Hava Durumu

#Uzun

Yeni Marmara Gazetesi - Uzun haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Uzun haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Akseki Üzümü Pazara Hazırlanıyor Haber

Akseki Üzümü Pazara Hazırlanıyor

Üzümü ve pekmezi ile ünlü olan Antalya'nın Akseki ilçesinde hasat mevsimi yaklaşıyor. Üzüm bağlarında koruklar kızarmaya başlarken, temmuz ayı sonunda erkenci üzümde ürün alınması bekleniyor. Geçen yıl yüksek rekolte elde eden üretici, bu yılda rekoltede yüzde 25 civarında artış bekliyor. Antalya'nın Akseki ilçesinde 5 yıldır bağcılık ile uğraşan Enver Öztürk, 45 yıl süre ile Antalya'da esnaflık yaptığını ve iş yerini devrederek köye yerleştiğini söyledi. Öncelikle hobi olarak bağcılık yapmaya karar verdiğini anlatan Öztürk, "Akseki'nin Murtiçi Mahallesi'nde 5 yıldır bağcılıkla uğraşıyorum. 5 yıl öncesinden 45 yıl süre ile Antalya'da esnaflık yaptım. Ticareti bırakarak köyüme geldim ve hobi bahçesi şeklinde başladığım bağcılığı ilerleterek 6 dönüm araziye içerisinde Kardinal, Retglop, Antep karası , Manisa spili ve İlkeren gibi 5 çeşit üzüm çeşidinin bulunduğu yüksek sistem modern üzüm bağı yaptım" dedi. "On gün sonra üzümümüz kesime hazır" Önümüzdeki günlerde üzümlerinin tüketici ile buluşacağını söyleyen Öztürk, "Artık son noktalarına ve sulamalarını bakımlarını yapıyoruz. Üzüm bağında 5 çeşit üzümümüz var. Kardinal, retklop, Antep karası, Manisa sipril karası, ilkeren, artık çeşitlere göre bir hafta sonra satışlara hazır hale gelecek. Bağımızda üzümler 2 ila 4 yaşında bulunmaktadır. En küçüğü bir kilo 200 gram gelmektedir. Biz bunlara çocuk gibi bakarız. Bu bizim emeğimizin karşılığıdır. Her şeyimizdir. En geç eren üzüm, redklap üzümdür. Burada 3-üç buçuk kilo gelen salkımlar olur. Bu üzümümüz Ağustos ayının sonunda sofralara girer. "Yüzde 25 rekolte bekleniyor" Geçen yılda çok iyi bir rekolte elde ettiklerini söyleyen Öztürk, "Bu yıl da geçen yıla göre ürünlerimiz yüzde 25 civarında rekolte elde edeceğiz. Geçen yıla göre üzümlerimiz hem verim, hem kalite anlamında daha güzel. Gerçi Türkiye genelinde Manisa tarafında sıkıntı varsa da bizim buralarda oraya göre bir tık daha iyi. Allah'a şükür emeğimizin karşılığını alacağız. Umudumuz o. Şu anda bir aksilik yok. Tek korkumuz tek sıkıntımız aslında kuşlar. Kuşla mücadelede sıkıntı yaşıyoruz. Kuşlardan çok dertliyiz" diye konuştu. "Akseki üzümü ve pekmezi bir marka" Akseki üzümü ve pekmezinin bir marka olduğuna dikkat çeken Öztürk, "Bizim üzümümüz Antalya - Akseki olarak bir markayız. Pekmezimiz, üzümümüz bir markadır. Müşteriye sunduğumuzda müşteri gelip bizi tekrardan her zaman bulur. Pazar sorunumuz ve kalite anlamında markalaştık. Murtiçinde 30 yıldır yüksek sistem modern bağcılık anlamında büyük yol katledildi. Damlama sulama sistemi ile bağlarımız sulanıyor. Kalite anlamında, müşteri anlamında herhangi bir sıkıntımız yok. Antalya-Konya yolu üzerinde bir köy olduğumuz için bazı üretici arkadaşlarımız üzümlerini yol üzerinde satışta yapan oluyor. İç Anadolu'ya giden insanlar yoldan geçerken buradan üzüm alıyor. Eşine dostuna söyleyerek tavsiye ediyor. Dönüşünde bir daha alıyor" dedi. "Pazarı müşteri ve alıcı belirler" Üzümlerin fiyatlarının henüz netleşmediğini anlatan Öztürk, "Pazarımızın fiyatı genel anlamda müşterilerimiz belirliyor. Geçen yıl toptan 35 liraya vermiştik. Bu yıl 60 lira gibi bir fiyat söyleniyor ama pazarın belirlenmesi ayın sonuna bağlı. Pazarı müşteri ve alıcı belirleyecek. İnşallah bir ortak nokta bulacağız" diye konuştu. "Eylül ayı sonunda pekmezler kaynayacak" Kalan üzümlerini Eylül ayı sonunda bağ bozumu gerçekleştireceklerini söyleyen Öztürk, "Sonradan çıkan üzümleri ve son kalan üzümlerimizi Eylül ayı sonunda bağ bozumu yaparak pekmez yapıp tüketiciye sunacağız" şeklinde konuştu. Pekmeziyle ünlü Antalya'nın Akseki ilçesinde eski kütük sistem bağcılığın yerini yüksek sistem bağcılık aldı. Bölgede 1990 yılından itibaren yeniden canlanan bağcılık günümüzde 25 bin dekarlık alana ulaştı. Yüksek sistem bağcılık Akseki merkez olmak üzere, Taşlıca/Murtiçi Mahallesi ve Güçlüköy mahallelerinde daha fazla gelişmiş durumda.

Dört haftadan uzun süre ishali devam edenler dikkat Haber

Dört haftadan uzun süre ishali devam edenler dikkat

Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli Doç. Dr. Mustafa Akar, inflamatuvar bağırsak hastalığı hakkında açıklamalarda bulundu. İnflamatuvar bağırsak hastalığının, zayıf genetik yatkınlık zemininde çevresel faktörlerin tetiklemesiyle ortaya çıkan kronik iltihabi bağırsak hastalığı olduğunu dile getiren Doç. Dr. Akar, “İnflamatuvar bağırsak hastalıkları başlığı altında ülseratif kolit ve crohn hastalığı bulunmaktadır. Ülseratif Kolit, sindirim sisteminde sadece kalın bağırsağı tutan bir hastalıktır. Crohn hastalığı ise ağızdan anüse kadar bütün sindirim sistemini atlayıcı bir şekilde tutabilen bir hastalıktır” dedi. Özellikle ülseratif kolitte kronik, kanlı ve mukuslu ishalin temel semptomlar olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Akar, “Eğer bir kişinin özellikle 4 haftayı geçen kanlı ve sümüksü ishali varsa mutlaka bir gastroenteroloji hekimine başvurması gerekmektedir. Çünkü bu tarz şikayetleri olan bir bireyde muhtemelen ülseratif kolit olabilir. Kronik ishalin yanı sıra karın ağrısı, kilo kaybı, ateş, iştahsızlık gibi birtakım şikâyetler var ise, bu durum Crohn hastalığına işaret edebilir” şeklinde konuştu. Ayrıca İnflamatuvar bağırsak hastalıklarının tanısında, tek bir tanı modelitesinin kullanılmadığının altını çizen Doç. Dr. Akar, tanıda hastanın şikayetleri, endoskopik bulguları, endoskopi esnasında alınan biyopsilerin incelenmesi ve radyolojik tetkiklerin hep beraber değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. İnflamatuvar bağırsak hastalıklarında ana tedavi olarak, ilaç tedavisinin uygulandığını ifade eden Doç. Dr. Akar, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Özellikle ülseratif kolit tedavisinde hem ağızdan ve hem de gerekirse makattan lavman ya da fitil şeklinde ilaçlar vermekteyiz. Ayrıca bazı hastalarda cilt altı veya damar yolundan uygulanan ilaçlar da kullanılmaktadır. Crohn hastalığında ise genellikle lavman tedavisi hariç benzer tedavi protokolleri uygulanmaktadır. Bunun yanı sıra kişinin yaşam tarzı değişiklikleri de oldukça önem arz etmektedir. Örneğin crohn hastalığı olan bir kişinin sigaradan kesinlikle uzak durması gerekmektedir. Ayrıca genel olarak şunu söylemek lazım, inflamutuvar bağırsak hastalığında özel bir diyet kısıtlaması yoktur. Ancak hastanın hastaneye yatacak kadar ağır bir hastalık aktivitesi var ise o zaman hastalarımıza yoğun yağlı, baharatlı ve salçalı besinlerden uzak durmasını öneriyoruz. Bu dönemlerde daha hafif olan berrak sıvı diyet veriyoruz.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.