Dünya futbol tarihinin en büyük sözleşmesinin imzalanması UEFA'nın 2011-2012 sezonunda uygulamaya başlattığı Financial Fair Play (FFP) tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Çünkü Mbappe'nin sözleşmesi bonuslarla birlikte 600 milyonu buluyor. PSG gibi yılda 700 milyon Euro zarar eden bir kulüp, nasıl oluyor tek bir oyuncuya 600 milyon Euro verebiliyor? Bırakın 600 milyonu, bütçeyi 6 milyon Euro aştıkları için ceza alan Türk takımlarımız oldu. Makası daraltması beklenen FFP ile makas daha fazla açılıyor. Zengin kulüplere sesini çıkartamayan UEFA, dar gelirli kulüpleri şampiyonalardan men ederek onlara daha büyük zarar veriyor. Adil bir düzende faydalı bir sistem olabilecekken FFP bugün tamamen iflas etmiştir. Acilen daha makul daha faydalı bir sistem gerekmektedir.

Maliyetini bırakıp bir de bu transferi saha içi perspektifi ile alalım. Real Madrid; Tchouaméni transferini bitirip bu sezon kadrosuna kattığı Camavinga'nın yanına yerleştirerek, Kroos - Modric - Casemiro sonrası geleceğin orta saha iskeletini hazırlayacak gibi gözüküyor. Böyle güçlü bir orta sahadan sonra ileri uçta gol arayacak bir Mbappe yeni bir Los Galacticos devrini başlatırdı. Ama Florentino Perez kararlı gözüküyor, Mbappe olmasa da yeni bir Los Galacticos kadrosu izleyeceğiz. Bu kadronun içinde olmak ve büyük başarılara koşmak mı yoksa 3 yılda 600 milyon euro kazanmak mı? Zor bir soru olsa gerek.

Peki PSG'de kalan Mbappe'nin Şampiyonlar Ligi Kupası'nı kazanma şansı yok mu? "Beş benzemez" ile oynayan, her döneminde bir ego savaşı yaşamış bir takımın başarılı olması beklenemez. Bu sebeple çok detaylı irdelemeye bile gerek yok. Belli bir futbol aklı olmadan süper star isimlere yüklü miktarda maaş verip başarı beklemek günümüz futbolunda sadece bir hayaldir. Paranın ve petrolün içine doğmuş bu şımarık zihniyetin izlediği bu yol başta kendi kulüpleri olmak üzere en tepeden en aşağıya kadar futbolun her kademesine zarar vermektedir.