Hava Durumu

#Travma

Yeni Marmara Gazetesi - Travma haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Travma haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Travmanın ardından çocuklara doğru destek her şeyi değiştirebiliyor Haber

Travmanın ardından çocuklara doğru destek her şeyi değiştirebiliyor

Travma, çocukların dünyayı algılayışını değiştirir ve ortamın güvenli olduğu hissini zedeleyebiliyor. Özellikle, çocuklar travma sonrasında neden-sonuç ilişkilerini doğru kuramayabilip olayı kendilerine bağlama eğiliminde olabiliyor.   Çocuklar, bu yüzden travmalarını işleyebilmek için çoğunlukla yanlarında destekleyici bir yetişkin bulmaya ihtiyaç duyarlar. Ancak, travmatik yaşantılar sadece çocuklar için değil, yetişkinler için de zorlayıcı olabiliyor. Yetişkinlerin çocukların yaşadığı travmayı anlaması, onları doğru şekilde yönlendirmesi ve desteklemesi, iyileşme sürecinin hızlanmasını sağlıyor. Erişkinlerin varlığı, çocukların travmatik olayları daha sağlıklı bir şekilde işlemelerine yardımcı oluyor.  Çocuklarla iletişimde olan tüm yetişkinler için değerli bir kaynak olan "Travmatik Yaşantıların Ardından Çocuklara Yardım Kılavuzu", alanın önemli lideri Prof. Dr. Bruce D. Perry’nin çalışmaları, Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Feryal Çam Çelikel ve Psikolok Mader Bengisu Bilgen tarafından Türkçe'ye çevrildi.  Travmanın ardından çocuk, içinde bulunduğu durumu değerlendirme ve yeniden organize olma ihtiyacı duyar ve travma öncesi dünyasına dönmeye çabalar. Travma sonrası dönemin duygusal ve, davranışsal belirtileri, çoğunlukla bu çabaların göstergesidir. İçinden geçtiği bu hassas dönemde çocuğun/gencin ruhsal ihtiyaçlarının anlaşılması, gereken etkili desteğin sağlanması için ön şarttır. Travmatik Yaşantıların Ardından Çocuklara Yardım Kılavuzu, çocuklarda travmadan iyileşmeye uzanan yolda, anne-baba ve öğretmen gibi çocuklarla iletişimde olan tüm yetişkinler için değerli bir rehber niteliğindedir. Bu kitap, çocukların travmatik yaşantılara verdiği karmaşık tepkileri anlamada önemli ipuçları sunarken anne-baba, öğretmen ve uzmanlara, iyileşme süreçlerine destek olmada rehberlik ediyor.  Kitap, travma sonrası çocuklara nasıl yaklaşılması gerektiğini sade ve detaylı bir dille ele alıyor. Travmanın çocuğun gelişmekte olan beyni üzerindeki etkilerini açıklarken, ailelere ve bakım verenlere çocukların ihtiyaç duyduğu desteği nasıl sunabileceklerini gösteriyor. Eserde, çocukların iyileşme sürecinde ilişkilerin ve güvenli bağ kurmanın ne kadar önemli olduğu da vurgulanıyor. Yalnızca psikoloji alanındaki uzmanlara değil, anne-baba ve öğretmenlere de çocuklarla yeniden bağ kurma konusunda ilham veriyor. Travmatik deneyimler sonrası çocuklara nasıl destek olunacağına dair kapsamlı bir rehber sunuyor. Zorlayıcı deneyimlerin ardından yetişkinlerin çocuklara nasıl yaklaşması gerektiğini, bu süreçte beklenen tepkileri ve etkili yardım yöntemlerini detaylı bir şekilde ele alarak başa çıkmada kritik bir kaynak olarak öne çıkıyor. Kılavuz, web sitesi üzerinden ücretsiz erişime açıldı. 

Depremzedelerin Aylardır Aşamadığı Travma Haber

Depremzedelerin Aylardır Aşamadığı Travma

Asrın felaketi sonrası deprem bölgesinde afetzede vatandaşlarda sıklıkla görülen uyku bozukluğuna karşı Psikolog Cansu Güler Aksoy, vatandaşlara sadece uykunuz geldiğinde 'yatağa girin' diyerek tavsiyede bulundu.   Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük yıkım Hatay’da yaşanmış ve 25 bine yakın insan vefat etmişti. Asrın felaketi sonrası afet bölgesinde binlerce insanın hayatı olumsuz etkilenmişti. Depremi yaşayan vatandaşlar, yaşadıkları acı ve üzüntüden dolayı psikolojik sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Bu sorunlarla başa çıkmak isteyen afetzedeler, bölgede hizmet veren psikologlardan destek alıyorlar. Psikolog Cansu Güler Aksoy, afetzede vatandaşlara dağınık ve parça parça uyumamaları gerektiklerini belirterek, uyku geldiğinde yatağa girilmesi gerektiğini söyledi.  “Deprem sonrası en çok görülen rahatsızlık uykuda yaşanan bozukluklardır”  Asrın felaketi sonrası insanların yeniden deprem olacağı psikolojisiyle yaşadıklarını ve bu yüzden uyku bozuklukları yaşadıklarını belirten Psikolog Aksoy, “Çaresizlikle dolu bir gündü. Deprem sonrası başvurulan en çok şikayetlerden biri de uykuda yaşanan bozukluklardır. Deprem gece yaşandığı için sanki aynı depremi tekrardan yaşayacakmışız gibi aynı yoğun kaygıyla hayatına devam etmeye çalışıyor. Bu durum kişinin uyku kalitesini bozduğu gibi günlük hayatını da kötü etkiliyor. Bu durum için en büyük önerimiz bunlarla baş etme konusunda sorunlar yaşıyorsa uzman doktorlardan destek alınmalıdır” dedi.  “Sadece uykunuz geldiğinde yatağa girin”  Dağınık ve parça parça uyumanın uyku kalitesini bozduğunu söyleyen Psikolog Aksoy, “Bu sorunları uzman doktorlar dışında çözmek için birçok yöntem var. Mutlaka kendinize uyku rutinleri oluşturmalısınız. Gece yapabileceğiz duş ve fiziksel aktiviteler gibi uykunuz gelmeden hiçbir şekilde yatağa girmemenizi öneriyorum. Örneğin yatağa girdiniz ve yarım saat sonra uykunuz kaçtı. Yataktan çıkıp bir kitap okuyabilirsiniz. Erken işiniz olmasa dahi yatağınızdan erken kalkın ve gün içinde uyumamaya özen gösterin. Gün içinde yapacağınız tempo çok önemli. Bunları deneyebilirsiniz. Beyin aslında kendini şartlıyor. Uyku, yatağa girildiğinde olabilecek bir şey. Dağınık ve parça parça uyumak, uyku kalitesini bozan bir yöntemdir. Sadece uykunuz geldiğinde yatağa girin” şeklinde konuştu.  “Depremi yaşayan herkes geceleri uyuyamıyor ve uyku problemi yaşıyoruz”  6 Şubat gecesi yaşadıklarının ardından uyumakta zorluk çektiğini dile getiren Medine Alkan, “Eşim uyandırdı, deprem şiddetini artırdı. Çocuklarımıza kimse yerinden kalkmasın dedim. Uykuya daldığımda çok uyanıyoruz. Ses çok korkutuyor. Herhangi bir sese çok duyarlıyız. Depremi yaşayan herkes geceleri uyuyamıyor. Uyku problemi yaşıyoruz. Deprem gecesi uykudan uyandığımız için aynı şeyleri yaşayacağımız hissi hiç geçmiyor. Uzun yıllarda geçse bu hissin değişeceğini zannetmiyorum” ifadelerini kullandı.

Ortopedi ve travmatoloji uzmanları ‘1 Konu 3 Konuk’ programında buluştu Haber

Ortopedi ve travmatoloji uzmanları ‘1 Konu 3 Konuk’ programında buluştu

Medicana Bursa Hastanesi'nin düzenlediği ‘Bursa 4 K (1 Konu 3 Konuk)’ adlı programa Bursa'daki ortopedi ve travmatoloji alanında uzman hekimler yoğun ilgi gösterdi. Prof. Dr. Namık Şahin'in moderatörlüğündeki programa Eskişehir, Afyonkarahisar, Çanakkale, İzmir ve Balıkesir gibi illerden doktorlar katıldı. Bursa'da bu işe gönül vermiş, sadece bu işle ilgilenen her kurumdan duayen isimlerin bir arada olduğu ortak bir konsey gerçekleştirdiklerini belirten Prof. Dr. Yüksel Özkan, "Bu vesileyle omuz artroplastisinde güncel yaklaşımlar hakkında bilgi paylaşımı ve güncel bilginin aktarımı şeklinde bir güncelleme toplantısı oldu. Bu sayede hastaya olan hizmetlerin daha iyi bir noktaya gelmesini hedefliyoruz. Kanser genel bir konsept. Biz bugün nadir bir kanser türünü, tüm kanserlerin yüzde 1'ini içeren bir kanser türünü ele aldık. Bu kanserde erken belirtiyi söylemek çok mümkün değil. Ama vatandaşlarımızın vücudunun herhangi bir yerinde normal olmayan, giderek büyüyen bir şişlik var ise mutlaka hekime başvurmaları gerekir. Bu vesile ile genel kanser konusunda da bir şey söylemek istiyorum. Kanser ve mücadele bireysel ve toplumsal bir konu. O yüzden birey olarak hepimizin görevleri var. Sağlıklı beslenme ve egzersizi günlük hayatımıza sokarak çok büyük bir adım atmış olacağız. Kadın ve erkek bireylerde kendisini ilgilendiren kanser türlerini öğrenip, erken tarama yöntemlerini zamanında uygularsa kanserden ciddi oranda korunmak mümkün" ifadelerini kullandı. Bursa şehrinin bu tümörler ile ilgili tıp alanında tecrübeli ve iyi hizmet veren, bilgiye sahip donanımlı bir şehir olduğunu söyleyen Medicana Bursa Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Cansabuncu ise, "Bizler burada hastaları tartışmak, konsey oluşturmak ve onlara en iyi hizmeti bütün meslektaşlarımla devlet hastanesi, özel sektör ve üniversite birlikte sonuçlara vararak sunabilmek için bir araya geldik. Bursa'da tabii ki yıllardır konseyler var. Ama bu kadar geniş kapsamlısı ilk defa oluyor. Çok değerli hocalarımız var. Onlarla birlikte bu olguları tartışacağız. Hastalar adına karar verirken hepimizin görüşünün olması başarıya giden en önemli şeydir. Ters omuz protezinde güncel yaklaşımları ele aldık. Omuz hareketlerini çalıştıran kasların onarılamayan yaralanmaları sonrası omuz kireçlenmesi ile bazı eklem hareketlilikleri kısıtlanıyor. Bu da kurtarıcı cerrahi olarak ön plana çıkmaktadır. Günümüzde artık bu cerrahiyi yapmanın sıklığı artmaktadır. Günümüzde ufak travmalar sonrası özellikle yaşlı hastalarda parçalı omuz çevresi kırıklıkları meydana gelmektedir. Bu parçalı omuz kırıklıklarının öncelikle tedavisi, bazı cerrahi yaklaşımlarla kemiği bir araya getirmektir. Çok parçalı kırıklarda veya hastalarda eşlik eden tendon yaralanmalarında onarılamayacak durumlar oluyor. Bu durumda ters omuz protezi devreye girmektedir" şeklinde konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.