Hava Durumu

#Son Dakka

Yeni Marmara Gazetesi - Son Dakka haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Son Dakka haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Tuncelili gençler zararlı alışkanlıklardan fırçayla uzaklaşıyor Haber

Tuncelili gençler zararlı alışkanlıklardan fırçayla uzaklaşıyor

Tunceli'de lise öğrencileri, atık ahşapları tuval olarak kullanarak hem sanata yöneliyor hem de teknoloji ve diğer bağımlılıklardan uzaklaşıyor. Tunceli'nin Çemişgezek ilçesinde öğrenciler, sanal bağımlılık ve diğer zararlı alışkanlıklardan uzaklaşmak amacıyla resim sanatıyla buluşuyor. Çemişgezek Anadolu Lisesi'nde yürütülen etkinliklerde, kullanılmayan ahşap parçaları tuvale dönüştürülüyor. Öğrenciler, öğretmenleri Songül Deniz Ilık'ın rehberliğinde fırça ve boyalarla ahşap yüzeyler üzerinde duygu ve düşüncelerini resimlere yansıtıyor. Yaklaşık 15 öğrencinin katılım sağladığı çalışmalar, hem çevre bilincini artırıyor hem de gençlerin sosyal ve ruhsal gelişimine katkı sunuyor. Öğrencilerden Sudenaz Köroğlu, "Atık ahşapların sanata dönüştüğü bu çalışmamızda hem çevre bilincimizin daha çok arttığını hem de bağımlılıkla mücadelede etkili bir yöntem olduğunu söyleyebiliriz" dedi. "Resim çizmeye başladığımdan beri kendimi daha rahat, stres ve kaygıdan uzak hissediyorum" Resimle birlikte çevre bilincinin de oluştuğunu belirten Ilgın Özçelik, "Telefon ve bilgisayardan uzak kalmak günümüzde imkansız bir hale geldi. Bu yüzden telefon ve bilgisayardan uzaklaşmak için kendime bazı hobiler edinmek istiyordum. Bu da resim çizmek oldu. Resim çizmeyi sevdiğim için kendime bu hobiyi edindim. Bu şekilde telefon ve bilgisayardan uzaklaştım. Resim çizmeye başladığımdan beri kendimi daha rahat, stres ve kaygıdan uzak hissediyorum. Bu yüzden resmin hayatımda önemi büyüktür. Herkese resim çizmeyi tavsiye ediyorum" ifadelerini kullandı. "Bu tür etkinliklerle gençlerin ekran bağımlılık süresi azalıyor" Okul bünyesinde resim sanatını sevdiren Resim Öğretmeni Songül Deniz İlik ise "Türkiye Yüzyılı Maarif modelinde, üzerinde durulan konulardan biri de kaynakların etkili kullanımı ve sıfır atık ile geri dönüşümün önemine vurgu yapmaktadır. Burada yaptığımız etkinliklerde okulumuzda var olan atıkları en etkili şekilde kullanıp atık miktarını geri dönüşüm yoluyla tekrar kullanmaktır. Bunun yanında bu tür etkinliklerle gençlerin ekran bağımlılık süresi azalıyor, teknoloji bağımlılıkları azalıyor ve diğer zararlı alışkanlıklardan uzaklaşabiliyorlar. Resim çalışmaları sayesinde öğrencilerin hem el becerilerinin geliştiğini hem de sosyal etkileşimlerinin arttığını fark edebiliriz. Öğrencilerimiz geri dönüşüm ile sanatı bir araya getiriyor. Çevreye daha duyarlı, üretken ve estetik bakış açısına sahip bireyler yetiştirdiğimizi düşünüyorum" şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Lokman Aslan: "Doğaya terk edilen hayvanlar çok sayıda soruna yol açıyor" Haber

Prof. Dr. Lokman Aslan: "Doğaya terk edilen hayvanlar çok sayıda soruna yol açıyor"

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, yaz aylarında çeşitli işlerde kullanılan at ve eşeklerin kışın beslenmeden doğaya bırakılmasının ciddi riskler oluşturduğunu söyledi. Van Gölü Havzası’nda son yıllarda özellikle at ve sahipli eşeklerin kara yollarına çıkması nedeniyle yaşanan trafik kazalarında artış dikkat çekiyor. Yaz döneminde çeşitli işlerde kullanılan bu hayvanların kış aylarında doğaya bırakılması, hem sürücüler hem de yaban hayatı açısından ciddi risk oluşturuyor. Son olarak bu şekilde doğaya salınan iki eşek trafik kazasından dolayı getirildiği Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi’nde tedavi altına alındı. "Bu hayvanları kışın doğaya bırakmamaları büyük önem taşıyor" İHA muhabirine konuşan Merkez Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, sahipli hayvanların kış sezonunda başıboş şekilde doğaya bırakılmasının hem Van Gölü Havzası’nda hem de ülke genelinde büyük tehlike oluşturduğunu belirtti. Özellikle bu durumdan kaynaklı trafik kazalarında artışa dikkat çeken Prof. Dr. Aslan, "Yaban hayvanlarının yanında, insanların sahipli olarak bakıp yaz aylarında çeşitli ihtiyaçlar için kullandıkları eşek ve atları kışın doğaya bırakmaları büyük bir tehlike oluşturmaktadır. Bu durum hem Van Gölü Havzası’nda hem de ülke genelinde ciddi risk oluşturuyor. Yaban hayvanları insan gördüğünde genellikle kaçıp yollara fazla çıkmazken, sahipli oldukları için insanlara alışkın olan eşekler ve atlar kara yollarına daha fazla yaklaşmakta. Bu nedenle trafik kazaları artmakta, maddi kayıpların yanı sıra can kayıpları da yaşanmaktadır. Son dönemde hem Gürpınar hem Erciş bölgesinde, ayrıca ülkemizin birçok yerinde at ve eşeklerin neden olduğu trafik kazaları meydana gelmiş durumda. Bu yüzden vatandaşlarımızın kendilerine hizmet eden bu hayvanları kışın doğaya bırakmamaları büyük önem taşıyor" dedi. "Gelişigüzel bırakılan çöpler yaban hayvanlarını bölgeye çekiyor" Bölgede başıboş gezen hayvanların kontrol altına alınması ve kazalara sebebiyet verilmemesi gerektiğinin altını çizen Aslan, "Ayrıca yaban hayvanlarının yaşam alanlarının bozulması, küresel ısınma nedeniyle su ve yiyecek bulamamaları, onları kara yollarına doğru itiyor. Şehirlerin kenarına gelişigüzel bırakılan çöpler de yaban hayvanlarını bu bölgelere çekiyor. Eğer çöplükler hayvanların geçiş güzergâhının diğer tarafındaysa, bu durum özellikle gece saatlerinde büyük kazalara yol açabiliyor. Çaldıran-Muradiye-Erciş gibi transit yol hatlarında bu kazalar sık görülmekte. Bu kapsamda Karayolları 14. Bölge Müdürlüğü ile birlikte uyarı levhaları dikildi. Ancak hem sürücülerimizin hem yolcuların hem de vatandaşların daha dikkatli olması şart. Çöp yanlış yerdeyse kaldırılmalı veya hayvanların geçişini engelleyecek tedbirler alınmalıdır. Ayrıca sahipsiz olarak kullanılan hayvanların doğaya bırakılmaması gerekir. Unutulmamalıdır ki doğada gezen hayvan ya yabanidir ya da birinin sahipli hayvanıdır" diye konuştu. Doğada başıboş gezen hayvanların biyogüvenlik ve can güvenliği açısından risk oluşturduğunu dile getiren Aslan, "Başıboş gezen köpek, kedi, at veya eşek fark etmeksizin, bu durum hem biyogüvenlik hem de can güvenliği açısından risklidir. Bu hayvanların güvenli bir alanda toplanması, kontrol altına alınması ve mümkünse sahiplerine teslim edilmesi en doğru yaklaşımdır" şeklinde konuştu.

Zamanla yarışılan ameliyatla 2 yaşındaki minik hasta yeniden nefes aldı Haber

Zamanla yarışılan ameliyatla 2 yaşındaki minik hasta yeniden nefes aldı

Batman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Selim Özkaya, küçük 2 yaşındaki Yiğit Görken'i nefes borusuna kaçan kek ve ceviz parçalarına 20 dakikalık başarılı bir bronkoskopi operasyonuyla kurtardı. Evde yediği cevizli kekin parçalarının solunum yollarına kaçması sonucu hızla durumu kötüleşen 2 yaşındaki Yiğit Görken, ailesinin ilk müdahalesinin ardından Batman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Solunum yetmezliği nedeniyle acil serviste entübe edilerek makineye bağlanan Yiğit, Çocuk Cerrahisi Uzmanı Uzman Dr. Selim Özkaya'nın hızlı müdahalesiyle hayata tutundu. Hastaneye ambulansla kabul edilen küçük hastaya hemen ameliyathanede bronkoskopi işlemi uygulandı. Konuyla ilgili açıklama yapan Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Selim Özkaya, "2 yaşındaki Yiğit Görken hasta evde kek yerken aniden morarması ve solunum sıkıntısı olmuş. Annesi Heimlich manevrası yapmış, bir miktar yemek parçaları çıkmış ancak solunum şikayetinin devam etmesi üzerine acil servise götürülmüş. Acil servise ciddi solunum sıkıntısı olan hasta entübe edilmiş, makineye bağlanmış. Biz hastayı Batman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kabul ettik. Ambulansla gelen hastaya hızlıca ameliyathanede bronkoskopi işlemi yaptık. Ana havayolları trekeada ve solunum yollarında yemek parçaları, ceviz parçaları vardı. Akciğerlerini güzelce temizledik" dedi. Başarılı operasyonun ardından Yiğit Görken, entübe şekilde Çocuk Yoğun Bakım Servisi'ne alındı. Uzm. Dr. Özkaya, "Yaklaşık 3 gün kadar entübede izlendi hastamız. Sonrasında genel durumun düzelmesi neticesinde ekstübe edildi. Makineden ayrıldı. Bir hafta kadar çocuk yoğun bakımda takip edildi. Şu an çocuk cerrahi servisine aldık. Hastamızın genel durumu iyi, taburcu edildi" diye konuştu. Olay anını anlatan anne Melda Görken ise, ilk yardımın önemine dikkat çekti. Görken, "Ablamın evine çocuğumla birlikte misafirliğe gittim, ablamla çay içiyordum. Oğlum da yanımda ev yapımı cevizli kek yiyordu. Birdenbire ne olduğunu anlamadan boğulma ve nefes alamamaya başladı. Önce sırtına vurdum olmadı, ardından hemen çocuğuma Heimlich manevrası yaptım ama fayda etmeyince hastaneye götürdük" şeklinde konuştu. Anne Görken'in hızlı ve doğru ilk yardım müdahalesine rağmen solunum yolundaki parçaların tamamı çıkmayınca hastanede uzman doktorun hızlı ve başarılı cerrahi operasyonu küçük Yiğit'i hayata döndürdü.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.