Uludağ’ın ardından Marmara Denizi’ne, isteyince oluyor
Yazının Giriş Tarihi: 16.06.2025 21:15
Yazının Güncellenme Tarihi: 16.06.2025 21:15
Dünyadaki gelişmeler gösteriyor ki, her canlı için yaşam sebebi olan hava, su ve toprağın ne kadar önemli olduğu gerçeğiyle son yıllarda yüzleşmemizdir.
Kirlettiğimiz dünyamızın bizlere yaptığı uyarıların hala farkında değiliz.
Sanki bizden sonra kimsenin ihtiyacı olmayacakmış gibi hoyratça kullanarak hiç bitmeyecek sandığımız havamızın, suyumuzun ve de toprağımızın yeni dünya düzeninde ne kadar hayati önem taşıdığının farkına biraz geç de olsa vardık.
İklim değişikliklerinin beraberinde getirdiği benzeri hiç görülmemiş doğa olayları her geçen yılı aratırcasına anormal artış göstermesi önlem almamız adına uyarı niteliğindedir.
Şu sıralar hava sıcaklıklarının normalin üzerinde çıkması, Marmara Denizi’nde müsilaj kabusunun geri dönmesi tehlikenin somut örneklerindendir.
Bu ve benzeri gelişmeler başta yerel yönetimlere ve tabii ki bizlere çevreye duyarlılığı olmamızın ne kadar önemli olduğunu hatırlattı.
Vurgulamak istediğim şudur ki, tüm zamanların en güzel şehri ifadesini kullandığımız kentimiz ne yazık ki,
çevresel anlamda tüm zamanların en kirli şehri haline gelmiştir.
Özellikle havası ve akarsularımızın daha fazla para kazanmak hırsına yenilen iş dünyamızın duyarsız iş insanlarının kurbanı olmuştur bugünkü Bursa’nın yaşanmaz hali.
Elbette geçmiş yerel yönetimlerin de Büyükşehir Yasası öncesi tarım alanlarını sanayi alanına açmaları mevcut duruma en büyüklük etken olmuştur.
Geçtiğimiz hafta Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in sorunları yerinde dinleyip çözüm bulmak adına “Başkan Bozbey Burada” halk buluşması için gittiği Keles’te
çevreye duyarlı ve sürdürülebilir gelecek adına önemli bir açılış gerçekleştirdi.
Önceki dönem büyükşehir belediye yönetimince yapımına başlanan Keles Atıksu Tesisi inşaatının eksiklikleri tamamlanarak hizmete girdi.
Keles’te yıllardır koca ilçenin atıkları arıtılmadan derelere oradan da bir şekilde Marmara Denizi’ne ulaşıyordu.
Atıksu arıtma tesisinden çok daha fazlası bir işlevi üstlenen tesisin sadece Keles’e değil Marmara Denizi’nin temiz olmasına da böylece katkı sağlayacaktır.
Bu bağlamda Keles Atıksu Arıtma Tesisi’nin hizmete girmesiyle hem çevre kirliliğinin önüne geçilmiş olacak hem de doğamıza ve su kaynaklarımıza verilen zarar önlenmiş olacaktır.
Kentimiz genelinde her geçen gün artan nüfusu, gelişen şehircilik yapısıyla birlikte arıtma tesislerinin faaliyete geçirilmesi ne kadar önemliyse tüm yurttaşlarımızın da çevreye aynı hassasiyeti göstermesiyle ancak anlam kazanacaktır.
Velhasıl su kaynaklarımızı korumak, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre bırakmak hepimizin ortak sorumluluğu olmalıdır.
Nitekim günden güne her canlı için yaşamın temeli olan su kaynaklarımızın azalması ve artan kirlilikle birlikte temiz suya erişim sorun haline gelmektedir.
Bu nedenle arıtma tesisleri günümüzde hayati öneme sahiptir.
Şöyle ki biyolojik atıksu tesisleri, atık suları arıtıp doğaya zarar vermeden bertaraf edilmesi adına kritik bir öneme sahiptir.
Geçtiğimiz ay da Orhangazi Belediyesi’nin atıksu arıtma tesisinin kapasite artırım çalışması tamamlanıp hizmete alınmasıyla Gemlik Körfezi’ne ilçenin kanalizasyon giderleri bundan arıtılarak bırakılmaya başlanmıştır.
Vatandaşlar tarafından pek farkına varılmasa da kentimiz adına çok önemli yatırımlar olan arıtma tesislerinin çoğalmasını diliyoruz.
Sorun varsa çözüm de var.
Yeter ki siz çözüm isteyin.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ERSEL PEKER
Uludağ’ın ardından Marmara Denizi’ne, isteyince oluyor
Dünyadaki gelişmeler gösteriyor ki, her canlı için yaşam sebebi olan hava, su ve toprağın ne kadar önemli olduğu gerçeğiyle son yıllarda yüzleşmemizdir.
Kirlettiğimiz dünyamızın bizlere yaptığı uyarıların hala farkında değiliz.
Sanki bizden sonra kimsenin ihtiyacı olmayacakmış gibi hoyratça kullanarak hiç bitmeyecek sandığımız havamızın, suyumuzun ve de toprağımızın yeni dünya düzeninde ne kadar hayati önem taşıdığının farkına biraz geç de olsa vardık.
İklim değişikliklerinin beraberinde getirdiği benzeri hiç görülmemiş doğa olayları her geçen yılı aratırcasına anormal artış göstermesi önlem almamız adına uyarı niteliğindedir.
Şu sıralar hava sıcaklıklarının normalin üzerinde çıkması, Marmara Denizi’nde müsilaj kabusunun geri dönmesi tehlikenin somut örneklerindendir.
Bu ve benzeri gelişmeler başta yerel yönetimlere ve tabii ki bizlere çevreye duyarlılığı olmamızın ne kadar önemli olduğunu hatırlattı.
Vurgulamak istediğim şudur ki, tüm zamanların en güzel şehri ifadesini kullandığımız kentimiz ne yazık ki,
çevresel anlamda tüm zamanların en kirli şehri haline gelmiştir.
Özellikle havası ve akarsularımızın daha fazla para kazanmak hırsına yenilen iş dünyamızın duyarsız iş insanlarının kurbanı olmuştur bugünkü Bursa’nın yaşanmaz hali.
Elbette geçmiş yerel yönetimlerin de Büyükşehir Yasası öncesi tarım alanlarını sanayi alanına açmaları mevcut duruma en büyüklük etken olmuştur.
Geçtiğimiz hafta Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in sorunları yerinde dinleyip çözüm bulmak adına “Başkan Bozbey Burada” halk buluşması için gittiği Keles’te
çevreye duyarlı ve sürdürülebilir gelecek adına önemli bir açılış gerçekleştirdi.
Önceki dönem büyükşehir belediye yönetimince yapımına başlanan Keles Atıksu Tesisi inşaatının eksiklikleri tamamlanarak hizmete girdi.
Keles’te yıllardır koca ilçenin atıkları arıtılmadan derelere oradan da bir şekilde Marmara Denizi’ne ulaşıyordu.
Atıksu arıtma tesisinden çok daha fazlası bir işlevi üstlenen tesisin sadece Keles’e değil Marmara Denizi’nin temiz olmasına da böylece katkı sağlayacaktır.
Bu bağlamda Keles Atıksu Arıtma Tesisi’nin hizmete girmesiyle hem çevre kirliliğinin önüne geçilmiş olacak hem de doğamıza ve su kaynaklarımıza verilen zarar önlenmiş olacaktır.
Kentimiz genelinde her geçen gün artan nüfusu, gelişen şehircilik yapısıyla birlikte arıtma tesislerinin faaliyete geçirilmesi ne kadar önemliyse tüm yurttaşlarımızın da çevreye aynı hassasiyeti göstermesiyle ancak anlam kazanacaktır.
Velhasıl su kaynaklarımızı korumak, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre bırakmak hepimizin ortak sorumluluğu olmalıdır.
Nitekim günden güne her canlı için yaşamın temeli olan su kaynaklarımızın azalması ve artan kirlilikle birlikte temiz suya erişim sorun haline gelmektedir.
Bu nedenle arıtma tesisleri günümüzde hayati öneme sahiptir.
Şöyle ki biyolojik atıksu tesisleri, atık suları arıtıp doğaya zarar vermeden bertaraf edilmesi adına kritik bir öneme sahiptir.
Geçtiğimiz ay da Orhangazi Belediyesi’nin atıksu arıtma tesisinin kapasite artırım çalışması tamamlanıp hizmete alınmasıyla Gemlik Körfezi’ne ilçenin kanalizasyon giderleri bundan arıtılarak bırakılmaya başlanmıştır.
Vatandaşlar tarafından pek farkına varılmasa da kentimiz adına çok önemli yatırımlar olan arıtma tesislerinin çoğalmasını diliyoruz.
Sorun varsa çözüm de var.
Yeter ki siz çözüm isteyin.