinde çıkmışsa mutlaka bunun öldürülmesi gereklidir. Çünkü bu mide kanseri riskini arttıran bir bakteridir. Bunun önenmesini özellikle öneriyorum" dedi. Mide kanserinde genetik geçişlerin olduğunun altını çizen Baysal, "Çevresel faktörler, beslenme tarzları, sigara, etli yemekler, kızartmalı yemekler ve kebaplar mide kanseri riskini arttırırlar. APC ve CDH1 gibi bazı gen mutasyonlarında mide kanseri daha sık gözükür. Bu nedenler mide ağrısı olanlarda özellikle 40 yaşında üzerinde olanlara endoskopi, 40 yaş altına ise kısa bir ilaç tedavini öneririm. Mide kanserinin bulgularında zayıflama ve mide ağrısı gibi semptomlar olabilir. Bunlarda da uyanık olmakta fayda var. Erkeklerde kadınlara göre mide kanseri daha sık görülmektedir. Bunlar, tamamıyla yeme ve içme alışkanlıklarıyla alakalı. Sigara kullanımı yoğunundan dolayı erkeklerde mide kanseri kadınlara oranla bir tık daha fazla görünür" ifadelerini kullandı.

Ani kilo kaybı ve iştahsızlık mide kanseri belirtisi olabilir Haber

Ani kilo kaybı ve iştahsızlık mide kanseri belirtisi olabilir

Kadınlara oranla erkeklerde daha fazla ve genellikle 60 üstü bireylerde görülen mide kanserinin maalesef erken teşhisi diğer kanser türlerine oranla daha az. Bu anlamda mide kanserinin erken teşhis edilebilmesi için kiloda ani kayıp, mide ağrısı ve rahatsızlık, iştah kaybı, kusma, kanlı dışkı ve halsizlik ve yorgunluk belirtilerin dikkatli değerlendirilmesi gerektiğini hakkında Medicana Kadıköy Hastanesinden Prof. Dr. Taner Oruğ ve Dr. Muharrem Coşkun bilgilendirmelerde bulundu.  Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Taner Oruğ, mide kanserinde erken tanının tedavi sürecine büyük önem taşıdığını vurgulayarak “Mide kanseri, genellikle mide iç yüzeyindeki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyümesi ve çoğalması sonucu ortaya çıkan bir kanser türüdür. Mide kanseri genellikle mide duvarının iç tabakasında başlar ve zamanla diğer tabakalara yayılabilir’’ dedi. Prof. Dr. Taner Oruğ, ‘Helicobacter pylori’ adlı bakterinin neden olduğu kronik inflamasyon sonucunda ortaya çıkan mide kanseri ile ilgili risk faktörleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri gibi bazı temel bilgileri aktardı.  Yüksek oranda tuz içeren gıdalara dikkat  Prof. Dr. Oruğ, mide kanserinin genellikle 60 yaş üstü bireylerde daha sık görüldüğünü ifade ederken, “Mide kanseri erkeklerde kadınlara göre daha yaygındır. Helikobakter pylori enfeksiyonu denilen Mide ülserlerine neden olan bir bakteri ile ilişkilidir. Aşırı tuzlu ve tütsülenmiş gıdaların tüketimi riski artırabilir. Sigara içme ve aşırı alkol tüketimi de risk artışında önemli yer tutar. Mide kanserinde tedavinin başarısı hastalığın evresi ile yakından ilişkilidir. Bu nedenle kiloda ani kayıp, mide ağrısı ve rahatsızlık, iştah kaybı, kusma, kanlı dışkı ve halsizlik ve yorgunluk belirtilerinin dikkatli değerlendirilmesi gerekir” dedi.  Teşhis endoskopiyle konulabilir  Endoskopinin mide kanseri gibi üst sindirim sistemi hastalıklarının teşhisinde önemli bir rol oynadığını söyleyen Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Muharrem Coşkun ise “Esnek bir endoskop kullanılarak mide, yemek borusu ve onikiparmak bağırsağı gibi organların iç yüzeyini doğrudan görüntülenerek kanser veya diğer hastalıkların varlığını belirleme erken teşhisi olanağı tanır. Endoskopi sırasında doktorlar, şüpheli alanlardan doku örnekleri alabilirler. Bu biyopsi numuneleri, laboratuvar incelemesi için gönderilerek kanser hücreleri varsa teşhisin kesinleştirilmesine yardımcı olabilir. Lezyonların büyüklüğünü ve yerini belirleyebilir. Bu bilgiler, cerrahi müdahale veya diğer tedavi seçeneklerinin planlanmasında önemlidir” şeklinde konuştu.  Tedavi süresince hastaların yaşam kalitesi artırılmalıdır  Mide kanserinin tedavisinde en yaygın yöntemlerden birinin cerrahi müdahale olduğunu belirten Uzm. Dr. Muharrem Coşkun, “Ameliyat sırasında, kanserli hücreleri içeren bölge çıkarılır. Bu, kanserin büyüklüğüne ve yayılma derecesine bağlı olarak farklılık gösterebilir. Radyoterapi, kemoterapi, imunoterapi gibi tedavi seçenekleri genellikle bir araya getirilerek kullanılır ve kanserin türüne, evresine ve genel sağlık durumuna bağlı olarak kişiselleştirilir. Tedavi sürecinde hastaların yaşam kalitesini artırmak ve yan etkilerle başa çıkmak için destekleyici bakım da önemlidir. Her durum benzersizdir, bu nedenle tedavi planı genellikle bir multidisipliner ekibin ortak çabalarıyla belirlenir. Tedavi süreci sürekli olarak değerlendirilir ve gerektiğinde ayarlamalar yapılabilir” diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.