Hava Durumu

#Suriye

Yeni Marmara Gazetesi - Suriye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Suriye haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Suriyelilerin Ülkelerine Dönüşleri Devam Ediyor Haber

Suriyelilerin Ülkelerine Dönüşleri Devam Ediyor

Esad rejiminin sona ermesinin ardından Türkiye'de yaşayan Suriyelilerin ülkelerine dönüşleri gece saatlerinde de sürüyor. Geçtiğimiz yıl 8 Aralık'ta Esad rejiminin sona ermesinin ardından Suriyelilerin ülkelerine dönüşleri devam ederken, Kilis Öncüpınar Gümrük Kapısı'nda gece saatlerinde de geçişler aralıksız sürüyor. Sınır kapılarında geç saatlere kadar süren geçişlerde, yanlarına aldıkları eşyalarla memleketlerine dönen Suriyeliler, Türkiye'ye verdikleri destek ve misafirperverlik için teşekkür etti. "Türkiye bizlere çok iyi baktı" Şanlıurfa'dan geldiğini belirten Suriyeli Riham Elubiyd Elabdullah, Türkiye'de geçirdiği yıllardan memnun olduğunu belirterek, "Türkiye'de 12 yılım geçti. Çok güzel zamanlarım oldu. Türkiye bizlere çok iyi baktı. Burada yeni arkadaşlar edindim, okul okudum. Türkiye'yi hatırlatacak olan karnemi yanımda götürüyorum. Arkadaşlarım önce çok üzüldüler ama sonra ‘gidin, orada akrabalarınız var' dediler. Şimdi Şam'a dönüyoruz" dedi. "Türkiye'ye bereket versin, çok teşekkür ederim" Gaziantep'ten geldiğini belirten 32 yaşındaki Mustafa Rannan "Burada inşaatlarda ve çiçek satarak geçimimi sağladım. 20 yaşında Türkiye'ye geldim. Şimdi ev eşyalarımı, yataklarımı ve çocukların elbiselerini götürüyorum. Türkiye'de çok arkadaşım oldu. ‘Niye bizi bırakıyorsun' dediler ama ben onlara ‘Suriye'ye gidip düzenimi kurmam gerek' dedim. Türkiye'ye bereket versin, çok teşekkür ederim" diye konuştu.

BTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsmail Kuş: "Yakın coğrafyamızın yeniden inşasında aktif rol üstlenmek istiyoruz" Haber

BTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsmail Kuş: "Yakın coğrafyamızın yeniden inşasında aktif rol üstlenmek istiyoruz"

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Ağustos Ayı Meclis Toplantısı gerçekleştirildi. BTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsmail Kuş, yakın coğrafyadaki siyasi ve sosyal değişimlerin önümüzdeki dönemde riskler kadar yeni fırsatları da beraberinde getireceğini belirterek, "Güvenliğin tesis edilmesiyle birlikte Suriye'de yeniden yapılanma ve kalkınma süreci hız kazanacak. Suriye'nin kalkınma sürecinde Bursa iş dünyamızın aktif rol almasını amaçlıyoruz." dedi. BTSO Ağustos Ayı Meclis Toplantısı'nda konuşan BTSO Başkan Yardımcısı İsmail Kuş, Gazze'de insanlığın gözleri önünde yaşanan vahşetin sürdüğünü söyledi. İsrail'in ağır silahları kundaktaki bebekleri, masum çocukları, kadınları, gençleri ve yaşlıları hedef aldığını belirten İsmail Kuş, "İnsanlar açlıktan, susuzluktan, çaresizlikten ölüme terk ediliyor. Dünyaya gerçeği duyurmaya çalışan basın mensupları da bu zulmün hedefi oldu. Hayatını kaybeden her masum can, insanlığın ortak vicdanında kapanmaz bir yara açıyor. Adaletin, vicdanın ve insanlığın sesi er ya da geç bu karanlığı yenecek. Yaşam hakkı ellerinden alınan masum Gazzelileri ve görev başında hayatını kaybeden basın mensuplarını saygı ve rahmetle anıyorum." diye konuştu. "Riskler Yeni Fırsatları Da Getirebilir" Yakın coğrafyadaki siyasi ve sosyal değişimlerin önümüzdeki dönemde riskler kadar yeni fırsatları da beraberinde getireceğine inandıklarını belirten İsmail Kuş, "13 yıl boyunca insanlığın en ağır trajedilerinden birine sahne olan Suriye'de bugün yeni bir dönemin kapıları aralandı. Güvenliğin tesis edilmesiyle birlikte Suriye'de yeniden yapılanma ve kalkınma süreci hız kazanacak. Bu noktada Bursa iş dünyamız için de önemli fırsatlar doğuyor. Firmalarımızı doğru şekilde eşleştirerek hem Bursa'da hem de Suriye'de ortak yatırım ve ticaret zemini oluşturmak istiyoruz." dedi. "Firmalarımız Sabır ve Fedakarlık Gösteriyor" BTSO Başkan Yardımcısı İsmail Kuş, küresel ölçekte ekonomik dalgalanmalar, savaşlar ve ticaretteki kırılmaların iş dünyası için yeni zorlukları da beraberinde getirdiğini ifade ederek, "Bunun yanı sıra, yurt içinde de başta enflasyon, yüksek faiz ve maliyetler olmak üzere farklı güçlüklerle mücadele ediyoruz. Firmalarımız bu süreçte büyük bir sabır ve fedakârlık gösteriyor. Bu olağanüstü durumlarda en önemli önceliğimiz, işletmelerimizin süreci en az hasarla atlatabilmesidir. BTSO olarak üyelerimizin bu süreçte dile getirdiği görüş, öneri ve beklentileri çözüm adımlarına dönüştürmek de bizim en önemli önceliklerimiz arasında yer almaktadır. Bu kapsamda komitelerimizden ve meclisimizden gelen her öneriyi, başta çatı kuruluşumuz Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'miz ve bakanlıklarımız nezdinde her fırsatta gündeme taşıyoruz." ifadelerini kullandı. İş dünyasının en önemli beklentilerinden birinin finansmana erişim olduğunu belirten İsmail Kuş, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği nezdinde 8 Temmuz'da başlatılan Nefes Kredisi ile firmalara yaklaşık 30 milyar TL destek sağlandığını hatırlatarak, ilave kredi limitlerinin açılması için girişimlerin sürdüğünü söyledi. "Merkez Bankası Başkanı Karahan BTSO Üyeleriyle Buluşacak" BTSO Meclis Başkanı Ali Uğur, son dönemde tüm dünyada artan siyasi hareketlilik ve ekonomik alanda yaşanan zorluklara hep birlikte tanıklık ettiklerini belirterek, "Finanstan istihdama kadar geniş bir alanda giderek derinleşen sorunlar, dünya ülkelerini olduğu gibi bizleri de etkilemektedir. İş dünyası olarak bu süreci yakından takip ediyor, zorluklarla karşılaşan ve rekabet gücünü kaybetme riski taşıyan sektörlerimiz için çözüm politikalarının daha güçlü biçimde hayata geçirilmesi adına girişimlerde bulunuyoruz. Bu doğrultuda önemli toplantılar gerçekleştiriyor, ekonomi yönetimi ile köprü vazifesi üstleniyoruz." dedi. Ali Uğur, bu kapsamda 2 Eylül Salı günü Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan'ı BTSO üyeleriyle bir araya getireceklerini de sözlerine ekledi.

Dini nikahlı eşi başkasıyla evli göründüğü için 4 çocuğuna kimlik alamıyor Haber

Dini nikahlı eşi başkasıyla evli göründüğü için 4 çocuğuna kimlik alamıyor

Ankara'da yaşayan Halil Çiftçi, Suriye uyruklu dini nikahlı eşi, ölen kocasıyla evli göründüğü için 4 çocuğuna kimlik alamadığını iddia etti. Baba Çiftçi, kimliksiz çocukların temel ihtiyaçlarını gideremiyor. Ankara'nın İkizce Köyü'nde yaşayan Halil Çiftçi, 10 sene önce dini nikahla evlendi. Çiftçi'nin bu evliliğinden 10 yaşında ikiz çocuğu, 8 yaşında ve 7 yaşında olan 4 çocuğuna kimlik alamadığı ortaya çıktı. Suriye uyruklu olan dini nikahlı eşinin, eski ölen eşinden olan kızına kimlik çıkardıktan sonra onunla evli görünmeye başladığını anlatan Çiftçi, bu sebepten kendi çocuklarına kimlik çıkaramadığını anlattı. Suriye'den ölüm belgesi gelmesi gerektiğini ama Suriyeli ailenin belgeyi göndermek istemediğini anlatan Çiftçi, çocuklarının hiç hastaneye gitmediğini ve okula gidemediğini iddia etti. "Benden rüşvet istiyorlar" Dini nikahlı eşinden 4 tane çocuğu olduğunu ve hiçbirine kimlik alamadığını anlatan Çiftçi, "Alamamamın sebebi, Suriye'den bir belge istiyorlar eşim için. Eşimin evlendiği kişi ölmüştü. Ya dul, ya da bekar görünmesi lazım. Ben karşı taraftan da bir türlü o kağıdı alamıyorum. Resmen benden rüşvet istiyorlar. Bir sürü para gönderdim. Kağıt gönderdiler bana ama o kağıt da sahte, iş göremedi" dedi. "10 senedir bu eziyeti çekiyorum" En büyük ikiz çocuklarının 10 yaşında olduğunu söyleyen Çiftçi, "Hastalandıklarında bir yere götüremiyorum. Çalmadığım kapı da kalmadı. Kaymakamlığa da gittim. Nüfus dairesine de gittim. Karakollara da gittim. Urfa'dan İstanbul'a konsolosluğa da gittim. Herkes benden o kağıdı istiyor. 10 sene oldu bu eziyeti çekiyorum. Çocuklarım şu an 10 yaşına girdiler. Hala okul yüzünü görmediler. Sanki dağ başında yaşıyorum" şeklinde konuştu. "Çocuklarım Türk, ben nasıl çocuklarıma Suriyeli kimlik çıkarırım" Eşiyle tanıştığında, bir kızı olduğunu ve onun da kimliksiz olduğunu dile getiren Çiftçi, "Eşimin evlendiği kişi ölmüştü, kızı da kimliksizdi. Eşim ve kayınvalidem benden habersiz gitmişler, eşimin kızına kimlik çıkarmışlar. Ondan sonra eşim orada evli görünmeye başladı. Şimdi ben nüfus dairesine gittiğim zaman eşim evli görünüyor. Benim çocuklarım üstüme hiç görünmüyor. Bu çocuklara diyorlar ki ‘Suriyeli kimlik verelim'. Ben Türk'üm. Çocuklarım Türk. Ben nasıl çocuklarıma Suriyeli kimlik çıkarırım? Yarın öbür gün Suriyeliler gitti diyelim. Benim çocuklarımın sonu nasıl olacak? Yarın öbür gün Allah korusun başıma bir şey geldi. Bu çocuklarım nasıl, ortada mı kalacak? Ben gerçekten yardım edilmesini istiyorum. En azından çocuklarımın okuluna gitmeleri lazım. Ben 10 senedir evliyim. 9 senedir bu kimlik peşindeydim. Ama bir türlü çare bulamadım. Eşim ya dul görünecek ya da bekar görünecek. O kağıt da illa Suriye'den gelecek" diye konuştu. Eşinin eski kayınbiraderlerinden tepki aldığını belirten Çiftçi, " ‘Bizim oğlumuz öldü. Sen gittin evlendin. Biz sana nasıl kağıt göndereceğiz? Seni çocukların cehennemin dibine kimliksiz kalsınlar bizim sorunumuz değil' diyorlar" ifadelerini kullandı. "Bu eşimle dini nikahla evliyim" Çiftçi, İstanbul'da konsolosluğa gittiğini ve ondan 2 avukat talep ettiklerini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti: "Konsolosluğa gittim. 2 avukat istiyorlar. Dün yine bir avukat Suriye'den beni aradı. 600 dolar istiyor. Burada da bir avukat Konya'dan buraya kadar gelecek. O da 500 dolar benden para istiyor. Ben de asgari ücrette çalışan bir insanım. Bir türlü olmadı. Bu eşimle dini nikahla evliyim. Resmi nikahım büyük eşim üzerinde. 10 senedir evliyim. Eşimin boşandığı kişinin ölüm kağıdını istiyorlar veya boşanma kağıdı. Onlar da gönderemiyorlar. İnsanlar kinli. Eşim niye evlendi. Onların çocuğu da ölmüş. Onun için göndermiyorlar." "Bu çocukların hayatını kurtaralım" Çocuklarının okula gitmesini istediğini vurgulayan Çiftçi, şunları kaydetti: "Çocukların okula gitmesini istiyorum. Çocukların çantalarını almışım, defterlerini almışım. Geçen seneden beri okula götürdüm. Müdüre de rica ettim. Misafir olarak bir okusunlar. En azından ben uğraşıyorum. Belki çocukların kimlikleri çıkar. Adam dedi ki müdür, ‘biz kimliksiz çocuk alamıyoruz.' Bu çocukların hayatını kurtaralım. 10 yaşındalar daha. Birisi ne topuk aşısı olmuş, ne göz muayenesi olmuş ne kulak muayenesi. Hiçbirisi olmadılar."

Suriyeliler Dönüş Yapıyor Haber

Suriyeliler Dönüş Yapıyor

Suriye’de yaşanan iç savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınanlar, Kurban Bayramı’nı hasret kaldıkları ülkelerinde geçirmek için Cilvegözü Sınır Kapısı’nda memleketlerine dönmeye devam ediyorlar. Yıllarca Türkiye’de yaşayan Suriyeliler, buruk ve mutlu dönüşleri öncesi Türk halkına teşekkürlerini dile getirdiler. Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaş sonrası binlerce insan Türkiye’ye sığınmıştı. Suriye’de 61 yıllık Baas rejiminin 8 Aralık’ta son bulmasıyla birlikte yıllardır ülkelerine hasret kalan insanlar ülkelerine dönmeye başlamışlardı. Yıllardır ailelerine ve ülkelerine hasret kalan Suriyelilerin kimi kesin dönüş için kimi de bayram ziyareti amacıyla geldiği Reyhanlı ilçesinde bulunan Cilvegözü Sınır Kapısı’nda yoğunluk oluşturmaya devam ediyor. Yıllarca Türkiye’de yaşayan ve yaşamlarını geride bırakarak ülkelerine dönen Suriyeliler buruk mutluluk yaşıyor. Ülkelerine dönen Suriyelilerin son sözleriyse Türk halkına teşekkür etmek oldu. "Türkiye'yi, arkadaşlarımı ve öğretmenlerimi bıraktığım için üzülüyorum" Türkiye’den ve arkadaşlarından ayrıldığı için üzgün hisseden Rüya Cuma, "Akrabalarım hepsi Suriye'de olduğu için gidiyoruz. Türkiye'de 6'ncı sınıftayım ve okula gidiyordum. Türkiye'de yaşadığım anılarım güzeldi. İstanbul'da yaşadım. Türkiye'yi, arkadaşlarımı ve öğretmenlerimi bıraktığım için üzülüyorum. Ülkeme gideceğim için çok mutlu değilim. Çünkü ilk defa gidiyorum" dedi. "Akrabalarımı 10 yıldır görmedim, aile sıcaklığını hissetmek istiyorum" Türkiye’de 10 yıl yaşayan ve ikinci vatan gibi olduğunu ifade eden Mustafa Bilide, "Türkiye'ye 2016 yılında 8 yaşındayken geldim. Bunun için Türkiye'ye teşekkür ederim. Türkiye'de 10 yıldır burada yaşıyoruz ve ikinci vatanımız gibi oldu. Türkiye bize ana gibi oldu. Biz Suriye'de yaşamadığımız için Türkiye bizim vatan gibi oldu. Bize yardımcı olduğunuz için teşekkür ederim. İdlib'e gideceğim. Benim Türkiye’de arkadaşlar benim ailem gibi oldu. Akrabalarımı 9 yıldır görmedim, aile sıcaklığını hissetmek istiyorum" ifadelerini kullandı. "Ailem Ramazan Bayramı'nda gitti, ben de 2 ay para gönderdim ve şimdi ben gidiyorum" Türk milletine kendilerini misafir ettikleri için minnettar olduklarını söyleyen Muhammed Demir İbrahimay, "Ben Türkiye'ye 2015 yılında geldim, 2025 yılında geri dönüyorum. Türkiye, bizi savaştan aldı ve sorun etmediler. Türk milletine teşekkür ederim ve onlardan Allah razı olsun. Ailem orada olduğu için gidiyorum. Ailem Ramazan Bayramı'nda gitti, ben de 2 ay para gönderdim ve şimdi ben gidiyorum. Ülkeme döneceğim için mutluyum. İdlib'e gideceğim" şeklinde konuştu. "Türkler çok iyi insanlardı ve onlara çok teşekkür ederim" Suriye’de savaşın bitmesiyle ülkesine gideceği için mutlu olduğunu ifade eden İmat İsmail, "Türkiye'de çok memnunum ve şimdi Suriye'ye gideceğim. Savaş bitti ve ailemin yanına gideceğim. İlk geldiğimde Hatay'a geldim ama iş bulamadığım için İstanbul'a gittim. İstanbul'da dönercide çalıştım. Ülkeme döneceğim için çok mutluyum. Türkler çok iyi insanlardı ve onlara çok teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.

Kiralar Hızla Düşüyor Haber

Kiralar Hızla Düşüyor

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde deprem sonrası artan nüfusla birlikte konut kiraları tavan yapmış ve Suriyelilerin ülkelerine dönüşüyle kiralarda düşüş yaşanmıştı. Kira fiyatlarının rejimin devrilmesiyle hızla düştüğünü ifade eden emlakçı Ahmet Naimoğlu, konut fiyatlarının sabitlenmeye başladığını ifade ederek doğalgazlı konut kiralarının 10 bin TL ile 15 bin TL olduğunu söyledi.   Suriye'de 2011 yılında başlayan iç savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyeliler, 61 yıllık Baas rejiminin yıkılmasının ardından ülkelerine dönmeyi sürdürüyorlar. Suriye'ye sınırının sıfır noktasında bulunan Reyhanlı ilçesi de muhacirlerin sığınma noktası olmuştu. Suriyelilerin ülkelerine dönmesi, deprem sonrası nüfusun tavan yaptığı Reyhanlı ilçesinde kira ve satılık konutlarına yansıdı. Rejimin devrilmesinin ardından hızla düşen konut fiyatları bayrama sayılı günler kala sabit duruma geçti. Reyhanlı ilçesinde doğalgazları evlerin fiyatları 10 bin TL ile 15 bin TL arasında değişirken satılık ev fiyatları 1 buçuk milyon TL'den başlıyor. Önümüzdeki günlerde kira fiyatlarında yukarıya doğru ivmenin devam edeceğini ifade eden emlakçı Ahmet Naimoğlu, dairelerin 1 milyon 300 bin TL ila 2 milyon arasında değişkenlik gösterdiğini söyledi.  "Suriye giden insanlarda vardı, onlar dairelerini alelacele satmak zorunda kaldılar"  Ev piyasasında iyileşme olduğunu ve Suriyelilerin dönüşleri öncesi konutlarını sattıklarını ifade eden Emlakçı Ahmet Naimoğlu, "Genel olarak piyasada fiyatlarda iyileşme var. Evlere talep çoğalmaya başladı. Yerli halkımız düşük fiyatlarla alım imkanları doğmaya başladı. Daire fiyatlarında yukarıya doğru bir ivme kazandı. 1 milyon 300 bin TL ile 1 milyon 400 bin TL'lik arasında satılan daireler tükenmek üzere. Piyasa da 8 ila 10 yıllık binalarda ağırlık olarak 1 milyon 600 bin TL ile 1 milyon 700 bin TL doğru tırmanışa geçti. Suriye giden insanlarda vardı, onlar dairelerini alelacele satmak zorunda kaldılar. Satılan daireler ise zemin kat ile en üst kat oluyordu. Bunların satışları da bitmiş sayılır. Dairelerde fiyatlar 1 milyon 500 bin TL ile 2 milyon TL arasında talepler yoğunlaştı" dedi.  "Kira fiyatlarında doğal gazlı olunca 10 bin TL ile 15 bin TL iken doğal gazsız olunca 5 bin TL ile 8 bin TL arasında değişiyor"  Reyhanlı'da 1+1 ile 2+1 dairelerde temin etmekte zorlandıklarını dile getiren Emlakçı Ahmet Naimoğlu, "Kiralık fiyatlar standart duruma geldi. Kira fiyatlarında doğalgazlı olunca 10 bin TL ile 15 bin TL iken doğalgazsız olunca 5 bin TL ile 8 bin TL arasında değişiyor. Suriyelerin geri dönüşünün ilk 15 gününde hemen evleri satıp ülkeye dönmek için panik vardı. Şimdi ise o panik durumu düzelmiş durumda. Önümüzdeki günlerde fiyatların yukarıya doğru tırmanışa geçeceğini öngörüyoruz. Reyhanlı'da 1+1 ile 2+1 dairelerde sıkıntı yaşıyoruz. Özellikle devlet memurlarına ve sağlık çalışanlarına 1+1 ile 2+1 daireler tedarik etmede zorlanıyoruz. 3+1 daireler genellikle büyük aileler tarafından tercih ediliyor. Bu daireler eşyalı veya eşyasız olarak 10 bin TL ile 15 bin TL arasında değişiyor" ifadelerini kullandı. 

Suriye Çerkeslerine Destek Kampanyası Haber

Suriye Çerkeslerine Destek Kampanyası

Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED), Suriye Çerkes Hayır Derneği ile ANDA Arama Kurtarma Derneği ile beraber düzenlediği Suriye Çerkeslerine destek kampanyasında toplanan 3 tır gıda malzemesini Suriye'ye gönderdi.   KAFFED yönetim kurulu üyesi, Suriye Çerkeslerine destek komisyonu koordinatörü Selahattin Cantürk ve Suriye Çerkes Hayır Derneği'nin kardeş derneği olarak belirlenen Adana Çerkes Kültür Derneği'nin Başkanı Mutlu Kınık, tırların sınır kapısından geçiş işlemlerine eşlik etti. Konvoya eşlik etmek üzere Anda Derneği Hatay Temsilcisi Mahmut Kuneşko, KAFFED Suriye Çerkeslerine destek komisyonu üyesi Perit Cimuk, Adana Çerkes Derneği yönetim kurulu üyesi Şahin Nayır da Suriye'ye geçti.  Tırlar önce Suriye Çerkes Hayır Derneği Humus şubesine uğrayarak yardımların bir bölümünü teslim edecek, ardından Şam’a geçerek dernek genel merkezine yardımları ulaştıracak. Suriye'deki Çerkeslere destek kampanyası ramazan ayı içinde de devam edecek. Bu yıl KAFFED zekat ve fitreler başta olmak üzere tüm sosyal yardımlaşma imkanlarında, zor zamanlar geçiren Suriyedeki Çerkeslere öncelik verecek. Toplanan yardımlar, Suriye Çerkes Hayır Derneği ile koordineli şekilde ihtiyaç sahibi Çerkeslere iletilecek.  KAFFED Genel Başkanı Ünal Uluçay, Suriye’de Çerkesler ile kurulan yakın işbirliği köprüsünün iki ülke ilişkileri açısından da önem arz ettiğini söyledi. Daha önce gerçekleştirdikleri ziyaret sırasında görüşülen Türkiye’nin Şam Maslahatgüzarı Büyükelçi Prof. Dr. Burhan Köroğlu'nun da bu çerçevede ilişkilerin geliştirilmesini desteklediğini dile getiren Uluçay, "Yine ziyaret kapsamında görüştüğümüz yeni rejimin üst düzey yetkilileri de Çerkesler dahil tüm Suriyelilerin huzur içinde yaşayacağı adil bir rejim hedeflediklerini, KAFFED'in bu konudaki katkılarını önemsediklerini dile getirdi. Suriye Çerkesleri ile ilişkilerimizi artırarak ve çeşitlendirerek sürdürmeyi planlıyoruz. Kampanyamıza şimdiye kadar katkı veren ve Ramazan ayı boyunca da katkı vermeye devam edecek olan hayırsever dostlarımıza teşekkür ediyoruz" dedi.  Mutlu Kınık ise yardım kampanyası kapsamında ilk parti tırları gönderdiklerini belirterek, "Tabii ki bu yeterli değil. Oradaki yaşayan hemşehrilerimizin çok küçük desteğe ihtiyacı var. Hemşehrilerimizi yardım kampanyasına katılmaya davet ediyorum." diye konuştu.  Ayrıca kampanyaya katkı vermek isteyenlerin bağışlar için federasyon ve derneklere başvurabilecekleri belirtildi. 

Tır şoförü Orhan Güngör: "Savaşın da bitmesiyle ticaretimiz arttı" Haber

Tır şoförü Orhan Güngör: "Savaşın da bitmesiyle ticaretimiz arttı"

Suriye'de 61 yıllık Baas rejiminin devrilmesinin ardından ithal ürün yasağının kalkmasıyla birlikte Hatay'dan Suriye'ye giden tırların geçişleri devam ediyor. Suriye tarafında artan vergilere rağmen günde 350 ila 400 araç karşıya geçiyor.   Suriye'de 13 yıl süren iç savaşın ardından muhalif güçler, 61 yıllık Baas rejimine son vermişti. Esad'ın yıkılmasıyla birlikte başkent Şam başta olmak üzere Halep gibi nüfus oranının fazla olduğu şehirlere yurt dışından ithal ürünler girmeye başladı. Uzun yıllar sonra Türkiye'den giden ürünler de Suriye'nin her noktasına ulaşmaya başladı. Türkiye ve Suriye arasındaki ticaret hacminin genişlemesi Hatay'da bulunan sınır kapılarına da yansıdı. Sınır kapılarında sayıları yaklaşık 2 bini bulan araç kapasitesine ulaşıldı. Suriye'de yönetimin değişmesinin ardından artan vergilerden dolayı tüccarlar arası sorunlar yaşansa da sınır kapılarında araç kuyrukları oluşmaya devam ediyor. Sınır kapılarında oluşan devasa tır kuyrukları dron ile havadan görüntülendi.  "Bazen çok geçişler oluyor bazen de tırlar 1 hafta bekliyorlar"  Yoğunluktan dolayı tırların bazen 1 hafta beklediğini ifade eden Yasir Yıldırım, "Burada en fazla 3 ila 4 gün bekliyoruz. Eskiden daha hızlı geçişler oluyordu ama şimdi ise hem Suriyeli muhacirler giriş yapıyor hem de tırlar giriş yaptıkları için mecburen geç oluyor. Burada ortalama bin 150 civarında tır vardır. Günde ortalama 350 ila 400 tır giriyor. Bazen çok geçişler oluyor bazen de tırlar 1 hafta bekliyorlar. Savaş zamanında pek geçiş olmadığı için girip hemen çıkıyorduk. Geçişlerde her yeni yılda göre zam yapılıyor. Zamlar biraz daha düşük olsa bizler için daha iyi olurdu" dedi.  "Savaşın da bitmesiyle ticaretimiz arttı"  Savaş zamanında yoğunluk olmadığını dile getiren Orhan Güngör, "Savaş zamanında geçişlerde sorunumuz yoktu ve bu kadar yoğunluk yoktu. Önceden sıramız yoktu ama şimdi 3 ila 5 gün bekliyoruz. Bu yüzden yoğunluk çok var. Savaşında bitmesiyle ticaretimiz arttı" şeklinde konuştu.  "Geçmişte tırların geçişi daha azdı ama şimdi çoğaldı"  Cilvegözü Sınır Kapısı'nda yoğunluk olduğunu söyleyen Cuma Yumuşak ise, "Burada yoğunluk iyi var. Tırlar kalabalık ama zamanla eritiliyor. Geçmişte tırların geçişi daha azdı ama şimdi çoğaldı" ifadelerini kullandı. 

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.