Belediyelerin en çok sıkıntı yaşadıkları konulardan bir tanesi de şüphesiz kaçak yapılaşmadır.
Özellikle seçim tarihine yakın dönemlerde kaçak yapılaşmanın artış göstermesinin sebebi ne tuhaftır ki, bu durumdan muzdarip olan belediye yönetimleridir.
Tavşana kaç tazıya tut misali seçimler öncesi 'Bazı' başkanların bir kaç fazla oy almak uğruna adeta kaçağı görmezlikten gelmesi başkalarının kul hakkının yenmesine müsaade etmiştir.
Vatanını milletini seven, kanunlara uyan, namuslu insanları enayi yerine koyan kaçak yapılaşmaya tenezzül edenler kadar onlara müsaade edenlerde suçludur.
Bunun başka bir izahı yoktur.
31 Mart seçimleri öncesi belediye yönetimlerince kaçağa öylesine müsaade edildi ki, özellikle kırsal bölgelerde müthiş artış yaşandı.
Hal böyle olunca göreve gelen başkanlara da karşılaştıkları kaçak sorunuyla mücadele etmek kaldı.
Bunları neden yazdığımıza gelecek olursak.
Geçtiğimiz hafta ziyaretine gittiğimiz Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol yardımcıları Mert Vahit Aslan, İsmail Aydın ve Orhan Ayaz anlattı.
Tıpkı üst satırlarda vurguladığımız gibi ilçenin Uludağ eteklerine sınır kırsal mahallerinde artış gösteren bağ evi adı altında kaçak yapılaşmayla ilgili başlattıkları çalışmaları aktardılar.
Başkan Erol önderliğinde İlçe Emniyet Müdürü, İlçe Jandarma Komutanlığı ve ilgili birim müdürleriyle toplantı yaparak kaçakla mücadele konusunda yapılacak önlemler belirlenmiş.
İlk olarak kaçak yapılmış yapıların tespit edilerek yasal işlemlerin başlatılması kararı alınmış.
Akabinde kaçak yapılaşmanın yoğunlukta belirlenen 17 farklı bölgeye kaçakla mücadele kontrol noktası oluşturulması planlanmış.
Önümüzdeki günlerde buralara jandarma, emniyet ve zabıta ekiplerinin birlikte 7/24 takip edilecek kontrol noktaları oluşturulacakmış.
Kırsal mahalle muhtarlarıyla bir araya gelinmek suretiyle yürürlülükte bulunan imar alanlarının 300 metre mesafe ile sınırlı genişleme uygulamasına başlanmış.
Ayrıca mevzuattan kaynaklı belediye ile vatandaşı karşı karşıya getiren aksaklıkların önüne geçilmesi için de milletvekillerine konu aktarılarak TBMM'de kanun düzenlemesi yapılmasının gerekliliği anlatılmış.
Geçmişte yapanın yanına kar kaldığı adamına göre muameleye bakalım Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, ne kadar gerçekçi ve de adaletli olduğunu bekleyip göreceğiz.

Kestel'in yaşam kalitesi düşmüştür

Doğal güzellikleriyle Bursa'nın en güzel ilçelerinden biri olan Kestel'in bir diğer kanayan yarası da ilçenin hava kirliliğine göz göre göre müsaade edilmesidir!
Müsaade edilmesi diyorum çünkü, tüm uyarılara rağmen iki gün önceki çekilmiş fotoğrafta da gördüğünüz manzaraları her dair görmek mümkün.
Üç tarafı sanayi bölgeleriyle çevrili irili ufaklı 600 fabrikanın faaliyet gösterdiği ilçede hava kirliliği nedeniyle yaşam kalitesi düşmüştür.
Her canlının sağlıklı ortamlarda yaşamını sürdürebilmesi Anayasal hak olmasına rağmen bu yasa, TBMM'de yasa koyucular tarafından çiğnenmektedir.
Ayrıca, Kestel'in dört bir yanına Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nca Hava Kalitesi Ölçüm Cihazı koymakla ilçenin havası temizlenmiyor.
Seçim vaatleri arasında hava kirliliğine atıfta bulunarak, "Kestel'in Havası Değişecek" sözünü veren Belediye Başkanı Ferhat Erol, ilk adımı atmış.
Mayıs ayı belediye meclisinde oy birliğiyle Hava Kirliliği Önleme Komisyonu kuruldu.
Kulağa hoş gelse de somut bir netice alınabileceği kanaatinde değilim.
Çünkü, Hava Kirliliği Önleme Komisyonu adı altında Büyükşehir Belediye Meclisi’nce de kapsamlı bir komisyon oluşturulmuş, şehrin genelinde kirliliğe neden olan sebepler ve de önlemleri (Kestel dahil) belirlenip ilgili bakanlığa 400 sayfadan oluşan dosya halinde rapor sunulmasına rağmen bugüne kadar sonuç alınamamıştır.
Öyleyse bu durumda yapılması gereken tek şey kalmıştır.
Kestel halkı birlik olup, "Temiz hava solumak hakkımız" diyerek yasal ve de demokratik hak olan eylemler yaparak seslerini duyurmasıdır.
Aksi halde ölüm solumaya devam ederiz.