Hava Durumu

#Vertigo

Yeni Marmara Gazetesi - Vertigo haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Vertigo haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Dr. Çalışkan Vertigo da D Vitamini Eksikliğine Dikkat Çekti Haber

Dr. Çalışkan Vertigo da D Vitamini Eksikliğine Dikkat Çekti

Vertigonun başka hastalıkların habercisi olabileceğine değinen Uzman Odyolog Hande Çalışkan, “Vertigo, bazen vücuttaki başka sağlık sorunlarının habercisi olabilir. Örneğin, zehirlenme durumlarında, hormonal değişikliklerde (gebelikte), demir eksikliği veya B12 vitamini eksikliği gibi durumlarda da vertigo ortaya çıkabilir. Ayrıca, D vitamini eksikliği de vertigo semptomlarına yol açabilir” dedi.  Vertigo, günlük yaşamın en sıradan anlarında bile karşınıza çıkabiliyor. Yatakta dönerken, kalkarken, hatta sıradan bir telefon kullanırken bile baş dönmesi yaşayanların sayısı hiç de az değil. Hasta hikâyelerinde sıkça karşılaşılan bu durumun vertigo belirtilerini taşıyanların kliniklere başvurmasına neden olduğunu ifade eden Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi’nden Uzman Odyolog Hande Çalışkan, açıklamalarda bulundu.  Uzman Odyolog Çalışkan, “Baş dönmesi şikâyetleri; hastanın ayakta durabileceği, kusmadan kalabileceği, hissettiklerini konuşarak anlatabileceği seviyede ise ilk basamak Acil değil, Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Polikliniği olmalıdır” diye konuştu.  “Bir hastalık değil, bulgudur”  Vertigonun tanımını yapan Odyolog Çalışkan, "Halk arasında vertigo bir hastalık olarak tanınır. Halbuki, aslında bir hastalık değil, semptom ya da bulgudur. Vertigo; baş dönmesi demektir. Baş dönmesi bir hastalık değildir. Yaygın olarak hastalık anlamında kullanılan vertigo, aslında iç kulaktaki denge yapısında bulunan çeşitli organizmaların hareketiyle olan 'kulak kristallerinin oynaması' durumudur. Vertigo çeşitleri arasında en yaygın olanı da bu olduğu için her türlü vertigo şikâyeti, pozisyonel vertigo hastalığı zannedilmektedir” diye konuştu.  “Etraf dönüyormuş hissi belirtiler arasında”  Vertigoda görülebilecek belirtilere değinen Odyolog Çalışkan, “Etraf dönüyormuş hissi, kişinin hareket ediyormuş hissi, gördüğü nesnelerin hareket halindeymiş gibi netlikten uzaklaşmış, flu ve karıncalanmış görmek, yer ayağının altından kayıyor zannetmek, birileri onu itiyormuş gibi veya çekiyormuş gibi hissetmek, yolda yürürken düz ilerleyemeyip yalpalamak/sendelemek vertigonun belirtileri arasında sayılabilir” dedi.  “Stres vertigo sebebi olabilir”  Vertigonun nedenlerinden bahseden Odyolog Çalışkan, “İç kulaktaki kristallerin oynaması nedeniyle pozisyonel vertigo oluşur. Ani baş hareketleri, hareketli görsel uyaranlara maruz kalma, uzun süreli bilgisayar kullanımı veya masa başında yanlış postürlerde uzun süre oturma, stres, korku, uykusuzluk ve bazen de hiçbir açık sebep olmaksızın durup dururken meydana gelebilir. Vertigo şikâyetinin süresi vertigoya neden olan hastalığa, hastanın yaşına, ek hastalıklarına, kronik durumlarına, kan değerlerine, stres-kaygı seviyesine, uyku düzenine, yorgunluktan korunma yeteneğine, uyarılara dikkat etme yeteneğine ve tetikleyici etkenlerden korunma yeteneğine bağlı olarak değişiklik gösterir” açıklamasında bulundu.  “Vertigo ataklarında yapılması gerekenler”  Vertigo atağı anında yapılması gereken 2 önlem olduğunu söyleyen Odyolog Çalışkan, şu bilgileri paylaştı:  “Birinci yapılacak hareket tutunmaktır. Bulunduğunuz yer ev olur dışarısı olur hareket halinde, yatarken veya ayakta olun fark etmez. İlk yapmanız gereken sabit bir yere tutunup kendinizi güvene almanızdır. Çünkü biz uzmanların en korktuğu durum baş dönmesi/vertigo değil, hastaların baş dönmesi yüzünden düşüp başlarını bir yere vurmaları veya bedenlerine kırık, çıkık, yaralanma gibi zarar vermeleridir.  İkinci yapılacak hareket ise gözlerinizi kocaman açıp karşıdaki sabit herhangi bir noktaya/nesneye bakmaktır. Gözlerinizi başınız dönerken asla kapatmamalısınız. Gözleri kapatmak, başta kendimizi güvende gibi ve rahatsızlığımız geçecek gibi hissettirse de, baş dönmesinin seviyesini hem artırır hem de baş dönmesine maruz kalınan süreyi uzatır. Karşımızdaki sabit nesneye odaklanmak, etrafın hareket etmediği sinyallerini beyne göndermemize yardımcı olur.”  “Başka sağlık sorunlarının habercisi olabilir”  Vertigonun başka hastalıkların habercisi olabileceğine değinen Çalışkan, “Vertigo, genellikle iç kulaktaki denge organlarının dengesizliği sonucunda ortaya çıkan bir semptomdur. Ancak bazen vertigo, vücuttaki başka sağlık sorunlarının da habercisi olabilir. Örneğin, zehirlenme durumlarında, hormonal değişikliklerde (gebelikte), demir eksikliği veya B12 vitamini eksikliği gibi durumlarda da vertigo ortaya çıkabilir. Ayrıca, D vitamini eksikliği de vertigo semptomlarına yol açabilir. Bu yüzden vertigo yaşayan kişilerin semptomlarını ciddiye alması ve ihmal etmemesi önemlidir. Vertigonun altında yatan sebebin belirlenebilmesi için uzman bir doktor tarafından detaylı bir muayene yapılması, gerekli değerlendirme ve tetkiklerin yapılması gerekmektedir. Böylece vertigonun nedeni tespit edilerek uygun tedavi yöntemleri uygulanabilir ve hastalığın ilerlemesi önlenebilir” ifadelerini kullandı.  “Kafeini azaltmak önemli”  Vertigoya iyi gelen durumlardan bahseden Uzman Odyolog Çalışkan, “Kafeinin baş dönmesini tetiklediğine dair çok fazla akademik yayın mevcuttur, bu sebeple kafeini olabildiğince azaltmak iyi gelir. Kafeinden kastımız sadece kahve ve türevleri değildir. İçeriğinde kafein olan her şeyden sakınmalıyız. Yeşil çay da hastaların ataklarının en çok tetikleyen besinler başında yer alır. Tuz tüketimini azaltmak da vertigonun tetiklenmesini önlemede önemli rol oynar. Yiyeceklerin içerisinde olabilir ancak üzerine ek tuz serpmekten kaçınmak, turşu gibi tuzu yoğun besinleri tercih etmemek faydalı olacaktır. Tansiyon ve şeker gibi metabolizmamızı doğrudan etkileyen değerleri aniden düşürecek veya yükseltecek her türlü yiyecek-içecek ve aktiviteden kaçınmak gereklidir. Stres, yorgunluk ve uykusuzluktan da kaçınmamız, vertigoyla baş etme sürecinde olumlu etki yapacaktır” dedi.  “Vertigonun tedavi yolları”  Uzman Odyolog Çalışkan, vertigonun tedavi yollarıyla ilgili şu bilgileri paylaştı:  “Vertigo tedavisinin kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bazı durumlarda vücudun kendi denge onarım sistemlerinin işe yarayabilir ancak bu süreçte yaşanan hissiyat devam edebilir. Bu durumlarda hasta, kompansasyon sürecindedir, tedavi manevraları veya özel egzersizlerle desteklenmelidir. Pozisyonel vertigo için doğrudan bir ilaç tedavisi yoktur, betahistin gibi ilaçlar semptomları azaltmak amacıyla kullanılır. İlaç kullanılıyorsa, doğru teşhis için ilaçların bırakılması gerekir.”

Vertigo bir hastalık değil, bazı hastalıkların belirtisidir Haber

Vertigo bir hastalık değil, bazı hastalıkların belirtisidir

Emsey Hospital Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Erdal Uzuner, vertigonun sıklıkla karşılaşılan bir durum olduğunu dile getirerek, “Kişinin günlük yaşamını olumsuz olarak etkiler ve günlük aktivitelerini yapmasına imkân tanımaz. Genellikle dış, orta ve iç kulak hastalıklarının, merkezi sinir sistemi, kalp ve damar sistemi ya da metabolizma hastalıklarının sonucunda görülebilir” diye konuştu. “TEDAVİ İÇİN ALTTA YATAN SEBEP BULUNMALI” İnsanların çoğunlukla vertigoyu bir hastalık olarak adlandırdıklarını ve kronik olduğunu düşündüklerini anlatan Op. Dr. Uzuner, “Vertigo aslında bir hastalık değil; birçok farklı hastalıkla görülebilen bir belirtidir. İşitme ve denge testi ile saptanabilir ve tedavi edilebilir. Ancak bazı durumlarda vertigonun tedavisinin yapılabilmesi için önce altta yatan sebebi bulmak gerekmektedir” ifadesini kullandı. Vertigonun kendi içerisinde iki gruba ayrıldığını söyleyen Uzuner, sözlerine şöyle devam etti: “Vertigo; santral ve periferik olarak 2’ye ayrılır. Santral vertigo, beyinde tümör, kanama, damarlarda anevrizma gibi rahatsızlıklar sonucu yaşanabilmektedir. Bu gibi durumlarda hastalar Nöroloji bölümüne yönlendirilir. Periferik vertigo ise iç kulak veya orta kulaktaki denge merkezinin etkilenmesiyle ilgili olarak dengenin bozulmasıdır. Halk arasında kristal oynaması olarak bilinir. Meniere hastalığı, denge ve sinir iltihabı (vestibüler nörinit) vakalarında da rastlanılır. Santral vertigoya kıyasla daha sık karşılaşılır. Migrene bağlı baş dönmesi de sıklık olarak üst sıralarda yer alıyor.” “HER BAŞ DÖNMESİ VERTİGO OLMAYABİLİR” Yaşanan her baş dönmesinin vertigo olmadığını ifade eden Op. Dr. Uzuner, “Bazen hastalar kendini kötü hissettiğinde, dengesizlik veya mide bulantısı hissettiğinde bunun vertigodan kaynaklandığını düşünebiliyor. Fakat bu tıbbi anlamda vertigo değildir. Vertigo olarak tanımlanabilmesi için; etraftaki nesnelerin kendine göre dairesel şekilde hareket ettiğinin hissedilmesi gerekir. Vertigo zaten kelimesel olarak da baş dönmesi demek. Dönme hareketi hissedilmeli. Bu nedenle hastanın şikâyetini tam olarak anlamak hastalığın adının konulması için çok önemlidir” dedi. “BU BELİRTİLER VARSA DOKTORA BAŞVURULMALI”   En sık görülen belirtisinin baş dönmesi olduğunu söyleyen Op. Dr. Erdal Uzuner, değerlendirmelerini şöyle sonlandırdı: “Vertigo şüphesi olan hemen hemen her hasta, baş dönmesi şikâyetiyle gelir. Fakat bazı hastalarda buna ek başka semptomlar görülebilmektedir. Bunlar; kulakta basınç, kulak çınlaması, işitmede azlık, bulantı ve kusma, kol ve bacaklarda güç kaybı, denge bozuklukları, çift görme, anormal göz hareketleri, bilinç kaybı, konuşma güçlüğü ve baş ağrısı gibi belirtiler de vertigo belirtileri arasındadır. Baş dönmesinin yanında bu belirtilerin yaşanması durumunda mutlaka bir doktora başvurulması büyük önem taşır.”

Vertigo tedavisinde egzersiz altın değerinde Haber

Vertigo tedavisinde egzersiz altın değerinde

Türkiye’nin önde gelen fizik tedavi merkezlerinden Romatem’in rehabilitasyon uzmanlarından Dr. Ahmet Dinç, vertigo tedavisinde erken teşhis ve egzersizle tedavi hakkında önemli bilgiler aktardı. Vertigonun yaygın olarak bilindiği üzere bir baş dönmesi hastalığı olmadığını söyleyen Uzm. Dr. Ahmet Dinç’in, “Baş dönmesi vertigonun belirtisidir. İçinde bulunduğumuz çevrenin dairevî ya da sağa-sola hareketi şeklinde olabileceği gibi, kişinin kendisinin hareket ediyor algısı şeklinde de olabilir. Denge bozuklukları içerisinde en çok görülen şikayettir. Kişinin günlük hayatını ciddi şekilde etkilemekte, bazen kalp-damar hastalıkları ve inme gibi rahatsızlıklara da eşlik etmektedir. Bu yüzden ciddiye alınması gereken bir belirtidir” dedi. Vücuttaki denge sistemini etkileyen birçok bozukluğun vertigoya sebebiyet verebileceğini belirten Ahmet Dinç, “En çok kulak ve işitme sistemi ile ilgili bozukluklarda görülen vertigonun migren ve MS gibi hastalıkların belirtisi olabilir. Bunun dışında görme bozuklukları da vertigo sebebi olabilir. Vertigoya, mide bulantısı, terleme, baş ağrısı gibi belirtiler de eşlik edebilir. Sadece erişkinlerde değil, çocukluk çağında da ortaya çıkabilir” dedi. Vertigo tedavisi hakkında da bilgi veren Uzm. Dr. Ahmet Dinç, “Vertigo ile başvuran hastada öncelikle vertigoya neden olabilecek rahatsızlıklar yönünden muayene ve tetkikler yapılır. Sebep olan hastalık tespit edildikten sonra tedavi planı belirlenir. Vertigo tedavisi iki bölümden oluşur. Birincisi; akut atakları kontrol altına almak, ikincisi; iyileşmeyi hızlandırmak ve yeni atakların oluşmasını önlemektir. En sık görülen nedenlerden bir olan Pozisyonel Vertigoda tedavi manevraları ile başarılı sonuçlar alınabilir. İlaç tedavileri daha çok akut belirtileri ve eşlik eden şikayetleri kontrol altına almayı hedefler. Periferik vestibüler bozukluğa bağlı baş dönmelerinde özel egzersiz programları uygulanmaktadır. Bu amaçla uygulanan programlara vestibüler rehabilitasyon denir” dedi. Vertigo tedavisinde fizik tedavi yöntemlerinin kullanıldığı yöntemin son yıllarda ön plana çıktığını söyleyen Romatem’in uzman doktoru Ahmet Dinç, “Vestibüler rehabilitasyon, egzersiz tabanlı bir tedavi yöntemidir. Vertigo tedavisinde iyileşme sürecini hızlandırmak, hastalığa bağlı gelişen psikolojik problemleri ve günlük yaşam aktivitelerindeki kısıtlanmaları gidermek amacıyla uygulanır. Hastanın tekrarlayan hareketler ile baş dönmesine alıştırılması ve baş dönmesinin azaltılması amacıyla yapılır. Vestibüler rehabilitasyonda, patolojik cevaba alışmayı içeren, postural kontrol egzersizleri, görsel-vestibüler etkileşim ve kondüsyon aktiviteleri, bakış stabilizasyon (viewing) egzersizleri, alıştırma, adaptasyon ve oryantasyon egzersizleri, somatosensoriyal egzersizler ve postürografi eğitimini içeren kişiye özel bir program uygulanır. Egzersizlerin günde 2 kez 4-8 hafta süreyle yapılmaları önerilmektedir. Vestibüler rehabilitasyon ile vertigonun azaltılması, kişinin kendini güvende hissetmesi, günlük yaşama aktif katılmadaki sıkıntılarının giderilmesi, düşme ve yaralanmaların engellenmesinin yanında, kişinin anksiyete, panik bozukluk ve major depresyon gibi ek psikolojik rahatsızlıklardan uzaklaşarak toplumdan soyutlanması da önlenmiş olur. Tedaviye ne kadar erken başlanırsa, tedavi başarısı o kadar yüksek olacaktır” diye konuştu

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.