Mustafa Bozbey’in, Cumhuriyet Halk Partisi'nin 46 yıl aradan sonra Bursa Büyükşehir Belediyesi'ni kazanma başarısındaki rolü elbette yadsınamaz.
Öyle ya Bursalı seçmenin çoğunluğu 'gülümsemek' istediğini seçim sonuçları göstermiştir.
Seçimler artık geride kaldı.
Göreve gelen her yeni belediye başkanlarından beklenti vaatlerini, sözlerini yerine getirmesidir.
Bozbey de ilk büyükşehir belediye meclisi toplantısında vaat ettiği su ücretlerinde yüzde 25 indirim yapılmasını istedi.
Başkanın diğer bir vaadi de daha önce alınmış ama uygulanmamış şehrin genelindeki özellikle Arapça ve yabancı dilde yazılı reklam tabelalarının Türkçe olarak değiştirilmesiydi.
Başkan Bozbey, gündem dışı bu iki önerisini meclise sundu.
İşte o anda meclis salonunda bulunan herkes şunu merak etti.
Acaba meclis üye çoğunluğuna sahip AK Parti grubunun CHP'li belediye Başkanı Mustafa Bozbey'e muhalefet edip etmeyeceğiydi.
Her iki önerinin de "oybirliğiyle" geçmesi alkışlandı.
Büyükşehir belediye meclisinin beş gün önceki ilk oturumunda kentimiz adına şahit olduğumuz sevindirici bu güzel gelişmeler ne yazıktır ki, sosyal medyaya farklı yansıtılarak gölge düşürülmek istendi.
Bir de buna daha önce ismi Bursa Atatürk Stadı olarak değiştirilmesine rağmen Başkan Bozbey'in göreve başlamasıyla stadın ismi yeni değiştirilmiş gibi kamuoyuna yansıtılmak istenmesiydi.
Vay efendim, Bozbey istemiş olmuş.
Yaparsa Bozbey yaparmış.
İşte AK Partili belediyeciliği işte CHP belediyeciliği vs.
Şehrimiz adına çok önemli kararların alındığı Büyükşehir Belediye Meclisi’nde birlik beraberlik vurgusu yapılırken sokakta tam tersi yansıtılmak istenmesi kimseye bir şey kazandırmaz.
Halbuki Bozbey'in her iki önerisi de oy birliğiyle alınmış kararlardır.
Demek istediğim şu.
Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunda CHP'li Bozbey oturuyor olsa da Büyükşehir Belediye Meclisi çoğunluğu muhalefet konumundaki AK Parti'dedir.
Diğer ifadeyle.
31 Mart seçimlerinde seçmen davulu CHP'ye tokmağı AK Parti'ye vermiştir.
20 yıl Nilüfer Belediye Başkanlığı süresince yaptığı hizmetlerle Bursalıların gönlünü kazanan Bozbey'den dolayısıyla beklenti bir hayli fazladır.
Bunun için yapılması gereken şudur.
İktidarı-muhalefeti olarak kısır çekişmelere mahal vermeyip yerel parlamento konumundaki Büyükşehir Belediye Meclisinde alınacak kararlarla halkın yaşamını kolaylaştıracak hizmetlere katkı koyulmalıdır.
Nitekim, belediye başkanlarının kalıcı olabilmeleri için geçmişte yapılanların daha iyisini ya da kimsenin yapamadığını yapması gerekir.
Daha basit bir ifadeyle, halka dokunabilmektir.

ŞEBNEM BURSALI, BURSALI DEĞİLDİR

Günlerdir ülkenin siyaset gündemini meşgul eden Monako'da yenilen "ıstakoz" meselesinin içeriğini biliyorsunuzdur.
Vurgulamak istediğim, AK Partili İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı'nın soyadından dolayı pek çok kişi Bursalı olduğunu düşünüyor olmasıdır.
Halbuki Şebnem Hanımın uzaktan yakından Bursalılıkla ilgisi yok.
Ailesi Aydınlı.
Kendisi de Aydın doğumlu.
Vakti zamanında dedesinin Bursa'dan getirttiği kumaşları "Bursa Pazarı" adını verdiği bu dükkanında satarmış.
Bu yüzden halk arasında Bursalı lakabıyla tanındığı için Bursalı soyadını buradan almış ailesi.