Hava Durumu

#Yemek

Yeni Marmara Gazetesi - Yemek haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yemek haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İstanbul ve Eskişehir ile anlaşma yapıldı sırada İzmir var Haber

İstanbul ve Eskişehir ile anlaşma yapıldı sırada İzmir var

Bursa'nın Nilüfer ilçesinde üretilen tarım ve gıda ürünlerinin İstanbul ve Eskişehir büyükşehir belediyelerinin satış mağazalarında satılması için anlaşma yapıldı. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, 2023 yılının yazında hizmete giren Hasağan Gıda Merkezi'nde gıda mühendisleri kontrolünde üretim yapıldığını söyledi. İlçede kendileriyle koordineli çalışan 32 kadın derneği bulunduğunu aktaran Özdemir, "Kadınlarımız kendi malzemeleriye geliyor gıda mühendisleri desteği ve eşliğinde üretim yapıyorlar. Buradaki üretim belirli standartlarda oluyor. Ham madde Nilüfer'in kırsalında Nilüfer çiftçisinden alınıyor" dedi. Kadınların ürettiği reçel, turşu, erişte, sos, tarhana gibi ürünleri aldıklarını ve belediyenin satış mağazalarında değerlendirdiklerini dile getiren Özdemir, şöyle konuştu: "Çiftçilerin ürettiği ürünler de burada katma değerli ürüne dönüştürülüyor. Tarımda ne üretirseniz sizi tüccara boğdurmayacağız dediğimiz için, çiftçilerin ürettiklerini biz alıyoruz işliyoruz ve satış mağazalarımızda satıyoruz. Yeter ki üretmekten vazgeçmesinler. Gıda Merkezinin amacı da bu. Nilüfer çiftçisini, tarımı desteklemek." İstanbul ve Eskişehir ile anlaşma yapıldı sırada İzmir var Nilüfer ürünlerinin Bursa dışında da satılması için yaptıkları girişimlerin sonuç verdiğini belirten Özdemir, "Nilüfer çiftçisinin, kadınların ürettiği ürünler İstanbul ve Eskişehir'de de satılacak. İstanbul ve Eskişehir büyükşehir belediyeleri ile anlaştık, oralardaki satış mağazalarında Nilüfer'in ürüleri satılacak. İzmir ile de görüşüyoruz." ifadesini kullandı. Özdemir, Nilüfer tarımını en iyi yere getirmek için mücadele ettiklerini dile getirerek, "Nilüfer'in topraklarının yüzde 74'ü mera orman ve tarım alanı. Büyük bir tarım merkezi Nilüfer. Buradaki üreticilerin hayatlarını sürdürmesi ve üretime devam etmesi için para kazanmaları gerekiyor. Biz bunun mücadelesini veriyoruz. Mühendislik desteği veriyoruz. Tarım alanlarının toprak analizlerini yapıyoruz. Kim nereye ne ekecekse yol gösteriyoruz. Tarım varsa hayat var, tarım büyürse Türkiye büyür." diye konuştu.

Her yaştan lezzet tutkunu bir araya geliyor Haber

Her yaştan lezzet tutkunu bir araya geliyor

Bursa’nın köklü mutfağını öne çıkarmak ve dünyaya tanıtmak amacıyla çalışmalarını sürdüren Büyükşehir Belediyesi, ‘Mutfak Mirasına Sahip Çık’ programıyla kentin gastronomi kimliğini de kayıt altına alıyor. Geleneksel yemeklerin üretim süreçlerini izleyen ve tadım yapan ekipler, sahada sözlü tarih görüşmeleri gerçekleştirerek Bursa mutfak mirasını bilimsel yöntemlerle belgeliyor. Her yaştan lezzet tutkunu bir araya geliyor Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından kentin tescilli lezzetlerini dünyaya duyurmak amacıyla düzenlenen 4. Bursa Uluslararası Gastronomi Festivali, 26 Eylül Cuma günü başlıyor. 3 gün boyunca her yaştan lezzet tutkununu bir araya getirecek olan festival, çok zengin ve birbirinden farklı etkinliklere sahne olacak. Yerel, ulusal ve uluslararası birçok şefin gastro sahnelerinin olacağı organizasyon, onlarca panel ve söyleşi ile Bursa gastronomisini mercek altına alacak. Mutfak kültürü kayıt altına alınıyor Festival kapsamında düzenlenen ‘Mutfak Mirasına Sahip Çık!’ projesi de Bursa’nın gastronomi kimliğini kayıt altına alıyor. Proje kapsamında saha gezileri yapan ekipler, sözlü tarih görüşmeleri yaparak geleneksel yemeklerin üretim süreçlerini izliyor. Diğer illerin gastronomi okullarından gelen akademisyen ve öğrencilerin projeye dahil olması farklı bölgelerden gelen bakış açıları ve akademik katkılar, Bursa mutfağının çok boyutlu biçimde ele alınmasını da mümkün kılıyor. Çalışmayla Bursa’nın mutfak mirası bilimsel yöntemlerle belgelenirken, genç kuşakların katılımıyla canlı ve sürdürülebilir bir şekilde yaşatılıyor. Akademisyenler ile öğrencileri sahada bir araya getiren projenin ilk verileri ise Uluslararası 4.Bursa Gastronomi Festivali’nde açıklanacak. Sonuçlar, festivalde paylaşılacak Akdeniz Üniversitesi’nde Doç. Dr. Adem Arman, Dokuz Eylül Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’nden Doç. Dr. Turgay Bucak, Bursa Uludağ Üniversitesi, Harmancık Meslek Yuksekokulu'ndan Öğr. Gör. Fatih Yıldırım ve Mustafa Kemal Üniversitesi’nden Öğr. Gör. Duygu Babat’ın yanı sıra çok sayıda gastronomi öğrencisinin çalışması ile hayat bulan projenin sonuçları, yine çalışmaya katılan hocaların sunumu ve Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi’nden Öğr. Gör. Soner Küçük’ün konukluğunda paylaşılacak. ‘Şefler Köy Yollarında’ Festival kapsamında, ‘Mutfak Mirasına Sahip Çık!’ projesinin yanı sıra düzenlenecek sıra dışı etkinliklerden biri de "Şefler Köy Yollarında" olacak. Festivalden bir gün önce, yerel şeflerle birlikte ulusal ve uluslararası şeflerden oluşan özel bir ekip Bursa’nın ilçelerine giderek üreticilerle buluşacak. Yöresel tarifleri yerinde gözlemleyecek ekip, köylerde misafir edilecek ve edindikleri bu eşsiz deneyimleri festival sahnesine taşıyacak. Video ve fotoğraflarla kayıt altına alınacak keşif, Bursa’nın mutfak mirasının tanıtımına güçlü bir katkı sağlayacak. Kadın şeflerin görünürlüğü artırılacak Festivalde Mutfak Dostları Derneği iş birliği ile gerçekleştirilecek olan ‘Kadının Gücü: Mutfağın Değişen Dengeleri’ paneli ile kadın şeflerin görünürlüğü ve ilham verici deneyimleri paylaşılacak. Üç gün boyunca "Bursa Mutfağının Bilinmeyenleri", "Sosyal Gastronomi: Sosyal Değişimde Gıdanın Üretim ve Sunum Boyutlarıyla Rolü", "Gastronomi Kültürü, Sanat ve Zanaat", "Gastronomi Kültürünün Yeme-İçme Sektöründeki Gelişmeye Etkileri", "Yemek Kültürünün İletişimi: Gelenekselden Dijitale Geçiş", "Gastronomi Diplomasisi: Sofradan Kültürel Markaya", "Türkiye’de Zeytin ve Zeytinciliğin Durumu; Marmara Zeytinciliği", "Tarımda Kaynak Kullanımı; Su ve Toprak Sağlığı İçin Adımlar", "Gastronomi Rotası Deneyimleri", "Kooperatiflerden Kent Sofralarına: Kadın Emeğinin Gastronomideki Yeri", "Bursa’nın Turizm ve Gastronomi Geleceği", "Gastronomiyi Dijitalde Tatmak", "Bursa Gastronomisinde Yeni Vizyon", "Gastronomi Turizmini Şekillendiren Kent Markaları", "Balkanlardan Gelen Sıcak Mutfak Akımı", "Gastronomide Yeterlilik, Sürdürülebilirlik ve Sorumlu Tüketim", "Bursa Gastronomisinin İzleri", "Bursa’nın Lezzet Ekonomisi: Tarım, Üretim ve Yerel Kalkınma", "Bursa’da Gastronominin Turizme Olan Etkisi" ve "Tatlı Yiyelim Tatlı Konuşalım" başlıklı panel ve söyleşilerde sadece Bursa’nın değil gastronominin her disiplini konunun uzmanlarınca mercek altına alınacak.

Tuz Tüketimine Dikkat! Haber

Tuz Tüketimine Dikkat!

Erzincan Sağlıklı Hayat Merkezi Diyetisyeni Kezban Karadağ, "Tuz tüketimini de sınırlandırmalıyız. Sıcak havalarla birlikte tansiyon problemleri daha çok yaşandığı için tuz tüketiminde mutlaka dikkatli olmamız gerekiyor." dedi. Beslenme ve Diyet Uzmanı Kezban Karadağ, yaz aylarında sağlıklı beslenme konusunda uyarılarda bulundu. Karadağ, "Kızartma, kavurma ve hamur işlerinden uzak durun. Bol sıvı alın ve özellikle su tüketin. Salata ve meyve ağırlıklı yeşil menüler oluşturun" dedi. "Sıcaklıklarla birlikte vücuttan su atımı da artacağı için günlük su tüketimini en az 2,5 - 3 litre civarında tutmak sağlığımız açısından çok önemlidir" diyen Karadağ, "Su tüketiminin küçük yudumlarla ve sık olmasına özen gösterin. Sıvı alımını arttırmak için karpuz, kiraz gibi su içeriği yüksek meyveler ile marul gibi yeşil sebzeleri tercih edin" ifadelerine yer verdi. Yaz aylarının gelmesiyle birlikte beslenmemizde bazı düzenlemeler yapmamız gerekmektedir diyerek açıklamasını yapan Erzincan Sağlıklı Hayat Merkezi Diyetisyeni Kezban Karadağ, "Sıcak havalarda özellikle sıvı tüketimine dikkat etmek, tansiyon problemi yaşayan hastalar, şeker hastaları, çocuklar ve yaşlılar için çok önemli. Hava sıcaklıkları gün içinde sıcak ve uzun sürüyor bu yüzden sıvı tüketimine özellikle dikkat etmek gerekiyor. Günlük su tüketimimiz 2,5 - 3 litreye kadar ulaşabilmektedir. Sıvı olarak da şekerli ve asitli içecekler yerine ayran, süt, soda gibi şekersiz içecekleri tercih etmemiz gerekmekte. Bunun dışında yaz aylarında ağır beslenmeden, yağlı yiyeceklerden ve hamur işlerinden uzak durmak gerekiyor. Tatlı olarak tercihlerimizi kesinlikle sütlü tatlılardan yana yapmalıyız ve hatta dondurmayı tercih etmeliyiz. Kesinlikle şerbetli tatlılardan uzak durmalıyız. Tuz tüketimini de sınırlandırmalıyız. Sıcak havalarla birlikte tansiyon problemleri daha çok yaşandığı için tuz tüketiminde mutlaka dikkatli olmamız gerekiyor. Şeker hastaları içinde bir öneri vermem gerekiyor olacaksa, uzun günlerde mutlaka ara öğünleri ihmal etmemeleri gerekiyor. Meyve tercihlerinde dikkatli olmalılar çünkü kavun, karpuz mevsimine geldiğimiz içinde şeker hastalarımız için sıkıtı başlıyor. Bunlar daha çok mevsimlik şekeri düşük meyvelere yönelmeliler. Kayısı, erik, şeftali gibi meyveleri tercih etmeleri gerekmektedir. Bunun yanı sıra yaşlılarda beslenmelerine mutlaka dikkat etmeleri gerekiyor. Çünkü yaşlılarda tansiyon problemleri daha çok yaşanıyor. Mutlaka yağlı, tuzlu, ağır yiyeceklerden uzak durmalarından fayda var. Çocuklarda kola, gazoz, meyve suyu gibi asitli içecekler yerine ayran tercih etmemizde fayda var" diye konuştu.

Altını yenilebilir hale getirdi, gramı 4 bin 500 lira Haber

Altını yenilebilir hale getirdi, gramı 4 bin 500 lira

Bursa'da altın imalatçısı Ekrem Filiz, altını siyanürden ayırarak 24 ayar altını yenilebilir toz haline getirdi. Birçok hastalığa iyi geldiği söylenilen altın tozunun sadece gramını 4 bin 500 liradan satılıyor.   Bursa'da yaşayan altın imalatçısı Ekrem Filiz, altının içindeki zararlı bileşenleri ayırarak yenilebilir toz haline getirdi. Ürettiği altın tozuna Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan ek gıda takviyesi izni alan Filiz, yemeklerde, tatlılarda toz halinde veya suya karıştırılıp tüketilen yenilebilir altın üretti. Altının içindeki minerallerin birçok hastalığa iyi geldiğini söyleyen Filiz, toz haline gelmiş altının içerisinde 24 ayar altın haricinde başka bir katkı maddesi olmadığını belirtti. Tamamen yalın altından yapılan ürünün gramı 4 bin 500 liradan satılırken, altın kurunda meydana gelen hareketlilik, altın tozunun fiyatını da etkiliyor.  24 ayar saf altın kullanılıyor  Altın tozu yaparken 24 ayar altın dışında hiçbir katkı maddesi kullanmadığını kaydeden Ekrem Filiz, "Ürünümüzü en az 1 gram olarak satıyoruz. Madenin formunu değiştirerek suda eriyebilir bir toz haline getiriyoruz. Herhangi bir renklendirici ve tatlandırıcı kullanmadık. 24 ayar 1 gram halinin güncel fiyatı 4 bin 500 lira fakat altın kurunda meydana gelen değişiklik, ürünün fiyatını da etkiliyor. Suyla karıştırılıp günde 5 damla olarak tüketildiğinde 20 gün kadar kullanılabiliyor. Dileyenler ise yemeklerine veya tatlılarına karıştırabiliyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından Türkiye'de ilk kez bir onay aldık. Altın dünyanın en kaliteli minerallerinden oluşan bir metaldir. Yani bir kuyumcu olarak şunu söylemek istiyorum, altının mücevher olmasından daha önemli özellikleri var, bunları bilmek gerekiyor" şeklinde konuştu. 

Müşteriye Çalışanlarından Öldüresiye Darp Haber

Müşteriye Çalışanlarından Öldüresiye Darp

Ankara'da ailesi ve iş arkadaşıyla birlikte iftar için restorana giden adam, yemek siparişlerinin gecikmesinden dolayı kalkmak istediği için çalışanlar tarafından darp edilerek burnunun kırıldığını iddia etti. Söz konusu işletme yetkilileri ise iddiaların gerçeği yansıtmadığını söyledi.   Olay, dün akşam Etimesgut'un Bağlıca semtinde yer alan bir restoranda meydana geldi. İddialara göre, Mimar Mert Onat Yıldırım (29), eşi, kardeşi ve iş arkadaşıyla birlikte iftar için restorana rezervasyon yaptırdı. Yıldırım ve beraberindeki kişilerden bazılarının yemek siparişleri iftar vaktinin üzerinden bir saat geçmesine rağmen gelmedi. Durumu tepki gösteren Yıldırım, hesabı ödeyip mekandan gitmek isteyince çalışanlarla arasında tartışma çıktı. Tartışmanın kısa sürede alevlenmesi üzerine saldırıya uğrayan Yıldırım, aralarında işletme sahibi E.U.'nun da bulunduğu yaklaşık 40 kişi tarafından darp edildi. Aldığı darbeler nedeniyle burnu kırılan ve vücudunun farklı yerlerinde hasarlar oluşan Yıldırım ambulansla hastaneye nakledildi. Sadece kendisinin değil başta kardeşi olmak üzere yanındaki diğer kişilerin de saldırıya uğradığını ileri süren Yıldırım olayın sorumluların hakkında şikayetçi olduğunu dile getirdi.  "Her gören vurmaya çalışıyordu"  Olayla ilgili konuşan Mert Onat Yıldırım, "Şirket çalışanlarımızla birlikte iftar yemeğine gittik. Restoran çalışanlarına yemekler geç geldiği için şikayetimizi ilettik. Yaklaşık 15 kişiydik. Masanın yarısından fazlasının yemeği gecikince hesabı ödeyip kalmak istediğimizi söyledik. Bu durum da kendilerini mutsuz etti. Yemeklerin geleceğini söylediler. Ardından hesabı ödemek istedim. Hep birlikte masadan kalktık. Oradaki yetkili bana sinirlendi ve bağırmaya başladı. Aldırış etmeden mekanı terk etmek istedim. Kız kardeşimin bağırma sesini duyunca geri döndüm. O sırada da kavga çıktı. Önce birkaç kişi saldırdı. Ardından da sayı gittikçe çoğaldı. Adeta arbede oldu. 30 ila 40 arasında kişinin saldırısına uğradım. Her gören vurmaya çalışıyordu. Burnumda ciddi kırıklar var. İyileştikten sonra ameliyat olacağım. Nefes alamıyorum, ameliyat olmadan da alamayacağım. Düzenli olarak spor yapan birisiydim, artık yapamayacağım. Yorgun ve yıpranmış hissediyorum" ifadelerini kullandı.  "Çalışanların yarısı Türk değildi"  Restoranda çalışan kişilerin kaçak işçi olduklarını ve sigortasız çalıştırıldıklarını iddia eden Yıldırım, "Orada çalışanların sigortalı işçi olduğunu da düşünmüyorum. Yarısından fazlası Türk bile değildi. Her şey 10 dakika sürdü. Hastaneye zor yetiştik. Şikayetçi olduk, peşlerini bırakmayacağız. Türk yargısının gerekli cezayı vermesini istiyorum. Restoran hakkında şikayet içeren çok fazla yorum var. Hiçbir şey yapamıyorum. Şu anda çalışmam gerekiyor ama yapamıyorum" şeklinde konuştu.  "Restoran çalışanı bana ‘Hak ettiniz' dedi"  Yıldırım'ın kız kardeşi Nilsu Yıldırım ise, "İftar için restoran gitmiştik. Arkadaşlarımızın bazılarının yemeği geldi ama bir saat geçmesine rağmen bizim siparişimiz gelmemişti. Birkaç kez yemeğin ne zaman geleceğini sorduğumuzda bize agresif tavırlarla cevap verdiler. Siparişlerimiz gelmeyince kalmak istedik. Ardından tartışmalar büyümeye başladı. Bizi ittirerek mekandan dışarıyı atmaya çalıştılar. Hiçbir yetkili de o sırada gelip çalışanlara uyarıda bulunmadı. Oradakiler bize, ‘Herkes oruçlu, böyle şeyler olabilir' dedi. Ben de böyle bir şeyi kabul edemeyeceğimizi söyledim. Ardından polisler geldi. Olayları anlattık. İçeriye tekrar girdiğimizde hiçbir personelin pişmanlık duymadığını gördüm. Bize gülüyorlardı. Abimin hastaneye kaldırıldığını söylediğimde oradaki kadın çalışan bana ‘Hak ettiniz' dedi. Şikayetçiyiz. Olaylar çok hızlı gelişti. Çok çabuk kalabalık oldular. Bu restoranın çalışanlarının kaba bir üslupla hizmet verdiğini çok kez duymuştuk" dedi.  İddiaların odağındaki işletme suçlamaları kabul etmedi  Söz konusu restoran yetkilileri ise olayın kendileriyle bir ilgisinin olmadığı ve müşteriler arasında yaşandığı iddia etti. Röportaj vermek istemediklerini dile getiren yetkililer suçlamaların gerçeği yansıtmadığını söyledi. 

Mustafa Varank, Tarihi Abdal Meydanı'nda Vatandaşlarla Birlikle Sahurda Buluştu Haber

Mustafa Varank, Tarihi Abdal Meydanı'nda Vatandaşlarla Birlikle Sahurda Buluştu

Sosyal medyadan yaptığı paylaşım ile yüzlerce kişiyi bir araya toplayan Mustafa Varank, tarihi Abdal Meydanı'nda vatandaşlarla birlikle sahurda buluştu.   AK Parti Bursa Milletvekili ve TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank'ın sosyal medyadan yaptığı, ''Bu Ramazan da geleneksel sahurumuzda buluşuyoruz. Bu gece saat 02.00'de herkesi Bursa Abdal Meydanı'nda sahur yapmaya bekliyoruz. Tabi ki tahanlı, simit ve çay benden, muhabbet sizden' paylaşımının ardından çok sayıda vatandaş, fırınların önüne geldi. Bursa'nın geleneksel lezzeti tahanlı, simit ve çay eşliğinde vatandaşlarla birlikte sahur yapan Varank, herkesin Bursa'yı gezip görmesi gerektiği söyledi.  Sahur buluşmasının Bursa'da bir gelenek haline geldiğini belirten Mustafa Varank, "Bursalı hemşehrilerimiz ve birçok vatandaşımız bu meydana gelip Ramazan ayında sahur yapıyor. Biz de hem bu geleneği devam ettirmek hem de vatandaşlarımızla beraber olabilmek için bu akşam buradayız. Sahur için bir araya geldik, sağ olsun kıymetli hemşehirilerimiz, hatta yakın illerden vatandaşlarımız bizim çağrımıza icabet etti. Burada güzel bir şekilde sahurumuzu yaptıktan sonra ibadetimize devam edeceğiz. Bursa, Türkiye'nin kadim şehirlerinden bir tanesi, birçok alanda Türkiye'nin öncü şehirlerinden. Aslında endüstrisiyle bilinen bir şehir ama tarihi, kültürü, turizmi ve gastronomisiyle aslında Türkiye'nin en önemli şehirlerinden bir tanesi. Biz de farklı alanlarda şehrimizi tanıtmaya gayret ediyoruz. Her fırsatta bir yandan vatandaşlarımızla bir araya gelmeye çalışırken bir yandan da şehrimizin reklamını yapıyoruz. Bu akşam da Bursa'nın artık bir geleneği olan Abdal'da sahurdayız. Sağ olsun arkadaşlarımız bu güzel ikramları vatandaşlarımızla paylaşıyor. Biz bu geleneği önümüzdeki dönemlerde de devam ettireceğiz. Burada Bursa Ticaret Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay bizimle beraber, ondan da bir söz aldık. Nasıl biz bu akşam vatandaşlarımızı davet ettiysek onlara ikramda bulunuyorsak önümüzdeki dönemde de başkanımızda vatandaşlarımızı davet edecek. Biz buradan şu çağrıyı yapalım. Bursa'ya gelip Bursa'yı görün, Bursa'yı gezin. Bursa'nın tarihiyle, kültürüyle beraber inşallah bu şehri tanıyıp ülkemizin her tarafı çok güzel ama biz Bursa'nın en güzel şehirlerinden biri olduğuna inanıyoruz. İnşallah gelenek ve göreneklerimizde de bu şehri tanıtmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu. 

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.