1963 yılında bir hayal ile başlayan ve dünya çapında dev bir organizasyona dönüşen ‘Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun tanıtım toplantısı, bu etkinliğin 60 yıllık tarihi içinde sporseverleri zamanda yolculuğa çıkarmış Bu önemli spor etkinliğini, ilgilileri şöyle özetlemiş.

“1963 yılında Marmara Turu olarak başlayan, 1965 yılında uluslararası nitelik kazanarak Cumhurbaşkanlığı himayelerine alınan Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun 60 yıllık tarihinde genel klasman galibiyetine ulaşmış olan Türk bisikletinin yıldızları şunlar: Rıfat Çalışkan (1963, 1965), Hasan Kılıç (1964), Ali Hüryılmaz (1973, 1975) , Seyit Kırmızı (1974), Erdinç Doğan (1998-1999) ve Mert Mutlu (2001-2003) ile 12 kez start alan Türk bisikletinin eski ve yeni kuşak temsilcileri Rıfat Çalışkan ve Ahmet Örken TUR’un şeref tablosunda yer aldılar. “

Bu açıklamada Bursa’yı ilgilendiren ne var diye merak etmiş olabilirsiniz. Hemen anlatayım. O tur ilk kez yapıldığı 1963 yılından itibaren, yakın geçmişe kadar başka isimler ile devam etmesine karşın Bursa’ya hep uğrardı. Hele, turun başladığı ilk yıllarda Atatürk Caddesi’ndeki finişi izlemek için, sporseverler önceden yerini alırdı. İşte 1963 yılındaki ilk tur yine sonuçlanmış ve halk dağılmıştı. Babam beni, Atatürk Caddesi’ndeki bir muhallebici dükkanına götürdü turun arkasından. Bir de baktık bisikletçiler orada misafir edilmiş. Çünkü bu dükkanın sahibi de geçmişte Bursalı bir bisikletçiymiş. Mekanın adı da yanlış hatırlamıyorsam,”Tatlıcı Mecit” idi. O gün benim aklımdan hiç silinmedi. O yılı izleyen yıllarda ve bir kaç yıl sonra,5 kişiden oluşan Bisiklet Milli Takımımızda bir Bursalı isim Çetin Yüce de yer almıştı. Rıfat Çalışkan ile birlikte takımı sürükleyen iki isimdiler o dönemde…Daha sonra onlara yine bir Bursalı Halim Aytıç da eklendi ve Bisiklet Milli Takım sporcusu oldu. Yani beş kişilik kadronun ikisi Bursalı idi. Üstelik, takım kaptanı Rıfat Çalışkan’ın yetiştiği şehir Konya gibi düz bir alanda kurulmamıştı Bursa…İlerleyen yıllarda bu başarılı sporcular nedeni ile Bursa’ya Bisiklet Veledromu inşa edildi. Ne yazık ki bir mühendislik hatası sonucu, bu tesisten yeterince yararlanamadı Bursa…Sonra da futbol sahasına çevrildi bu alan. O yıllardan önce bir sürpriz daha yapılmış ve Rıfat Çalışkan bir yönetici olarak Bursa’ya atanmıştı. Böylece A Milli Bisiklet Milli Takımı’nda Bursa’dan üç kişi yer alarak bu anlamda Türkiye’ye örnek olmuştu. Onlar yaşlandı ama, Bursalının bisiklet yarışı izleme geleneği bitmemişti. Her yıl turun geçtiği yerlerden biri olan Bursa’da bu etap beklenirdi. Ama son yıllarda turun adı, güzergahı falan değişti, bir çok değeri ve geleneği gibi Bursa’nın bisiklet şehri unvanı da unutuldu gitti. Aynen Türkiye’nin ilk etkinliği olan Bursa Festivali benzeri renksiz ve önemsiz olması gibi... Sonuç, sanatta, sporda ve hatta sanayi gelişiminde bir gerilemedir gidiyor şehrimizde…Kimse de bu konuların üzerine gitmiyor. Sanat ve festival alışkanlıklarının giderek tükendiği bu zaman diliminde , onlarca Bursalı oyuncu ekranlarda her gün izlenirken, Bursa’nın onlardan yararlanma gibi bir kaygısı da olmadı ne yazık ki…Rahmetle andığımız Volkan Konak’ın, parçayı seslendirirken “Orkestra kaldır şarkıyı” dediği gibi bir sese ihtiyacı var Bursa’nın…Yeni Büyükşehir Belediyesi yapılanmasından bunu istemek de hakkımız olsa gerek. Çünkü, öğrendiğime göre iki önemli Belediye bürokratı geçtiğimiz günlerde Adana’da yapılan ve büyük ilgi ile yaşanılan geleneksel bir festivali izlemiş. Üstelik bu iki yeni bürokrat da Adanalı imiş. O zaman, festival gibi etkinlikler, sanata dair gelişmeler ve bisiklet örneğinde görüldüğü gibi bazen sporda da böyle projelere büyük ihtiyaç var. Bekleyelim ve görelim yeni Büyükşehir Belediyesi bakalım hangi spor veya sanat dalından başlayarak, kendine içine gömülen Bursa’yı bu durumdan nasıl kurtaracak !