BU YAPAY ZEKA İLE ŞİİR BİLE YAZILIYORMUŞ MEĞERSE..!
Yazının Giriş Tarihi: 16.01.2024 15:22
Yazının Güncellenme Tarihi: 16.01.2024 15:22
Son 4 yıldır bir yapay zeka gündemimiz oldu. Hele-hele son günlerde bu terim her yerde karşımıza çıkmaya başladı.
Hafta sonunda ünlü sanatçımız merhum Zeki Müren’e yapay zeka katkısı ile “Parla” isimli Cumhuriyet’in 100.Yıl şarkısını bile söylettiler sonunda bir TV’de…
İnsanın inanası gelmiyor böyle teknolojik gelişmelere…
Yapay zeka ile resimler çiziliyor, projeler hazırlatılıyor.
Yani…Bu yapay zeka olayı, herkesi sardı gitti. İnsanlar kısa bir sürede gelişen bu yapay zeka olayına sempatik de bakmaya başladılar her yandan…
Bazı insanlar; kolayca ve fazlaca emek harcamadan birçok yeniliğe erişiliyor diye bakıyor artık…Her şey şipşak oluyor görüşü ışığında yani…
Kitapçılarda ve kütüphanelerde yapay zeka ile tasarlanan/yazılan kitaplar olmaya başladı son bir yıldır…Okunuyormuş da yapay zeka ile yazılan kitaplar…
Şaşırtıcı bir gerçek ise; bu kitapları beğenenler de var.
ROBOT ŞAİR DENİZ YILMAZ’IN ESERİ
Hatta ve hatta…Yapay zeka ile şiir kitabı bile yayınlandı İstanbul’da…Üstüne üstlük bu robot şaire imza günü bile yapıldı TÜYAP Kitap Fuarı’nda…
Hikaye basit aslında…Sanatçı/Tasarımcı Bager Akbay’ın çabası ile Deniz Yılmaz isimli bir robot şair adına “Diğerleri gibi” isimli bir şiir kitabı yayınlandı. Kitabı derleyen Ebru Yetişkin, katkı sağlayan da Mine Kaplangı…
Robot Şair Deniz Yılmaz’ın hafızasında Aşık Veysel’den Baki’ye dek 12 bin şiirin olduğunu söyleyen yayıncı Bager Akbay: ”Posta Gazetesi’nin Yurdumun Şairleri köşesinde yayınlanan 12 bin şiiri analiz ettik. Bunları harmanladık ve bir zincir oluşturarak şiir haline getirdik. Yazar Deniz Yılmaz’ın fotoğrafının da aynı köşede şiirleri yayınlanan 60 şairin fotoğraflarını birleştirerek oluşturduk.. Ortaya bir şiir kitabı çıktı işte ve beğenildi”
İşte o kitaptan bir şiir sizlere…Bakalım siz ne diyeceksiniz Robot şairin bu şiirine…
“Dağıtır mevsimi
Kendi tüketen hüzünler miydi sızıyı.?
Sobası tüten Bulgar’ın içtiği şimdi…”
Şiirden anlayan herkes için anlamsız-saçma ve sanat dışı gelebilir bu mısralar…Ancak kitabı hazırlayanlara göre; tek işi şiir yazmak olan 6-7 yazılım ile ortaya çıkan eser bu…
Bu arada kitabın eleştirilerine baktım. Çok kötü, saçma ve anlamsız olduğunu yazan okurlar olduğu gibi edebiyatçılara ters gelebilecek pozitif bir yorum da buldum ”Zekanın verdiği mutluluğu, ancak zeka sahibi ruhlar anlar”.
Yani.. Yukarıdaki şiiri efsane bulan okurlar da var artık dünyamızda…
MAKİNELERİN RUHU OLUR MU HİÇ..?
Şimdi sizi daha da şaşırtacak bir başka bilgiyi sunayım. Japonya’da 2016 yılında yapay zeka ile yazılan bir roman, az kalsın bir edebiyat ödülü alacaktı. Sıra dışı yazılan bu romanın adı: Bir bilgisayar roman yazdığı zaman…
Bu gelişmeler baktığımızda…Nereden nereye diyesi geliyor insanın…
Bu teknolojik gelişmeler birçok mesleğin yok olmasını sağlayacak gibi görünüyor.
Ama tabii ki bir insan olmadığı için, yapay zekanın bir ruhu yok.
Ruhu ve duyguları olmayan bir makinanın Orhan Veli’nin bir şiirini yazabilmesi mümkün mü peki..?
Onun kullandığı kelimeleri-imgeleri Markov zinciri ile harman ederek, bilgisayarda “İstanbul’u dinliyorum gözlerim kapalı” şiirini yazabilir mi bu yapay zeka..?
Şu anda hiç de mümkün görünmüyor. Ama ya yarın..?
Bu gelişmeler bu hızla sürecek olursa; birçok mesleğin tarihe karışacağını, birçok insanın da işsiz kalacağını düşünüyorum. Teknolojinin bu kadarına da “pes” derken, gelecekte olacak olayları şu anda hayal bile edemiyorum.
Gazetecilik, yazarlık, şairlik, ressamlık, mimarlık, çevre tasarımcılığı, bankacılık ve hattamühendislik meslekleri tehlikede..?
Bu noktada tabii ki yapay zeka gerçeğinin gelecekte korkutucu boyutlara ulaşarak siyaset bile yapabileceğini düşündüğümüzde, olası gelişmelere akıl-sır ermiyor.
Bu konudaki en büyük endişe ise şu: yapay zekanın kötü birinin/birilerinin emrinde dünyanın sonunu getirecek korkunç bir silaha dönüşebileceği…
İnsan bu noktada ister-istemez şunu söylüyor: ”Yapay zeka dünyayı ve insanlığı güzelleştirecek ise gelsin. Yoksa engellensin”
Engelleme konusunda bazı gelişmeler olduğunu okuyorum ABD medyası kaynaklı…
Ruhu olmayan bir makine tasarımının insanlığa ne kadar katkı sağlayacağı gerçeğini göz ardı etmeden samimi bir soru soruyorum şimdi sizlere…
Yapay zekanın ne kadarına hazırsınız..?
Bu yazıyı okuduktan sonra da cazip geliyor mu bu teknolojik gelişme size..?
Yoksa siz de korkuyor musunuz ruhu olmayan bu makinelerden artık..?
ÖZLÜ SÖZLER: Uzaya ve Ay’a ulaşma umutları içindeki insanlar, ayaklarının dibinde açan çiçekleri görmez oldular. (Albert SCHEWEİTZER)
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
BİNAY KAZAN
BU YAPAY ZEKA İLE ŞİİR BİLE YAZILIYORMUŞ MEĞERSE..!
Son 4 yıldır bir yapay zeka gündemimiz oldu. Hele-hele son günlerde bu terim her yerde karşımıza çıkmaya başladı.
Hafta sonunda ünlü sanatçımız merhum Zeki Müren’e yapay zeka katkısı ile “Parla” isimli Cumhuriyet’in 100.Yıl şarkısını bile söylettiler sonunda bir TV’de…
İnsanın inanası gelmiyor böyle teknolojik gelişmelere…
Yapay zeka ile resimler çiziliyor, projeler hazırlatılıyor.
Şarkılar ve şiirler söyletiliyor.
Makine tasarımları yaptırılıp, işyerlerinde tekno-gösteri yaptırılıyor.
Yani…Bu yapay zeka olayı, herkesi sardı gitti. İnsanlar kısa bir sürede gelişen bu yapay zeka olayına sempatik de bakmaya başladılar her yandan…
Bazı insanlar; kolayca ve fazlaca emek harcamadan birçok yeniliğe erişiliyor diye bakıyor artık…Her şey şipşak oluyor görüşü ışığında yani…
Kitapçılarda ve kütüphanelerde yapay zeka ile tasarlanan/yazılan kitaplar olmaya başladı son bir yıldır…Okunuyormuş da yapay zeka ile yazılan kitaplar…
Şaşırtıcı bir gerçek ise; bu kitapları beğenenler de var.
ROBOT ŞAİR DENİZ YILMAZ’IN ESERİ
Hatta ve hatta…Yapay zeka ile şiir kitabı bile yayınlandı İstanbul’da…Üstüne üstlük bu robot şaire imza günü bile yapıldı TÜYAP Kitap Fuarı’nda…
Hikaye basit aslında…Sanatçı/Tasarımcı Bager Akbay’ın çabası ile Deniz Yılmaz isimli bir robot şair adına “Diğerleri gibi” isimli bir şiir kitabı yayınlandı. Kitabı derleyen Ebru Yetişkin, katkı sağlayan da Mine Kaplangı…
Robot Şair Deniz Yılmaz’ın hafızasında Aşık Veysel’den Baki’ye dek 12 bin şiirin olduğunu söyleyen yayıncı Bager Akbay: ”Posta Gazetesi’nin Yurdumun Şairleri köşesinde yayınlanan 12 bin şiiri analiz ettik. Bunları harmanladık ve bir zincir oluşturarak şiir haline getirdik. Yazar Deniz Yılmaz’ın fotoğrafının da aynı köşede şiirleri yayınlanan 60 şairin fotoğraflarını birleştirerek oluşturduk.. Ortaya bir şiir kitabı çıktı işte ve beğenildi”
İşte o kitaptan bir şiir sizlere…Bakalım siz ne diyeceksiniz Robot şairin bu şiirine…
“Dağıtır mevsimi
Kendi tüketen hüzünler miydi sızıyı.?
Sobası tüten Bulgar’ın içtiği şimdi…”
Şiirden anlayan herkes için anlamsız-saçma ve sanat dışı gelebilir bu mısralar…Ancak kitabı hazırlayanlara göre; tek işi şiir yazmak olan 6-7 yazılım ile ortaya çıkan eser bu…
Bu arada kitabın eleştirilerine baktım. Çok kötü, saçma ve anlamsız olduğunu yazan okurlar olduğu gibi edebiyatçılara ters gelebilecek pozitif bir yorum da buldum ”Zekanın verdiği mutluluğu, ancak zeka sahibi ruhlar anlar”.
Yani.. Yukarıdaki şiiri efsane bulan okurlar da var artık dünyamızda…
MAKİNELERİN RUHU OLUR MU HİÇ..?
Şimdi sizi daha da şaşırtacak bir başka bilgiyi sunayım. Japonya’da 2016 yılında yapay zeka ile yazılan bir roman, az kalsın bir edebiyat ödülü alacaktı. Sıra dışı yazılan bu romanın adı: Bir bilgisayar roman yazdığı zaman…
Bu gelişmeler baktığımızda…Nereden nereye diyesi geliyor insanın…
Bu teknolojik gelişmeler birçok mesleğin yok olmasını sağlayacak gibi görünüyor.
Ama tabii ki bir insan olmadığı için, yapay zekanın bir ruhu yok.
Ruhu ve duyguları olmayan bir makinanın Orhan Veli’nin bir şiirini yazabilmesi mümkün mü peki..?
Onun kullandığı kelimeleri-imgeleri Markov zinciri ile harman ederek, bilgisayarda “İstanbul’u dinliyorum gözlerim kapalı” şiirini yazabilir mi bu yapay zeka..?
Şu anda hiç de mümkün görünmüyor. Ama ya yarın..?
Bu gelişmeler bu hızla sürecek olursa; birçok mesleğin tarihe karışacağını, birçok insanın da işsiz kalacağını düşünüyorum. Teknolojinin bu kadarına da “pes” derken, gelecekte olacak olayları şu anda hayal bile edemiyorum.
Gazetecilik, yazarlık, şairlik, ressamlık, mimarlık, çevre tasarımcılığı, bankacılık ve hatta mühendislik meslekleri tehlikede..?
Bu noktada tabii ki yapay zeka gerçeğinin gelecekte korkutucu boyutlara ulaşarak siyaset bile yapabileceğini düşündüğümüzde, olası gelişmelere akıl-sır ermiyor.
Bu konudaki en büyük endişe ise şu: yapay zekanın kötü birinin/birilerinin emrinde dünyanın sonunu getirecek korkunç bir silaha dönüşebileceği…
İnsan bu noktada ister-istemez şunu söylüyor: ”Yapay zeka dünyayı ve insanlığı güzelleştirecek ise gelsin. Yoksa engellensin”
Engelleme konusunda bazı gelişmeler olduğunu okuyorum ABD medyası kaynaklı…
Ruhu olmayan bir makine tasarımının insanlığa ne kadar katkı sağlayacağı gerçeğini göz ardı etmeden samimi bir soru soruyorum şimdi sizlere…
Yapay zekanın ne kadarına hazırsınız..?
Bu yazıyı okuduktan sonra da cazip geliyor mu bu teknolojik gelişme size..?
Yoksa siz de korkuyor musunuz ruhu olmayan bu makinelerden artık..?
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------
ÖZLÜ SÖZLER: Uzaya ve Ay’a ulaşma umutları içindeki insanlar, ayaklarının dibinde açan çiçekleri görmez oldular. (Albert SCHEWEİTZER)