Bu kışın çok zor koşullar altında geçmesi beklenen bir kış mevsimi olacağı konusunda hemen herkes hemfikir.

Kış mevsiminin çok zor geçeceğini meteoroloji uzmanları değil, ekonomi uzmanları söylüyorlar.

Belki de meteoroloji ile iktisatçılar kışın zorluğu konusunda hemfikirdir.

Enerji sorunu birçok ülkeyi kara-kara düşündürmekte, bunun için hemen her önlem masada.

Öte yandan artık salt ekonomiler değil, iklimler de şaşırmış durumda.

Bütün bu hengâmede Rusya ordusunu olağan-üstü artırmaya çabalıyor.

Çin aşırı miktarda gıda stoku yaptı, yapmakta...

ABD Yunanistan’a anlaşılmaz miktarda silah yığıyor.

Bununla birlikte Yunanistan Ege’de Türk Jetlerini sürekli taciz ediyor.

Türkiye’nin, Suriye sınırında gerçekleştireceği harekât için hazırlıklarını tamamlandı, Başkan Erdoğan, ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ diyor.

Bütün bunlar hızla yaklaştığımız kış için kötü öngörülere işaret etmiyor mu?

* * *  

Dünyada görüntü en az 345 milyon insanın karşı karşıya olduğu küresel gıda kıtlığı krizi beklentisi artmakta.

Rusya- Ukrayna Savaşı'nın neye evirileceği bilinmiyor...

Bütün bunlara iklim değişikliğinin neden olduğu kuraklık da eklenince önümüzdeki kış bütün insanlığı ürkütmekte...

Bu duruma küresel çapta önlemler alınamaması halinde, 2023'te küresel bir felakete maruz kalınacağı açık.

Gıda kıtlığının yaşamı tehdit eden, dalga gibi büyüyen bir açlık krizine dönüşmesinden ciddi boyutlarda endişe ediliyor.

Birleşmiş Milletler, dünyanın şimdiye kadar eşi görülmemiş bir küresel açlık kriziyle karşı karşıya olduğunu; gelecek yıl durumun bir felakete dönüşebileceği uyarısında bulunuyor.

* * *

Bütün gelişmeler karşısında tahıl ürünleri üretim miktarlarımız 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 15,7 oranında artarak yaklaşık 36,9 milyon ton olacağı öngörüsü ülkemiz açısından biraz yüreklere su serpmekte..
Bir önceki yıla göre, buğday üretimimiz yüzde 10,5 oranında artarak 19,5 milyon ton, mısır üretiminin yüzde 3,7 oranında artarak 7 milyon ton, arpa üretimimizin 47,8 oranında artarak 8,5 milyon ton, çavdar üretimimizin yüzde 35 oranında artarak 270 bin ton, yulaf üretimimizin de yüzde 26,8 oranında artarak 350 bin ton olacağı öngörüsü Türkiye açısından iyi gelişmeler...
Baklagillerin önemli ürünlerinden nohudun yüzde 22,1 oranında artarak 580 bin ton, kuru fasulyenin yüzde 6,6 oranında azalarak 285 bin ton, kırmızı mercimeğin yüzde75,4 oranında artarak 400 bin ton; patatesin ise değişim göstermeyerek 5,1 milyon ton üretileceği öngörülmesi de fazla karamsar olmamıza yol açmıyor.
Ne ki, sebze üretimimizin 2022 yılında bir önceki yıla göre azalacağı öngörüsü ise hoş değil...

* * *

Ağustos ayının son günündeyiz...

Enflasyon halen yıllık yüzde 80 dolayında...

Yakında TÜİK de aylık enflasyon artışını ve bundan hareketle yıllık enflasyon öngörüsünü açıklayacak.

Beklenti enflasyonun 81-83 bandında seyredeceği yönünde. Bekleyeceğiz ve göreceğiz...

Türkiye ise, istihdam, turizm, üretim ve dış satım ağırlıklı politikalarını kararlılıkla sürdürmekte...

Orta ve uzun süreçte üretimin arttırılması, dış satıma yönelik üretimde artış sağlanması, turizm gelirlerinin de arttırılması konularındaki öngörüler şaşmazsa Türkiye’nin kışı Avrupa ülkeleri kadar kötü geçirmeyeceğini gösterse de hiç de kolay bir kış olmayacağı açık yine de...

NOT: Dünkü yazımda Büyük Taarruzun 100.yılı olması gerekirken sehven 99.yıl olarak yazılmıştır.Düzeltir özür dilerim.