Hava Durumu

#Ücela

Yeni Marmara Gazetesi - Ücela haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ücela haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Gaziosmanpaşa'da evi soyulunca Bağcılar'a taşındı, yine hırsızların hedefi oldu Haber

Gaziosmanpaşa'da evi soyulunca Bağcılar'a taşındı, yine hırsızların hedefi oldu

Gaziosmanpaşa'da evi soyulunca Bağcılar'a taşınan Fatma Yılmaz, yeniden hırsızların hedefi oldu. Güvenlikli sitedeki Yılmaz'ın evine giren 3 kadın hırsız, yaklaşık 750 bin lira değerindeki mücevheri çalarak kayıplara karıştı. Şüphelilerin siteye girdiği anlar kameraya yansıdı. Gaziosmanpaşa'da evine hırsız girince kızı ile Bağcılar 15 Temmuz Mahallesi'nde güvenlikli bir siteye taşınan Fatma Yılmaz, yeniden hırsızların hedefi oldu. Geçtiğimiz Pazartesi günü siteye giren kimliği belirsiz 3 kadın, asansöre binerek yukarı katlara çıktı. Fatma Yılmaz'a ait dairenin kapısını açan şüpheliler, evin içinde arayıp buldukları yaklaşık 750 bin lira değerinde altın ve mücevherleri çaldı. İçeride bir buçuk saat kaldıktan sonra 3 şüpheli, kapıyı kapatıp geldikleri gibi siteden yürüyerek çıktı. Saat 01.30'da eve gelen Fatma Yılmaz'ın kızı Tuğba Yılmaz, evdeki dağınıklığı ve mücevherlerinin olmadığını görünce polise haber verdi. İhbar üzerine olay yeri inceleme ekipleri eve gelerek çalışma yaptı. Evde yaşayan anne ve kızının şikayeti üzerine emniyet güçleri şüphelileri arama çalışması başlatırken şahısların siteye girip çıktığı o anlar güvenlik kamerasıyla görüntülendi. Konu ile ilgili konuşan Fatma Yılmaz, "Kızım, ben çoğunlukla bu evde kalıyoruz. Kızım işe gitmişti. Gece 01.30 sıralarında işten döndü. Evin kapısını normal şekilde açıp geldi. İçeri girip yatak odasına doğru giderken bir şeylerin dağınık olduğunu görüyor. Evde kedilerimiz var. ‘Acaba kedilerimiz mi yaptı?' diye düşünürken her şeyin yerde olduğunu kutuları, zarfları, ve bir bıçağı yerde gördüğünde bir şeyler olduğunu anlıyor. Hemen polis ekiplerini arıyor ve geliyorlar. Bunlar kapıyı da çekip gitmişler. Bir buçuk saat evimizde kalmışlar. Her tarafı darmadağın etmişler. Saat 16.00 gibi gelmişler. 17.30 gibi çıkmışlar. Bir buçuk saat evde kalmışlar. Kızımın mücevherlerini çalmışlar. Altın takılarımızı çalmışlar. 750 bin lira civarında zararımız var. Eşya olarak hiçbir şeye dokunmamışlar. Altın ve mücevherleri almışlar. Hemen polise haber verdik. Olay yeri inceleme geldi. Biz de şikayetçi olduk" dedi. Daha önce de evine hırsızların girdiğini ve yakalandıklarını söyleyen Yılmaz, "Daha önce de evime girip evimden altınlarımı almışlardı. Çok yüklü bir zararım vardı. Onlar ceza yedi. Gaziosmanpaşa'da olmuştu. Kızımın emeklerini çaldılar. Çok üzgünüm. Bizler çok üzgünüz. Allah'ından bulsunlar. Tez zamanda yakalanmalarını ve kızımın mücevherlerini kızıma verilmesini istiyorum. Doğum gününde kızıma aldığım hediyeler vardı. Ben geldiğimde kızım ‘Anne, her şeyim gitmiş. Takacak hiçbir şeyim kalmamış' dedi. Bana doğum günümde aldığı hediyeyi getirdim. Ona ‘Al bunları sen tak. İstemiyorum' dedim. İnşallah bir an önce yakalanırlar. Bizim canımız yandı. Başkalarının canı yanmasın" diye konuştu.

Prof. Dr. Burak Bilgin, sık rastlanan 'şaşılık' rahatsızlığı ile ilgili açıklamalarda bulundu Haber

Prof. Dr. Burak Bilgin, sık rastlanan 'şaşılık' rahatsızlığı ile ilgili açıklamalarda bulundu

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Burak Bilgin, günümüzde en sık rastlanan göz rahatsızlıklarından 'şaşılık' ile ilgili bilgi vererek tedavi yöntemleri hakkında açıklamalarda bulundu. Gaziantep Özel Hatem Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Burak Bilgin, günümüzde en sık rastlanan göz rahatsızlıklarından şaşılığın nedenleri ve tedavi yöntemlerine ilişkin de önemli bilgi verdi. "Şaşılık, gözlerin birbiriyle olan paralelliğinin bozulmasıdır" Prof. Dr. Burak Bilgin, "Şaşılık çok farklı şekillerde olabilmekte ama kabaca tarif etmek gerekirse gözlerin birbiriyle olan paralelliğinin bozulmasıdır. Bu bozulmalar yan bakışlarda olabilir, düz bakışlarda olabilir, primer pozisyonu dediğimiz normal bakışlarda olabilir. Bunun dışında şaşılığın fark edilen olabilir, ara sıra fark edilmeyeni de olabilir" dedi. Şaşılığın tedavi yöntemleri Prof. Dr. Bilgin, şaşılık tedavileri ile ilgili şunları kaydetti: "Aslında şaşılık çok geniş bir konu ama genel olarak özetleyecek olursak şaşılıkta gözlerin birbiriyle uyumunu arttırmaya yönelik yaklaşımlarda bulunuyoruz. Bunlar da şaşılığın türüne göre değişebilmekte. Özellikle çocuk yaş grubunda gördüğümüz içe kaymalarda yüksek göz numaralarına bağlı şaşılıklar olabiliyor, yüksek hipermetropiye bağlı şaşılıklar olabiliyor. Bunlarda gözlüklerle şaşılıkları çok iyi tedavi edebiliyoruz, kontrol edebiliyoruz. Bazı hasta gruplarında ise şaşılığa cerrahi müdahale gerekebiliyor. Cerrahi ile ameliyat ile şaşılığı düzeltebiliyoruz. Erişkin hastalıklarda paralitik şaşılık dediğimiz yani göz kaslarını hareket ettiren sinirlerle ilgili problemlerle karşımıza çıkan şaşılık türlerinde botoks enjeksiyonlarının faydasını görebiliyoruz. Aslında hastaya bağlı olarak bir tedavi yaklaşımı sergileyebiliyoruz. Hastalığın türü, süresi, doğumsal olup olamadığı, sonradan mı ortaya çıktığı, hangi sebebe bağlı ortaya çıktığını tespit ettikten sonra şaşılığa tedavi yaklaşımımızı belirliyoruz."

27 Gündür Kayıp Haber

27 Gündür Kayıp

Siirt'te 17 Eylül'de kaybolan 83 yaşındaki alzaymır hastası Ramazan Batur'u bulmak için şu ana kadar havadan ve karadan 250 kilometrekareyi aşan bir alanda çalışmalar yürütüldü. Siirt'in Kurtalan ilçesine bağlı Karabağ köyünde kaybolan 83 yaşındaki alzaymır hastası Ramazan Batur için başlatılan arama çalışmaları, 27'nci gününde de havadan ve karadan devam ediyor. Arama çalışmalarında şu ana kadar 250 kilometrekarelik alan tarandı. Siirt AFAD İl Müdürü Cahit Akkoyun, 17 Eylül'den beri Ramazan Batur'un kayıp olduğunu anımsatarak, 112 üzerinden saat 19.00 sıralarında ihbar geldiğini ve bu ihbarı değerlendirerek başta AFAD, jandarma ve diğer unsurlarla arama-tarama çalışmalarını başlattıklarını söyledi. Bugüne kadar o çalışmalar devam etmekte olduğunu belirten Akkoyun, "Neredeyse yasal olarak ikinci 15 günün sonuna geldik. Çalışmalarımız hala ilk günkü gibi devam etmektedir. Bunun içerisinde jandarmamız var, gönüllü STK'larımız var, UMKE'miz, güvenlik köy korucularımız ve gönüllü vatandaşlarımız var. Yasal olarak ikinci 15 günümüzün bitmesine son 3 gün kaldı. Ondan sonra tekrar bir durum değerlendirmesi yapmayı düşünüyoruz" dedi. Akkoyun, sadece İHA'lar değil, termal dronlar, bunun yanı sıra jandarmanın iz takip köpekleri, kadavra köpekleri ekipleri bu arama-tarama çalışmalarına dahil olmakta olduklarını kaydederek, "17 Eylül'den günümüze kadar baktığımızda gerek insansız hava araçları (İHA), dronlar ve fiziki olarak insan aramalarıyla 250 kilometrekareyi aşmıştır. Elimizden geldikçe arama çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam etmektedir. İnşallah Ramazan amcamıza dair bir iz, emare buluruz. Bu şekilde aileyi de teselli etmiş oluruz. Aile de sağ olsunlar bu konuda çok yardımcı oluyorlar, çok anlayışlı oluyorlar. İlk günden beri arkadaşlarımız üstün bir çaba, gayretle çalışmaları sürdürmekteler" ifadelerini kullandı.

Nefes borusuna simit takılan öğrencisini Heimlich manevrasıyla kurtaran öğretmenler o anları anlattı Haber

Nefes borusuna simit takılan öğrencisini Heimlich manevrasıyla kurtaran öğretmenler o anları anlattı

Burdur'da okulda nefes borusuna simit dilimi takılan öğrencisini Heimlich manevrası kurtaran öğretmen Ahmet Çömlek, "Bizler bu eğitimi almasaydık çocuğumuzu kaybetme riskimiz vardı. Öğrencimiz çünkü o süreçte nefes alamıyordu. İyi ki biz bu eğitimleri aldık" dedi. Olay, geçtiğimiz Pazartesi günü Yaziköy İlkokul'unda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, ismi öğrenilemeyen 4. sınıf öğrencisi teneffüste bahçede yediği simidin nefes borusuna takılmasıyla nefessiz kaldı. Durumu fark eden nöbetçi öğretmen Ahmet Çömlek ve Ethem Özgen, öğrenciye hızlı müdahale ederek Heimlich manevrası yaptı. Öğrencinin nefes borusuna takılan parça manevrayla birlikte çıktı. Okulda kısa süreli panik yaşanırken, öğrencinin sağlık durumunun iyi olduğu ve derslerine devam ettiği öğrenildi. Olay anı ise okulun güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. "Bizler bu eğitimi almasaydık çocuğumuzu kaybetme riskimiz vardı" Olay anını anlatan günün nöbetçi öğretmeni Ahmet Çömlek, "Okulumuzdaki nöbet görevim esnasında bu zamanda öğrenciler ile birlikte ilgilenirken bir tane öğrencimizin karşıda yürümekte zorlandığını hissettim. Yanına gittiğimde durumun daha ciddi olduğunu, hava yoluna bir şey tıkandığını fark ettim. Çocuğa müdahale etmek istedim. Burdur İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından verilen ilk yardım eğitimler sayesinde çocuğa müdahale ettim. Ben de biraz korktum açıkçası. Karşımda diğer bir öğretmen arkadaşım vardı. Onu da çağırdım, çocuğa müdahale ederken Heimlich manevrası uyguladık. Çocuğu biraz kusturduktan sonra hocam ile müdahaleye devam ettik. Çocuk büyük bir simit parçasının çıkararak rahatladı. Bizler bu eğitimi almasaydık çocuğumuzu kaybetme riskimiz vardı. Öğrencimiz çünkü o süreçte nefes alamıyordu. İyi ki biz bu eğitimleri aldık" şeklinde konuştu. "Simit parçasının çıktığını görünce rahatladım" Bahçede dolaşırken hocanın bağırması ile olayı fark ettiğini anlatan beden öğretmeni Ethem Özgen, "Daha sonrasında yanlarına gittiğimde hocamız müdahale ediyordu. Çocuğun boğazından simit çıkmıyordu daha sonrasında Heimlich manevrasını yapmaya başladık. 2 hamle yaptık çıkmadı artık ben de korkmaya başladım. Çünkü çıkmasa daha kötü sonuçlar olabilirdi. 3. baskıda çocuğun ağzından büyük bir simit parçasının çıktığını görünce rahatladım" diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.