Hava Durumu

#Tatil

Yeni Marmara Gazetesi - Tatil haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tatil haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Tatil Dolandırıcılarına Kanmayın! Haber

Tatil Dolandırıcılarına Kanmayın!

Son dönemde özellikle sosyal medya hesapları, web sayfaları, internet sitelerinde dolandırıcı amaçlı bungalov ve konaklama tesisleri ilanlarının sayısında artışlara dikkat çeken TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölge Temsil Kurulu Başkanı Volkan Kantarcı, Ramazan Bayramı tatili öncesinde bu sayının çok daha arttığını belirterek tatile çıkmak isteyenlere uyarılarda bulundu.   Dolandırıcı amaçlı sosyal medya hesapları üzerinden dikkat çekmek için çok ucuz fiyatlar yazıldığını kaydeden Kantarcı, “ 'Ucuz tatil yapayım, uygun otelde kalayım' derken Ramazan Bayramı tatilinizin zehir olmasın" dedi.  Son yıllarda özellikle sosyal medya hesapları, web sayfaları, internet sitelerinde dolandırıcı amaçlı bungalov ve konaklama tesisleri ilanlarının sayısında artışlar olduğuna dikkat çeken Kantarcı "Bayram tatilleri öncesinde bunların sayıları çok daha artmakta. Dolandırıcı amaçlı sosyal medya hesapları, web sayfaları çekici olmak için ucuz fiyatlar yazıyorlar, internet üzerinden buldukları bungalovların, konaklama tesislerinin güzel fotoğraflarını paylaşıyorlar. Bazıları seyahat acentalarına ait siteleri kopyalayıp, sahte siteler yapıyorlar ve inandırıcı olabilmek için de herhangi bir seyahat acentasının unvanı ve belge numarasını gelişi güzel kullanıyorlar. Tüketiciler yanıltıcı reklamlara aldanıp reklamda, ilanda yer alan cep telefonu numarasını arayınca, kendilerine bireysel hesap numaraları veriliyor ve ödeme yapmaları isteniyor. Rezervasyon günü geldiğinde ise maalesef dolandırıldıklarını anlıyorlar, irtibata geçilen numaralara ulaşılamıyor, ödenen paralar geri alınamıyor, ciddi mağduriyetler oluşuyor” ifadelerini kullandı.  Tatile çıkacak olanların ödeme yapacakları hesap numaralarının mutlaka ticari işletme hesabı olması gerektiğini vurgulayan Kantarcı, “Bu tür kaçak ve dolandırıcılık faaliyetlerinin tamamı TÜRSAB üyesi olmayanlar, dolandırıcılar tarafından yapılmakta. Bu konuda tüketicilerin çok dikkatli olmaları gerekmekte. Ödeme yapmadan önce kesinlikle inceleme yapmalılar, kontrol etmeliler. Gördükleri sosyal medya hesaplarının, web sayfaların dolandırıcı amaçlı olup olmadığını anlamak için, sayfada belirtilen seyahat acentası bilgilerinin TÜRSAB’ın web sayfasından kontrol edebilirler, TÜRSAB Bölge Başkanlıklarımıza veya Genel Merkezimize danışabilirler. Kullanılan web sayfasının TÜRSAB’a kayıtlı bir seyahat acentasına ait olup olmadığının anlaşılması için, web sayfaları altında Dijital Doğrulama Kodları var, buradan doğrulma yapabilirler. Ödeme yapacakları hesap numaraları ise mutlaka ticari işletme hesabı olmalı, kesinlikle bireysel hesap olmamalı. Yaşayacakları sorunlar ile ilgili Genel Merkezimizde ve bölgelerimizde Denetim Departmanı ve Denetim Uzmanlarımız var. Bu tür kaçak, belgesiz faaliyetlere karşı mücadele için Dijital Denetim Departmanımız da var. Hem gelen şikayetleri değerlendiriyorlar hem de sosyal medyada gezinip bu tür kaçak hesaplar, sayfalar için tarama yapıyorlar. Hukuk Departmanımız da bu ve benzer konularla ilgilenmekteler. Ayrıca tüketicileri uyarmak için beli aralıklarla Genel Merkezimiz ve Bölge Başkanlıklarımız vatandaşları, tüketicileri uyarıcı haberler yapıyorlar. Tüketicilerin güvenli bir rezervasyon yapmaları, huzurlu tatil geçirebilmeleri ve mağduriyet yaşamamaları için TÜRSAB üyesi seyahat acentalarımızla irtibata geçmelerini tavsiye ediyoruz” diye konuştu. 

Milyonlarca çalışanı ilgilendiren emsal karar: Yargıtay'dan işçiye müjde Haber

Milyonlarca çalışanı ilgilendiren emsal karar: Yargıtay'dan işçiye müjde

İşten çıkarılan vinç operatörü, İş Mahkemesi'nin yolunu tuttu. Fazla çalışma yapmasına, ulusal bayram ve genel tatiller ile hafta tatillerinde çalışmasına rağmen karşılığının ödenmediğini ve yıllık izin alacağının bulunduğunu ileri sürdü. Davacı işçi, kıdem ve ihbar tazminatları, yıllık izin ücreti, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile hafta tatili ücreti ve bakiye ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etti. Davalı avukatı, davacının alacaklarının eksiksiz ödendiğini, bu hususun banka kayıtları ve özlük dosyası içeriğindeki belgelerle sabit olduğunu savunarak davanın reddini istedi. Mahkeme; davacıya ihbar süresini kullandırdığını ispat edemediğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı, davacının ödenmeyen alacaklarının bulunduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verdi. Taraf avukatları kararı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, hesaplamaların bordrolar nazara alınarak yapıldığından tespit edilen alacak kaleminden hakkaniyet indirimi yapılmasının yerinde olmadığı, davacıya yapılan ödemenin hesaplanan izin alacağından mahsubu gerektiği gerekçeleriyle davacı ve davalının istinaf başvurularının ayrı ayrı kabulüne hükmetti. Karar her iki taraf avukatı tarafından temyiz edilince devreye bu kez Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. HAFTALIK İZİN OYUNUNA DİKKAT Emsal nitelikteki kararda, kullandırılmayan haftalık izinlerin yıllık izin süresinden düşürülemeyeceğinin vurgulandığı kararda; 4857 sayılı Kanun'un 59 uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi hâlinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlandığı hatırlatıldı. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshinin şart olduğunun dile getirildiği kararda şöyle denildi: "İş sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığının imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir. Dosyada, davacının imzasının bulunduğu 15'er günlük izin talep formları bulunmaktadır. Yargılama sırasında davacı asılın izin talep formuna karşı beyanı alınmış, davacı beyanında bu izinlerin biriken hafta tatilleri için verildiğini belirtmiştir. Davacının ayrıca hafta tatili alacağını talep etmesi ve bu alacağının hüküm altına alınmış olması da dikkate alındığında imzasının bulunduğu bu yıllık izin belgelerinin dikkate alınarak yıllık izin alacağının yeniden hesaplanması gerekmektedir. Hatalı değerlendirme ile hüküm kurulması bozma nedenidir. Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına oybirliğiyle karar verilmiştir."

Bungalov Evler Sakarya ile Muazzam Bir Tatil Sizleri Bekliyor Haber

Bungalov Evler Sakarya ile Muazzam Bir Tatil Sizleri Bekliyor

Bungalov evler Sakarya, artık çoğu insanın favorisi konumunda. Ekonomik tatil yapmak isteyenlerin beklentilerini optimal anlamda karşılayan bungalovlar, kusursuz bir tatil deneyimini olanaklı hale getirmeyi başarıyor. Dört mevsim boyunca eğlenceli ve bol huzurlu tatil için siz de bungalov evleri tercih edebilirsiniz.   Bungalov Evler Sakarya ile Ekonomik Tatil Fırsatı Bungalov evler Sakarya, işlerden bunalan ve sevdikleriyle eşsiz bir tatil deneyimi elde etmek isteyenler için biçilmiş kaftan. Bu dinlenme süresi hem çalışanlara hem de şirkete fayda sağlar. Tatillerinizi önceden planlamanız, bekleyen işlerinizi çözmenize ve bu süreyi doyasıya yaşamanıza olanak sağlayacaktır. Beyin, farklı ve hatta bazen yeni bir ortamda kalarak farklı düşünür, böylece yeni ilham ve yaratıcılık kaynakları bulunur ve yeni öğrenmeler üretilir. Dinlenme günleri, onlardan keyif alan insanlara tatillerde daha verimli olma imkanı verebilir, böylece günler karlı geçer. Ayrıca dinlenmiş olarak işe dönülerek verimlilik artırılır.   Bungalov Evler Sakarya ile Büyüleyici Tatil Olanağı Bungalov evler Sakarya, günümüzün en popüler tatil seçenekleri arasında yer alır. Her bütçeye uyum sağlayan bungalovlar, ucuza tatil yapmanın en kolay yoludur. Ayrıca, Sakarya konum itibariyle de avantajlıdır. Herhangi bir kentten Sakarya kentimize ulaşmak oldukça kolaydır.   Kimse iyi bir tatilden nefret etmez, özellikle de sıcaklar artmaya başladığında ve son sürat çalışan bir sezonun yükü çok ağır geldiğinde tatile gereksinim çoğalır. Ayrıca bu konuda yapılan araştırmaların çoğu tatilin hem fiziksel hem de ruhsal açıdan faydalarını gösteriyor. Tatiller algılanan stres düzeyini düşürür. Stres düzeyinin düşmesi için sadece bir haftalık tatil yeterlidir. Birkaç günlük tatilimiz olduğunda, ister iş ister kişisel olsun, günlük sorunlardan kopmak daha kolaydır.  

Haftalık tatil parasını vermeyen patrona kötü haber Haber

Haftalık tatil parasını vermeyen patrona kötü haber

Bir akaryakıt istasyonunda pompacı olarak çalışan genç, fazla mesai ücretini alamadığı gerekçesiyle noter kanalıyla istifa etti. Tüm görüşmelerine rağmen alacağını alamayan işçi, soluğu İş Mahkemesi'nde aldı. Davalı iş yerinde pompacı olarak çalıştığını, işe alınırken davacıya boş senet imzalatıldığını, fazla mesai alacaklarını talep etmesi üzerinde hakarete uğradığını öne sürdü. Fazla mesai alacaklarının ödenmesi için ihtarname gönderdiğini ve müvekkilinin iş akdini haklı nedenle sonlandırdığını beyanla kıdem tazminatı, yol ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti taleplerinin davalıdan tahsilini talep etti. Mahkeme, davanın reddine karar verdi. Davacı kararı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, itirazı reddetti. Davacı bu kararı da temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikteki kararda; işçilerin herhangi bir alacaklarının alamamasının haklı fesih sayılacağı vurgulandı. Kararda; "4857 sayılı İş Kanunu 24/II-e maddesi uyarınca işveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse işçi iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir. 4857 sayılı Kanun'un 24/II-e bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların da ödenmemesi işçiye haklı fesih imkanı verir. Yukarıda açıklandığı üzere davacının fazla mesai ücreti alacağı bulunup bulunmadığı tespit edildikten sonra davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshedip etmediği konusunda değerlendirme yapılmalıdır. Mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir"

Resmi tatil izni başka günle değiştirilemeyecek Haber

Resmi tatil izni başka günle değiştirilemeyecek

Bir fabrikada vardiya formeni olarak çalışan işçi, resmi tatil ücretlerinin ödenmemesi sebebiyle iş sözleşmesini tek taraflı feshetti. İşverenden alacaklarını tahsil edemeyen işçi, İş Mahkemesi’nin kapısını çaldı. Davacı işçi, milli ve dini bayram günlerindeki çalışmalarına ilişkin ücretlerinin ödenmemesi ve iş sözleşmesi uyarınca yevmiye usulü çalıştığı için 31 gün çeken aylarda 31 gün üzerinden ücret ödenmemesi sebebiyle istifa ettiğini dile getirdi. İşçi, kıdem tazminatı, dini, milli bayram resmi ve genel tatil ücreti ile eksik ücret alacağının hüküm altına alınmasını talep etti. Davalı şirket sahibi ise iş sözleşmesinde davacının telafi çalışması yapabileceği, ayrıca gerekli görüldüğünde fazla çalışma ve vardiyalı çalışma yapmayı kabul ettiğine dair hüküm bulunduğuna dikkat çekti. Şirket, davacının eksik yevmiye ödendiğine ilişkin iddiasının yerinde olmadığını, davacının bayrama rastlayan günlerde çalışması halinde denkleştirme izni kullandığını veya bu çalışmaların karşılığı olan ücretlerin ödendiğini belirterek davanın reddinin gerektiğini savundu. Mahkeme, davacının ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının bulunmadığını ancak eksik ücret alacağına hak kazandığını, böylece davacının iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği sonucuna vararak, kıdem tazminatı ile eksik ücret alacağı talebinin kabulüne, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı talebinin ise reddine karar verdi. Davalı şirket kararı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, davacının 31 gün çeken aylar için bir gün eksik ücret ödendiği sonucuna varılamayacağını, böylece davacının eksik ücret alacağı ve kıdem tazminatına hak kazanamayacağı gerekçesi ile davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulüne ve İş Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına hükmetti. Kararı davacı işçinin avukatı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. "İşçinin rızası olmadan denkleştirme yapılamaz" Emsal nitelikte bir karara imza atan Yüksek Mahkeme, işçinin resmi tatil izinlerini başka günlerde kullanmaya zorlanmasının yasal olmadığına dikkat çekti. Kararda kanunda ulusal bayram ve genel tatil günlerindeki çalışmalar için herhangi bir denkleştirme kuralına yer verilmediği hatırlatıldı. Fazla çalışmada olduğu gibi serbest zaman verilmesine ilişkin bir düzenlemeye de yer verilmediği vurgulandı. İşçinin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışacağının iş sözleşmesi ile kararlaştırılabileceği, ancak işçiden buna ilişkin ayrıca muvafakat alınması gerektiği dile getirildi. Kararda şöyle denildi: “Tarafların işçinin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışacağına dair anlaşmaları mümkün olup, bu çalışmanın karşılığı da işçiye çalıştığı günün karşılığı için ayrıca bir yevmiye tutarında ücret ödenmesidir. Somut olayda ise, işçinin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Davalı işveren dosyaya davacının da imzasını içeren izin formları sunmuş olup, bu izin formlarından davacıya çalışılan ulusal bayram ve genel tatil günlerinin karşılığında izin kullandırıldığı tespit edilmektedir. Böylece davacıya ulusal bayram ve genel tatil ücreti ödenmemiş, bunun yerine izin kullandırılmıştır. Taraflar arasındaki iş sözleşmesinde davacının bayram çalışmalarının karşılığında bir başka gün izin kullanacağına dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Davacı, izin formlarında izin kullandığı belirtilen günlerin birçoğunun hafta tatili günü olduğunu belirterek, kendisine aslında izin dahi kullandırılmadığını ileri sürmüştür. Ulusal bayram ve genel tatil günleri, dayanışma, birlik ve beraberlik günleri olup, diğer günlerden farklı bir özellik gösterir. Bu günlerde bayramlaşma, sosyalleşme, aile ve toplumun diğer bireyleri ile birlikte zaman geçirme gibi manevi birtakım ihtiyaçların giderilmesi söz konusudur. İşçinin açık onayı olmadığı sürece ulusal bayram veya genel tatil gününde çalışmanın diğer herhangi bir günde çalışmamak suretiyle telafisi mümkün görülmemelidir. Tüm dosya kapsamında işverenin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışan işçiye bu çalışmasının karşılığını ödemek yerine izin kullandırdığı ve davacının da buna muvafakat etmediği açık olduğuna göre, izin kullanımı uygulamasının geçerli bir uygulama olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Bu halde işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği kabul edilmeli, buna göre sonuca gidilmelidir. Ödenmeyen ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının varlığı karşısında feshin haklı sebebe dayandığı kabul edilmeli ve davacının kıdem tazminatı alacağı hüküm altına alınmalıdır. İş Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi’nce belirtilen yönler gözetilmeden kıdem tazminatının reddine dair yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir. Kararın bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.