Hava Durumu

Bursa’da diken üstünde oturmanın ağır sorumluluğu..!

Yazının Giriş Tarihi: 06.02.2024 19:24
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.02.2024 19:24

Büyük Kahramanmaraş depreminin 1.yılında yüreğimiz bir kez daha acılar içinde yanarken, ülkemizin ve Bursa’nın depremselliğini konuşmanın tam zamanı olduğunu düşünüyorum.

6 Şubat 2023 tarihindeki son büyük depremde yaşamını yitirenleri saygı ve özlemle anarken, yapılan yanlışları ve hiç de başarılı olmayan deprem sonrası organizasyonu yeniden gündeme almak ve tartışmak zorundayız.

Bu arada bir başka gerçeği de hatırlamalıyız apansız…

İşte çok iyi analiz edilmesi gereken bir Bursa sorusu size…Bursa; büyük bir depreme hazır mı ?....                                      

Birinci derece deprem bölgesinde yer alan Bursa’yı bekleyen büyük tehlike, yavaş-yavaş kendini belli etmeye başladı. Özellikle Mudanya açıkları ile Gemlik Körfezi’nde şiddeti 3 civarı depremler çok fazla olmaya başladı. 3 Aralık 2023 tarihinde; yerin 9 kilometre derinliğinde gerçekleşen 5,1’lik Gemlik depremi, bu işin uzmanlarının da keyfini kaçırdı. Deprem araştırmacıları ve jeoloji uzmanları ”1855 Yılında Bursa’da meydana gelen büyük ve yıkıcı deprem, kentte taş üstüne taş bırakmamış. Bursa’da yapılaşma çok kötü durumda…Bursa’nın 1/100 binlik planlamalarında jeolojik tanımlama yok” dediler.

Görülüyor ki; Bursa’da risk büyük, ama önlemler yetersiz…Olası bir deprem afeti için, geçmişten hiç ders almamışız.

              “BURSA’NIN FAY KIRIKLARI DEMET SAÇAĞI ŞEKLİNDE..!”

Bu acı gerçeği bize en son olarak; İTÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan 2016 yılında söylemişti. TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu tarafından 12 Kasım 1999 Düzce Depremi’nin 17.yılı nedeniyle BAOB’da düzenlenen panelde konuşan ünlü deprem uzmanı Ahmet Ercan, yaşadığımız kente dair acı gerçekleri yüzümüze çarpmıştı adeta…

Prof. Dr. Ahmet Ercan, Bursa’da deprem yaratacak büyük bir kırığın yerleşim alanlarından boydan-boya geçtiğini belirterek, bizlere 17 Ağustos 1999’daki Gölcük depremini anımsatmıştı. Ercan: ”Gölcük gibi Bursa’da da beklenen depremin büyük kırığı, kentin tam ortasından geçiyor. Gölcük’te ne olmuşsa, burada da o olacak. Bursa ovası bir su muhallebisi gibi…” diyerek 7-7,5 büyüklüğündeki bir depreme hazırlanılması gerektiğinin altını çizmişti yıllar önce Bursa’daki bu konuşmasında…

Bursa’nın diri fay kırıklarının üzerinde durduğunu da açıklayan Prof. Dr. Ahmet Ercan: ”Kentin yapı stoğu çok sorunlu…Tüm binaların yüzde 50’sinin yapılanma izni yok. Yüzde 70’inin oturma izni olmadığı bu binaların, yüzde 90’ında da kullanılan gereçler uygunsuz ve yetersiz. Bu durumda olası bir depremin acı sonuçlarını siz hesap edin” 

diyerek bizleri oldukça korkutmuştu.

Bursa’nın fay hattı geçen 

ilçelerinin; Osmangazi, Nilüfer, Yıldırım, Mudanya, Gemlik, Orhangazi, İznik, Yenişehir, M.K.Paşa, Karacabey, Gürsu ve Kestel olduğuna dikkat çeken Ercan, Bursa’nın diri faylar üzerinde oturduğunu da sözlerine eklemişti. Ahmet Ercan: ”Bursa’nın diri fayları demet saçak şeklindedir. Kentin altı çentik-çentik fay hattı kırığı ile doludur. Geçmişte yaşanan deprem bir kez daha tekrarlanırsa, bu faylar kenti yıpratır. Muradiye semtinin altındaki yamaç, geçmişte kırılan yarığın aynasıdır” diyerek olası tehlikeyi daha net ayrıntılarla anlatmıştı 2016 yılındaki o tarihi konuşmasında…

Ders ve önlem aldık mı..? Tabii ki HAYIR..!

             YEREL YÖNETİMLERİN ANA GÖREVİ BUDUR ASLINDA…

Biliniyor ki; deprem hatayı affetmiyor. Yanlış yapılara, hatalı projelere, çalınmış çimento ve demire af yok hiçbir zaman…

Deprem; yakıp, yıkıyor acımasızca…Bu gerçeği herkesin görmesi gerek…

Yerel yönetimlerin ana görevi: kendi belediye sınırları içinde yaşayan hemşerilerinin can ve mal güvenliğine yönelik tedbirleri almak, onların yaşam alanlarında sağlıklı ve güvenli bir şekilde yaşamalarını sağlamaktır.

Kaçak yapılaşmanın getirdiği bazı riskleri de göz önüne aldığımızda; Bursa’yı bir deprem anında büyük felaketin beklediğini görebiliyoruz. Kentin arama-kurtarma faaliyetleri açısından da, çok yeterli olduğunu söyleyemiyoruz ne yazık ki...3 Milyonu çoktan aşmış bir nüfusun barındığı Bursa’da; Yakın Çevre Yolu’nda faaliyet gösteren bir adet Arama-Kurtarma Birliği var. Ama kentin bu yüksek nüfusuna göre; her ilçede ve hatta her mahallede tam donanımlı arama-kurtarma ekiplerine ve iletişim merkezlerine de gereksinim var kesinlikle…Vinç, kurtarıcı ve kepçe araçları ile bunların her an ulaşılabilecek sürücülerine…

Belki o zaman; Bursa’yı depreme hazırlayabiliriz. Bu arada Bursa’da hayata geçirilen bazı deprem senaryosu tatbikatlarında; UMKE, JAK, AKUT, ASKUT ve Gemlik MAG gibi STK’lar ile BUSKİ, DSİ, Bursagaz ve TT Arama Kurtarma ekipleri de görev alıyor. Bu ekiplere belediyelerin de arama-kurtarma ekiplerini kattığımızda; yaklaşık 500 kişilik ek bir yardım ekibi oluşuyor ama 3 milyon nüfuslu kente, bu ekiplerin yetmeyeceği ortaya çıkıyor. Kahramanmaraş depreminde yetersiz kalan kurtarma çalışmaları hepimizin hatırındadır. Öyleyse Bursa için yeni bir deprem sonrası organizasyon planı yapılmalıdır. Hem de acilen…İnsanlar; enkaz altında saatlerce beklerken ölmesinler diye…

Çünkü biliyoruz ki; insanları deprem değil, kuraldışı yapılan binalar öldürüyor. Kaçak yapılaşmayı önlemek, hasarlı binaları güçlendirmek, afet bilincini yaymak ve şehirleşmeyi sağlıklı zeminlerde gerçekleştirmek Belediye Başkanlarına düşen en önemli görevlerdir. 

Hem de insani ve vicdani görevler...!

                               SON BÜYÜK DEPREMDEN 169 YIL GEÇMİŞ

Yakında yerel bir seçim var. Bursalılar; yeni belediye başkanlarını seçecek. Umuyorum ki; yeni başkanlar kentin depremsellik gerçeğini hiç de göz ardı etmeden bu konudaki tedbirleri hayata geçirir.

1855 Büyük Bursa depreminin üzerinden tam 169 yıl geçmiş…Büyük depremler arasındaki 150 yıllık ana kriteri gündeme getirdiğimizde; Bursa için deprem vaktinin geldiğini net olarak görüyoruz.

Öyleyse neyi bekliyoruz biz..?

Diken üstünde oturduğumuzu hiç kimse umursamıyor mu..?

Duymuyoruz, görmüyoruz ve bilmiyoruz muyuz yoksa bu gerçeği… 3 Maymuna nazire yaparcasına…

ÖZLÜ SÖZLER: Denize atılan bir taş, bütün okyanusların seviyesini yükseltir. (B.PASCAL)

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------

         DEPREM ACILARI UNUTULMUYOR HİÇ BİR ZAMAN..!

Gölcük Depremini anma yıldönümlerinin birinde; Ağustos ayının 17’sinde saat tam 03’ü 2 geçerken, bende o ilçedeki anma toplantısına katılmıştım. Yüreğindeki büyük acıyı dindiremeyen Gölcüklülerle birlikte, depremde yitip-giden on binlerce vatandaşımızı hüzünle anmıştım 2009 yılındaki o gece toplantısında…Ve o anma töreninde; Gölcük Arama Kurtarma Tim Komutanı Necmi Kocaman’ın etkili şiiri ile, o büyük acıyı bir kez daha yaşamıştım. 

Şimdi o yürek dağlayıcı şiiri paylaşıyorum sizlerle…Deprem kurbanlarını ve depremleri hiç unutmayalım diye…

------------------------------------------------------------------------------------------------------

Siz hiç enkaz dağı altındaki küçük bir aralıktan,

Yarısı parçalanmış halde ‘yardım edin’ diye uzanan bir el tuttunuz mu..?

Çaresizlik içinde…

Son umut olarak…

O enkazların başına gittiğinizde;

Birçok deprem kurbanının en son gördüğü insanın siz olduğunu bilip,

Sarsıldınız mı.. ?

Koydunuz mu kendinizi onların yerine..?

Kefen bulunamadığı için kefensiz gömülenlere,

Adına sadece ‘deprem kurbanı’ denilip,

İsimsizler Mezarlığına defnedilenlere tanık oldunuz mu hiç..?

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------

HAFIZALARDAN ÇIKMAYAN BİR FOTOĞRAFTIR BU..

6 Şubat 2023 depreminde Hatay’da göçük altında kalan ve yaşamını yitiren kızının elini bırakmayan bu BABA’nın bu fotoğrafı; aslında yıllardır ülkemizde yaşanan deprem trajedilerinin net bir yansımasıdır ne yazık ki…

Hiç unutmayalım bu fotoğrafı…

Bu görüntü; yaşandı, yaşanıyor ve daha yaşanacak ne yazık ki…

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.