Hava Durumu

#Yumurta

Yeni Marmara Gazetesi - Yumurta haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yumurta haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Yumurta Kabuğu Sanayide Gizli Değer Haber

Yumurta Kabuğu Sanayide Gizli Değer

Yumurta Üreticileri Ürünleri Sanayicileri Derneği (YÜSAD) Başkanı Metin Akman, yumurtanın pastorize sıvısı ve tozunun yanı sıra kabuğunun da sanayi açısından çok değerli olduğuna dikkati çekerek, boya sanayisinde, inşaatlarda kullanılan yumurta kabuğunun gübre ve yem olarak da değerlendirilebileceğini, birçok alan için değerli bir ürün olduğunu söyledi.  Akman, yaptığı açıklamada, dünyanın en stratejik protein kaynaklarından olan yumurtanın  BM'nin de en önemli konu başlıkları arasında yer aldığını belirtti.  Yıldız bileşen olarak tanımlanan yumurtanın, hayvansal protein kaynakları içinde besin değerleriyle anne sütüne en yakın olduğunu dile getiren Akman, yumurtanın fonksiyonel özellikleri en yaygın kullanılan hayvansal protein olduğuna dikkati çekti.  Gıdayı toparlayıp yapıştırıyor  Fonksiyonel özelliklerinin, yumurtanın tüm gıda sanayinde kullanılmasını sağladığını anlatan Akman, şöyle konuştu:  "Köfte, kek, krema,  çikolata, tatlılara kadar er türlü gıda ürününde yumurtayı kullanabiliyorsunuz. Kabarma, toparlama, yapıştırma özelliği var. Karbon ayak izi ne düşük proteni kaynağı. En ekonomik ve en rahat ulaşılabilen olanı. Türkiye dünyanın en önemli üreticilerinde ilk 10 arasında. Çok stratejk bir ürün. Yumurta üreticilerine çok değer vermeli ve onları iyi anlamalıyız."  "Türkiye ilk 10 arasında yer almalı"  Akman, yumurta sanayisinde Türkiye'nin gidecek çok yolunun bulunduğunu belirterek, "Yumurta sanayisinde Türkiye dünyada ilk 50 ülke arasına bile giremiyor. Dünyanın ilk 10 arasındaki üreticilerine bakarsanız hepsi yumurta sanayisinde de ilk 10 arasında ama biz 50 arasında değiliz." dedi.  Gelecek 5-10 yıl arasında sadece 30 üreticinin Türkiye toplam yumurta üretiminin yüzde 75'ini yapacak gibi göründüğünü aktaran Akman, yumurta üretimi kadar ihracatının da çok önemli olduğunu söyledi.  Gıda güvencesi bakımından korumacı politikaların hiçbir faydasının olmadığını vurgulayan Akman, "Korumacı politikalar, arz ve talep şoklarını artırıyor ve uzun vadede piyasanın dengesizliğini artıyor. İhracatın artması arz ve talep dengesini uzun vadede dengeler." diye konuştu.  Akman, yumurtanın kırıldığı andan itibaren sanayisinin başladığını dile getirerek, şöyle devam etti: "Sanayi, yumurtayı kırar pastörize sıvı yumurta üretir. Arkasından bu ürünlerin türevlerine doğru hızlı gider. Raf ömrünü 1-2 yıla kadar uzatabilir. Yumurta tozu, diğer ülkelerdeki gibi süt tozuna benzer lisanslı depoculuk kapsamına alınabilir. Yumurta tozu üretimi arttığı zaman çiftçinin refahını kesinlikle artırır, arz ve talep esnekliği artar, fiyat istikrarı sağlanır. Yumurta sanayisinin gelişimi bu yüzden çok önemli. 10 yıl önce toplam üretimin sadece yüzde 1'i yumurta sanayisinde işleniyordu. Gelişmiş pazarlarda yüzde 25-30 arasında. Günümüzde ise Türkiye'de yüzde 8'e ulaştı. 25 ve 30'lara çıkması lazım ve gidecek daha çok yolumuz var."  "Kabuk deyip geçmeyin"  Yumurtanın pastörize sıvısı ve tozunun yanı sıra kabuğunun da sanayi açısından çok değerli olduğuna dikkati çeken Akman, "Yumurta kabuğundaki zardan kolojen üretilir. Yumurta kabuğundan biyoplastik elde edilebilir. Polipropilenin en önemli dolgu maddesidir. Yumurta kabuğu, boya sanayisinde ve inşaatta kullanılır. Gübre olarak değerlendirilebilir. Asidik topraklarda asidin düşürülmesi için kirecin ikamesi olarak kullanılabilir. Yemde değerledirilebilir. Haşlanmış yumurtanın kabuğu çok çok değerlidir, haşlanmış zar çok daha yüksek değerlere satılabilir" dedi.  Sanayinin yumurtayı daha değerli hale getireceğini belirten Akman, "Yumurtanın fiyatı 1 lira ise sanayisindeki ürünlerle yumurtayı en az 4 liraya satabilirsiniz. Yani 4 kat katma değer sağlayabilirsiniz. Potansiyelimiz var, üretimimiz bol." diye konuştu. 

Türk kanatlı sektörü ihracatçıları, bu yıl 500 milyon dolarlık yumurta ihracatını yakalamayı hedefliyor Haber

Türk kanatlı sektörü ihracatçıları, bu yıl 500 milyon dolarlık yumurta ihracatını yakalamayı hedefliyor

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, bu yıl Türkiye olarak sofralık yumurtada 200 milyon dolar, damızlık yumurtada ise 300 milyon dolarlık ihracat hedeflendiğini söyledi. Girit, Türkiye'nin geçen yıllarda ihracatta Hollanda'dan sonra ikinciliği yakalamak gibi bir potansiyeli sergilediğini belirtti.  Türkiye'de yaklaşık 22 milyar adet yumurta üretildiğini vurgulayan Girit, dünya sıralamasında ilk 10 içinde olunduğunu ve yaklaşık 4 milyar adedinin ihracata gittiğini anlattı. Sofralık ve damızlık yumurtada önemli bir potansiyeli sahip olunduğuna dikkati çeken Girit, "Yumurta ürünleri de ihracatta var. Yumurta ürünleri ihracatı henüz istenilen seviyede değil, düşük. 2025 yılında 200 milyon dolar sofralık ve 300 milyon dolar damızlık yumurta ihracatı hedefliyoruz. Türkiye, yumurtada dünyanın önemli aktörlerinden birisi konumunda" dedi.  İç piyasa ile ihracatın dinamiğinin çok farklı olduğunu belirten Girit, iç piyasada her türlü politikanın uygulunabileceğini ancak uluslararası arenanın bunları kaldırmayacağını aktardı.  Yumurtada fon kesintisi gelmesini "kibarca yasak" olarak nitelendiren Girit, şöyle konuştu:  "Konteynerde 30 bin dolar fon getirilmesi anlamına geliyor. Bir yumurtacı konteynerde 30 bin dolar kazansa emin olun yürüyüşü değişir. Modern yasak olarak görüyorum bu fon işini. Türkiye'de kişi başı 220 adet yumurta tüketiliyor. 12'ye bölerseniz ayda 18 yumurta yapar. Ramazan ayında tüketilen 18 yumurtanın fiyat artışını terazinin bir kefesine koyun, diğer kefeye de ihracatta kaybettiklerinizi koyarsanız emin olun fark çok rahat görülebilir. Yıllarca emek verilerek girilen pazarları kısa dönemli bakış açılarıyla kaybetmenin yanlış olduğunu düşünüyorum."  Girit, her yıl ramazan ayında fiyatların yükseldiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:  "Sonra fiyatlar geri gelir. Şu anda ciddi bir düşüş söz konusu yumurtada. Yarını bile beklemeden bu ihracata yönelik fon kararının kaldırılması gerekiyor. 300 milyon dolara yakın damızlık yumurta ihraç eden ülkeyiz. Biz ebeveynlerine sahibiz. Yani ülkenin tavuksuz yumurtasız kalmasından şüphe duyacak bir durum yok. Biz ihraç ediyoruz çünkü çok üretiyoruz. Biz 52 ülkeye kadar yumurta ihracatı yaptık. Kanatlı sektörü olarak 1 milyar doların üzerinde ihracatımız var. Bunun yüzde 40'ı gibi kısmını yumurta oluşturuyor. Yüzde 60'ını kanatlı etleri. Daha fazla kayıp oluşmadan ihracatın önü açılmalı."  Ticaret Bakanlığı, mart ayında sofralık yumurta ihracatına uygulanan fon kesintisinin kilogramda 0,5 dolardan, 1,5 dolara yükseltildiğini açıklamıştı. 

Yumurta Fiyatları Düşüyor Haber

Yumurta Fiyatları Düşüyor

Yumurta Üreticiler Merkez Birliği (YUM-BİR) Başkanı İbrahim Afyon, yumurta fiyatlarının düşüşe geçtiğini belirterek, "Large yumurtalar üreticiden 3,5 liradan çıkıyor ve marketlerde 5,5-6 liraya rahatlıkla bulunabiliyor." dedi.  İstanbul Ticaret Borsası tarafından düzenlenen "Borsa Meydanında Sektörler Konuşuyor"un bu ayki konusu, son dönemlerdeki fiyat artışları ve ihracat kısıtlamalarıyla gündemde olan "Yumurta" oldu.  Birlik Başkanı İbrahim Afyon, online gerçekleştirilen toplantıda, yumurta fiyatlarının özellikle ramazan ayının son günlerinde yaşanan hareketlilikte arttığını belirterek, çiftlik yumurtası dışında kalan, "alternatif üretim metotları" adı altında üretildiği belirtilenlerin fahiş fiyatlara satıldığını aktardı.  Bazı fırsatçıların değişik isimlerle yumurtaları çiftlik üretilenlerin çok üzerinde sattığına dikkati çeken Afyon, "Fahiş fiyat burada ortaya çıkıyor ve tüketici aldanıyor. Kişi aldığı ürünün gezen ve organik tavuk yumurtası alıyorsa sertifikasını mutlaka sorgulasın." dedi.  Sektörde tüketiciye kilogramla satışın zaman zaman konuşulduğunu vurgulayan Afyon, "Kilogram ile satış Avrupa ülkelerinde var. Bununla ilgili Tarım ve Orman Bakanlığı ile çalışmalarımız var. Kilogramla satışta küçük ve büyük yumurtalar aynı ambalaja girer, bu da sorun oluşturabilir. Şu anda kilogram ile satış Türkiye'de pek mümkün görünmüyor. Belki boyutuna göre ayrılıp kilogram fiyatları oluşturulabilir" diye konuştu.  Afyon, yumurta fiyatlarında ramazan ayından önce başlayan bir kopukluk bulunduğunu belirterek, şunları söyledi: "Bir markete 150 liraya satılırken başka bir markette 270-280 liraya gördük. Bu kadar fark, makas aralığı olmamalı. Doğru ürüne doğru fiyatı vermek bilinçli tüketiciyle olur. Ramazan ayında fiyatlar aslında gerilemeye başlamıştı ancak sonundaki hareketlilikle tekrar yükselişe geçti. Ramazan hareketliliği bitti, üretime giren yeni tavuklarla birlikte ihracatın da sıfıra düşmesiyle yumurta fiyatları düşüşe geçti. Şu anda fiyatlarımız kilogramı 90-100 liraya gelecek şekilde sunuluyor. Large yumurtalar üreticiden 3,5 liradan çıkıyor ve marketlerde 5,5-6 liraya rahatlıkla bulunabiliyor."  Yaz dönemine girildiğinden, tüketici talebinin azalması ve üretimin artmasıyla fiyatlardaki düşüşün süreceğini dile getiren Afyon, "Şu anda sıkıntı yapan 52 gram ve altı yumurtalar, ihracata gitmediği ve halkımız tarafından da çok ilgi görmediği için sıkıştı. Fiyatların bir miktar daha düşeceğini mayıs çukuru denilen zaman geçtikten sonra 30'lu yumurtanın 150-160 lira civarında olmasını makul görüyoruz." dedi. 

Tavuk Yumurtalarının Kolisi 300 Liranın Üzerine Çıktı Haber

Tavuk Yumurtalarının Kolisi 300 Liranın Üzerine Çıktı

Bursa'da market ve şarküterilerde 30'lu kolisinin fiyatı 300 lirayı geçen tavuk yumurtaları Uludağ Üniversitesinin Ziraat ve Veteriner fakültelerinin satış mağazalarında 200 liradan satılıyor.  "Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi"ne göre, şubatta 4,10 lira olan yumurta fiyatları martta yüzde 10,48 artarak 4,53 liraya çıktı.  Yumurtada geçen yılın mart ayına göre artış yüzde 66 olurken, haziran ayına göre yükseliş yüzde 136'ya ulaştı. Yumurtada üretici fiyatları hazirandan bu yana aralıksız yükseliyor.  Tüketiciye ise daha yüksek fiyatlara ulaşan yumurtada çiftlik/kümes yumurtalarının 30'lu kolisi 250 liranın, gezen tavuk yumurtalarının kolisi ise 300 liranın üzerine çıktı.  En ucuz protein kaynağının bile pahalı olduğu bu dönemde Uludağ Üniversitesinin Ziraat ve Veteriner fakültelerinin satış mağazalarında 30'lu yumurtaların kolisi 200 liradan satılıyor.  Ziraat Fakültesinin yaklaşık 3 bin tavuğun bulunduğu kümeste, özel yemlerle beslenen kanatlılardan elde edilen ve lezzetiyle beğeni toplayan yumurtaların 30'lu kolisi satış mağazalarında 200 liradan satılıyor. Mağazada kekikli tarhana, üzüm suyu, domates suyu gibi öğrencilerin öğrenirken ürettiği ürünler de piyasanın çok altında fiyata alıcı buluyor.  Veteriner Fakültesinin gezen tavuklarından üretilen yumurtaların da 30'lu kolisi 200 liradan satılıyor. Fakültenin mağazasında süt ürünleri de bulunuyor. Fakültelerin akademisyenlerine göre çiftlik ile gezen tavuk yumurtaları arasında bir fark bulunmuyor. 

Uludağ'da Deve Kuşu Yumurtası Pişirdi Haber

Uludağ'da Deve Kuşu Yumurtası Pişirdi

Bursa'da doğada yemek yapan 53 yaşındaki Süleyman Ateştepe, yaklaşık 1500 kilometre uzaklıktaki Ağrı Dağı eteklerinden getirttiği deve kuşu yumurtasını Uludağ'da karlar üzerinde yaktığı ateşte tavada pişirdi.   Yıllardır tadını merak ettiği ancak bugüne kadar hiç yiyemediği deve kuşu yumurtasını Uludağ'da doğada pişirmeye karar veren Ateştepe, yaklaşık 1500 kilometre uzaklıktaki Ağrı'nın Doğubeyazıt ilçesinde deve kuşu çiftliği kuran İbrahim Akkurt'a ulaşarak, bir deve kuşu yumurtası göndermesini istedi. Yüzlerce kilometreyi aşarak Bursa'ya ulaşan yumurta için sabah erken saatlerinde Uludağ'a çıkan Ateştepe, karlı zemin üzerinde ateşini yaktı ve odun közünde özenle yumurtayı pişirdi. Ateştepe, Karadenizli olduğu için doğaya hayran olduğunu belirterek, yemeği de bu yüzden doğada yapmaya karar verdiğini söyledi. Arabasının bagajının adeta mutfak gibi olduğunu anlatan Ateştepe, "Odundan bıçaklara, çatal kaşıktan, ateş için gerekli malzemelere kadar ne ararsanız var. Sadece taze gıdaları alıyorum yanıma ve hemen yemek yapmaya başlıyorum. Şehir stresinden uzak vakit geçiriyorum. Yaptığım yemekleri sosyal medya hesaplarımdan paylaşıyorum. Canlı yayınlar çekiyorum, izleyiciyle birebir iletişimle anlatıyorum. Tanınmaya başladıkça hoşuma gidiyor. 53 yaşındayım 40 yıldır buralardayım. Eğitimini almadım merakla kendim öğrendim. Yemek yapmak hobim oldu benim için. İnanılmaz keyif alıyorum" dedi.  Mevsimine göre her yemek yaptığında doğaya bir fidan diktiğini vurgulayan Ateştepe, "Ateş yakıyorum ama işim bittiğinde özenle iyice söndürüyorum. Doğayı bu kadar seven biri olarak zarar vermek istemem. Ormanı doğayı çok seviyorum, buralarda kendimi yenilenmiş gençleşmiş hissediyorum. Kaz etinden yemek yaptım, lezzeti halen damağımda. Bunu unutamıyorum. Şimdi de devekuşu yumurtası pişirdim. Bunu da unutmayacağım. Aklımın bir köşesinde bu lezzet hep kalacak. Sarısı ayrı, beyazı ayrı lezzet. 1,5 kilogram yumurtayı kırdık. 22 tavuk yumurtasına denk geliyor. Tam bir protein yükü. Güzel oldu." diye konuştu.  Sağlıklı deve kuşu yumurtası ambalajlanıp tüketiciye sunulmalı  Çankırı Karatekin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, deve kuşu yumurtasının ortalama 1,5 ila 2 kilogram arasında bir ağırlığa sahip olduğunu belirterek, yaklaşık 20-24 tavuk yumurtasına denk geldiğini söyledi. Bu büyük yumurtanın, protein ve sağlıklı yağlar açısından oldukça zengin olduğunu vurgulayan Ercoşkun, "100 gram deve kuşu yumurtası 13 gram protein ve 11 gram yağ içerirken, aynı miktarda tavuk yumurtasında 12.6 gram protein ve 9.5 gram yağ bulunur" dedi.  Ercoşkun, tavuk yumurtasının 373 miligram kolesterol içerirken, deve kuşu yumurtasında bu oranın 200-220 miligram civarında olduğuna dikkati çekerek, "Bu durum deve kuşu yumurtasını daha düşük kolesterol içeren bir alternatif haline getiriyor. Ayrıca deve kuşu yumurtasında daha fazla tekli doymamış yağ bulunur, bu da onu kalp dostu bir seçenek yapabilir." diye konuştu.  Deve kuşu yumurtasında B12 vitamini ve fosfor miktarının daha yüksek olduğunu belirten Ercoşkun, "Deve kuşu yumurtası özellikle daha az kolesterol içermesi ve daha fazla fosfor gibi minerallar bulundurması dolayısıyla önemli bir besin kaynağı. Daha fazla tekli doymamış yağ asiti içermesi onu sağlıklı bir alternatif olarak öne çıkarıyor. Yaklaşık 20-24 tavuk yumurtasına eşdeğer büyüklükte olması bu ürünün tüketimini zorlaştırıyor. Pastörize deve kuşu yumurtası üretilirse küçük ambalajlarda tüketiciler daha rahat ulaşılabilir ve tüketilebilir." ifadelerine yer verdi. 

En ekonomik protein ürünü yumurta, gelecekte de en çok tercih edilen ürün olacak Haber

En ekonomik protein ürünü yumurta, gelecekte de en çok tercih edilen ürün olacak

Dünyada gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerin başlıca temel protein kaynağının yumurta olduğunu ifade eden uzmanlar, gelecekte de ekonomik ve çevre dostu üretimi sayesinde en çok tercih edilen ürünün yumurta olacağını kaydetti. Türkiye'de ise kişi başına yılda düşen yumurta sayısı 150 olarak belirlendi.  Dünyada her yıl ekim ayının ikinci cuma günü “Dünya Yumurta Günü” olarak kutlanıyor. Yumurtanın uzun yıllar boyunca en ekonomik protein ürünü olarak kalacağının altını çizen HasTavuk Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Sezer, “11 Ekim Yumurta Günü olarak tüm dünyada kutlanıyor. Çok önemli bir gün çünkü yumurta, hem sağlıklı hem ekonomik hem de kolay üretilebilir, çevre dostu bir ürün. Yumurtanın içinde her türlü vitamin, mineral ve her türlü aminoasitler var. Bir yumurta sonradan bir canlıyı dünyaya getiriyor. Bu şekilde yaratılmış, dolayısıyla insanların en önemli gıdalarından birisi olmasının sebebi de bu. Şu anda ve gelecekte yumurta en ekonomik protein ürünü. Bunu etlerle, baklagillerle ve neyler karşılaştırırsanız karşılaştırın en ucuz proteini yiyebileceğiniz ürün. Kaldı ki dünyada her zaman için gıdanın önemi çok fazla ve gelecekte de insanların beslenmeleri için hangi ürün derseniz yine tavuk etini söyleyebiliriz. Çünkü yumurta sürdürülebilir ve çevre dostu ürün. Örneğin bir kırmızı eti üretirken salınan karbon miktarı 12 iken, yumurta üretmek için salınan karbon miktarı bunun 10'da biri kadar, bu çok önemli. Son zamanlarda gündeme gelen iklim değişikliklerinden dolayı herkesin çok dikkatle takip ettiği bir konu. Bir diğer konu ise yumurta üretmek için harcadığınız su ile kırmızı et üretmek için harcadığınız su arasında yine 3'te bir oranında fark var. Bütün bunları topladığınızda dünya nüfusu artıyor. İleriye dönük tabiî ki dünyanın iklimini de korumamız lazım, çevreyi de korumamız lazım. Dolayısıyla en tercih edilebilir ürün olmaya devam edecek” şeklinde konuştu.  Türkiye kişi başına yılda 150 yumurta düşüyor  Türkiye'de 100 milyon yumurta tavuğundan yılda 18 milyar yumurta üretildiğini ve üretim kapasitesinin artması gerektiğini kaydeden Sezer, “Dünyadaki bütün istatistiklere bakarsanız, şu an yumurtanın insan başına tüketimi ortalama 100 civarında ama gelişmiş ülkelere geçtiğimizde bu Japonya, Amerika ve Meksika gibi ülkelerde 400'e kadar kullanım miktarı artıyor. Şimdi Türkiye'ye gelirsek şu an hala 200'ü bulabilmiş değiliz. Türkiye'de sürekli yumurtlayan 100 milyon yumurta tavuğu var. Bu 100 milyon yumurta tavuğundan yılda yaklaşık 18 milyar yumurta elde ediyoruz. 18 milyar yumurtanın yaklaşık 2 milyarı ihraç oluyor dolayısıyla içeride 16 milyar civarında yumurta tüketiliyor. Türkiye nüfusunu 100 milyondan hesaplarsak ortalama yediğimiz yumurta miktarı 150 - 160 civarında. Türkiye'nin bunu mutlaka arttırması lazım. Çünkü gelecekte planlanan dünyada sağlık ve ekonomik açıdan hiç tartışmasız 300 yumurtaya kadar çıkması planlanıyor. Bunu üretimi arttırarak sağlayabiliriz” dedi.  “Üreticinin önünün açılması lazım”  Devlet ve kamuoyundan üretim için destek beklediklerini söyleyen Sezer, “Bugüne kadar Türk tavukçusu kendi kazandığı parayı yatırıma çevirerek buraya gelebildi. Ama ne yazık ki desteklendiği söylenemez. Kaldı ki yumurta tavukçuları destekten ziyade köstek olunmamasını istiyorlar. Üretimin artması lazım, üretim arttırmanın çözümlerinden bir tanesi üreticinin para kazanması lazım. Para kazandığı zaman yatırıma yönelir. Ama ne yazık ki zaman zaman bu çeşitli sebeplerle engelleniyor. Bence yumurta tavukçusunun önü hem devlet tarafından hem de kamuoyu tarafından açılması lazım. Hep zorluklarla mücadele ediliyor. Zaten meşakkatli bir iş, tamamen doğa içinde bir üretim yapıyorsunuz, her şey çok ciddi, biyogüvenlikli şirketlerimiz zaten mevcut. Fakat doğada çalıştığınız için rüzgarla bile gelebilecek riskler var. Dolayısıyla yumurta tavukçusu çok takdir edilebilir bir iş yapıyor. Bunu hiç göz ardı etmemek lazım. Tavuk üretiminde en önemli ham madde mısır. Türkiye'de mısır üretimi her geçen gün artıyor ama bu artışın devamlılığını sağlamak önemli. Çiftçilere ne olursa olsun destek verilmesi lazım. Çiftçiliğin gelişmediği sürece hayvancılığın gelişmesi ve üretim kapasitesinin artması söz konusu değil. Çiftçilerin de para kazanması lazım. Para kazanmaları için ne gerekiyorsa yapılması lazım. Tavukçular para kazandıklarında her zaman modernizasyona harcayacaklardır. Bu da beraberinde verimliliği getirir ve kapasite artırımına gideceklerdir. Günü kurtarmak için değil ileriye dönük makro düşüncelerle çok büyük oranda desteklenmeleri lazım. İhracat her zaman bir denge unsurudur. Bu konuda hiçbir zaman kısıtlama ve önleme olmaması lazım. Yurt dışında yeni pazarların açılması için devlet yeteri kadar destek veriyor. Bunların sürekli olması lazım. Bunları yapmazsak bugün kırmızı ette yaşadığımız sıkıntıları, gelecekte beyaz et ve yumurtada da yaşayabiliriz” diye konuştu. 

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Yeni Marmara Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.