Siyasette hava çok puslu.Bir taraf güç yitirdikçe, bileşik kaplar misali diğer taraf ağır basmaya başladı. İşte ne oluyorsa bundan kaynaklı gerçekleşiyor.
Gelelim Pazar günü ülke gündeminin üzerine adeta uçak gibi inen olaya ve sırrını…Malumunuz, siyasi tarihimizde, liderler genelde sevildikleri kadar onlara kızgınlık duyanlar, yükselişleri önlemeye çalışan meslektaşlarının yol vermesi ile ortaya bu tarz olaylar çıkıyor. Galiba hangi olayı kast ederek bu cümleleri yazma nedenimi belirtmedim. Barış Süreci için emek veren, Kürt olmadığı halde bu halkın demokratik hakkını sonuna kadar savunan bir politikacı Sırrı Süreyya Önder, bildiğimiz gibi ölüm döşeğinde yatıyordu günlerdir. Sonra da nefesi tükendi ve ruhunu teslim etti. Her görüşten politikacı ve toplum kesimlerinin yer aldığı onun cenaze töreni sırasında, CeHaPe lideri Özgür Özel’e, her zaman olduğu gibi (!) bir meczup veya kendini bilmez yaklaştı, suratına yumruğu patlattı. Doğal olarak, genç sayılabilecek ve dinamik bir görüntüsü olan Özel için, bir yumruk bir şey yapamazdı. Ama toplum nezdinde, bir prestij kaybını amaçlamış,olabilir bu yapan ve yaptıranlar.Ya da son dönemde, içinden çıkan ve beklenmeyen müthiş bir liderlik örneği göstermesinin önüne kesmeye çalışanları hareket geçirmiş olabilir. Ama bunların kim yada kimler olduğunu hiç bilemeyeceğiz. Bu hep böyle olmuştur.
Önemli olan, Özgür Özel’in bu inanılmaz çıkışını önlemeye çalışan kesimin, kim veya kimlerden oluştuğunu bulabilmekte…Ama böylesi her olayda bunu tam olarak bilme şansı olmadı bu ulusun…Benim bilebildiğim/ Cumhuriyet Dönemi’nde duyabildiğim en eski siyasi lidere saldırı olayı, rahmetli İsmet İnönü’ye yapılmış Uşak’taki bir miting sırasında. kafasına yumurta falan da atılmış. Üstelik Kurtuluş Savaşı’nın iki numaralı kahramanı olduğuna bile bakılmadan. Bu tarz muameleye maruz kalanlar içinde çok sayıda parti lideri de var. İlk aklıma gelen merhum Turgut Özal oldu. Elinden vurulmuştu kürsüde hitap ederken…Sonra ne mi oldu, bir süre sonra Başbakanlık koltuğundan Cumhurbaşkanlığı’na yükseldi. Garip değil mi, böyle istenmeyen olaylar bazen iyi sonuçlara da vesile oluyor. Bu da halkın teveccühü ile gerçekleşiyor. Yakın geçmişte de CeHaPe Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Çubuk ilçesinde yumruklu saldıra uğramadı mı ?Ardından bir kadının ağzından yükselen ”yakın bu adamı” cümlesini duymadık mı ? Başka örnekler de olabilir ama şimdi hatırlayamadım.Gelelim günümüze…Bu çok düşündürücü ve çarpıcı saldırı ne gibi sonuçlar doğuracak? İki çocuğunu öldürmekten sanık olup 16 yıl cezaevinde kalan bu şahsın, bireysel bir hareketi midir bu saldırı ? Hayır seslerini duyar gibiyim. Bu durumda, bu şahsın kulağına kim ve neler fısıldadı da, bu bir parti başkanını aciz duruma düşürme ve hafif de olsa yaralama fiilini gerçekleştirdi? Bir de bilinmeyen odak meselesi var. Saldırganı aktif hale getiren, yurt içi bir telkin mi, yoksa okyanus ötesi kaynaklı mı ? Bunu da öğrenmek ister bu toplum. Gerçeği öğrenebilir miyiz? Hiç sanmıyorum. Bu gibi olaylarda saldırı nedeni bir türlü öğrenilmez ya da ortaya konan saldırı nedeni hiç kimseyi tatmin etmez. Dilerim dıjjj kaynaklı olmasın. İçimizdekilerin amacını ve yöntemlerini biliyoruz zaten…İşin ilginç bir yanı da, 40 yıldan beri bitmeyen ve unutulmaya yüz tutan “Kürt Sorunu” nun sonlandırılması için büyük çaba sarf eden ve her siyasi görüşten insanın sempati ve güvenini sağlamış Sırrı Süreyya Önder’in defin töreninde bu olaya rastlanılması da çok ilginç. Bir anlamda “barış” kelimesini de ortadan kaldırır bir yanı da var bu olayın... Sanki, barış yerine çatışmayı isteyen odaklar da sanki bu işin içinde olabilir gibi bir ihtimalde gündeme gelebilir ! Başlıkta anlatmak istediğim de bu idi. Yoksa, ayrıntılar içine boğulmanın bir faydası olmayacak. Özgür Özel’in taziye merkezindeki otoparka aracının alınmamasını bile es geçiyorum ! Çünkü, bu saldırganın öz geçmişi, yaptıkları ve diğer marifetlerinin anlatılarak, bu olayın amacından saptırılıp, toplumun gerçeği öğrenmesinin önüne geçilir kanısındayım. Bunları hep yaşadı bu toplum. Benim tek endişem, çoğu kez olduğu gibi okyanus ötesinin bu işin içinde olması…Çünkü bu konuda çok deneyimli ülkeler var. Örneğin ABD son seçime giderken, Donald Trump’ın kurşunlanıp, kulağının kenarından yaralanması taze bir örnek. Sonrası mı ? O da muamma! Dünya7da hakimiyet kurma içindeki bir muhteris adam karşımızda…Dilerim Özgür Özel’e yapılan yerli bir organizasyon olsun ! Gerisi safsatadan öteye geçmez!
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İSMAİL KEMANKAŞ
Barışın sırrına çok özel bir saldırı!!!
Siyasette hava çok puslu.Bir taraf güç yitirdikçe, bileşik kaplar misali diğer taraf ağır basmaya başladı. İşte ne oluyorsa bundan kaynaklı gerçekleşiyor.
Gelelim Pazar günü ülke gündeminin üzerine adeta uçak gibi inen olaya ve sırrını…Malumunuz, siyasi tarihimizde, liderler genelde sevildikleri kadar onlara kızgınlık duyanlar, yükselişleri önlemeye çalışan meslektaşlarının yol vermesi ile ortaya bu tarz olaylar çıkıyor. Galiba hangi olayı kast ederek bu cümleleri yazma nedenimi belirtmedim. Barış Süreci için emek veren, Kürt olmadığı halde bu halkın demokratik hakkını sonuna kadar savunan bir politikacı Sırrı Süreyya Önder, bildiğimiz gibi ölüm döşeğinde yatıyordu günlerdir. Sonra da nefesi tükendi ve ruhunu teslim etti. Her görüşten politikacı ve toplum kesimlerinin yer aldığı onun cenaze töreni sırasında, CeHaPe lideri Özgür Özel’e, her zaman olduğu gibi (!) bir meczup veya kendini bilmez yaklaştı, suratına yumruğu patlattı. Doğal olarak, genç sayılabilecek ve dinamik bir görüntüsü olan Özel için, bir yumruk bir şey yapamazdı. Ama toplum nezdinde, bir prestij kaybını amaçlamış,olabilir bu yapan ve yaptıranlar.Ya da son dönemde, içinden çıkan ve beklenmeyen müthiş bir liderlik örneği göstermesinin önüne kesmeye çalışanları hareket geçirmiş olabilir. Ama bunların kim yada kimler olduğunu hiç bilemeyeceğiz. Bu hep böyle olmuştur.
Önemli olan, Özgür Özel’in bu inanılmaz çıkışını önlemeye çalışan kesimin, kim veya kimlerden oluştuğunu bulabilmekte…Ama böylesi her olayda bunu tam olarak bilme şansı olmadı bu ulusun…Benim bilebildiğim/ Cumhuriyet Dönemi’nde duyabildiğim en eski siyasi lidere saldırı olayı, rahmetli İsmet İnönü’ye yapılmış Uşak’taki bir miting sırasında. kafasına yumurta falan da atılmış. Üstelik Kurtuluş Savaşı’nın iki numaralı kahramanı olduğuna bile bakılmadan. Bu tarz muameleye maruz kalanlar içinde çok sayıda parti lideri de var. İlk aklıma gelen merhum Turgut Özal oldu. Elinden vurulmuştu kürsüde hitap ederken…Sonra ne mi oldu, bir süre sonra Başbakanlık koltuğundan Cumhurbaşkanlığı’na yükseldi. Garip değil mi, böyle istenmeyen olaylar bazen iyi sonuçlara da vesile oluyor. Bu da halkın teveccühü ile gerçekleşiyor. Yakın geçmişte de CeHaPe Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Çubuk ilçesinde yumruklu saldıra uğramadı mı ?Ardından bir kadının ağzından yükselen ”yakın bu adamı” cümlesini duymadık mı ? Başka örnekler de olabilir ama şimdi hatırlayamadım.Gelelim günümüze…Bu çok düşündürücü ve çarpıcı saldırı ne gibi sonuçlar doğuracak? İki çocuğunu öldürmekten sanık olup 16 yıl cezaevinde kalan bu şahsın, bireysel bir hareketi midir bu saldırı ? Hayır seslerini duyar gibiyim. Bu durumda, bu şahsın kulağına kim ve neler fısıldadı da, bu bir parti başkanını aciz duruma düşürme ve hafif de olsa yaralama fiilini gerçekleştirdi? Bir de bilinmeyen odak meselesi var. Saldırganı aktif hale getiren, yurt içi bir telkin mi, yoksa okyanus ötesi kaynaklı mı ? Bunu da öğrenmek ister bu toplum. Gerçeği öğrenebilir miyiz? Hiç sanmıyorum. Bu gibi olaylarda saldırı nedeni bir türlü öğrenilmez ya da ortaya konan saldırı nedeni hiç kimseyi tatmin etmez. Dilerim dıjjj kaynaklı olmasın. İçimizdekilerin amacını ve yöntemlerini biliyoruz zaten…İşin ilginç bir yanı da, 40 yıldan beri bitmeyen ve unutulmaya yüz tutan “Kürt Sorunu” nun sonlandırılması için büyük çaba sarf eden ve her siyasi görüşten insanın sempati ve güvenini sağlamış Sırrı Süreyya Önder’in defin töreninde bu olaya rastlanılması da çok ilginç. Bir anlamda “barış” kelimesini de ortadan kaldırır bir yanı da var bu olayın... Sanki, barış yerine çatışmayı isteyen odaklar da sanki bu işin içinde olabilir gibi bir ihtimalde gündeme gelebilir ! Başlıkta anlatmak istediğim de bu idi. Yoksa, ayrıntılar içine boğulmanın bir faydası olmayacak. Özgür Özel’in taziye merkezindeki otoparka aracının alınmamasını bile es geçiyorum ! Çünkü, bu saldırganın öz geçmişi, yaptıkları ve diğer marifetlerinin anlatılarak, bu olayın amacından saptırılıp, toplumun gerçeği öğrenmesinin önüne geçilir kanısındayım. Bunları hep yaşadı bu toplum. Benim tek endişem, çoğu kez olduğu gibi okyanus ötesinin bu işin içinde olması…Çünkü bu konuda çok deneyimli ülkeler var. Örneğin ABD son seçime giderken, Donald Trump’ın kurşunlanıp, kulağının kenarından yaralanması taze bir örnek. Sonrası mı ? O da muamma! Dünya7da hakimiyet kurma içindeki bir muhteris adam karşımızda…Dilerim Özgür Özel’e yapılan yerli bir organizasyon olsun ! Gerisi safsatadan öteye geçmez!