Hava Durumu

#Terör

Yeni Marmara Gazetesi - Terör haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Terör haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Doç. Dr. Yüksel: "Çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras barış ve kardeşliğin hakim olduğu bir ülkedir" Haber

Doç. Dr. Yüksel: "Çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras barış ve kardeşliğin hakim olduğu bir ülkedir"

‘Terörsüz Türkiye’ süreci ile ilgili açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Abdulkadir Yüksel, "Terörün olmadığı bir Türkiye’de yatırım ortamı mutlaka güçlenecektir. Çünkü hem yerli hem yabancı yatırımcı için riskler azalır, sermaye girişleri hızlanır. Güvenli ortam, yatırımı ve üretimi artırarak istihdamı arttıracak ve işsizliği düşürecektir" dedi. Türkiye, 1 Ekim 2024 tarihinde Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısı sonrası yeni bir sürece girdi. Yaklaşık 40 yıl boyunca terör örgütüyle mücadele eden ve 2 trilyon dolarlık ekonomik kayıp yaşayan ülkede hayata geçirilen ‘Terörsüz Türkiye’ sürecinin olumlu yansımaları görülmeye başlandı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulkadir Yüksel, terörle mücadele sırasında maddi ve manevi kayıpların yaşandığını ifade etti. "Türkiye gelecek 40 yıl daha terörle uğraşmamalı" Süreçle birlikte köylerin yıkıldığını, şehirlerin tahrip edildiğini ve yatırımların aksadığını söyleyen Doç. Dr. Yüksel, "Terör sorununun ekonomik kaybının 40 yılda yaklaşık 2 trilyon dolar civarında olduğu ifade edilmektedir. Teröre harcanan bu rakam ile Türkiye’deki tüm okullar tam donanımlı, modern kampüsler olarak baştan inşa edilebilir ve yüzlerce araştırma üniversiteleri ve teknoloji bilim merkezleri kurulabilirdi. Ülkemizin büyük bir kısmına hızlı tren ağları inşa edilebilirdi. Binlerce fabrika, baraj ve alt yapı harcaması yapılabilirdi. 40 yıl boyunca maalesef binlerce gencimizi şehit verdiğimiz gibi terör belası yüzünden ekonomik ve sosyal ilerleme hızımız görece daha yavaş olmuştur. Bundan sonra hiçbir vatan evladı kara toprağa düşmemeli, anaların gözü yaşlı, çocuklar da yetim kalmamalıdır. Türkiye gelecek 40 yıl daha terörle uğraşmamalı, çağın şartlarına ve teknolojik gelişmelere uyumlanmaya çalışmalıdır" dedi. "Terörün olmadığı bir Türkiye’de yatırım ortamı mutlaka güçlenecektir" Terörsüz Türkiye sürecinin Türkiye’ye kazanımlarının çok boyutlu olacağının altını çizen Doç. Dr. Yüksel, "Bu hedefi sadece bir güvenlik unsuru olarak düşünmek tek başına yetersizdir. Güvenlik ve iç barışın yanı sıra sosyal ve ekonomik anlamda ülkemizde ciddi iyileşmeler görülecektir. Çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras terörün olmadığı, barış ve kardeşliğin hâkim olduğu bir ülkedir. Bu sebeple terörsüz Türkiye hedefi toplumun tüm kesimleri tarafından ortak mutabakatla desteklemesi gereken milli bir meseledir. Terörün olmadığı bir Türkiye’de yatırım ortamı mutlaka güçlenecektir. Çünkü hem yerli hem yabancı yatırımcı için riskler azalır, sermaye girişleri hızlanır. Güvenli ortam yatırımı ve üretimi artırarak istihdamı arttıracak ve işsizliği düşürecektir. Yine burada önemli bir nokta kaynakların yeniden dağılımı söz konusu olacaktır. Yani terörle mücadeleye ayrılan büyük bütçeler eğitim, sağlık, teknoloji ve altyapıya kaydırılacaktır" ifadelerine yer verdi. "Türkiye Yüzyılı hedefi için terörsüz Türkiye önemli bir adım" Bölge turizmi ve ekonomisinin gelişeceğini ifade eden Yüksel, "Toplumsal güven ve huzur ile insanlar günlük yaşamda korkusuzca hareket edebilir ve seyahat özgürlüğü genişler. Terörün yoğun olduğu bölgelerdeki göçün durması, hatta geri dönüşlerin yaşanması muhtemeldir. Bu durum bölgenin canlanmasına katkı sunacaktır. Yine bölgede eğitim yatırımlarının artması ve eğitime devam noktasında gelişmeler olacaktır. Terör olaylarının son bulmasıyla kolektif travma ve korku kültürü zayıflayacaktır. Bölge turizminin gelişmesine katkı sunacaktır. Güvenli bir Türkiye, özellikle doğu ve güneydoğu bölgelerinde turizm potansiyelini arttıracaktır. Bölgede yerli turistlerin yanı sıra yabancı turistlerin de dikkatini çekecek birçok tarihi ve kültürel mekânlar bulunmaktadır. Terörsüz Türkiye hedefiyle bölgeye doğru bir turizm potansiyelinin gerçekleşeceği kuşkusuzdur. Uluslararası imaj açısından Türkiye, ‘istikrarlı ve güvenli ülke’ olarak daha yüksek diplomatik ve ekonomik değer kazanır. Asya ve Avrupa arasında güvenli bir köprü rolü pekişir. Türkiye Yüzyılı hedefi için terörsüz Türkiye’nin önemli bir adım olduğunu söyleyebiliriz. Gelecek nesillere barış ve kardeşliğin hakim olduğu, ekonomik ve sosyal refahı sağlamış ve uluslararası arenada güçlü bir Türkiye mirası bırakabilmek için terörsüz Türkiye’yi inşa etmemiz gerekmektedir" şeklinde konuştu.

20 Dernekten 'Terörsüz Türkiye' Vurgusu Haber

20 Dernekten 'Terörsüz Türkiye' Vurgusu

Bursa Siirtliler Derneği'nin 28. kuruluş yıldönümünde Doğu ve Güneydoğu illerinin kanaat önderleri bir araya geldi. 20 derneğin katıldığı kahvaltılı programda Terörsüz Türkiye sürecine açık destek verildi. Bursa'da faaliyet gösteren Türkiye'nin çeşitli illerinden dernek başkanları Derebahçe Sosyal Tesisleri'nde buluştu. Siirt İl Derneği'nin 28'nci kuruluş yıldönümü münasebetiyle toplanan sivil toplum kuruluşları temsilcileri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin mihmandarlığını yaptığı "Terörsüz Türkiye" sürecine sahip çıktı. Programın açılış konuşmasını ev sahibi Siirt İl Derneği Başkanı Selim Demirel yaptı. Güneşin doğudan doğduğunu hatırlatan Demirel, Doğu ve Güneydoğu için Terörsüz Türkiye süreciyle yeniden güneşin doğacağının altını çizdi. Akabinde derneklerin ortak basın bildirisini okuyan Başkan Yardımcısı Zeki Eker, "Türkiye'nin her yerinde güvenle ve barışla yaşamak en büyük hedefimizdir" ifadelerine yer verdi. Eker, "Öncelikle Terörsüz Türkiye hedefini ortaya koyan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'ye ve bu süreçte katkısı olan tüm paydaşlara teşekkür ederiz. Bugün burada, birliğimizin ve dayanışmamızın gücünü hatırlamak için toplandık. Türkiye'nin her köşesinde barış ve güven içinde yaşamak, en temel ortak hedefimizdir, farklı görüşler ve fikirlerimiz de olabilir ama teröre gerekçe olamaz. Birlik ve beraberliğimiz, terörün günümüze ve geleceğimize zarar vermesine asla izin vermeyeceğiz. Farklı görüşlerimiz olabilir, farklı yaşam biçimlerimiz olabilir, bunlar demokratik bir toplumun zenginliğidir. Ancak bu farklılıklar, terörün hiçbir gerekçeye sığdırılamayacağını da gösterir. Güvenlik güçlerimiz, vatandaşlarımızın can güvenliğini korurken, haklarımızdan taviz vermeden yoluna devam eder. Hepimizin sorumluluğu, terörü hiçbir şekilde meşrulaştırmamak ve güvenli, özgür ve barış içinde yaşanabilir bir Türkiye'yi gelecek nesillere miras bırakmaktır. Diyalog, hoşgörü ve demokrasimizin gücüyle ilerlediğimizde, karanlıklar dağılacaktır. Doğu ve Güneydoğu dernekleri olarak bizler, herkesin güvenli, onurlu ve gururlu bir şekilde yaşayabileceği bir Türkiye'yi hedefliyoruz. Bu yolculukta; hepimize düşen sorumluluklar var. Kutuplaşmadan kaçınımak, farklılıkları zenginlik olarak görmek. Şiddet ve terörü her koşulda reddetmek. Sonuç olarak, terörsüz bir Türkiye için sabır, saygı ve kararlılıkla yürümeye devam edeceğiz. Güçlü bir devlet, güçlü bir toplum ve güçlü bir gelecek için birlikte çalışacağız. Bizi ayırmaya ve ayrıştırmaya çalışan yerli veya yabancı hiçbir güç başarılı olamayacaktır. Birlikte daha güçlüyüz. Birlikte barışın ve refahın adresi olan Türkiye'yi inşa edebiliriz. Gelin, birlikte, kapsayıcı bir gelecek için çalışalım, güvenlik ve refahı eşit derecede güçlendirelim" diye konuştu. "Amasız fakatsız sürece destek veriyoruz" Bursa Muşlular Derneği Başkanı Mahmut Asya, "Böylesi anlamlı bir mesajla bizi bir araya getiren Siirt Derneği yöneticilerine teşekkür ederiz. Amasız, fakatsız sürece destek veriyoruz. Sürecin aksamadan, akamete uğramadan üzerimize düşen sorumluluğu ortaya koyuyoruz. Desteğimizi açıklıyoruz" diye konuştu. "Bizi ayrıştırmak isteyen iç ve dış mihraklar var" Bursa Batmanlılar Derneği Başkanı Mustafa Demir, "Ülkemizin birlik ve beraberliğe çok ihtiyacı var. Bizleri ayrıştırmak için mücadele eden iç ve dış mihraklar var. Bununla mücadele etmek için elimizi taşın altına koymamız lazım. Güneydoğu'da bu mücadeleyi veriyoruz. Mücadelemizi yılmadan, vatandaş, devlet, yönetici, STK'lar ile bu beraberliği alkışlamamız gerekiyor" şeklinde konuştu. "Terörsüz Türkiye sürecinde liderlerin yanındayız" Erzurum Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Savaş Albayrak, "Bizler sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyiz. Bizlerle bu kadar uğraştılar, canımızı yakmaya çalıştılar. Batı, demokrasi der fakat Filistin'de yaşayan yüz binlerce insan öldürüldü. Bu demokrasi havarileri neredeydi? Bizim toplumumuzu en ufak şeyde bölmek için elinden ne geliyorsa yapıyorlar. Başlatılan Terörsüz Türkiye sürecinde öncü olan liderlerimize, destek veren diğer siyasi liderlerimize teşekkür ediyorum. Biz enerjimizi ülkemizin kalkınmasına, refahına harcamak istersek önümüz açıktır" ifadelerini kullandı. 20 il dernek başkanının katıldığı organizasyonun daha sonraki süreçlerde gerek görülürse yeni açıklamalar yapılabileceği de eklendi.

MİT'ten Kırmızı Listeye Nokta Operasyon Haber

MİT'ten Kırmızı Listeye Nokta Operasyon

Millî İstihbarat Teşkilatı (MİT), kırmızı kategoride yer alan terör örgütü PKK/YPG'nin sözde Şehba Bölge Sorumlusu Yaşar Hakkari kod adlı Yaşar Çekik'i etkisiz hale getirdi.   MİT, terörden arananlar listesinde kırmızı kategoride yer alan terör örgütü PKK/YPG'nin sözde Şehba Bölge Sorumlusu Yaşar Hakkari kod adlı Yaşar Çekik'i Suriye'nin Tel Rıfat şehrinde etkisiz hale getirdi.  Kırmızı listeye nokta operasyon  Terörist Yaşar Çekik; Türkiye, Irak ve Suriye'de Türk güvenlik güçlerine yönelik gerçekleştirdiği terör eylemleri sebebiyle İçişleri Bakanlığı Terör Arananlar Listesi Kırmızı Kategori'de yer alıyordu. Ayrıca İnterpol tarafından da kırmızı bültenle aranıyordu.  Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre PKK/YPG'li Çekik, MİT'in de öncelikli hedef listesindeydi ve MİT tarafından uzun süredir takip ediliyordu. MİT'in istihbarat ağı sayesinde, Çekik'in bir dönem birlikte sözde Cezire Bölge Sorumluluğu yürüttüğü ve kırmızı listede yer alan Orhan Bingöl kod adlı Ali Dinçer'in MİT tarafından etkisiz hala getirilmesi sonrasında görev yerinin değiştirildiği tespit edildi. Örgüt, terörist Çekik'i Şehba Bölgesi'nde görevlendirdi.  MİT'in istihbari çalışmaları sonrasında terörist Çekik'in Şehba Bölgesi'ne geçtiğinin öğrenilmesi ile operasyon planı yapıldı. Terör örgütü PKK/YPG mensubu Çekik'in etrafında yer alan MİT ajanları teröristin hareketlerini anlık olarak merkeze aktardı. Operasyona uygun ortamın oluşması üzerine düğmeye basıldı. Yaşar Hakkari kod adlı terörist Yaşar Çekik Suriye Tel Rıfat'ta MİT'in gerçekleştirdiği nokta operasyonla etkisiz hale getirildi.  MİT, Çukurca eylemlerinin intikamını aldı  Yaşar Çekik, örgüte katıldığı 1993 yılından bu yana pek çok eyleme katıldı. Hakkari'nin Çukurca'da ilçesinde 20 Temmuz 2010'da sorumluluğundaki örgüt mensupları ile birlikte Çukurca Hantepe Jandarma Karakoluna gerçekleştirilen ve 6 askerin şehit olduğu eylemi düzenledi.  19 Ekim 2011'de Çukurca İlçe Emniyet Müdürlüğü Polis Lojmanları, Çukurca/Asayiş Tepe'de bulunan Çukurca Jandarma Asayiş Komando Bölüğü Komutanlığı ve Çukurca 1.Mekanize Piyade Tabur Komutanlığı'na ait Kekliktepe üs bölgesine yönelik gerçekleştirilen, 24 askerin şehit olduğu 18 askerin ise yaralandığı eylemleri bizzat yönetti.  Terörist Çekik ayrıca 9 Şubat 2012'de Çukurca'da örgüt mensuplarınca altı ayrı noktaya düzenlenen ve bir Jandarma Onbaşı'nın şehit olduğu, 13 Jandarma personelinin ise yaralandığı eylemleri planladı ve talimatlarını verdi. 15 Eylül 2012'de Çukurca'nın Oğul Köyü'ne mücavirinde askeri konvoya yönelik düzenlenen ve 4 askerin şehit olduğu 5 askerin ise yaralandığı saldırıya, eylemi gerçekleştiren örgüt mensuplarının sorumlusu olarak katıldı. Suriye'de, 2021 yılında Şehit Cemşit Tugayı Genel Sorumlusu olarak faaliyet yürüttüğü dönemde BPH Alanındaki ve Şanlıurfa sınır hattında konuşlu Türk güvenlik güçlerine yönelik yapılan eylemlerin talimatını verdi.  2021'de verdiği talimatla içerisine 500-600 kilogram patlayıcı madde yerleştirilmiş 7-8 adet minibüs tarzı araçlar hazırlanmıştı, araçların güvenlik güçlerine karşı fedai eylem veya uzaktan kumanda ile kontrol edilerek kullanılmasını planlanmış ancak güvenlik güçlerinin tespiti üzerine örgüt tarafından eylem gerçekleştirilememişti.  Yaşar Hakkari kod adlı terörist Yaşar Çekik'in özgeçmişi  1993'te terör örgütü PKK/KCK kırsal kadrosuna katılan Yaşar Çekik, örgüt elebaşı Abdullah Öcalan'ın yanında eğitim gördü. Aldığı eğitim sonrasında PKK/HPG'nin sözde Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesi sorumlusu oldu. 2005-2006'da Irak/Zap'ta, 2007-2010'da Hakkari/Kato kırsalında, 2010'dan 2014'e kadar da Irak kuzeyinde PKK/HPG bünyesinde sözde sorumlu düzeyde faaliyet yürüttü.  Suriye'ye 2014'te geçen terörist Çekik, Tel Tamir sözde Sorumlusu olarak faaliyet yürütmeye başladı. 2015-2016'da Suriye'de Ş.Arin kadro Tugayı Genel sözde Sorumlusu olarak faaliyetlerine devam etti.  Suriye'den Irak'a 2017'de geçen Yaşar Çekik, Kuzey Irak'ta PKK Özel Güç bünyesinde faaliyet gösterdi. Irak/Gare'de örgüt mensuplarına askeri, siyasi ve ideolojik eğitimler verdi. Haziran 2017'de Irak/Mahmur'da yaralandı. Tedavisi sonrasında faaliyetlerine devam etti. 2019'da PKK/YBŞ Sincar Genel sözde Sorumlusu olarak faaliyet gösterdi ve aynı yıl Suriye'ye geçti.  Terör örgütü PKK/YPG'nin Suriye Kurumlar Komutanlığı yürütmesine 2019'da düzenlemesi yapıldı ve ilerleyen süreçte örgüt tarafından Ş.Cemşit Kadro Tugayı sözde Genel Sorumlusu olarak görevlendirildi.  Ekim 2021'de örgüt tarafından Cezire Bölge sözde Genel Sorumlusu olarak düzenlemesi yapıldı. Cezire Bölge Sorumluluğunu Orhan Bingöl kod adlı Ali Dinçer (Kırmızı Kategori) ile birlikte yürüttü. MİT tarafından etkisiz hale getirilen, PKK/Halk Savunma Merkezi yönetiminde yer alan Sofi Nurettin Kod adlı Halef El Muhammed'in (Kırmızı Kategori) en yakın arkadaşıydı. Son olarak PKK/YPG Şehba Bölge sözde Genel Sorumlusu olarak faaliyet yürütüyordu. 

FETÖ Üyeleri Arasında “Latif” Kod Adıyla Bilinen Mehmet Avcı Yakalandı Haber

FETÖ Üyeleri Arasında “Latif” Kod Adıyla Bilinen Mehmet Avcı Yakalandı

İstanbul'da Fetullahçı Terör Örgütü'ne yönelik düzenlenen operasyonda, hakkında 6 yıl 3 ay kesinleşmiş hapis kararı bulunan örgütün sözde ‘Büyük Bölge Talebe Mesulü’ ve Kocaeli ilk ve ortaokul sorumlusu Mehmet Avcı ile "Latif" kod adlı Serdar Aktürk yakalandı. Bylock yazışmaları belirlenen ve ‘öğretmenlik’ yapan Mehmet Avcı'nın, örgüt üyesi öğrencileri polis ve askeri okul sınavlarına hazırlayan kişilerden biri olduğu tespit edildi.   Edinilen bilgiye göre, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve İstihbarat Şube Müdürlükleri, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün güncel yapılanma içerisinde faaliyet gösteren zanlıların tespit edilmesine yönelik ortak çalışma gerçekleştirdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma doğrultusunda çalışma yapan emniyet ekipleri, örgütün güncel yapılanmasında faaliyet gösteren 2 hücre üyesinin izini tespit etti.  FETÖ üyeleri arasında “Latif” kod adıyla biliniyor  Yapılan çalışmalarda, FETÖ/PDY'nin sözde ‘Büyük Bölge Talebe Mesulü’ (BBTM) ve Kocaeli ilkokul, ortaokul sorumlusu Mehmet Avcı ile "Latif" kod adlı örgüt mensubu Serdar Aktürk'ün Esenyurt'ta bir evde saklandıkları bilgisine ulaşıldı. Firari olarak aranan FETÖ üyelerinin kaldıkları adreslere önceki gün düzenlenen operasyonda Avcı ve Aktürk yakalanarak gözaltına alındı. Polis ekipleri tarafından gözaltına alınan her iki şüpheli sorgulanmak üzere TEM Şubeye götürüldü.  Örgüte yeni eleman kazandırma arayışı hız kazandı  Elde edilen bilgilerden, örgütün hain darbe girişimi sonrasında faaliyetlerine ara vermeden devam ettiği anlaşıldı. Şüphelilerin, bu faaliyetler kapsamında mevcut örgüt mensupları ile irtibatlarını sürdürdükleri, adli işlem gören örgüt fertlerinin FETÖ ile bağlantılarını korumak veya finansal destek sağlamak amacıyla yakın takip altına aldıkları ve örgüte yeni eleman kazandırmaya çalıştıkları kaydedildi.  Örgüt içindeki para akışı “takas” yöntemiyle el değiştiriyor  Örgüt mensuplarının Türkiye’deki faaliyetlerini sürdürülebilmesi amacıyla mali destek sağladıkları ve bu kişiler arasındaki para akışındaki trafiğin ise “takas” yöntemiyle el değiştirdiği öğrenildi. Haklarında işlem yapılmış, cezaevinde bulunan, ya da cezaevinden çıkmış kişilere “yardım” adı altında marketlerden “hediye kartları” dağıttıkları da belirlendi. Örgüt bünyesinde öğrenci yapılanmalarına büyük önem verdikleri ve FETÖ’ye yeni eleman kazandırma arayışında oldukları anlaşılan zanlıların, gizlilik içerisinde haberleşmeyi de başta çapraz platform şifreli mesajlaşma yazılımı “Signal” olmak üzere çeşitli kripto mesajlaşma yöntemlerine başvurarak sağladıkları aktarıldı.  FETÖ, ilkokullara kadar indi, yeniden yapılanma faaliyetlerini derinleştirdi  Yakalanan örgüt üyelerinden Mehmet Avcı’nın “silahlı terör örgütü üyeliğinden” 6 yıl 3 ay kesinleşmiş hapis cezasının bulunduğu ve geçmişte FETÖ’nün gizli haberleşme programı Bylock’ta yoğun şekilde yazışmalarının açığa çıkarıldığı öğrenildi. Ayrıca Avcı’nın, örgüt bünyesinde sözde Kocaeli ilkokul, ortaokul sorumlusu, lise mesulü ve “Büyük Bölge Talebe Mesulü” (BBTM) olarak örgüt içinde etkin rol aldığı, öğrenci evlerinde sohbet verdiği, onları polis ve askeri okul sınavlarına hazırlayan kişilerden olduğu ifade edildi. Zanlının, KHK ile kapatılan Bankasya’da hesap artışı ve iltisaklı kurumda SGK kaydı da belirlendi. Avcı’nın, şifreli mesajlaşma yazılımı “Signal” üzerinden yoğun olarak çapraz şekilde görüşme gerçekleştirdiği “Latif” kod adlı örgüt üyesinin de aynı ilçede düzenlenen operasyonda yakalandığı bildirildi.  Signal uygulamasındaki görüşmeleri ele verdi  Şüphelilerin telefonlarında yapılan analizlerde, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün haberleşme programı olarak kullandığı "Signal" uygulaması üzerinden karşı tarafın örgütten olup olmadığını anlamak için şifreli mesajlaşmalar geliştirdikleri anlaşıldı. Terör örgütü üyelerinin bunun ardından örgütsel içerikli konuşmalar yaptıkları belirlendi. Her iki örgüt üyesi, emniyetteki tamamlanan işlemlerinin ardından önceki gün Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi. Hakkında “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma“ suçundan 6 yıl 3 ay kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunan; örgütün gizli haberleşme programı Bylock yazışmaları tespit edilen, sözde Kocaeli ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde büyük bölge talebe mesullüğü (BBTM) yapan Mehmet Avcı ile örgüt içinde “Latif” kod adıyla bilinen Serdar Aktürk, sevk edildikleri adli makamlarca tutuklandı. 

MHP’li Büyükataman: "Genel Başkanımız başımızı öne eğdirmemiştir ve eğdirmeyeceğine inancımız tamdır" Haber

MHP’li Büyükataman: "Genel Başkanımız başımızı öne eğdirmemiştir ve eğdirmeyeceğine inancımız tamdır"

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in 'Kürt sorunu' çıkışına Bursa'dan cevap verip, "Türkiye’de bir 'Kürt sorunu' yoktur, sorunun adı bölücü terör sorunudur" dedi.  MHP, Bursa’da "Bir ve Birlikte Hilal'e Doğru" toplantılarını gerçekleştirdi. Bursa, Çanakkale ve Balıkesir il teşkilatlarının katıldığı toplantıda MHP Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in "Kürt sorunu" çıkışını eleştirdi.  Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan toplantıda konuşan MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, “Etrafımızın yangın yerine döndüğünü hepiniz görüyorsunuz. Doymak bilmeyen küresel emperyalizmin bölgemizi bir savaş alanına çevirme planı devrededir. Terör devleti İsrail’in Filistinli mazlumları hedef alan vahşi saldırıları, Orta Doğu’nun tümünü ve yakın vadede ülkemizin sınırlarını tehdit edecek noktaya gelmiştir. Terör örgütü PYD/YPG’nin ABD sponsorluğunda kurmayı amaçladığı terör devleti, ülkemizin güvenliğine ve bütünlüğüne karşı açık bir tehdit olarak karşımızda durmaktadır. Ülkemizin jeopolitik konumunu ve bölgemizde devam eden savaş atmosferini hesaba katarak, etrafımızın sarıldığını görmek ve emperyalist kuşatmayı yarmak zorundayız. Bu yüzden, devletimizin bekası, milletimizin huzuru ve geleceği için; birleştirici, doğru ve cesur adımlar atmaya ihtiyaç vardır. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli işte bu atmosferde yaptığı tarihi çağrı ile tüm ezberleri bozmuş, Türkiye’yi 1984’ten bu yana meşgul eden terör belasının son bulması, ülkemizin prangalarından kurtulması için cumhuriyet tarihimizin en cesur adımlarından birini atmıştır. Genel Başkanımızın bu hamlesi, tarihe yön veren, Türk milletini geleceğe taşıyacak kutlu bir duruşun, köklü bir 'Devlet Aklı'nın tezahürüdür. Şunu herkes çok iyi bilir; bir yerde Milliyetçi Hareket Partisi varsa orada ihanete geçit yoktur. Devlet Bahçeli bir el uzattıysa o el mutlaka vatanın ve aziz milletimizin menfaatlerine uzatılmıştır. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli bugüne kadar hiçbir konuda başımızı öne eğdirmemiştir ve bundan sonra da eğdirmeyeceğine inancımız tamdır” ifadelerini kullandı.  "Sorunun adı 'bölücü terör örgütü'dür"  CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Kürt sorunu çıkışına cevap veren Büyükataman, “CHP Genel Başkanı, Türkiye’de 'Kürt sorunu vardır' diyerek el yükseltmiş, bölünmeye kapı aralayan eşit vatandaşlık söylemlerini gündeme getirmiştir. Yabancı başkentlerden kumanda edilen bölücü terör örgütünün diliyle konuşmuş, farklı bayraklarımız olduğunu söyleyerek ayrışma ve kutuplaşmaya hizmet ettiğini bir defa daha ortaya koymuştur. Türkiye Cumhuriyeti’nin her vatandaşı eşittir ve eşit haklara sahiptir. Türkiye’de bir ‘Kürt sorunu’ yoktur. Sorunun adı bölücü terör sorunudur. Kürt sorunu diye sürekli önümüze çıkarılan şey esasında dün Osmanlı Devleti’ni bugün ise Türkiye Cumhuriyeti’ni parçalamak için emperyalistler tarafından kurgulanmış yapay bir projedir. Kürt sorunu söylemi emperyalistlerin kanlı tuzağıdır. Kürt kardeşlerimiz bu tuzağın parçası olmayacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi Kürt kardeşlerimizi sorun olarak gören ve sömürmek için fitne çarkını çeviren bu dışarıdan kumandalı zihniyete asla geçit vermeyecektir” şeklinde konuştu.  “PKK’nın 3 seçeneği var”  Bölücü terör örgütü PKK’nın 3 seçeneği kaldığını ifade eden Büyükataman, “Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, bölünme ve fitne tezgâhının karşısında büyük Türk milletinde kenetlenmeye el uzatmıştır. Devlet Bahçeli’nin uzattığı el, yeni bir çözüm sürecine ve ayrışmaya değil, Bir ve Birlikte Hilal’e Doğru büyük ve güçlü Türkiye yolculuğunda buluşmaya uzatılmıştır. Bu doğrultuda, Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin ifade ettiği gibi terör örgütü PKK’nın önünde 3 seçenek vardır, birincisi terör eylemlerine şartsız olarak derhal son vermek, ikincisi silahlarıyla dağdan inip Türkiye Cumhuriyeti devletine teslim olmak ve üçüncüsü Türk adaletinin vereceği hükme razı olarak cezalarını çekmek olacaktır. Bunun dışında herhangi bir çözüm, alternatif bir seçenek yoktur ve asla olmayacaktır. DEM Parti de silah ve siyaset arasındaki seçimini bir an önce yapmak zorundadır. Ülkemizi parçalamak için faaliyet gösteren terör çeteleri eğer teslim olmazlarsa Türk’ün demir yumruğu kafalarına mutlaka inecektir. Milliyetçi Hareket Partisi şehidin şühedanın hakkını sonuna kadar savunacak ve koruyacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı’nın kararlı ve tavizsiz duruşuyla terörle mücadele her alanda devam edecek, terörün kökü kazınacaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyük ve güçlü bir devlettir, hem coğrafyamızın umudu olma iddiasını sürdürecek hem de terör belasının kafasını ezecek güce sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti devleti tektir, milli ve üniter yapıdadır, ülkesi ve milleti ile bir bütündür. Türklük üst ve vazgeçilmez kimliğimizdir” dedi. 

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.