Hava Durumu

#Sarı Serum

Yeni Marmara Gazetesi - Sarı Serum haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sarı Serum haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Sarı Seruma Dikkat! Haber

Sarı Seruma Dikkat!

Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeynep Bilgiç, "Ben hastalarıma tedavimde böyle bir yöntem uygulamıyorum. Vatandaşların bu serumu temin edip hastane acilleri dışında yaptırmasını kesinlikle önermiyorum. Bu ilaca karşı bir alerji geliştiğinde özellikle anaflaksik şok dediğimiz tablo oluştuğunda ve hemen müdahale edilmediğinde ölümle sonuçlanabilir" dedi. Geçtiğimiz kış aylarında gündeme gelen ve halk arasında "sarı serum" olarak bilinen vitamin içerikli serumlar, bilinçsiz kullanıldığında sağlık açısından ciddi tehlikelere yol açıyor. Hastane ortamı dışında uygulandığında ani alerjik reaksiyonlara ve ölümlere yol açabilen bu serumun bilinçsizce kullanımı konusunda uyarılarda bulunan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeynep Bilgiç, vatandaşların bu tür yöntemlerden uzak durması gerektiğini vurguladı. Bilgiç, ayrıca sonbahar ve kış aylarıyla birlikte artması beklenen grip vakalarına da dikkat çekerek, hem bağışıklık sistemini güçlü tutmanın hem de aşı ile korunmanın önemine değindi. "Hastane acilleri dışında yaptırılmasını kesinlikle önermiyorum" Tunceli Devlet Hastanesi'nde görev yapan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeynep Bilgiç, kendi hastalarının tedavisinde de sarı serumu kullanmadığını belirtti. Sarı serumun içeriğinde bulunan vitaminlerin hastalanmadan önce, bağışıklık kazanmak amacıyla alınması gerektiğini ifade eden Dr. Bilgiç, "B vitamini ve diğer vitaminlerin alerjen etkisi yüksek. Ben hastalarıma tedavimde böyle bir yöntem uygulamıyorum. Vatandaşların bu serumu temin edip hastane acilleri dışında yaptırmasını kesinlikle önermiyorum. Bu ilaca karşı bir alerji geliştiğinde özellikle anaflaksik şok dediğimiz tablo oluştuğunda ve hemen müdahale edilmediğinde ölümle sonuçlanabilir. Ayrıca bu vitamin takviyelerini hastalık oluştuktan sonra değil de hastalık oluşmada önce alınması ve bağışıklığın güçlendirilmesi, hastalıktan korunmada çok daha etkilidir" diye konuştu. "Hastalıktan korunmanın en önemli yöntemlerinden biri aşıdır" Dr. Zeynep Bilgiç, önümüzdeki günlerde gribal enfeksiyon vakalarında artış beklendiğini, grip aşısının bu noktada oldukça önemli olduğunu ifade etti. Dr. Bilgiç, "Kuzey Yarım Küre'deki tüm ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de ekim ayıyla birlikte grip vakalarında bir artış bekliyoruz. Hastalığın doğal seyri sürecinde sonbahar ve kış aylarında hastalıkta mevsim normallerinde bir artış bekleniyor. Bu hastalıktan korunmak için yapabileceğimiz en önemli şey kişisel hijyeni sağlamak. Covidle birlikte özellikle daha çok önemini fark ettiğimiz el yıkama, kalabalık ortamlarda maske kullanılması, hasta kişilerden uzak durulması, kalabalık ortamlarda mümkün olduğunca uzun vakit geçirilmemesi gerekiyor. Ayrıca dengeli ve yeterli beslenme, özellikle C vitamini bakımından zengin turunçgillerin ve yeşil yapraklı bitkilerin tüketilmesi önemli. Probiyotikler olarak değerlendirdiğimiz ev yapımı yoğurt tüketimi, soğan ve sarımsak tüketimi, yeterli protein alımı ve iyi bir bağışıklık sistemi için iyi bir uyku bu hastalıkların önlenmesinde basit gibi görünen ama oldukça önemli önlemlerdir. Ayrıca hastalığa yakalanmayı yüzde yüz engellemese de hastanede yatış ve ölüm oranlarını yüzde 70 oranında azaltan oldukça etkili bir aşı mevcut. Bu aşı da belirli endikasyonlarda belirli gruplara Sağlık Bakanlığı tarafından ücretsiz olarak sunulmaktadır. Kişiler, sezon açıldıktan sonra e nabız sistemlerini kontrol ettiklerinde aşılarının tanımlı olduğunu görebilirler. Aile hekimlerine ya da enfeksiyon hastalıkları polikliniğine başvurarak aşının reçete edilmesini sağlayabilirler. Hastalıktan korunmanın en önemli yöntemlerinden biri de aşıdır" şeklinde konuştu.

Sarı Serum Uyarısı!  Haber

Sarı Serum Uyarısı! 

Kilis Aile Hekimleri Derneği Başkanı Dr. Gökmen Erendor, grip tedavisinde yanlış uygulamalara karşı uyarıda bulunarak, sarı serum gibi yöntemlerin bilimsel bir kanıtı olmadığını vurguladı.  Dr. Gökmen Erendor, mevsimsel grip ve yanlış tedavi yöntemleri hakkında önemli açıklamalarda bulunarak, özellikle atom olarak da bilinen sarı seruma karşı vatandaşları uyardı. Hastalığın sonbaharın sonu, kış ayları ve ilkbaharın başında daha sık görüldüğünü vurgulayan Erendor, Ekim başı ile Mart sonu arasındaki dönemin grip açısından en riskli zaman dilimi olduğunu söyledi.  Risk gruplarına dikkat çekti  Dr. Erendor, toplumun genelinin grip riski taşıdığını ancak bazı yaş ve sağlık gruplarının daha fazla risk altında olduğunu belirtti. Dr. Erendor, özellikle 2 yaş altındaki bebekler, 65 yaş üstü bireyler, kronik böbrek, kalp ve akciğer hastaları, obez bireyler ve huzurevlerinde yaşayan yaşlıların gripten daha fazla etkilendiğini ifade etti.  Grip belirtileri  Hastaların en çok yüksek ateş şikayetiyle sağlık kuruluşlarına başvurduğunu aktaran Dr. Erendor, 38 dereceyi geçen ateşin yanı sıra boğaz ağrısı, halsizlik, yorgunluk, kuru öksürük, burun akıntısı, göz yaşarması, aksırma ve eklem-kas ağrılarının da yaygın belirtiler arasında yer aldığını söyledi.  Sarı serum uyarısı  Son dönemde sosyal medyada grip tedavisi olarak önerilen bazı uygulamalara karşı uyarılarda bulunan Dr. Erendor, bu tür uygulamaların Sağlık Bakanlığı tarafından da önerilmediğini belirtti. Erendor, "Sosyal medyada gördüğümüz kadarıyla, bu uygulamaların bazı hastalarda ciddi kalıcı sağlık sorunlarına ve hatta ölüme yol açtığını biliyoruz" şeklinde konuştu.  Hastaların bu tür tedavilere yönelmek yerine hekim kontrolünde tedavi olmaları gerektiğini söyleyen Erendor, "Lütfen halsizlik, yorgunluk, hafif ateş veya grip belirtileriyle bizlerden sarı serum ya da atom uygulaması talep etmeyiniz" diye konuştu.  "Antibiyotik kullanımı kesinlikle yanlış"  Grip tedavisinde antibiyotik kullanımının kesinlikle yeri olmadığını belirten Dr. Erendor, hastalığın önlenmesi ve yayılmasının durdurulması için en önemli unsurun kişisel hijyen olduğunu söyledi. Hem hastaların hem de sağlıklı bireylerin, hastalığın yayılmasını önlemek için ellerini bol su ve sabunla yıkamaları gerektiğini vurguladı. 

Sarı Seruma Dikkat! Haber

Sarı Seruma Dikkat!

Acil Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Erdinç Şengüldür, "Sarı serum çoğu zaman iki bardak su ve bir takım vitaminlerden ibarettir. Hastaya ani bir şifa sağlamaz, tedaviyi hızlandırmaz, halkımızın tabiri ile anında ayağa kaldırmaz" dedi.  Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Erdinç Şengüldür, serumu hakkında bilgilendirmede bulunarak, hekim izni ve gözetimi olmadan kullanılmaması gerektiğinin altını çizdi. Serumu; "Hekimler ve diğer bilim insanları; kanın pıhtılaşması sonrasında geriye kalan sıvıyı serum olarak adlandırır" şeklinde tanımlayarak sözlerine başlayan Dr. Erdinç Şengüldür, "Bu sıvı hücreleri ve pıhtılaşma faktörlerini içermez, içeriğinde elektrolitler, proteinler (özellikle albümin ve immünoglobulinler), hormonlar, enzimler, antikorlar ve metabolik atıklar yer alır. Halk arasında kullanılan ismiyle serum; hastaya damar yolu ile verilen her türlü sıvı ve ilaç tedavisi olarak tanımlanabilir" ifadelerinde bulundu.  Hastaya serum verilmesine hekimlerin karar verdiğinin altını çizen Şengüldür, "Her ilaç gibi serum da tıbbi gereklilik halinde kullanıldığında fayda sağlayacaktır. Serum tedavisine hastanın isteği ile değil hekimin endikasyon dahilindeki kararı ile başvurulur." diyerek hekimin kararı ve gözetimi olmadan serumun kullanılmaması gerektiğini vurguladı.  "Yasal yaptırımlarla karşılaşabilirler"  Serum olarak nitelendirilen sıvıların pek çok farklı çeşidinin olduğunu söyleyen Dr. Şengüldür, "İçerdikleri elektrolit ve diğer bileşenlerin yoğunluğundaki farklılıklar nedeniyle her serum her hastada kullanılamaz. Ayrıca bu serumların içine konulan her türlü ilacın alerjik reaksiyonlara neden olma riski vardır. Oluşabilecek yan etkiler ve alerjik reaksiyonlar gerekli müdahale yapılmaz ise ölümcül seyredebilir. Bu nedenle sağlık kurumları dışında, hekim gözetimi olmaksızın serum tedavisi yapılması uygun değildir. Hekim gözetiminde olsa bile istenmeyen etkiler ortaya çıktığında gerekli müdahalenin yapılmasının mümkün olmadığı alanlarda serum tedavisi uygulanması uygun değildir. Gerekli önlemleri almaksızın bu tedavileri uygulayan hekim veya sağlık personelleri de yasal yaptırımlarla karşılaşabilirler" dedi.  Hangi durumlarda serum kullanılıyor  Damar yolu ile verilen sıvı tedavilerinin her türlü yaralanmadan kanser tedavilerine kadar uzanan geniş bir yelpazedeki hastalar için uzun yıllardır kullanıldığını ifade eden Şengüldür, hastanede yatan hastalarda ve acil servislerde ilk müdahalesi yapılan hastalarda kullanılan çok sayıda serumun hekimlerin ve hastaların hizmetine sunulduğunu söyledi. Ayrıca bu serumların tamamı tıbbi gereklilik durumunda ve hekim kararı ile gerekli önlemler alındıktan sonra uygulandığını vurguladı.  "Hastaya ani bir şifa sağlamaz, tedaviyi hızlandırmaz"  Sarı serum ya da atom olarak tanımlanan sıvı hakkında da bilgi veren Şengüldür, "Çeşitli kişiler tarafından farklı şekillerde hazırlanabilen, genel olarak vitamin, ağrı kesici, antihistaminik gibi ilaçları içeren çözeltilere halk arasında bu isimler verilmektedir. Bu vitamin ve ilaçlar genelde iki bardak su ile eş hacimdeki 500 cc’lik sıvılar ile hastalara verilir. Sarı serum çoğu zaman iki bardak su ve bir takım vitaminlerden ibarettir. Hastaya ani bir şifa sağlamaz, tedaviyi hızlandırmaz, halkımızın tabiri ile anında ayağa kaldırmaz" şeklinde konuştu.  İşlevi ve adı her ne olursa olsun, tüm ilaçların alerji ve anafilaksi riskine sahip olduğunu hatırlatan Erdinç Şengüldür, "Anafilaksi alerjik reaksiyonun solunum durması ve ölümle seyredebilen en şiddetli formudur. Hekim önerisi olmadan sağlık tesisleri dışında yapılan serum tedavileri nedeniyle ölümler genellikle anafilaksi nedeni ile olmaktadır. Atom olarak tabir edilen serumların içine konulan ve sarı rengi veren B vitamini ilaçları özellikle alerjik reaksiyona yol açma riski yüksek ilaçlardır. B vitaminleri dışında ‘Atom’ serumlarına konulan pek çok ilaç da bu reaksiyonlara yol açabilir. Basit alerjik reaksiyonlardan anafilaksiye ve ölüme kadar gidebilen tablolar gelişebilir. İlaçlar uygun zamanda ve uygun dozda kullanıldıklarında tedavi edicidirler; ancak yanlış dozda ve yanlış hastada ölümcül zehirlere dönüşebilirler. Hekim önerisi dışında serum ya da diğer bir ilaç kullanımı hastaya faydadan çok zarar verme potansiyeli taşır. Hastalarımızdan hekim tarafından önerilmeyen tedaviler konusunda ısrarcı olmamalarını ve farklı yollardan bu tedavilere ulaşmaya çalışmamalarını rica ediyoruz" şeklinde açıklamasını sonlandırdı. 

"Sarı serumu tavsiye eden fenomenler görüyorum, inanılmaz yanlış bir iş yapıyorlar" Haber

"Sarı serumu tavsiye eden fenomenler görüyorum, inanılmaz yanlış bir iş yapıyorlar"

Uzmanlar, son zamanlarda ölüm iddialarıyla gündeme gelen ve halk arasında "atom" veya "sarı serum" olarak ifade edilen serum tedavisine karşı uyarılarını yineledi. Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Asım Kalkan, "Damardan bir şey verdiğiniz zaman anında etkisi başlar, ağızdan aldığımız zaman yarım saatte başlar, yarım saat beklememek için hayatınızdan olmayın. Sarı serumu tavsiye eden arada youtuber, fenomenleri görüyorum, inanılmaz yanlış bir iş yapıyorlar. Evde asla ve asla damar yolundan herhangi bir şey yaptırmayın. Eğer evden geliyorsa bize yetişme ihtimali az, anafilaksi dediğimiz şey çok hızlı gelişiyor, çok hızlı öldürebiliyor" dedi.   Geçtiğimiz günlerde Ataşehir'de de 64 yaşındaki Harun Bayramoğlu'na evde ‘sarı serum' bağlanması sonrası fenalaşarak vefat etmesi iddiasıyla ilgili süreç devam ederken Sağlık Bakanlığı Sağlıklı Çözüm sosyal medya hesabından da bilgilendirme mesajı paylaşıldı. Paylaşımda, "Bu uygulama ancak, kişide aşırı sıvı kaybı (kusma, ishal, terleme ve ilgili dönemde sıvı gıda alamamaya bağlı) mevcutsa ve kan değerleri ölçülerek belirlenmiş mineral ve vitamin eksikliği varsa hekim kararı ile eğitimli sağlık personeli tarafından uygun sağlık kurumu şartlarında gerçekleştirilebilir" ifadelerine yer verildi. Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Asım Kalkan ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Sorumlusu Doç. Dr. Serkan Doğan da üst solunum yolu enfeksiyonları, halsizlik, kas, eklem ağrısı gibi durumlarda kişilerin serum bağlanması sonrası hızla iyi olabileceği düşüncesinin yanlış olduğunu ev, iş yeri gibi uygunsuz noktalarda yapılan bu işlemlerin oluşturabileceği alerjik reaksiyonlarla ölüme yol açabileceğine vurgu yaparak önemli uyarılarda bulundu.  "Hekimlik hayatımda ancak 3-4 hastaya verdim"  ‘Sarı serum' taleplerine ilişkin konuşan Acil Tıp Uzmanı Prof. Dr. Asım Kalkan, "Bu talepler genellikle bahar ve kış aylarında üst solunum yolu enfeksiyonları yani gribal enfeksiyonlar artmaya başladığı zaman ortaya çıkıyor. Sarı serumu bizden isterler fakat genelde yapmayız. Kronik alkoliklerde bilinç bulanıklığı geliştiğinde korsakoff psikozu dediğimiz bir durum var sadece orada vitamin eksikliğini tamamlamak için verdiğimiz bir olay. Hekimlik hayatımda toplamda verdiğim 3-4 hasta vardır, tehlikelisi evde yapılıyor olması. Anafilaksi dediğimiz şey ne; önce kızarır, kaşınır, kabarırsınız sonra solunumumuz etkilenmeye başlar, solunum yolunuz tamamen tıkanır, sonra da kalbiniz durur. Bu bahsettiğim olaylar bir dakika içinde bile gelişebilir, 10 dakika, 1 saatte de gelişebilir. Basit ilaçlar gibi görünüyor çok etkili, çok kısa zamanda da anafilaksiyi tedavi edebiliyoruz. Ölen hastalarımız genellikle evde bu işlemi yaptırmış insanlar oluyor ve hastaneye yetişene kadar beyni, kalbi oksijensiz kalıyor" diye konuştu.  "Tavsiye eden youtuber, fenomenler görüyorum, inanılmaz yanlış"  Sağlık uygulamalarının uygun tıbbi şartlarda ve sağlık personelleri tarafından yapılmasının hayati önem taşıdığını söyleyen Prof. Dr. Kalkan, şöyle konuştu:  "Sarı serumu tavsiye eden arada blogger, youtuber, fenomenleri görüyorum, inanılmaz yanlış bir iş yapıyorlar. Hiçbir serum evde yapılmaz, hiçbir ilaç eğer damardan verecekseniz hastane ortamı dışında yapılmaz. En küçük ilacın bile ufak bir alerjisinde neler olacağını tahmin bile edemezsiniz. Evde serum takmaya başladılar, insanlar böyle bir hizmet alıyor. Damardan bir şey verdiğiniz zaman anında etkisi başlar, ağızdan aldığımız zaman yarım saatte başlar, yarım saat beklememek için hayatınızdan olmayın derim. Evde asla ve asla damar yolundan herhangi bir şey yaptırmayın. Eğer evden geliyorsa bize yetişme ihtimali az, anafilaksi dediğimiz şey çok hızlı gelişiyor, çok hızlı öldürebiliyor. Her ne kadar engel olmaya çalışsak da bir şekilde bu serumu taktıranlar olabiliyor. Anafilaksi durumu zaten yoğun bakımda takip ediliyor, ilk müdahalesini biz acilciler yapıyoruz."  "Ağızdan tabletlerle tedavi olabileceğimizi bilmemiz gerekiyor"  Acil Tıp Uzmanı Doç. Dr. Serkan Doğan ise, "Son zamanlarda çok üzücü haberler aldık, Allah rahmet eylesin diyorum. Sarı, atom ya da vitamin serumu gibi bir süreç var ama bu uzun yıllardır vardı. Son mevsimsel grip döneminde bu süreç öne çıktı. İçerisinde B, C vitamini var, bazen ağrı kesiciler konabiliyor, kortizon dediğimiz ilaçlar konuyor. Belki antibiyotik eklenebiliyor, böyle oluşturulmuş bir kompleks tedavi şekli oluyor. Mevsimsel grip dönemi yaşadığımız bu dönemde vatandaşlarımızın çoğu üşümesi, titremesi, halsizliği, vücut kırıklığı oluyor, boğaz ağrısı gibi şikayetlerle geliyorlar. Üst solunum yolu enfeksiyonu ve nezle gibi durumlarda basit ağızdan tabletlerle de tedavi olabileceğimizi bazı gerçekten temel dikkatlerle; el yıkama alışkanlığı, hijyen, bulunduğunuz ortamı havalandırma gibi durumlarla, mevsimin getirdiği doğal sebze, meyve ile beslendiğimizde, hafif bir egzersiz yaptığımızda çok rahat ve hızlı bunun üstesinden gelebileceğimizi bilmemiz gerekiyor" dedi.  "Çocuklarımız daha hassas, lütfen böyle bir şeye girişmeyelim"  ‘Sarı serum' talebiyle başvuran hastalara ilişkin konuşan Doç. Dr. Doğan, "Kliniğimize de bu tarz tekliflerle hastalarımız çok geliyor, özellikle yeşil alana. Hekimler olarak damardan tedavi yapmıyor muyuz, yapıyoruz ama özellikli hastalarımız için yapıyoruz. Serum tedavisi niye yapılıyor; bir kişi ağızdan beslenemiyorsa, kronik hastalıkları, bazı biyokimyasal testlerinde bozukluklar varsa bu kişilere serum tedavisi yapıyoruz. Vatandaşlarımızdan rica ediyorum; sağdan soldan akrabadan, arkadaştan ya da internetten, sosyal medyadan duydukları herhangi bir tedaviyi lütfen talep etmesinler, hekimlerine güvensinler. Aldıkları tedavileri sağda solda değil, tam teşekküllü hem tıbbi hem de personel donanımı anlamında yetkin, yeterli olunan yerlerde bu tedavileri uygulasınlar. Hekim order'ı ve reçetesiyle olsun. Biz sağlık profesyonelleri üzülerek bakıyoruz, üzülerek izliyoruz. Çocuk hastalıkları dediğimiz zaman biraz daha farklı bir pozisyonda bakmak gerek çünkü çocuklarımız daha hassas. Çocuklarda çok daha ciddi durumlara ve reaksiyonlara sebebiyet verebileceğini düşünüyorum. Lütfen çocuklarımızda böyle bir şeye girişmeyelim. Aman diyorum, bu konuda çocuklarımızı sakınalım" diye konuştu. 

Sarı Seruma Dikkat! Haber

Sarı Seruma Dikkat!

 Van'da uzmanlar, halk arasında 'sarı serum' ve 'atom' diye bilinen serumlar hakkında vatandaşlara uyarılarda bulundu.   Grip ve üst solunum yolu enfeksiyonlarının arttığı kış aylarında uzmanlar, halk arasında 'sarı serum' olarak bilinen serum uygulamalarına dikkat çekti. Bilinçsiz kullanımın ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurgulayan uzmanlar, doktor önerisi olmadan herhangi bir serum veya ilaç kullanılmaması gerektiğini söyledi.  Konuyla ilgili İHA muhabirine açıklamada bulunan Lokman Hekim Van Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. İbrahim Aydın, son zamanlarda sarı serumla ilgili ölümle sonuçlanan vakaların yaşandığına dikkat çekerek, "Sarı serum dediğimiz aslında serumun içine bemiks dediğimiz bir vitamin iğnesinin konulmasıdır. Normalde biz grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonu gibi durumlarda hastaya ilaç kullansan da kullanmasan da bir haftada düzelirsin diye anlatırız. Çünkü serumlar genelde sıvı kaybı olanlarda, yeme içme bozukluğu olanlarda verilen şeylerdir. Düz serumun içeriği ya tuzlu su, ya şekerli sudur. Ama gribal sentomu olan hastalarda; bazen antibiyotik, nefes açıcı, burun açıcı şeyleri de seruma katabiliriz. Ateşi yüksek olanlarda özellikle yeme içmesi de iyi değilse serum verebiliyoruz. Ama sarı serum dediğimiz şeyin içindeki o bemiksi çok mecbur olmadıkça biz de uygulamıyoruz. Kendi hastalarıma da çok mecbur kalmadıkça verdiğim bir şey değil" dedi.  "Kesinlikle evde kullanılmaması gereken bir ilaçtır"  Sarı serumun hangi durumlarda verilmesi gerektiğine de değinen Aydın, "Hani hasta açlık grevindedir, çok uzun süre bir şeyler yememiştir. Biz o tür hastaları beslemeye başladığımızda mutlaka vitamin desteği altında başlıyoruz. Normal grip gibi ateşli durumlarda verilmesi gereken bir ilaç değil. Çok ciddi vitamin eksikliği olanlarda verdiğimiz bir şeydir. Yatan hastalarda, hastanenin şartları iyiyse, acil durumlarda hastaya müdahale edilebilecekse verilecek bir serumdur. Kesinlikle evde kullanılmaması gereken bir ilaçtır. Hatta sağlık ocağı şartlarında, hastaya acil müdahale imkanı yoksa uygulanmaması gereken bir ilaçtır. Acil şartlarının iyi olduğu, anafilaksiye müdahale yetkinliği olan birinin olduğu bir yerde yapılması ve bir hekimin gözetiminde olması lazım" ifadelerini kullandı.  "Enfeksiyonu düzelten bir serum değil"  Açıklamalarında vatandaşlara tavsiyelerde de bulunan Dr. Aydın, "Tavsiyem çok yeme içme bozukluğu yoksa, hasta ağızdan alabiliyorsa serumda ısrar etmemeleri, özellikle sarı serumda hiç ısrar etmemeleri lazım. Çünkü enfeksiyonu düzelten bir serum değil, sadece hastayı o an için rahatlayıcı bir şeydir. O riske değmez" diye konuştu. 

Sarı Serum Risk! Haber

Sarı Serum Risk!

İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Kutlu, son yıllarda özellikle sosyal medyada ‘sarı serum’ adı verilen tedavinin doktor onayı olmadan kullanılmasının sağlığı tehdit ettiğine dikkat çekerek, "Her tıbbi uygulama kişiye özel olmalıdır ve ‘sarı serum’ herkeste aynı etkiyi göstermeyebilir" dedi.  Halk arasında sarı serum olarak adlandırılan uygulamanın genellikle C ve B vitaminleri, magnezyum, çinko gibi bazı vitamin ve mineralleri içeren serumlardan oluştuğunu belirten Medical Park Ordu Hastanesi’nden İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Kutlu, "Sarı serumun içeriği sabit olmayıp, kişinin sağlık durumuna ve doktorun önerisine göre farklı bileşenler eklenebilir. Bu serumlar genellikle bağışıklık sistemini desteklemek, yorgunluğu azaltmak, kronik hastalıklara karşı direnci artırmak amacıyla uygulanmaktadır. Ancak bilinmelidir ki, bu tür takviye tedaviler tıbbi bir gereklilik durumunda ve doktor kontrolünde yapılmalıdır" diye konuştu.  "Bilinçsizce uygulanan serum tedavileri risk oluşturabilir"  Bu serumların her hastada aynı etkiyi göstermediğini, her bireyin bağışıklık sistemi ve metabolizmasının farklı olduğu için bazı kişilerde yan etkilere yol açabildiğinin altını çizen Prof. Dr. Ali Kutlu, şunları söyledi:  "Bu serumun özellikle alerjik bünyeye sahip olanlar, kronik hastalıkları olanlar (şeker hastalığı, böbrek yetmezliği, karaciğer hastalıkları), hamileler ve emziren anneler için doktor önerisi olmadan kullanılması sakıncalı olabilir. Bazı kişilerde tansiyon düşüklüğü, mide bulantısı, baş dönmesi gibi yan etkiler görülebilir. Ayrıca, böbrek ve karaciğer üzerine ek yük getirebileceği için dikkatli olunmalıdır. Unutulmaması gereken en önemli nokta, her bireyin bağışıklık sistemi ve metabolizmasının farklı olduğudur. Bir kişiye iyi gelen bir uygulama, diğer bir kişide alerjik reaksiyonlara, tansiyon değişikliklerine ya da böbrek ve karaciğer üzerinde ek yük oluşturarak sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu yüzden bağışıklık güçlendirme amacıyla bilinçsizce uygulanan serum tedavileri risk oluşturabilir".  "Doktora danışmadan ısrarcı olmayın, sarı serum, her bünyeye iyi gelecek sihirli bir formül değil"  Bazı hastaların doktorlarına "Bana sarı serum verin, bağışıklığım güçlensin" şeklinde baskı yapabildiğini söyleyen Prof. Dr. Ali Kutlu, bu konuda ısrarcı olunmaması gerektiğine dikkat çekerek, "Sarı serum, her bünyeye iyi gelecek sihirli bir formül değildir. Eksikliği tespit edilmemiş vitamin ve minerallerin gereksiz yere alınması vücuda zarar verebilir. Sağlıklı bir bağışıklık sistemine sahip olmanın en önemli yolu dengeli beslenme, düzenli uyku, egzersiz ve stresten uzak durmaktır. Vitamin veya mineral eksikliği varsa, bu eksikliğin tespit edilerek kişiye özel tedavi planlanması gerekmektedir. Her bireyin bağışıklık sistemi farklı çalışır ve uygulanacak tedaviler de kişiye özel olmalıdır. Doktorunuza güvenin, bilinçsiz tedavi taleplerinden kaçının ve sağlığınızı riske atmayın. Bu yüzden hastaların doktora danışmadan talepkar olmamaları, bilinçsiz uygulamalardan kaçınmaları önemlidir" ifadelerini kullandı.  "Birden fazla ilacın aynı anda kullanılması da tehlike oluşturabilir"  Herhangi bir ilaç kullanımı sırasında da bazı alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabildiğini ifade eden Prof. Dr. Ali Kutlu, şunları söyledi:  "Özellikle çoklu ilaç alerjisi ve ağrı kesici alerjisi olan hastalarda serum ya da enjeksiyon yoluyla verilen ilaçlarda bu risk daha fazladır. İlaçlara bağlı alerjik reaksiyonlar hafif deri döküntülerinden, kaşıntı ve şişlik gibi belirtilerden başlayarak, hayatı tehdit edebilen anafilaktik şoka kadar ilerleyebilir. Anafilaksi, ani gelişen ve acil müdahale gerektiren ciddi bir alerjik reaksiyondur. Deride kaşıntı, kızarıklık, kabarıklık, gözlerde ve dudakta şişme, dil ve boğazda şişlik, ses kısıklığı, nefes almada ve yutkunmada zorluk, göğüste hırıltı ve baskı hissi, fenalaşma, mide bulantısı, kusma, şiddetli karın ağrısı, tansiyon düşmesi, bayılma, bilinç kaybı, şok ve hatta ölümle sonuçlanabilecek durumlara neden olabilir. Birden fazla ilacın aynı anda kullanılması, özellikle serum içerisinde karıştırılarak verilmesi, anafilaksi riskini artırabilir. Ayrıca, seruma eklenen ve alerjik reaksiyonları önlediği düşünülen bazı ilaçların aslında anafilaksi gelişimini tamamen engelleyemeyeceği unutulmamalıdır." 

Sarı Seruma Dikkat! Haber

Sarı Seruma Dikkat!

 Uzmanlar, grip ve üst solunum yolu enfeksiyonlarının arttığı kış aylarında ‘Sarı Serum’ uyarısında bulundu.   Muş’ta kış aylarında artan grip ve üst solunum yolu enfeksiyonları ile ilgili uzmanlardan önemli bir uyarı geldi. Son dönemde hastane veya klinik dışında, doktor kontrolü olmadan damar içi serum uygulamalarına yönelen vatandaşlar, ciddi sağlık riskleriyle karşı karşıya kalıyor. Özellikle halk arasında "sarı serum" olarak bilinen ilaç karışımlarının bilinçsizce kullanılması, anafilaktik şok başta olmak üzere ciddi alerjik reaksiyonlara yol açabiliyor. Uzmanlar, kısa sürede iyileşme vaadiyle sunulan bu uygulamaların ölümcül sonuçlar doğurabileceğini belirtti.  Hekimler, hafif semptomları olan hastaların öncelikle dinlenmesi, bol sıvı tüketmesi ve sağlıklı beslenmeye özen göstermesi gerektiğini vurguladı. Ancak yüksek ateş, şiddetli kas ve eklem ağrısı gibi durumlarda vakit kaybetmeden doktora başvurulması öneriliyor.  Muş Devlet Hastanesinde görev yapan Pratisyen Hekim Kadir Sönmez, özellikle halk arasında "sarı serum" olarak bilinen ilaç karışımlarının bilinçsizce kullanılmasının anafilaktik şok başta olmak üzere ciddi alerjik reaksiyonlara yol açabileceğini söyleyerek, "Kış aylarında üst solunum yolu enfeksiyonları ve grip vakalarında artış görülmektedir. Bu dönemde halk arasında "atom" olarak bilinen damar içi serum tedavilerine olan ilgi de artmaktadır. Ancak bilimsel olarak kanıtlanmış herhangi bir iyileştirici etkisi olmayan bu uygulamalar, ciddi yan etkilere yol açabilir. Bu tür tedaviler özellikle alerjik reaksiyonlara neden olabilir ve bu reaksiyonların ne zaman, kimde gelişeceği önceden tahmin edilemez. En ciddi yan etki ise anafilaktik şok olup, hayatı tehdit eden bir duruma yol açabilir. Hekim önerisi olmadan bu tür tedavileri talep etmeyin. Hastane ortamı dışında damar yoluyla ilaç veya serum uygulanmasını istemeyin. Bu tür uygulamaların, grip ve üst solunum yolu enfeksiyonlarını tedavi etmediğini unutmayın" dedi.  Muş Devlet Hastanesinde görev yapan İç Hastalıkları Uzmanı Doktor Hüseyin Şakı ise tedavinin sadece yetkili sağlık kuruluşlarında alınması gerektiğini belirterek, "Doktor önerisi olmadan damar içi ilaç veya serum uygulanmamalıdır. Şimdi bilindiği üzere bu mevsim döneminde gribal enfeksiyonlar, solunumu enfeksiyonları gerçekten günden güne artmaktadır. Bundan dolayı ilk başta kendimizi koruma açısından yakın temastan uzak durmalıyız. Elimizi sık sık yıkamalıyız. Aynı zamanda belki enfeksiyon durumunda ya da böyle semptomlarımızın ağırlaşması durumunda boğaz ağrısı, ateş, karın ağrısı, kas ağrısı, eklem ağrısı, ishal durumunda doktora başvurmalıyız. Şimdi son zamanlarda maalesef insanların sarı serumu bilinçsiz bir şekilde dışarıda doktor kontrolü olmadan kullanıp anafilaksi dediğimiz ciddi alerjik reaksiyonlar sonucu hayatlarına mal olmaktadır. Yani insanlar bundan dolayı hayatlarını kaybetmektedir. Bu gerçekten çok üzücü bir durum" ifadelerini kullandı.  Özellikle denetimsiz sağlık uygulamalarının ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirterek vatandaşlara uyarılarda bulunan Şakı, "Hastalarımız doktora başvurduklarında, doktorun önerdiği tedavilerin uygulanmasını önermekteyiz. Ama sadece burun akıntısı, boğaz ağrısı durumunda ilk başta evde dinlenip, bol bol su içip, bol bol meyve ve su tüketip ve C vitamini tüketip dinlenmelerini önermekteyiz. Aynı zamanda düzenli uyku öneriyoruz. Birebir temastan kaçınma, yakın temastan ve elle tokalaşmaktan kaçınmalarını tavsiye ediyoruz. Fakat burada üzerinde durdurmamız gereken şey, dışarıda merdiven altı ya da klinik denetimi olmayan, Sağlık Bakanlığı tarafından denetim merkezi olarak ya da özel hastane olmayan yerlerde, sarı serum ya da içinde başka sarı serum haricinde de başka ilaçların alerjik durumunu kontrol edemediğimiz merkezlerde, herhangi bir tedavi almalarını önermiyoruz" şeklinde konuştu. 

Sarı Seruma Dikkat! Haber

Sarı Seruma Dikkat!

Sarı serumun iyileştirici bir tedavi olmadığını ifade eden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, "Sarı serum, gerçek anlamda ciddi yan etkileri olan, zararları olan bir tedavi şeklidir. Yaklaşık 100 bin uygulamada 5-6 kişide alerjik reaksiyon yapıyor ve bunun yarısında da ölümle sonuçlanıyor" dedi.  Son zamanlarda sarı serum uygulanan kişilerde yaşanan ölüm vakaları kişileri tedirgin ediyor. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, sarı serumun ciddi alerjik reaksiyon yaptığını bunun sonucunda ölümle sonuçlanana vakalarının olabileceğini söyledi. Prof. Dr. Şevket Özkaya, " Son günlerde ülkemizde sarı serum tartışması başladı. Bu sarı serumun etkileri nelerdir? Zararları nelerdir? Herkes merak ediyor. Bildiğiniz basit bir serumun içine B vitamini kompleksinin koyulmasıyla serumun renk değiştirmesi sonucu adına sarı serum deniyor. Sarı serum, insanların soğuk algınlığı, grip, kırgınlık hissettikleri durumunda yapılan bir karışım tedavisidir. Gerçek anlamda ciddi yan etkileri olan, zararları olan bir tedavi şeklidir. Bu tedavi edici bir serum değil sadece anlık rahatlatan bir serumdur. Anlık rahatladığınız için uygun tedaviyi alamıyorsunuz. Hastalığınız uzuyor ve ciddi zatürreye kadar sonuçlar doğuruyor. Asıl Türkiye'deki tartışma ölümle sonuçlanan yan etkileridir. Özellikle anafilaksi dediğimiz beklenmedik, ani oluşan alerjik reaksiyonlarla beraber ölümle sonuçlanıyor. Bu sadece sarı serumda değil, uygunsuz alınan bütün serumlarda ve ilaçlarda geçerlidir" dedi.  "Hem hastalığınızı iyileştirmiyor, hem iyileştirmenizi uzatıyor"  Prof. Dr. Şevket Özkaya şunları söyledi: "İnsanlar bağışıklık sistemimiz mi değişti yoksa daha mı hassas hale geldik diye merak ediyor. Sebebi şu; Toplumda ciddi bir virüs salgını var. Birkaç virüs birden şikâyetlerinizi uzatıyor. Çok fazla sayıda acil servise başvuru var. Çok fazla sayıda hızlı rahatlatıcı talebi var. Sarı serum dediğimiz bu vitamin kompleksi yaklaşık 100 bin uygulamada 5-6 kişide alerjik reaksiyon yapıyor ve bunun yarısında da ölümle sonuçlanıyor. Bu şu demektir; Günde 100 bin serum takılan bir toplumda 3 kişi bu seruma bağlı olarak ölecek demektir. İnsanlar hızlı rahatlamak için sarı seruma başvuruyor. Baş vurdukça ölen sayısı artıyor. Sarı serum tedavi edici bir serum değildir. Rengi nedeniyle psikolojik olarak rahatlatıyor. Serum beyaz olduğunda insanlar ilaç almadığını sanıyor. Gerçek anlamda bakıldığında hem hastalığınızı iyileştirmiyor, hem iyileştirmenizi uzatıyor, hem de zatürre başta olmak üzere çok ciddi sonuçları var. Asıl sorun bu B vitamini kompleksinin ve beraberinde verilen ağrı kesicilerin ciddi anlamda alerjik reaksiyonlara götürüyor ve ölümle sonuçlanıyor" diye konuştu. 

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.