Aslında büyük balık, küçük balığı kolaycayutar değil mi…
Temelde yaşamın bir gerçeği olan bu olay, iş yaşamında olduğu kadar sosyal yaşamda da vazgeçilmez özdeyişlerden biri olarak kabul görür.
Şimdi iş yaşamında yine balıklarla ilgili, yeni ve çok anlamlı bir terim daha kullanılıyor. Son günlerde aynı “inovasyon” terimi gibi kulaktan kulağa yayılan “hızlı balık” terimi, işletmeler için “yol gösterici bir başka gözde felsefe olma yolunda” hızla ilerliyor.
Tüm dünyada iş piyasalarında kullanılmaya başlanan “hızlı balık” kavramı, firmaların hızlı olması, çabuk kararlar alması ve rakiplerine göre daha aktif birçalışma performansına ulaşmasını amaçlayan bir ölçüt olarak tanımlanıyor.
Genelde…Büyük balık, küçük balığı yutuyor.
Şimdi de; hızlı balık, yavaş balığı yutuyor.
Yavaş balık büyük olsa bile, hızlı ama küçük bir balık onu rahatlıkla geçebiliyor.
İş yaşamında artık bu paradigmanın sözü geçiyor.
GIDA SEKTÖRÜNDEN BAZI ÖRNEKLEMELER
İşletme yönetimlerinde köklü değişimlere yol açacak bu gelişmeler, son yıllarda piyasa kulislerinde oldukça popüler olmaya ve tartışılmaya başlandı.
Aslında bu konuda örneklemeler oldukça fazla…Özellikle de gıda ve restoran sektörlerinde…Biliyoruz ki; İnegöl köftesi bölgemizin en önemli ürünlerinden biri…Yıllarca İnegöl köftesini, doğduğu ilçede yemek hepimiz için büyük keyif olmuştu. Ama bu lezzetli köfteyi yemek için; İnegöl’de dakikalarca ürünün masamızı ulaşmasını beklediğimiz zamanlar da çok olmuştu. Aynı şekilde Bursa’nın dünyaca ünlü İskender kebabını yemek için de, restorandaki masada ziyadesiyle beklemek gerek…
Son 20 yılda; önce İznik’te daha sonra da Bursa’da ızgara köfte ve türevlerini çok kısa sürede masaya servis edebilen bir firma ortaya çıktı. Yenişehir’in bir köyünde doğan ve meslek lisesini bitiren Yusuf Akkaş, Yenişehir’de çalıştığı bir kasap dükkanında kazandığı yetenek ile iş kariyerindeki basamakları kısa sürede aştı. Açtığı köfteci dükkanında; lezzetli ızgara ürünlerini oldukça kısa zamanda masalara servis ederek, müşterilerinin yemek bekleme süresini neredeyse sıfıra indirdi.
Servis hızlı, fiyat da iyiydi bu dükkanda…
Kilo ile köfte satmaya başlayan firma, ilk yıllardaki fiyatları ile sektöre yeni bir heyecan kattı ve masaya oturulduğu anda yapılan servisle müşterilerin gözlerini kamaştırdı. Müşteri; uygun fiyatları da görünce, yeni adresini belirledi.
Yusuf Akkaş; ekonomi literatürüne yeni giren hızlı balık kavramına oldukça uyum sağlayan bu sistem ile kısa sürede çok yol aldı. Zaman-zaman Bursa’da satılan ızgara köfte porsiyon fiyatlarını bile belirleyecek güce ulaşan bu firma, bir taraftan şube sayısının artırırken kurumsal anlamda da iyileşmeye başladı. Şu anda 38 ilde 262 restorana sahip olan firmada 7 binden fazla eleman istihdam ediliyor.
Bence bu ülkede hızlı balık kavramı tartışılacak ise; buna en iyi örnek Köfteci Yusuf firması olacağını düşünüyorum.
Hızlı servisi ile tüm ülkede yeni bir süreç başlattığı için…
ÇABUKLUK VE HAREKET KABİLİYETİ..!
Tüm dünyada yaygınlaşan hızlı balık kavramının, Türkiye ekonomisindeki bazı dinamikleri de kökünden sarsmasının beklendiğini söyleyen uzmanlar: ”Artık paradigma değişime uğradı. Büyük balığın, küçük balığı yutma teorisi tarihe karıştı. Artık hızlı olan küçük bir balık bile, büyük balığı yok edebilir. Çabukluk ve hareket kabiliyetini esas alan hızlı balıklar, büyük olan ama ağır kalan balıkları bile yutmaktadır” şeklinde yorumlar yapıyorlar.
Küresel rekabet ortamının acımasız koşullarında, bu kavramın daha iyi tanınması ve uygulanması sonucunda dengelerin değişebileceği bir gerçek…Büyük firmalar ile küçük firmalar arasındaki avantaj farklarının giderek azalması, bu gerçeğin de temel felsefesini oluşturuyor.
Yıllarca biriktirilmiş kaynaklara, güçlü finansman yapılarına, rekabet gücü ve etkin personel yapılarına rağmen,”karar mekanizmasını hızlı işletemeyen” büyük firmaların, artık çabuk ve esnek hareket kabiliyetine sahip küçük firmalar karşısında “mucize yenilgileralabileceği” ve hızlı balıkların önemli zaferler kazanabileceği şimdiden yeni ekonomi gerçekleri arasındaki yerini alıyor.
Değişime ayak uyduran, inovasyona sahip çıkan, kalite yolculuğunu sürdüren, yenilikçi ve yaratıcı olan, nitelikli eleman çalıştıran, vizyon ve misyon sahibi, çevreye ve insana önem veren, e-ticaret yapabilen, sosyalsorumluluk taşıyan ve müşteri odaklı, küçük ama bir HIZLI firmanın aynı sektördeki dev firmalarla yarış yapabileceğine ve hatta bu yarışı kazanabileceğine yürekten inananlar artıyor.
Anlaşılıyor ki; iş dünyasında galiba artık zaman; hızlı balık olma zamanı…
ÖZLÜ SÖZLER: Yaşamı olduğu gibi kabul etmelisiniz. Ancak kabul hale gelmesi için de çaba göstermelisiniz .(Alman ATASÖZÜ)
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
BİNAY KAZAN
İŞ YAŞAMINDA HIZLI BİR BALIK OLMAK..!
Aslında büyük balık, küçük balığı kolayca yutar değil mi…
Temelde yaşamın bir gerçeği olan bu olay, iş yaşamında olduğu kadar sosyal yaşamda da vazgeçilmez özdeyişlerden biri olarak kabul görür.
Şimdi iş yaşamında yine balıklarla ilgili, yeni ve çok anlamlı bir terim daha kullanılıyor. Son günlerde aynı “inovasyon” terimi gibi kulaktan kulağa yayılan “hızlı balık” terimi, işletmeler için “yol gösterici bir başka gözde felsefe olma yolunda” hızla ilerliyor.
Tüm dünyada iş piyasalarında kullanılmaya başlanan “hızlı balık” kavramı, firmaların hızlı olması, çabuk kararlar alması ve rakiplerine göre daha aktif bir çalışma performansına ulaşmasını amaçlayan bir ölçüt olarak tanımlanıyor.
Genelde…Büyük balık, küçük balığı yutuyor.
Şimdi de; hızlı balık, yavaş balığı yutuyor.
Yavaş balık büyük olsa bile, hızlı ama küçük bir balık onu rahatlıkla geçebiliyor.
İş yaşamında artık bu paradigmanın sözü geçiyor.
GIDA SEKTÖRÜNDEN BAZI ÖRNEKLEMELER
İşletme yönetimlerinde köklü değişimlere yol açacak bu gelişmeler, son yıllarda piyasa kulislerinde oldukça popüler olmaya ve tartışılmaya başlandı.
Aslında bu konuda örneklemeler oldukça fazla…Özellikle de gıda ve restoran sektörlerinde…Biliyoruz ki; İnegöl köftesi bölgemizin en önemli ürünlerinden biri…Yıllarca İnegöl köftesini, doğduğu ilçede yemek hepimiz için büyük keyif olmuştu. Ama bu lezzetli köfteyi yemek için; İnegöl’de dakikalarca ürünün masamızı ulaşmasını beklediğimiz zamanlar da çok olmuştu. Aynı şekilde Bursa’nın dünyaca ünlü İskender kebabını yemek için de, restorandaki masada ziyadesiyle beklemek gerek…
Son 20 yılda; önce İznik’te daha sonra da Bursa’da ızgara köfte ve türevlerini çok kısa sürede masaya servis edebilen bir firma ortaya çıktı. Yenişehir’in bir köyünde doğan ve meslek lisesini bitiren Yusuf Akkaş, Yenişehir’de çalıştığı bir kasap dükkanında kazandığı yetenek ile iş kariyerindeki basamakları kısa sürede aştı. Açtığı köfteci dükkanında; lezzetli ızgara ürünlerini oldukça kısa zamanda masalara servis ederek, müşterilerinin yemek bekleme süresini neredeyse sıfıra indirdi.
Servis hızlı, fiyat da iyiydi bu dükkanda…
Kilo ile köfte satmaya başlayan firma, ilk yıllardaki fiyatları ile sektöre yeni bir heyecan kattı ve masaya oturulduğu anda yapılan servisle müşterilerin gözlerini kamaştırdı. Müşteri; uygun fiyatları da görünce, yeni adresini belirledi.
Yusuf Akkaş; ekonomi literatürüne yeni giren hızlı balık kavramına oldukça uyum sağlayan bu sistem ile kısa sürede çok yol aldı. Zaman-zaman Bursa’da satılan ızgara köfte porsiyon fiyatlarını bile belirleyecek güce ulaşan bu firma, bir taraftan şube sayısının artırırken kurumsal anlamda da iyileşmeye başladı. Şu anda 38 ilde 262 restorana sahip olan firmada 7 binden fazla eleman istihdam ediliyor.
Bence bu ülkede hızlı balık kavramı tartışılacak ise; buna en iyi örnek Köfteci Yusuf firması olacağını düşünüyorum.
Hızlı servisi ile tüm ülkede yeni bir süreç başlattığı için…
ÇABUKLUK VE HAREKET KABİLİYETİ..!
Tüm dünyada yaygınlaşan hızlı balık kavramının, Türkiye ekonomisindeki bazı dinamikleri de kökünden sarsmasının beklendiğini söyleyen uzmanlar: ”Artık paradigma değişime uğradı. Büyük balığın, küçük balığı yutma teorisi tarihe karıştı. Artık hızlı olan küçük bir balık bile, büyük balığı yok edebilir. Çabukluk ve hareket kabiliyetini esas alan hızlı balıklar, büyük olan ama ağır kalan balıkları bile yutmaktadır” şeklinde yorumlar yapıyorlar.
Küresel rekabet ortamının acımasız koşullarında, bu kavramın daha iyi tanınması ve uygulanması sonucunda dengelerin değişebileceği bir gerçek…Büyük firmalar ile küçük firmalar arasındaki avantaj farklarının giderek azalması, bu gerçeğin de temel felsefesini oluşturuyor.
Yıllarca biriktirilmiş kaynaklara, güçlü finansman yapılarına, rekabet gücü ve etkin personel yapılarına rağmen,”karar mekanizmasını hızlı işletemeyen” büyük firmaların, artık çabuk ve esnek hareket kabiliyetine sahip küçük firmalar karşısında “mucize yenilgiler alabileceği” ve hızlı balıkların önemli zaferler kazanabileceği şimdiden yeni ekonomi gerçekleri arasındaki yerini alıyor.
Değişime ayak uyduran, inovasyona sahip çıkan, kalite yolculuğunu sürdüren, yenilikçi ve yaratıcı olan, nitelikli eleman çalıştıran, vizyon ve misyon sahibi, çevreye ve insana önem veren, e-ticaret yapabilen, sosyal sorumluluk taşıyan ve müşteri odaklı, küçük ama bir HIZLI firmanın aynı sektördeki dev firmalarla yarış yapabileceğine ve hatta bu yarışı kazanabileceğine yürekten inananlar artıyor.
Anlaşılıyor ki; iş dünyasında galiba artık zaman; hızlı balık olma zamanı…
ÖZLÜ SÖZLER: Yaşamı olduğu gibi kabul etmelisiniz. Ancak kabul hale gelmesi için de çaba göstermelisiniz .(Alman ATASÖZÜ)