Dünyadaki global olumsuzlukları anlatırken hep söze şöyle başlıyoruz.

Pandemiden önce pandemiden sonra...

Gerçekten de pandemi dünya için milat oldu.

Çünkü pandemi süreci öncesi hayatımızın parçası haline gelmiş pek çok alışkanlıklarımızdan vazgeçmemize neden olmuştur.

Hayata ve dünyaya bakış açımızı değiştirdi.

En büyük değişim ise ticari işletmelerin faaliyetlerinde görüldü.

Değişimi az da olsa ön gören diğer bir ifadeyle şirketlerini teknolojik gelişmelere yön veren firmalar ayakta kalmayı başardı.

Hatta bu durumu fırsata çevirip aşama kaydettiler.

Tam tersi durumundaki holdingler ekonomik sıkıntılar yaşamaya başladılar.

Ekonomik sıkıntı dalgası sadece ülkemizde değil dünyaya yayıldı.

Bu duruma Türkiye hatta yaşadığımız kentimiz açısından ele aldığımızda durumun ne kadar vahim olduğunu daha iyi anlıyoruz.

Mesela son iki ay da Bursa’da ticari faaliyetlerine sürdürmekte güçlük çeken fabrikalardan binlerce işçi çıkardığını görüyoruz.

Hem de bu fabrikalar ülkemiz ekonomisine ciddi destek veren yön veren fabrikalar.

Gelişmeler gösteriyor ki, ekonomik sıkıntıların geçmişte olduğu gibi hükümetlerin açıkladığı destek paketleriyle yoluna girecek gibi değil.

Çünkü, aynı şekilde kamuda da sıkıntı hat safhada...

Tıpkı, merhum cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel’in ülkenin ekonomik durumunu anlatan şu ifadesindeki tarif gibi;
“Delik büyük yama tutmuyor”

Yazının başlığında vurguladığımız konunun ayrıntılarına geçmeden önce şu önemli bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bursa’da, ekonomik sebeplerden dolayı iş yerlerinin ticari faaliyetlerini sürdüremeyecek duruma gelen 206 firmanın konkordato ilan ettiğidir.

1968 yılında faaliyete geçen kentimizin en önemli marka değerlerinden olup bir süredir ekonomik sıkıntılar yaşayan Aroma Meyve Suyu AŞ ve Aroma Ömer Duruk Doğal Kaynak Suyu Fabrikaları da konkordato ilan eden şirketler arasına girdi.

2004 yılında sahibi Ömer Duruk’un vefatından sonra çocuklarının işletmeye başladığı Aroma Fabrikası Gürsu’da Doğal Kanmak Suyu Tesisi’de Kestel’de faaliyet gösteren şirketler kısa bir süre önce 84 milyon dolar bedelle satışa çıkarılmış ve Doğuş Çay Grubu alıcı olmuştu.

Ancak şirketlerin belirtilen ücret dışında farklı borçlarının da ortaya çıkması üzerine satış gerçekleşememişti.

Bu gelişmelerin ardından nitekim borçlarını ödeyemez dolayısıyla faaliyetlerini sürdüremez duruma gelen her iki şirketin konkordato ilan ettikleri açıklandı.

Önceki günde şirketlere kayyum ataması yapıldı.

1968 yılından bu yana sadece meyve ve meyveli ürünlere odaklı faaliyet gösteren fabrika yılda 125 bin ton kapasite ile ülkenin ilk önde gelen meyve suyu dolum tesislerinden biridir.

Bursa ve çevresindeki illerinde yetiştirilen çeşitli meyveler satın alınıp fabrikasında meyve suyuna dönüştürüp satışa sunulan meyve suları, “mutluluğun tadı Türkiye’nin Aroması” sloganıyla Bursa’nın yanı sıra Türkiye’nin markası haline gelmişti.