Hava Durumu

Selvi boylum, ak yazmalım.

Yazının Giriş Tarihi: 20.04.2024 19:43
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.04.2024 14:53

Selvi boylum, ak yazmalım.

Hürriyet gazetesi köşe yazarı Abdulkadir Selvi’yi hiç okumam desem yeridir. Ancak 17 Nisan günü gazetedeki köşe yazısının bir bölümü sosyal medyada paylaşılınca, yazının tamamı nedir diye merak edip okudum.

Selvi, yazısında, siyasi iklim değişmeli başlığı ile üst perdeden insan hakları ve AB Kriterlerinin önemini vurguladıktan sonra Osman Kavala ve Gezicilerin Cezaevlerinde tutulmasının Ülkeye ve Ak partiye ne faydası var diye nasihatte bulunmuş. Yazısının ilgili bölümü aynen şu şekilde;

“Bu, Türkiye’yi de rahatlatacak bir adım olur. Osman Kavala’nın hapiste tutulmasının, Gezicilerin yıllarca hapis yatacak olmasının Türkiye’ye ne yararı var? AK Parti’ye ne fayda sağlıyor?

Artık iklimin değişmesi ve baharın gelmesi gerekiyor.”

Köşe yazarı, Selahattin Demirtaş ve FETÖ’cüleri yazmayı ya unutmuş veya zikretmeye mi çekindi bilmiyoruz, onu da artık kendisi biliyor.

Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan …

Abdulkadir Selvi’nin söylediklerinden, eskilerin deyimi ile mefhumu muhalifinden çıkarılan sonuç;

  • Bu arkadaşları içeride Ak Parti tutuyor,
  • Aslında hiçbir suçları yok,
  • Yargı bağımsız değil Recep Tayyip Erdoğan isterse hepsini salıverirler.
  • Cezaevinde kalmalarının ülkeye bir faydası yoktur.
  • Batının dediğini yaparsak üzerimize gelmezler, ülkemiz rahatlar, belki bizi de severler.

Erdoğan’ın bütün yurtiçi ve yurtdışı gezilerinde neredeyse tamamına katılan, seçim sonuçları üzerinden tahlil yaparak, yüzümüzü yeniden batıya dönmeyi öğütleyen köşe yazarımıza sormak gerek; Kastettiğin Osman Kavala, Geziciler ve muhtemelen isimlerini söylemeye çekindiği Selahattin Demirtaş, FETÖ Ülkemizde işledikleri suçların aynısını kutsadığın o batılı AB ülkelerinden birinde o ülkeye karşı işlemiş olsalardı, bu zat-ı muhteremlerin cezaları ve durumları ne olurdu.

Bu sorulara vereceği cevabı doğrusu merak ediyorum.

Görülen o ki Ak Partide seçim sonuçlarını, Erdoğan’dan başka doğru bir şekilde okuyan ve anlayan yok. Belki de anlamak istemiyorlar. Eğer doğru okur ve anlar iseler çok ciddi sayılarda makam sahibinin tasfiyesi sonucunu doğuracaktır. Bu da koltuğa yapışmış makam sahiplerinin değişime direnmesi veya hemen başka partilere geçerek düşmanca tavır sergilemeleri demektir.

Durup geriye doğru Ak Partinin kurulduğu günden bugüne kadar baktığınızda, Erdoğan ile yol yürüyenlerin, onun elinden tutarak siyasette yukarılara çıkardığı birçoklarının nasıl düşman haline geldiklerini, ona zarar vermek için neredeyse şeytanla bile ittifak yapmaktan çekinmedikleri herkesin malumudur.

Ak Parti, kimlerle yol yürüyor bazılarını yakından gördükçe Recep Tayyip Erdoğan’ın sırtında nasıl bir yük, ne kadar çok bıçak,  ne kadar çok fazla safra olduğunu daha iyi görüyor ve üzülüyorsunuz.

Onun eteğine tutunarak makam, servet, şöhret sahibi olan bir sürü zevatın hem ona hem partiye hem de ülkeye verdikleri zararı görünce karşıtlarına hak vermemek elden gelmiyor.

Peki bunları etrafında bulunduran, onlarla yol yürüyen Erdoğan’ın hiç mi suçu yok. Yok diyebilir miyiz.

Muhafazakâr kesimde artık salgın bir hastalık haline gelmiş olan, öğretilmiş eziklik böyle bir şey olsa gerek, kişi nerede hangi konum ve makamda olursa olsun, bazıları bir gün olmadık bir zamanda ve yerde lastik gibi patlak veriyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.